bugüne kadar
okan buruk’a karşı hep itidalli yaklaştım. ancak bu maçta yaptığı hataların bini bir para!
kaleci transferini son dakikaya bırakıp defans ile olan ilişkisini sağlamlaştırmasını hızlandırmak yerine donnaruma kumarı oynaması.
abdülkerim ve davinson ikilisini bozması.
davinson’u etkinliğini yarı yarıya düşüren sol stoperde oynatması. asla oyun kuramadık. topu tutamadık. frankfurt vermeden topu çeviremedik.
ön alanda yunus, barış, ilkay ve sane gibi savunma açısından hayalet bir dörtlüyle çıkması. singo’yu sağ bek, sallai’yi sol önde oynatsaydı en azından bir tane sert bir oyuncu ile geçirgenliği azaltmış olacaktı.
maçtan önce de yazdım. şampiyonlar ligi mücadele demek. çata çat demek. bunu en iyi oynayan oyunculardan, asla kopmayan oyunculardan sara ile maça çıkmamak.
2-3 senedir en oturmuş düzenden vazgeçerek yine 4’lü hücuma geçmesi bizi dağıttı.
maç boyunca yunus, barış, sane’ye tahammül etmesi.
skor 1-3 iken ilkay ve icardi’yi aynı anda sahada tutması.
yaşadıklarından asla ders almayarak tapa gaz önde basan hal ve hareketleri.
mücadelenin bu kadar önemli olduğu bu sahnede en yumuşak kadrolarından biriyle sahaya çıkması şöyle dursun bir de onu daha da yumuşak hale getirerek maç kazanacağını zannetme sanrıları.
bugün sana inancımı kaybettim hocam. sen futbolcuların oyuncağı olmuşsun. o yunus’un ve barış’ın megalomanyak hallerine saygı duyduğun kadar rakiplere saygı duysan böyle rezillikler yaşanmaz.