*

  • 277
    https://twitter.com/...5117666469

    hem yarışmacı takım yaratmak, hem borç kapatmak büyğk iş gerçekten. yarışma içinde olunan sezonda, sezon başında yapılan transferlerin çoğu tutmamışken hem de. büyük iş gerçekten. ünal aysal'ın dediği gibi küçülerek borç kapanmaz, büyüyerek borç kapatılır. bu işte emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
  • 280
    dursun özbek; kendisinden sonra gelecek yönetime korkunç bir yük bırakmak üzere. eğer müdahale edilmezse o başkanı çok sıkıntılı günler bekliyor olacak. bu borcun daha da artmaması için, 2024 yaz transfer döneminin son 48 saatine girdiğimiz şu periyotta bu arkadaşların saçma sapan paralar harcamasının bir şekilde önüne geçilmeli. artık kendi beceriksizlikleriyle mi yaparlar başka bir şey mi olur bilmiyorum ama temennimiz bu olmalı.
  • 284
    14.238.942.164 türk lirası galatasaray kulübünün toplam yükümlükleridir. en büyük pay bu yükümlülüklerde futbolcuların kontratlarının sonuna kadar alacakları oluyor. bu rakamlar büyük tabii ki ancak borç alacak farkı çok daha önemli.

    misal bu günden itibaren sponsorluk anlaşmalarından ne kadar kazanacağız 4-5 sene içinde. çünkü bu yükümlülükler 4-5 seneyi içeriyor. bu zaman zarfında avrupa kupalarından ne gelir elde edeceğiz. veyahut toplam yükümlülüklerin içinde olan futbolcuların bazılarından bonservis alarak çıkacağız gibi. o sebeple yukarıdaki rakam bize tam olarak doğruyu söylemiyor aslında. şu an kulüp önceki yıllara nazaran çevrilebilir durumda.
  • 285
    14.238.942.164 tl olarak ortaya atılan rakam tüm yükümlülükleri göstermekte.

    evet 31.08.2024 tarihi itibariyle hiç bir harcama yapmasak tüm gelmiş ve gelecek taahhüt ettiğimiz borç yükümüz o tutarda. fakat burada bu borç tutarı olusurken şirketin öz kaynaklarına ve alacaklarına da bakmak gerekir. malum bu borç yükü havadan olmadı.

    kulübün 14.926.454.229 tl toplam varlığı bulunmaktadır. burada tüm alacaklar ve değerler burada bulunmaktadır. ayrıca bu dönemde 122.000 tl kar etmişiz net olarak. kısaca bakmak gerekirse bizim varlıklarımiza göre borcumuz daha az.

    yani bugün dükkanı kapatsak yine de diğerlerinin dedikleri gibi batmayız.

    ayrıca geçen yıl tahminen bankalar birliğine 1.377.032.100 tl kredi geri ödemesi yapmışız bunun yanında da 2.291.849.248 tl faiz ödemesi yapılmış. fakat bu dönemde henüz bir ödeme görünmüyor. hakikatten çok yüksek bir faiz ödenmiş ve evet boey'in parasının yarısı ödemeye gitmiş görünüyor.
  • 286
    bence hiçbir zaman tam anlamıyla borçsuz olmayacağız. (florya satılsa dahi) önemli olan borçları sürdürülebilir bir yapıya kavuşturmak. kendimi bildim bileli 30 yıldır battık/batıyoruz.

    borcu taraftar olarak takmıyorum. benim için önemli olan riva-florya gibi kulübün önemli asetlerinin yok pahasına satılmamasıydı. o da zaten genel kurulun bile umrunda değil.
  • 288
    24.300.000.000 tl olarak açıklandı.

    2024 kasım ayında 14 milyar lira olarak açıklanmıştı. 1 senede mevcut borca yakın bir borçla 10 milyar lira artmış. euro bazında 206 milyon euro yapıyor. 1 senede tam 206 milyon euro zarar. siz n’apıyorsunuz arkadaş? tamam singo, osimhen falan alındı da; florya projesinden 50 milyon dolar geldi, 13 milyar lira sermaye artırımı yaptın, şl gelirleri vs… 1 yılda bu kadar zararı neye yaptın tam olarak?

    https://x.com/...A5bq3uPAkRestdB0BhCA
  • 289
    daha önce söyledim, defalarca söyledim, yine söylüyorum kgelirler arttı diye kendinizi kandırıyorsunuz, galatasaray bu maaşları ödeyebilecek bir gelire sahip değil. florya ve riva'dan gelen hazır parayı yiyor ve gayrimenkulü de kalmadı. dursun aydın özbek yönetimi galatasaray için bir felaket aslında. 5 sene sonra yine bankaların kucağında olacaksın. ben bonservislere hiç takılmadım, sorun maaşlar, bu maaşlarla bu adamları satamazsın, gönderemezsin, bundan sonra gelen ya da sözleşme uzatan herkes de yüksek maaş ister.
  • 291
    son yapılan açıklamada kulüp borcunun neden bu kadar arttığını kendimce analiz edersem;

    burada bazı kalemlerde borcun yapısı değişmiş. yani uzun vadeli borçların vadesi geldiği için kısa vadeli borçlara eklenmiş. burada da bankalar birliğinden çıkışımız etkili oldu. bankalar birliğinden çıkarken aslında borcu sıfırlamadık, krediler serbest hale geldi ve dönemsel bilançoda yer aldı.

    bunun dışında sırf osimhen'in transferi bile kasamıza -40 milyon euro olarak yansıdı. bu da tek başına neredeyse 2 milyar tl(tabi ilk taksitin belirtilen süre içinde ödenmesi durumunda).
    diğer transferlerin maliyetini de hesaba katınca ticari borçların artma sebebi anlaşılır hale geliyor.

    8.1 milyar liralık sermaye artışı pozitif gibi görünen ama yukarıda da anlattığım gibi kısa vadeli borçları artıran bir durum.
    zaten kısa vadeli borçlar yaklaşık 6 milyar tl artarken, uzun vadeli borçlar 6.4 milyar tl azalmış.

    velhasıl, borçların vadesi geldiği için kısa vadeli olmuş ve bu da borcu artmış gibi göstermiş.

    buraya kadar sorun yok ama beni en çok endişelendiren nokta ise sportif başarının yerini başarısızlığa bıraktığı durumda ne olacağıdır?
    cl geliri, sponsorlar, yayın hakkı derken elimize bir ton para geçiyor.
    olası bir başarısızlıkta özkaynaklar düşecek ve bu da bizi tekrardan faiz-borç sarmalına itecek. o yüzden artık başarılı olmak zorundayız.
    hani borçların artması bir nebze anlaşılır bir durum ama uzun vadeli sürdürülebilir bir yapı için sportif anlamda sürekli başarı beklemek de aşırı saçma.
    yönetim ne iş yapıyor diye sorarlar adama!

    fb'nin borcuyla kıyaslarsak da,
    bizim özkaynaklarımız 10+ milyar tl iken, fb'de -40 küsür milyon tl.
    bunun dışında fb'nin elindeki nakit, bizim elimizdeki nakitin 5 katı.

    bu da aslında fb'nin kısa vadede daha rahat olduğu anlamına geliyor.
    sportif başarı geldiği için ek gelir kalemleriyle birlikte özkaynaklarımız artmış. bu da bizi uzun vadede daha güvenli tutuyor. tabi başarı devam ettiği sürece.

    yani bizim ferrarimiz var ama benzin alacak paramız yok.
    fb'nin elinde nakit var ama elindeki nakit banka hesabındaki borca yetmiyor. elindeki parayı dilediği gibi harcayabilir ama banka borcunun vadesi geldiğinde ne yapacak?
  • 292
    sürekli olarak yanlış okunan ve değendirilen şey.
    24 milyar borç var, e karşılığı yok mu bu borcun?
    bu 24 milyar yarın mı ödenecek mesela?
    24 milyarın yıllar içindeki dağılımı ne?
    tribün, sponsorluk, yayın, şampiyonlar ligi, mağazacılık vs vs gelirleri ne kadar?
    elindeki futbolcuların bonservis değeri var.
    rakam çok yüksek evet katılıyorum.
    karşılığını görsek ona göre bir eleştiride bulunabiliriz.
    diyelim bu rakam bütün bonservis ve maaşlar ödemelerini kapsıyor.
    e o zaman bu kulübün tribün geliri var mesela.
    yıllık 6 milyar’dan fazla.
    yani demem o ki borç alacak farkını bi görmek gerekiyor.
    gelirlerimizi de görmemiz gerekiyor.
    bu arada maaş konusunda da bir kaç şey yazacağım.
    osimhen, sane ve icardi. bunlar epey yüksek.
    icardi’nin zaten son senesi.
    ilkay, davinson, torreira ve singo 5 m euro bandında.
    geri kalanlar 1,5 ile 4 milyon euro arasında değişiyordur.
    yani maaş konusunda her zaman dikkatli olunması gerektiğini düşünen bir taraftarım.
    bunu da defalarca yazmışımdır.
    yalnız şunu da belirtmem gerekiyor ki avrupa’da da maaşlar epey yükselmiş durumda.
    öyle artık oyuncuyu belhanda’ya verdiğimiz 3.3 m euro gibi rakamlara ikna etmek imkansız.
    biraz kendini göstermiş singo gibi futbolcu kapıyı 4’ten filan açıyor.
    bide tabii bizim ligin durumunu düşününce fiyatlar daha da yukarı çıkıyor.
    yanlış anlaşılmasın bende yüksek olmasını istemem ama osimhen izlemek isteyince durum bu oluyor.
    3-4 sene evvel orta sahada taylan, berkan ve cicaldau oynuyordu.
    bugün lemina, torreira, sara ve ilkay oynuyor.
    ve üstüne bide genç tempolu orta saha bakıyoruz.
    kaan ayhan’ı bu denklemin içine bile sokmuyoruz.
    ki bu kaan 4 yaş genç haliyle taylan’ın yerinde şov yapardı.
    yani diyeceğim o ki kaliteli kadro izleyince borç da haliyle artıyor.
    eskiden bu borç işine çok kafa takan bir abi/kardeşiniz olarak size tavsiyem, boşverin.
    siz cebinize giren ve harcayabildiğiniz kendi paranıza bakın.
    imkanınız varsa kombine, bilet ve ürün alın.
    en nihayetinde kulübün sadece tribün geliri yıllık 120 milyon euroya yaklaşmış durumda.
    yani aslında futbolcuların maaşlarını siz ödüyorsunuz.
    düşünün taraftar o kadar değerli ki, mağazacılığın halka açılacağı söyleniyor.
    velhasıl borç büyüyor ama aynı oranda galatasaray da büyüyor.
    yani icardi’nin dediği gibi. galatasaray çok büyük ama daha da büyük yapacağız.
  • 293
    her ne olursa olsun borcun bu kadar yakın bir zaman içerisinde 10 milyar tl artması bir sorundur ve izaha muhtaçtır.

    resmi rakamlarla eylul ayında yıllık enflasyon %33 olarak açıklanmış. yani gecen seneki 14 milyar bu seneki 18.6 milyar olmalı. o zaman reelde borç artışımız 5.4 milyar lira olarak düşünülebilir

    bu 5.4 milyar liralık reel borç artışının ağırlığını azaltacak birkaç şey var;
    - yıllık gelirler son üç yılda önceki yıllara göre ne kadar artmıştır?
    - önümüzdeki yıl gelir beklentileri ne vaziyettedir?
    - taşınmazların satılmasından ve sermaye artırımından bağımsız gelirlerimiz ne durumdadır?

    bu tür soruların cevabını bilmediğimiz noktada artışı yorumlamamız çok zor.

    mesela, önceki yıllara göre forma, stad, sponsorluk, maç günü gelirlerimiz de %50-60 civarında bir artış gösterdiyse borcun yükselmesi o kadar büyük bir sorun olmayabilir. ancak gelirlerdeki artış düşükse cepten (taşınmazlar) yiyoruz anlamına gelir.
  • 294
    işim finansal okur yazarlık değil ama önemli olan borç, alacak farkı ve gelirlerin ne kadar arttığı. bir diğer önemli olan yüksek faizli kredi borcunun olmaması.

    örn. maaş bütçesi 80’den 120’ye çıktığında, futbolcunun gelecek dönem ki maaşı borç olarak gözüküyor,

    bir futbolcuyla 10 mil. eurodan 4 yıllık imzalandığında. 40 mil. euro borç olarak yansıyor. birde vergisini ekleyelim. örnek veriyorum 55 mil. euro borç hanesine yazıldı.

    2 futbolcuyla aynı imzayı at. 2 futbolcu 110 mil. €. örneğin bu futbolcuların birde 20 mil. euro’dan bonservis taksidi ekleyelim. toplam borca yansıyan rakam 150 milyon euro.

    burada önemli olan şampiyonlar ligi, sponsorluk, stat geliri vs. artan maaş bütçesi oranında artıyor mu, buralara bakılması gerek.

    diğer yandan finansal raporda toplam varlıklar 7.5 milyar artmış.

    detaylı konular, ben kafa dağıtmak için yazdım bir şeyler* işi muhasebecilik olan yazarlar detaylı bilgilendirir bu konuda.
  • 295
    beklenen gelir henüz gelmemiş ve muhtemel olandır. buradaki risk “başarısızlıktır”. galatasaray’ın gelir kalemleri futbol takımının başarısı, başarının kalıcılık vaadi, imajı, görüntüsüyle doğru orantılıdır. dolayısıyla hep ama hep risk altındadır.

    borç ise nettir. kime neyi ne zaman ödemen gerektiği bellidir.

    o nedenle yönetimlerin yaptığı borçlarla beraber yarattıkları gelir kalemlerini ve bunu hangi şekilde yaptıklarını da tartışmak gerekiyor. sürdürülebilirlik için bu maaş risklerini tüm kulüpler düşürmeye çalışsa da galatasaray ve hatta fenerbahçe’nin de potansiyeli oldukça yüksek. bu takımlar real, munich, psg modelleriyle, en iyileri alarak hareket ettiklerinde getirinin artma potansiyeli, düşük maaşlı iyi futbolcularla artma potansiyelinden fazla. zira sadece başarı değil, futbolcu da ilgiliyi çeken bir unsur.

    dolayısıyla borcu konuşurken artan hasılat artışlarına da bakmak, bunları hangi ve kimin kararlarıyla aldıklarını izlemek lazım.

    dursun özbek’in derdinin galatasaray olduğuna inanmıyorum. gözlerine baktığında hemen anlıyorsun farklı ajandaları olduğunu fakat gerçek şu ki borç tek başına eleştiri başlığı değil.

    futbolcu maaş ve amortismanlarını düşündüğümde bugüne kadar alınmış en rezalet risk icardi’yle anlaşıldığı dönemki risk. o da alınmak zorunda olan bir riskti. bu adam bizim için futbolcudan öteydi dolayısıyla o da aslında taraftar sayısıyla bize geri döndü. tüm transferler kendini amorti edebiliyor. dolayısıyla sevmesem de detaysız yapılan finansal analizin bir anlamı olmadığını düşünüyorum.
  • 296
    galatasaray'ın borcu olarak tartıştığımız tüm konular ne yazık ki sadece sportif a.ş. üzerinden tartışılıyor. ancak bu şirket olarak mantıklı görünse de bilançoya derneği de katarak konsolide bakmamız lazım. çünkü sermaye artışı yaparken bile dernek doğrudan nakit koymadı diye hatırlıyorum. borç ve alacakların ilişkili taraf bilgisi olsa bile dernek ne durumda, borcu ne kadar neyi ne kadar değerlemiş de koymuş bilmediğimiz zaman sportif a.ş.'yi okumak zor. ticari borçlar artar normaldir çünkü osimhen transferinden (bonservis, menajer vb.) yaklaşık 40 milyon euro buraya yükümlülük yazıldı. 30 milyon euro da muhtemelen singo'dan geldi (ne kadar peşin bikmiyorum) geçmiş transferlerden gelen yabancı para yükümlülükler kur ile artıyor. uğurcan transferi burada yok. gelir tablosunun one-off gelirler hariç kısmı ve nakit akışı çok daha önemli hale geliyor. bizim için buralar şampiyonlar ligi olmazsa sıkıntı olacak. ayrıca, maaşlar konusunda frenlememiz lazım. bu mali tablo yıllık 100 milyon euro maaş seviyesini kaldıracak bir bilanço değil. üstelik ülkenin ekonomik seviyesi giderek bozuluyorken. elinde yeterince kıymetli deneyimli asset varken yüksek maaş vereceğin salah, hakan peşinde koymamak, barış alper'e 4 5 milyon euro vermek yerine biraz burnunu sürtüp 35 40 neyse satıp yerşne doğru düzgün adam transfer etmek gerekiyor. biz evet büyük takımız, aslında avrupa çapı için bile taraftar sayısı olarak büyük takımız ama ülke koşullarımız sebebiyle premier lig takımları gibi harcama yapamayız. kadroyu sadece para basarak güçlendirmeye çalışırsak bir yerde tökezleriz. maalesef ülke gayet iyi çalışırken mali olarak çapından büyük işlere girip en ufak ekonomik sorunda likidite sıkışıklığı yüzünden batan firmalar ile dolu. biz hep yorganı sağa sola çekiştiriyoruz ama hep bir yerlerşmiz açıkta kalıyor, biraz ayağımızı yorganın altına çekmeliyiz.
  • 297
    geçen yılın kasım ayından bu yıla yaklaşık 10 milyar tl artan borç. mali tabloları detaylı olarak inceleme fırsatım olmadı lakin 1 yılda bu kadar açılmak çok korkutucu. ayağımızı yorganımıza göre uzatmak ve hesabı kitabı çok iyi yapmak gerek. yoksa ligi domine edelim derken 2-3 sezon sonra taylan-berkanlı kadroya ve avrupa’dan men’e mağruz kalmayalım. umarım dursun özbek ne yaptığının bilincindedir.
  • 298
    eldeki borç gelire el koymadığı için gelirin istediğimiz kısmını borca istediğimizi transfere yaptırabiliriz. bu saatten sonra kadroya satılan veya sakatlanan oyuncu yerine top seviye ekleme yapılacağını sanmıyorum. sara gider yerine biri gelir barış gider yerine biri gelir maks rotasyona +1 ler eklenir yavaş yavaş eriyecek borçtur. bankalar birliği gibi paraya çöken bir borç değil.
App Store'dan indirin Google Play'den alın