resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 6477
    bu kadar dedikodunun olduğu bir yerde barınamamıştır. bunun sebebi de ister kabullenin ister kabul etmeyin fatih terim denilen, ego harmanıdır. adam eleman lafına bile takıldı da trip attı ya amk. ben daha ne diyeyim.
    yıllar sonra basketbolda şube şampiyon oldu. futbolda, voleybolda, bayan baskette başarılar yakaladı. iyi hatırlayacağım seni başkan, yolun açık olsun.
  • 6478
    sekiz nokta altı milyonluk keltoş, bazukacı hajrovic, bu kim ya burdisso, tıfıl ontivero, 48 yaşındaki pandev ve xhamst- pardon xhemaili gibi efsanevi yabancı transferlerinde yabancı sınırının etkisi olduğunu pek düşünmediğim eski başkan.

    drogba transferi ve çakma hikmet karaman'ın paketlenmesi yaptığı son iyi 2 icraat olabilir hatta. ondan sonra açıklaması gereken çok şey var.
  • 6479
    biraz empati kurmanızı istiyorum. kendinizi şu adamın yerine koyun.

    düşünün siz koskoca galatasaray başkanlığı yanı sıra avrupai denilen türde bir insansınız ve sadece bizim ülkemizde değil avrupalı şirketler tarafından da tanınan saygın bir kişiliksiniz.

    işinizi, şirketinizi yeri geldi ailesinizi bırakıp sevdiğiniz gönül verdiğiniz zamanında branşlarında bile oynadığınız takıma başkan olup sadece o klüp ile ilgileniyorsunuz. bir sezonda alınabilecek en önemli başarılara imza atıyorsunuz. sonra fatih terim bu takımın elemanıdır dediğiniz için suçlu oluyorsunuz üstüne üstlük de bende bu takımın bir elemanıyım diyerek açıklama yaptığınız halde....

    bu kadar başarı yapan galatasaray'ı rahat bırakırlar mı ? asla. medya yüklendikçe yükleniyor.
    kendinizi istemsiz bir şekilde bir kaosun içerisinde buluyorsunuz..

    gidip tüm dünyaca tanınan manciniyi getiriyorsun. çıkıp açıklama yapıp ben t.direktöre karışamam kimi isterlerse onu almaya çalışırım deyip tüm yerli gözde insanları alıyorsunuz yabancı sınırlaması var diye...

    birileri dikiş tutturur tutturamaz bilinmez. kimler geldi geçti bu ülkeden de olmadı...bana görede mancini'nin deplasman karnesi hariç iç saha maçları iyi olarak görüyorum. en azından bir sene sonra takımı tam olarak tanıyacağını farketmişken..

    prandelli'yi getirdikleri zaman buradaki çoğu kişi ben gibi güvenip tüm galibiyetler gökyüzüne dedi ama olmadı..

    sonra medya herşeyi bırakıp sizin ailenize iftira attı karınıza laf söyledi...ne olursa olsun galatasaray ne kadar bizde namus olsada eşimiz de o kadar namus.. adam kaldıramadı bıraktı ve trt 1 de herşeyi açıkladı..

    ben düşündükçe adamı bir milyon kez haklı buluyorum...
  • 6480
    ünal aysal'ı seviyordum artık sevmiyorum. kendisine olan inancımı kaybettim. 80-90 yaşındaki ihtiyarlar istedi diye istifa eden biri zaten şikecilerle, hükümetle, federasyonla, hakemlerle başa çıkamaz. başa çıkamadı da zaten. göstermelik 2-3 duruş o kadar. icraat? yok. borsada her hamlemiz engellendi. yabancı sınırına çözüm üretemedi. yolumuz, geçitimiz hala yapılmıyor. hakemler ve kurulların çifte standartları, vergi cezaları ortada. bu duruşun ne faydasını gördük? biraz gerçekçi ve akılcı olmak lazım. türkiye'de lobisi, gücü olmadığı için istifa eden başkandır. "kaçıp gitmek" tabiri çok uygun olmasa da güçsüzlüğünün farkına varıp görevden ayrılmıştır.

    ayrıca şu devirde sanki roket bilimiymiş gibi "futboldan anlamıyorum" diyen adamın vitrini futbol takımı olan bir kulübün başkanlığında işi yoktur. şöyle düşünün; bir bankada ceo'sunuz, ama bankacılıktan anlamıyorsunuz. olacak şey mi? peki futboldan anlamayan bir insan, kimin futbolu iyi bildiğini nasıl bilebilir? hani kendisi diyor ya "futbolu anlayan adamdan iyi anlarım" diye. sözün özü aysal, futbolun, sporun, rekabetin doğasıyla alakası olmayan biriydi. ilk başta iyi niyetliydi ama olaylara, kulübe, futbola hakim olamadığı için kontrolü kaybetti. daha fazla dibe batacağını anlayınca da görevi bırakıp gitti. galatasaray onun için yeni bir macera, yeni bir hevesten fazlası değildi. bir işi, yürek ve bilgi olmadan yaparsanız o işten hayır gelmez. 2 sene üst üste şampiyon olmuş bir takımı bu hallere getirmesi bile büyük bir skandaldır. şampiyonluğu teknik heyet, oyuncular ve taraftar kazandırır, istikrarı ise başkan ve yönetimi sağlar. şampiyon olmak büyük bir olay değil, zamanında sivas bile şampiyon oluyordu az kalsın. olay kalıcı, sürdürülebilir bir başarı sağlamak. malesef ünal aysal kalıcı bir düzen oluşturamadı. ve şu an görüyoruz ki kurumsallık lafları da futbol bilgisi gibi içi boş ve anlamsızmış.
  • 6481
    kendisi için bırakmadı bırakmak zorunda kaldı diyen arkadaşlarımızı görünce üzüldüğüm eski başkanımız.

    bir devasa enerji şirketi var küresel işler yapıyor kendisi aynı zamanda birde finans şirketi var oda küresel bir şirket.

    avrupa'da inanılmaz bir çevresi ve lobisi var belçika kraliyet ailesi nişanı var adamda fransızlar bile devlet olarak kendisine imkanlarını sonuna kadar açıyor düşünün.

    ha bir şey daha hatırlatayım kendisinin iran'da bile büyük ölçekli enerji tesisleri var iran yahu hemde şimdi reformist iran değil bayağı baskıcı bir dönemde kendisi orada büyük ihaleler aldı.

    şikeciler rahat bırakmadı liseliler ferahlık vermedi gibi saçma sapan argümanlarla galatasaray'ı yarı yolda bırakmasını kimse açıklayamaz.

    istifa etti çünkü ünal aysal konformist bir insandır kendisine yararı olmayan hiç bir işin başında durmaz yapamaz.

    galatasaray başkanı olarak mutsuzsa ve helede bu mutsuzluğu neticesinde büyük gelirler yada büyük bir imaj faydası elde edemiyorsa hayatı muhasebe defteri gibi yaşayan ünal aysal istifa eder.
  • 6482
    2012/2013 sezonu sonunda enteresan bir kararla seçime gidip şampiyonluk sevincini kursağımızda bırakmıştır. sonra bir şekilde fatih terim'le kanlı bıçaklı olup onu da postalamıştır yada ne derseniz işte. bunların üstüne 2013/2014 sezonunda 4 yıldızın ismini bile telaffuz etmemiştir. bunları düşününce insanın midesi bulanıyor. gümbür gümbür giden yönetim ve takımı bir şekilde darmadağın etmiştir ve 1 sene sonra da kendisi gitmiştir. ben iddia ediyorum ilk seçimdeki yönetim ve teknik kadroyla devam edilseydi 4. yıldız takılmış olup bu sezonda* bile en kötü ilk 3 içerisinde olurdu takım. ama her ne hikmetse galatasaray ne zaman böyle seri yakalasa anında önü kesiliyor. ünal aysal'da inan kıraç'a yakın olduğu için tüm oklar sayın kıraç'ın üstünde.
  • 6488
    ilk donem unal aysal ne kadar dogru bir baskanlik modeli sergiledi. asil, dobra, vizyonu genis ve basari dolu.
    ikinci donemi ise tam bir rezaletti, kimse kusura bakmasin.

    sebebi de su: ilk seferinde muthis bir ekiple calisti.
    ali durust, adnan ozturk, albayrak, terim... ne zaman ekip dagildi galatasaray dibe vurdu.
    isin garibi nesteri iki tarafa da vurdu!
    galatasaray adnan ozturk gibi liselilerle terim, ali durust'u biraraya getirmis gumbur gumbur gidiyordu.

    benzer kalitede bir ekibi toplayacaksa yarin gelsin. yoksa hic gerek yok.
  • 6489
    ilk dönemimde başarılı olmuş mudur? türkiye kıstaslarında evet.

    işi avrupa düzeyinde incelersek mali açıdan zorda bir kulüp teslim almasına rağmen bu tabloyu daha da kötüye sürükleyecek transferlere imza atmıştır. felipe melo, fernando muslera, albert riera, sercan yıldırım, yiğit gökoğlan, burak yılmaz, umut bulut, hamit altıntop, wesley sneijder, didier drogba bu transferlerden bazıları.

    selçuk ve elmander bonservissiz alındığı için bu tablonun dışında tutuyorum. drogba da bonservissiz alınmış gibi gözükse de maliyeti epey yüksek oldu.

    şimdi diyeceksiniz ki ''ulan allahsız saydığın adamlar bize neler yaşattı? yazarken elin titremedi mi?''

    kastım elbette ki ''bu adamlar hiç alınmamalıydı'' değil. ben daha farklı bir senaryodan söz ediyorum. ünal aysal galatasaray'ı; ''başarısı büyük transferlere endeksli bir takım'' olarak aldı ve hiçbir şeyi değiştirmedi. sadece mevcut anlayışı diğer başkanlara göre çok daha başarılı bir şekilde uyguladı. ilk döneminde.

    ikinci döneminde yaptığı transfer yanlışlarını ise saymaya bile gerek duymuyorum. bu yanlışlarda taraftar olarak bizim de hatamız vardır elbette. ontiverolar, burdissolar havada uçuşurken ''takım gençleşiyo yia'' diye sessizce izleyip transfer yapmış olmanın doyumsuz hazzına eriştik.

    ben artık galatasaray'ın başında mali açıdan riskli işlere girişmeyecek, gerekirse drogba gibi fırsatları bile elinin tersiyle itecek bir başkan görmek istiyorum. ünal aysal başarılı ve başarısız dönemlerinde bahsettiğim formata hiç uymadı.

    özellikle önümüzdeki 2-3 sene scout işine ağırlık verip üst düzey liglerde kontratı biten yabancı futbolcuları avlayan bir takım haline gelebilirsek çok çok iyi olur. johan elmander, tomas ujfalusi, dirk kuyt, harry kewell, milan baros tipi adamlardan söz ediyorum. bu mali tabloyu rahatlatacak ve altyapıda çarçur olan yeteneklerin önünü açacaktır. bırakalım bu yabancı kuralından sonra fenerbahçe, beşiktaş, trabzonspor gibi takımlar kulüplerini batırsınlar. yok mu bunu yapabilecek bir başkan adayı?
  • 6492
    daha mart 2014 olağan mali kongrede 2016'ya kadar seçime gitmeyeceğim, 2016 yılından sonra da nüfus kağıdım nedeniyle devam etmeyeceğim demişti. yani yaşını gösterek bir daha başkan olmayacağım demişti. ne oldu da yeniden başkanlık mesajları vermeye başladı? aslında nedeni çok basit, kulübü mirasyedi gibi yönetip, tıkandığını anlayınca bırakıp kaçtı, aralık 2014 deki olağanüstü mali kongrede mart 2015 kongresinde mali yönden ibranın ayrı ayrı yapılacağını anlayınca etekleri tutuştu, önce basketbol takımına sponsor olacağım dedi, sonra bahane buldu sponsor olmadı şimdi de aklınca kongre üyelerini kandırıp mali kongreden ibra edilmeyi bekliyecek. boşa ümitlenmesin ibra edilmeyecek. başkanlığa adaylığını koyarsa da hüsrana uğrayacak, geçtiğimiz yıllarda nazım durak'ın aldığı oydan daha az alacak. galatasaray genel kurulu boş vaatlere, yalanlara inanacak kadar saf değildir.
  • 6495
    bağnazlıkderecesinde ünal aysal'a destek verilmesini ve buna devam edilmesinin sebebi kovduğu adamdır.

    kovduğuadamdan nefret edenler kovduğu adamın başarılarını bu kaçan adamınkredisine yazmakta. (bkz: mantık hatası)

    şimdi 5 sıfırlımaaş verdiği profesyonellerine bok atmış; (bkz: ünal aysal/#1655310)

    pis fakirler, şakirtler, bostancı başları, ezberciler tarafından fatih hoca henüz takımdayken profesyonellere dikkatetmeli diye binlerce kez yazıldı;

    (bkz: ünal aysal/#1308025)

    --- alıntı ---

    1. danışmanlar, çok bilenler, saygı ölçenler, daha iyiyi vaat edenler, kendilerini düşünenler ve 5 haneli maaşlı profesyonellereçok dikkat etmeli.

    --- alıntı ---

    bir kaç gün önce galatasaray partisi üyelerince siyasete yalanma derecesinin azlığı kontenjanından başkan adayı gösterildi.

    bence de aday olsun. hatta galatasaray isminde siyasi parti kurulsun, 25 milyon taraftarın oyu ile hükumeti kursun, yollarımız açılsın.

    kendisi iyi ama çevresi çok kötü, devletle iş yapıp zengin olan avrupalı şark kurnazlarından.

    verdiği zararın ne maddi ne manevi telafisi yoktur. kötü yönetim sebebi ile verdiği zararlardan dolayı kendisine dava açılmalıdır.
  • 6497
    mali kongrede ibra edilmeyeceğini düşünenler dışarı çıkıp biraz hava alsın. çünkü bu tür kafaların temiz havaya, oksijene ihtiyacı var. ibra edilmemek ne demek? sen hırsızsın, dolandırıcısın, bu kulübün paralarını zimmetine geçirdin, yakınlarına kulüp üzerinden maddi menfaat sağladın demek. ünal aysal yanlış transferlere onay vermiş olabilir, yanlış insanlardan akıl almış olabilir, aceleyle bazı futbolcuların sözleşmelerini yenilemiş olabilir ama asla ve asla ibra edilmeyecek bir başkan değildir. görevdeyken günahı ve sevabıyla bize çok güzel anlar yaşattı. kovduğu fatih terim gibi galatasaray düşmanları ile işbirliği yapmadı. kovduğu abdürrahim albayrak ve eski başkanlar gibi ayrıldıktan sonra medya aracılığıyla kulübe sallamadı. adnan polat gibi kendi taraftarını, kendi camiasını satmadı. o yüzden eleştirirken sinsice bel altından çalışmamak lazım. kimse ünal aysal'ın hakkını yiyemez, iftira atamaz.çamur at izi kalsın zihniyetindeki kişiler, güneşin balçıkla sıvanamacağını öğrensin. ünal aysal'a yönelik eleştirilerim kendisinin daha hırslı, daha agresif, daha otoriter bir başkan olması gerektiği yönündeydi. olaylara biraz tribündeki taraftar gözüyle baksaydı çok daha başarılı olabilirdi. ayrıca türk futbolundaki lobisinin, gücünün yetersiz olduğunu kabul etmek gerek, ama "ibra edilmeyeceğini anladı bu yüzden tekrardan başkan olmaya çalışıyor" demek düpedüz iftira atmaktır, işkembe-i kübradan sallamaktır. yeni seçimde turgay kıran gibi "başkan adayı olmayı hobi haline getirmiş sosyeteci enteller" geleceğine, aysal'ın yeniden başkan olmasında hiçbir sakınca görmüyorum. tabii daha genç, daha hırslı, daha taraftar gibi hisseden kişilerin galatasaray başkanı olmalarını daha çok isterim.
  • 6498
    bırakıp kaçtıktan sonra dönüp bıraktığı yerden başladığını bitirmesi beklenen ex-başkanımız.

    kimse seçim yap demedi, kimse bırak git demedi, şimdi oturmuş uzaklardan laf söylüyor. çok düşünüyorsa kulübü, basketbol şubesine dışarıdan destek olsaydı.

    kulübün yaptıgı harcamalardan ve kararlardan bir şekilde başkanın mesuliyeti olmayacaksa, ben de gelsem, ünal aysal da gelse birşey değişmez. nasıl olsa olmadı bırakır kaçarsın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın