• 25
    bu durumla ilgili pek bir şey bilmesem de bildiğim bir şey var ki o da eğer liberal kapitalist sistemde rekabet içerisinde yer alıp başarı peşinde koşmak istiyorsan ya çok zengin bir baban olacak ya da devlete/bankaya borçlanarak bunu yapacaksın. ikinci yolda devlet ile baba aynı metafor olarak kullanılabilir.

    borçlu olmayan en ufak bir kurum dahi bu sistemde olamaz. zira sistemin işleyişi borçlanarak büyümek. bunu ilk elden deneyimlemiş bir ailenin çocuğu olarak, devlet politikalarının dengesizliğinin mevcut borçlanarak yapılan yatırımlardan çok daha önemli olduğunu biliyorum. ekonomik dengenin ince çizgiler üzerine kurulduğu düzen seni klasik kapital borçlanmaya itiyor, üstüne de seni buna bağımlı hale getirecek yaptırımları direkt sana uyguluyor ya da bu uygulamaları bazen af çıkartarak daha fazla borçlanmaya teşvik ediyor. bu sebeple hiçbir kurum/şirket/dernek adını ne koyarsanız koyun devlete karşı muhalif bir tavrı sergileyemez. amerikalı ya da avrupalı gibi büyümek için borçlanmak doğrudur ama üçüncü dünya ülkesindeysen ve devlet politikan sürekli ama sürekli değişiklik ve dengesizlik gösteriyorsa, bir kitap uğruna ocaklar sönüyor, bir gemi uğruna hırsızlıklar aklanıyorsa sen borçlandığın kadar susmak ya da desteklemek zorunda kalırsın. deli işi.

    basit ve güncel örnek: üniversitede okumak yatırım yapmaktır. kendine yatırım yaparsın. büyümek için lazımdır. bunun için öğrenim kredisi alırsın. okul bitince ve kapital sisteme girince bu para senden istenir, sen de onun parasını kazandığın paradan biriktirerek ödersin. ya da öğrenim kredisi affı çıkartır, ödemek için kenara ayırdığın ya da ayırmayı düşündüğün para bu afla cebinde kalır. aslında kalmaz. sen o parayla gider araba/ev/şirket bir yatırım yapmayı tercih edersin. başlangıç sermayen odur ama tamamını karşılamaz, tekrar kredi çekersin ve haliyle tekrar borçlanırsın devlete/bankaya. yatırım için borçlanmak bu sistemin doğası. batarsın ya da çıkarsın o kısmında çok değişik denklemler ve etmenler işin içine dahil olur (üstteki paragrafta dediğim ekonomik dengesizliği etkileyen devlet politikaları mesela) ama sonuçta bu gereklidir.

    galatasaray'ın mali durumunun da bu örneklerden farkı yok. aslında var. en azından daha fazla borçlanmanı sağlayacak kredibiliten için elinde büyük taşınmazlar mevcut. borçlanma ile kar etmek zıt şeyler olmuyor her zaman.
App Store'dan indirin Google Play'den alın