200
eski sami yende, maçların sıkıştığı anlarda, ki genelde 60-70. dklar civarında kapalının ortasından başlayarak dalga dalga tüm stada yayılan ve uyuyan takımı kendine getiren önemli bir tezahüratımızdır. onun da ötesinde takımı kendine getrme terapisidir.
bu tezahürata dair marşımız bende takıntı olan durumlardan birinin de kaynağıdır aynı zamanda. malumunuz eskiden samiyende takımlar yeni açık tarafındaki iki ayrı merdivenli çıkıştan sahaya adım atardı. bizim takım yeni açık ile numaralı tribünlerin kesiştiği çıkıştan konfetiler ve sis bombaları eşliğinde, rakip ise yeni açık ile kapalının kesiştiği çıkıştan ıslıklar ve yuhlar eşliğinde ayrı zamanlarda sahaya çıkarlar, orta yuvarlağa kadar koşarak tribünleri selamlarlardı. takımlardan bir ki dakika sonra maçın hakemleri bizim çıkış yaptığımız tünelin önünde görünür, takmlar orada toplanır, birlikte toplu selamlama ve istiklal marşı için orta çizginin numaralıya yakın olan bölgesine doğru yürürlerdi. işte o zamanlar bizim takımın çıkış marşı "galatasaray ruhumuz tek burcumuz" ile başlayan marştı. sahaya çıkış, orta yuvarlağa koşuş, tribünleri selamlama, hakemin arkasında toplanıp toplu selamlama ve istiklal marşı için orta çizgiye yürüme derken yeterli sürede marş sonuna kadar dinlenip taraftarın eşlik edebileceği şekilde çalınırdı.
bugune, yeni mabedimize gelirsek, artık takımlar sahaya koşarak ayrı ayrı çıkmıyor, direk hakemin arkasında çıkılıp kısa bir adımlamanın akabinde hemen istikal marşına geçiliyor. ve coğu zaman bizim dj marşı çalmaya geç başladığı için daha "re re re" kısmına bile gelmeden kesmek zorunda kalıyor. bu yıl buna önlem olarak ve marşın tüm stadın eşlik edebileceği şekilde uzun çalınabilmesi için takımın soyunma odasından sahaya hareket etmesiyle dj in girişi yapması daha iyi olur diye düşünüyorum. çünkü bu marşın hem biz taraftarı havaya sokma hem de taraftarın tüm enerjisi ile nakarat kısmını haykırarak söylemesiyle rakiplere daha maçın başında psikolojik üstünlüğü kurmamız ve maçlara psikolojik olarak 1-0 önde başlamamız açısından önemli olduğunu düşünüyorum. umarım bu yıl buna biraz daha dikkat edilir.
bu tezahürata dair marşımız bende takıntı olan durumlardan birinin de kaynağıdır aynı zamanda. malumunuz eskiden samiyende takımlar yeni açık tarafındaki iki ayrı merdivenli çıkıştan sahaya adım atardı. bizim takım yeni açık ile numaralı tribünlerin kesiştiği çıkıştan konfetiler ve sis bombaları eşliğinde, rakip ise yeni açık ile kapalının kesiştiği çıkıştan ıslıklar ve yuhlar eşliğinde ayrı zamanlarda sahaya çıkarlar, orta yuvarlağa kadar koşarak tribünleri selamlarlardı. takımlardan bir ki dakika sonra maçın hakemleri bizim çıkış yaptığımız tünelin önünde görünür, takmlar orada toplanır, birlikte toplu selamlama ve istiklal marşı için orta çizginin numaralıya yakın olan bölgesine doğru yürürlerdi. işte o zamanlar bizim takımın çıkış marşı "galatasaray ruhumuz tek burcumuz" ile başlayan marştı. sahaya çıkış, orta yuvarlağa koşuş, tribünleri selamlama, hakemin arkasında toplanıp toplu selamlama ve istiklal marşı için orta çizgiye yürüme derken yeterli sürede marş sonuna kadar dinlenip taraftarın eşlik edebileceği şekilde çalınırdı.
bugune, yeni mabedimize gelirsek, artık takımlar sahaya koşarak ayrı ayrı çıkmıyor, direk hakemin arkasında çıkılıp kısa bir adımlamanın akabinde hemen istikal marşına geçiliyor. ve coğu zaman bizim dj marşı çalmaya geç başladığı için daha "re re re" kısmına bile gelmeden kesmek zorunda kalıyor. bu yıl buna önlem olarak ve marşın tüm stadın eşlik edebileceği şekilde uzun çalınabilmesi için takımın soyunma odasından sahaya hareket etmesiyle dj in girişi yapması daha iyi olur diye düşünüyorum. çünkü bu marşın hem biz taraftarı havaya sokma hem de taraftarın tüm enerjisi ile nakarat kısmını haykırarak söylemesiyle rakiplere daha maçın başında psikolojik üstünlüğü kurmamız ve maçlara psikolojik olarak 1-0 önde başlamamız açısından önemli olduğunu düşünüyorum. umarım bu yıl buna biraz daha dikkat edilir.