resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:84
Uyruk:Türkiye
  • 5928
    iddaa'da aysal'ın dönme ihtimali.

    döner 1.05
    dönmez 8.50

    böbreğimi satar dönere basarım.

    edit: aysal başkan restini çekmiştir, tüm kartlarını göstermiştir şimdi o derin galatasaray'ın elini bekliyor, onlar birşey gösteremeyecek ha göstermişler pardon alp yalman ama ondan bir şey olmaz, 2 ekime kadar süre var, 2 ekimden önce başkanlığını açıklar.
  • 5929
    tek basina kaldi. kokusmus sisteme ayak uydurmus; kurt yoneticileri, siyasetcileri, karton imparatorlari, sikecileri bertaraf etmek kendisi gibi zeki ve tecrubeli biri icin bile imkansizdi ama yine de denedi. kaybedilen kazanma ruhunu bir cok farkli spor dalinda elde edilen onemli basarilar ile geri getiren bir baskan olarak anilacak. kisisel olarak ise ornek alacagim cok seyi kendisinde gormus olmaktan dolayi kendimi hep sansi hissedecegim. buyuksun baskan. bu sistem cok kucuk adamlardan kurulu, senin buyuklugunu tasiyamazdi ve tasimadi da niteikim. unutulmayacaksin!
  • 5930
    stadyum programını izledim. anladığım 2 konu var. 1. eğer vizyon, gelecek, ekonomik başarı isteniyorsa camia aysala sahip çıkmalı. başkan olarak sahip çıkarsa iyi olur. 2. aysal bu kadar sakin, demokratik ve anlayışlı iken turkiyede şampiyon olmasının zor. türkiye de eli sopalı tipler onun için başarılı oluyor. sonuç ne; camia yukarıdaki iki duruma göre karar verecek. ya şampiyon olacağız gibi taraftarı daha yakından ilgili bir amaca yürüyecek, ya da daha buyuk hedeflerin peşinden koşulacak. aysal ben hep buyumeyi dusunurum dedi. çok önemli bu. derin gs, aysal ile türkiyede takımı şampiyon yapacak yöneticileri birleştirmeli. aysal tek başına türkiyede şampiyon olmak için ilkelerinden ödün verecek bir adama benzemiyor.
  • 5936
    ben aysalcı ne de terimistim. terim'i bir baba gibi severken o bizi iki tane şikeciye sattı benim için o dakika bitti. aysal'a ise kırgın ve kızgınım. her ne olursa olsun direnmeli ve efsane kelimesini haketmeliydi. yakışmadı başkana bırakıp gitmek. gözümüzü açar iyi bakarsak galatasaray için ne kadar değerli bir adamı kaybetmek üzere olduğumuz apaçık ortada. en basitinden hiç bir galatasaray başkanı 11-12 sezonu kupasını saraçoğlunda kaldırma konusunda başarılı olamazdı diye düşünüyorum. (ki hala bir umut aday olur mu diyorum.)

    bir söz var ya hepimizin dilinde dolanır durur yıllardır "galatasarayın en büyük düşmanı yine galatasaraylılardır" diye. sonuna kadar haklı ve doğru ne yazık ki. bugün hayri kozak, mehmet helvacı gibi derin galatasarayın kuklalarının saldırıları ve kışkırtmaları her şeye rağmen dimdik durmaya çalışan bir adamı kaybettirdi bize.

    gezi'de, soma'da, berkin'in cenazesinde, şike davasında her zaman dik durdu aysal. beğenin veya beğenmeyin o basketbol finaline çıkmayarak da herkesin cesaretinin yetmeyeceği bir iş yaptı. ha diyeceksiniz ki ne elde ettik? neden elde edemediğimize bakın derim, en tepedeki fenerbahçeli şahıs galatasaray'ı her yoldan dizginlemeyi denedi halen de deniyor.

    bu galatasaraya en tepeden yapılan bir operasyonun devamıdır. önce terim'i yanına çekti aysal'ı çekemeyince paketletti, sırada melo var sezon sonunu görür göremez prandelli, sneijder, muslera diye gider bu liste o kadar da eminim. biz sahip çıkamazsak galatasarayı hiç de iyi günler beklemiyor.

    üzdün başkan çok üzdün seni sevenleri. bizim kadar seviyorsan galatasarayı, galatasarayın bekası için kalmalısın. hani diyor ya taçsız kral "bizi sevenleri üzmeyelim baba" diye aynen öyle seni sevenleri üzme başkan.
  • 5937
    --- alıntı ---

    fenerbahçe bütün tarihi boyunca şampiyonlar ligi'nde sadece 1 kere çeyrek final oynamıştır o yıl dışında da gruplardan da çıkamamıştır.

    beşiktaş ise gruplardan bugüne kadar hiç çıkamamıştır.

    ünal aysal döneminde galatasaray ilk yıl zaten avrupa'da değildi. sonraki 2 yılda ise takım 1 kere çeyrek final oynamıştır 1 kere de gruplardan çıkmayı başarmıştır.

    fenerbahçe ve beşiktaş'ın şampiyonlar ligi'nin kurulduğu günden beri sahip oldukları avrupa başarısını, ünal aysal'ın kurduğu takım 2 yılda geçmiştir.

    başka sözüm yok hakim bey.

    --- alıntı ---

    **
  • 5938
    birazcık küfürlü bir yazı olabilir, bu yüzden şimdiden herkesten özür diliyorum;

    anasını siktiğimin sistemi... onuruyla dik duranı, haksızlık karşısında eğilmeyeni en sonunda sindirmeyi başardı.
    bugün * itibariyle galatasaray telafisi kolay olmayacak bir gol görmüştür kalesinde. diktatör rejimden, ırkçılıktan, şikeden yemiştir bu golü. golü yememek için çokta uğraşmıştır aslında. elden gelenin fazlasını, çok daha fazlasını sahaya koymuştur...
    aslında bu golü de yemeyecektir galatasaray. diktatörlüğe, ırkçılığa, satılmışlara karşı dik bir şekilde savunmaktadır kalesini. çünkü direnmek, galatasaray demektir. çünkü direnmek, boyun eğmemek geninde vardır galatasaray'ın...
    zira ne kendini padişah belleyen bir adiden, ne satılmış şerefsizlerden, ne de ciğeri beş para etmez şikecilerden gol yemez galatasaray.

    ancak gel gör ki, adı galatasaray sayesinde yaşayan bazı midesizler ne yazık ki arkasından vurmuştur galatasaray'ı, ve nihayetinde golü kalesinde görmüştür. tüm bunlara rağmen yinede kimseden nefret etmez galatasaray. kırgındır, kızgındır ama nefret etmez...

    ünal aysal galatasaray'dır. çünkü halkın direnişi olan gezi'de, özgürlüklerin kısıtlanmasında, haksızlık karşısında hep dik durmuştur. başkanlık süresince de kulübünü her zaman başı dik bir şekilde temsil etmiştir. çünkü galatasaraylılık mertebesi bunu gerektirir.

    elbet galatasaray'da ünal aysal'lar bitmez ancak henüz erkendi be aysal... 1 ay var. bu 1 ay boyunca seninde henüz erken olduğunu anlayacağını umuyorum.
  • 5939
    eşikten içeri adımını attı; ''bu ateş üfleyerek sönmez'' dedi.
    baktı ki evdekiler, apartman sahibi hatta itfaiye erleri halinden memnun.
    ne yanan ateşi söndüren var, ne de yardıma koşan.
    herkesi sanırsın biletsiz seyirci..

    alevlerin arasında kalıp daha fazla kararmadan, genizi yanmadan
    açtı evin kapısını; ''ben artık yokum'' dedi ve gitti.

    yazarın notu: varsın alnın şike yada hırsızlıktan lekeleneceğine duman karasından lekelensin.
    şimdiye kadar yaşattıkların için teşekkürler başkan.

    yolumuz açık olsun.
  • 5941
    millet hala farkında değil şimdiki başkanımız ünal aysal filan değil. bu adam onun kötü bir kopyasıdır. tip olarak, konuşma olarak benziyor ama yönetim biçimi olarak farklı.

    ilk ve gerçek ünal aysal 2. yönetimle beraber bitti, gitti. yerine ona benzeyen ama içi aziz yıldırım olan bir ünal aysal geldi. ilk ünal aysal olarak kalacaksa ben sonuna kadar arkasındayım ama ikinci ünal aysal kalmak isterse sonuna kadar karşısındayım.

    benim derdim fatih terim'i göndermesi filan değil.

    ilk geldiğinde kurumsallaşma dedi durdu, beni sürekli tv ekranlarında konuşurken görmeyeceksiniz dedi. futboldan anlamam ama futbolu bilenlerde anlarım dedi. yabancı sınırı kalkacak dedi, ab pasaportlu oyuncular yerli statüsünde oynayacak dedi, bu tff yönetimi gidecek dedi, vs.. dedi ama ne oldu? hep söylediklerinin tersi oldu.

    ali dürüst ve abdurrahim albayrak'ın gönderilmesini açıklarken ki dediği mükemmel bir kurumsallaşmaya geçtik lafına nasıl güldüm anlatamam. bu yapı nasıl kurumsallaşmış da hajrovic'i bedavaya göndermek zorunda kaldık? lisans çıkaramaz dedik ama gitti golünü bile attı yeni takımıyla. adamın parası ödenmemiş ve çekip gitti adam. bu kurumsallaşmış yapı bunu nasıl ön göremedi ya da engelleyemedi?

    ab pasaportlu oyuncular konusuna gelelim. geçen sene devre arasında tonla oyuncu alındı. ontivero'dan tutun burdisso'ya kadar. dedik ki heralde başkan ve yönetim bunları alıyorsa demek ki yabancı sınırı istediğimiz şekilde olacak. genç oyuncudur belki parlar dedik. 24 yaşına gelmiş emre çolak'ı beklemektense ontivero'ya güvenelim onu parlatalım dedik. sonra ne mi oldu? biz ab pasaportluları yerli statüsünde oynamasını beklerken 6 olan yabancı sayısı 5'e düştü. madem dindiremeyeceksin rüzgarı neden edip gürledin? alınan o oyuncular oynamadan ama kulübün borç hanesine ciddi yük getirdi.

    bu nasıl mükemmel bir kurumsal yapı ki salih-ontivero-koray-sinan-telles gibi adamları transfer ettirdi? bu yapı bunlarda ne gördü de aldırdı? sırf bu saçma transferleri yapanları derhal kulüpten kovmak lazım ama bizim başkan bu yapı için mükemmel diyor. akıl alır gibi değil.

    tff yönetimi konu galatasaray olunca cezaların en ağırını veriyor dedi. doğru bir ifade ama başkan ne diyor? biz artı kanıksadık yani normal artık diyor. yapma başkan nasıl normal olur? sen koskoca galatasaray'ın başkanısın. senin bir sözünün arkası dolu olur ve bir yaptırımı olur. koskoca galatasaray çapulculara nasıl söz geçiremez? kulübü nasıl koruyamaz? koruyamadığı gibi nasıl siner? en naif başkan olan özhan canaydın bile gerektiği zaman esip gürler ve ezdirmezdi galatasaray'ı.

    bir yanda ali dürüst var diğer yanda candan erçetin. allah aşkına söyleyin ali dürüst bir laf söylediğinde millet kendisine çeki düzen verirdi lafı dikkate alırdı. şimdi candan erçetin konuştuğundan kim dikkate alır? ya da sedat doğan'ı?

    milletin kafasında hala 1. ünal aysal ve onun yönetimi var sanıyor ama o devir bitti yerine olaylara 180 derece farklı bakan 2. ünal aysal geldi. bu ünal aysal'a hayır demek her galatasaraylının boynunun borcudur. galatasaray tarihinde hiç bu kadar ezilmemişti medya, tff ve diğer kurumlar karşısında.
  • 5944
    kesinlikle zamanında ayrılmıştır. hem kendi ve galatasaray'ın menfaatleri doğrultusunda hareket etmiştir. ancak dün katıldığı ve başkan adayı olmayacağını açıkladığı stadyum programında doğruluğu tartışılır söylemlerde de bulunmuştur.
    fatih hoca ile ayrılmayı hiç düşünmedim dedi dün örneğin. oysa fatih hocanın atıldığı mersin maçı sonrası locada yapılan yönetim kurulu toplantısında fatih hocanın ipi çekilmişti. dürüst ve albayrak zıtlaşması da burada başladı. ayrıca; rasim ozan'a servis ettiği cep telefonu mesajlaşmalarının çalındığını iddia etti. benim telefonum toplantılarımızda da hep ortadadır gibisinden bir açıklama yaptı. başkan ıphone kullanıyor. telefonunda da tuş kilidi şifresi olması çok büyük ihtimal. hadi tuş kilidi yok diyelim, kim başkanın telefonunu, ondan habersiz alıp, terim ile tüm konuşmasının fotoğrafını çekebilir ya da bu yazışmayı mail atabilir.

    galatasaray'ı zor bir dönemde alıp, farklı branşlarda büyük başarılar kazandırmıştır. yaptığı hataların kurbanı olmuş ve en azından ileride kendisini başarılı olarak anabileceğimiz haliyle başkanlığı kesin olarak bırakmıştır.
  • 5947
    40 senelik aktif tribün taraftarlığım sırasında gördüğüm en iyi başkan.

    en başarılı olan faruk süren olabilir, ancak kendisinin yaptığı en iyi şey gölge etmemek olmuştu. onun yarattığı korkunç ekonomik krizi bugün yaratın bakalım, sahaya çıkacak futbolcu bulamazsınız.

    bakalım bu kadar sonuç odaklı, prensipli iş bitirici bir başkan daha bulabilecekmiyiz?

    kendisi açısından en iyi satranç hamlesini yaptığını düşünüyorum.

    fatihi kovduğu için de kendisine tekrar teşekkür ediyorum.
  • 5949
    çok söyledim bir kere daha söyleyeyim ne terimciyim ne aysalcıyım.
    hatta son milli maçta izlanda'yı tutacak kadar da terim'den nefret etme aşamasındayım.
    fakat aysal da öyle aman aman efsane bir başkan değil.
    ilk sezonu efsane bir sezondu. başarının mimarı ne o ne de terim. hep beraber güzel bir takım çalışması yakaladılar güzel bir grup oldular ve başardılar. bitti.
    bizim milletimiz lafa söze çok gelir. adam muhteşem konuşuyor, hitap yeteneği harika.
    fakat söyledikleriyle icraatleri asla tutmadı bugune kadar.
    mesajları senin telefondan kim çalabilir başkan yapma allahını seversen.
    söylediği bir çok söz çok tatlı çok güzel. son derece beyefendi tavırları olan son derece sogukkanlı bir başkan profili çiziyor. fakat söylediklerinin %90'ı pratikte geçerli değil.
    hele elmander romantikliği yapması bariz taraftara oynamak.

    kusura bakmayın beyler ben kimseyi galatasaray'dan fazla sevmedim. aysal kalırsa ne olur giderse ne olur onu da kestiremiyorum. ben de sizin kadar biliyorum. ama sonuç ne olursa olsun umarım yararımıza olur.

    not: bir de taraftar olarak böyle bir bölünme yaşadığımız bir dönem hatırlamıyorum.
  • 5950
    kendisinin geldiği zamandan bu yana kadar yaptıklarının doğrularıyla yanlışlarıyla hepsini bizzat yakından takip ettik. dünkü yayınlanan stadyum programında da bu zamana kadar yaptığı işlerin büyük bir çoğunu tüm şeffaflıkla sorgulayabiliyor olmak ve bunları soruyor olmak bile bizim böylesine bir başkanı kaybetmememiz için yeterli bir sebep. bu zamana kadar kaç kulüpte (türkiye içersin de) böylesine şeffaflıkla hareket edildiğini gördüğümüzü sormak istiyorum. muhakkak yönetim tercihlerin de yaptığı icraatlar da hatalar vardır. böylesine kara düzen de olmaması imkansızdı zaten. ama dün kendisine sorulan akıllara takılan her soruya gayet mantıklı açıklamalar yapmış, efendiliği, üslubu ile ne kadar bu kara düzenin üstünde bir adam olduğunu bir kez daha göstermiştir. bazı konular da yetersiz kaldığını hepimiz söyledik, nitekim bu doğruydu da. bunun en büyük sebebi yönetim de ki gücün az olmasından da kaynaklı bir sebepti. burada yapmış olduğu hataların en başında bu gelmekte. tüm camianın rüzgarını arkasın da olduğu bir dönem de yönetim değişikliği yapması sayın başkanın yapmış olduğu en büyük hatasıydı. bunu kurumsallaşma adı altında yapmış olması bana kalırsa yapılmayacak bir işti. çünkü ülkede ki bu düzen böylesine kurumsallaşmayı böylesine profesyonel bir sistemi kaldırabilecek seviyede değil. buna nereden mi karar veriyoruz ? çok basit. bakın şikeden hüküm giymiş adamlar bugün rahatlıkla sokaklarda gezebiliyor, televizyonlar da demeç verebiliyorlar. yetmezmiş gibi arsızlaşarak karşı tarafları da suçlayabiliyorlar
    ( yaşadığımız toplum da insan öldürüp katil olmuş adamların 'özür diliyorum adam dedim' ne kadar güldürücü cezalar aldığı ortadayken, futbolun katillerinin de bu şekilde yaşıyor olmasına şaşırmamak gerek). galatasaray'ın bir his takımı olduğunu herkes çok iyi biliyor. futbol da başarıların iyi arkadaşlık ve ruhla ortaya çıktığını bilen akbabalar ilk başta bunu bozmak için caba gösterdi ki bunda da malumunuz başarıya ulaştılar. çok iyi bir algı yönetimi gösterip taraftarının takımının en değerli oyuncularını ıslıklatabilecek ve taraftarla oyuncuları birbirine küstürebilecek duruma getirdiler. bunları yaşadığı sürece galatasaray'ın o bizi sevinçlere boğan, gururlandıran başarılarının gelmesini beklemek biraz hayalcilik olur. takım,taraftar, yönetim bir bütün halinde hareket ettiği zaman ülkede ki sporla az da olsa alakası olan herkesin bildiği bir şey var. kimse galatasaray'ın o zaman önüne geçemez.

    burada yapılacak iş çok basit. ünal aysal'ın ' herhalde' lafının desteklenmesi gerek ve iyi bir yönetim oluşturulması için baskı yapılması gerek. gerekiyorsa kurumsallıktan uzaklaşılıp amatörce geliyorsa başarı o şekilde hareket edilip oralara gerekli insanlar getirilmeli, bir bütün sağlanmalıdır. abdürrahim albayrak'ı sevmeyebiliriz. yaptığı hareketleri tasvip etmeyebiliriz. ama kendisinin florya da nasıl bir ortam sağladığını da göz ardı edemeyiz. takım başarıya ulaşacak ise gerekli kim varsa o yönetim de olmalıdır. bir diğeri için de ali dürüst. kulübün iç işlerinde tam bir görev adamı olduğu aşikardır. işleyişinde kendisini göreve muhakkak geri getirilmelidir. kendisine zıt gelebilecek insanlar bana kalırsa yönetim de olmamalıdır. çünkü yapmış olduğu görevde başkandan daha çok kendisine iş düşmekte ve onun karşısına ayrı olarak bir engel çıkartılmamalıdır.

    son olarak sayın başkanın şuan ki stratejisinin süzmek çok önemli. söylemlerinden şunu çıkartabiliriz; 'herhalde' lafı desteklenirse tekrardan adaylığını koyacaktır. burada kendisini tatmin edecek bir destek görmediği zaman da ise dediklerinden de çıkaracağımız üzere gönül bağının kopmayacağı onunda işaret ettiği kişinin başkan seçileceği ortadır. bizim böylesine bir insanı kaybetme lüksümüz şuan için yok. 40 aylık süreçte neler yaptığını dünde tek tek dinledik. sanmıyorum ki insanların akıllarında soru işaretlerinin kaldığına. çünkü her şeyi tek tek olduğu gibi anlattı. kendisine karşı kurulan kara düzeni, takım ve yönetim içinde ki olanları, mali yapıda ki durumu tüm gerçekliğiyle ortaya koydu. bundan sonra kendisini piyasada ki akbabalara, çakallara yem etmemek gerekiyor. bunun için tüm desteğin verilmesi gerekiyor.

    unutmayalım; (bkz: başka galatasaray yok)
App Store'dan indirin Google Play'den alın