• 1
    ingilizce'den türkçe'ye topsuz oyun zekası olarak çevrilebilecek terim. özellikle ofansif ortasaha elemanlarında aranan en temel özelliklerden biridir. top kendisinde veya rakipteyken en uygun yerde en uygun zamanda duracak ve ayağına gelen topu, ayağına dokunmayıp onun kontrolü altında en uygun biçimde değerlendirecektir ki takımı pozisyona girebilsin, forvet gol atsın, karşı takımı bunaltsın. birçok adımı bir arada düşünmeyi gerektirdiğinden oyuncuların analitik zekaya sahip olmaları beklenir. bu zeka vasat bir zekanın üstünde olmalıdır elbette. çok hızlı düşünüp, çok hızlı karar verecek ve yaptığı hareket ya da hareketsizlik mensubu olduğu takımın hanesine artı olarak yazılacak. konuşmasıyla, beyanatıyla çapını ele veren türk futbolcusunun ne yazık ki sahip olamadığı özelliklerden biridir bu. ağacın yaşken eğildiği zamanlarda edinilen bir özelliktir ne yazık ki!
  • 2
    aslinda "off the ball" basligi altinda yazacaktim ancak topsuz alan ile birlestirilmis ve benim icin ayni olguyu karsilamadiklari icin buraya yazmaya karar verdim.
    off the ball tek basina hem topsuz alanda gecen her olayi belirtebilecegi gibi genellikle "off the ball movement" olarak kullanilir ve bir oyuncunun top kendisinde degilken yaptigi hareketleri belirtir.
    son gunlerde burak yilmaz'in iyi off the ball ozellikleri olduguna dair yazilar okudugum icin bununla ilgili bazi temel duzeltmeler yapmak ihtiyaci duydum.
    birincisi "off the ball movement" hadi biz buna topsuz oyun diyelim, dogru baslik bu olacaktir, sadece defans arkasina yapilan kosu degildir. aslinda defans arkasina kosu tek basina anlamsiz kalacaktir. birinci onceligi pas opsiyonudur topsuz oyunun. pas opsiyonu sadece kendisinin yaratacagi pas opsiyonu degil kosu yapanin bosalttigi alanda olusan pas opsiyonudur.
    burak yilmaz defans arkasina yaptigi kosularda ekstra bir pas opsiyonu olusturur bu dogru ama oyun dinamigi icinde degildir bu, kendisinin direkt gole gidebilecegi bir opsiyondur sadece. bu kotu diye soylemiyorum, pas oyununda en son nokta yani bitiris hareketidir bu.
    hizli bir sekilde goz attigimda karsima su ornekler cikti, eger okunursa off the ball ile ilgili birkac detay ogrenilebilr. tam olarak karsilamasa da bakilmasinda fayda var.
    http://www.sportsessionplanner.com/.../2l4/xml_content.xml

    burada antreman calismasini gostermis. amerikalilarin anlayacagi sekilde. en basit hali.

    http://bleacherreport.com/...ovement-off-the-ball

    burada baska bir boyutu on plana cikiyor. messi ornegiyle off the ball'u iyi yapan bir oyuncunun nasil iyi bir reciever yani pasi alan kisi oldugunu gosteriyor. messi'de bu oran %100. yani topu en efektif kullanmak icin en dogru kisi olma. burak bu konuda da cok kotu biliyorsunuz. yani topsuz oyunda dogru konumlandiramadigi icin kendini topu alirken yani topu sektiriyor, ya topu almaya calisirken faul yapiyor. bu cok onemli bir yonuydu topsuz oyunun.

    http://www.youtube.com/watch?v=lkg7MP569nU

    burada da baska bir yonunu goruyoruz, topsuz oyunu bos alan yaratmak icin kullanma. alexis sanchez ornegiyle bir forvetin orta sahaya nasil acik alan yaratacagi, kendine nasil bos alan yaratacagi ve capraz kosularin nasil ve nereye dogru yapilacagi konusunda bilgi edinebiliriz.

    daha fazla detaya girilebilir, ozet gecmek gerekirse, burak yilmaz off the ball yani topsuz oyunun henuz emekleme safhasinda. bunu basarabildigi gun kendisini sevmeye baslayabilirim. benim icin futbol istatistikten cok daha fazlasi, gol atmak mac kazandirir dogru ancak bir sezonu veya buyuk basarilari bir butunle kazabilirsiniz. burak henuz o butunun parcasi degil, hatta bazen o butunu bozan kisi. ve tabiki o butunun olusmasinda onemli bir parca olabilecek kisi. umarim topsuz oyunu en kisa surede ogrenir.

    not: barcelona (modern hali) fanatigi falan degilim (yoksa 96 orijinal kappa antreman formasini hala maclarda giyerim, hani su stoichkov'un efsanelestigi zamandan kalma), maalesef amerikan google'da ornek aramaya kalkinca bu karsima cikti, bayern munih bu konuda cok daha iyi bir ornek olabilirdi. eger yeterli veri olsa en iyi ornek sacchi'nin milan'i olurdu tabiki. eger futbol tarihinde fetis derecesinde sevdigim bir takim soylemek gerekirse de bu sacchi'nin milani'dir. agir abilerin guzel takimi.
  • 3
    bu oyunda asıl nokta tüm takımın hareketli oynaması. yani ben pası atayım, aman top benden çıksın değil, topun senle alakası bile yokken üretim yapmak.

    http://youtu.be/lkg7MP569nU

    burda da gördüğümüz üzere özellikle hücum bölgesi oyuncuları yaptıkları koşularla bitirici noktadaki arkadaşlarına çok büyük boşluklar oluşturuyorlar ve arkada xavi - iniesta gibi pasörler olunca bu boşluklar çok rahat değerlendiriliyor. dahası kenar forvetler içeri kat edince beklere açılan boşluklar hücum çeşitliliğini oluşturuyor. messi - sanchez ikilisinin köprü olduğu pozisyonlarda araya cesc kaçıyor ve işi o bitiriyor.

    şuna benzer attığımız bir gol, bu sezonun en rahat maçlarından biri olan içerdkei kopenhag maçında gelmiş mesela. drogba merkezde olması gerekirken kenara geçiyor ve rakip yarı sahada oluşturduğu çok büyük boşluğu eboue dribbling ile değerlendiriyor. eboue son ana kadar topu tutuyor ve tam bu sırada burak yaptığı yalancı koşuyla iki rakip savunmayı da "noluyor ya" durumuna getiriyor. sneijder zaten hazır, noktayı koyup golü yapıyor.

    http://youtu.be/IgihFEPmLo8?t=1m12s

    günümüz futbolunda artık toplu oyunda iyi olmanız bir şey ifade etmiyor çünkü hücum çeşitliliği açısından zengin olmanız için topsuz alandaki hareketliliğe ihtiyacınız var. biz de bu yüzden diyoruz zaten takım durarak oynuyor, o zaman sneijder verimsiz oynuyor diye. yoksa farkındaysanız son 3-4 maçtır özellikle sneijder'e boş pozisyon yaratınca takımın hücum zenginliği de artış gösterdi.

    bu konuda ben sinyor'a güveniyorum, yavaş yavaş oluşturacaktır topsuz oyun bilgisini bizimkilerde.
  • 4
    fm tabiri ile konuşayım, bizim takımımızda genel olarak 2, yazı ile iki olan özellik. podolski, sneijder, rodrigues biraz carole, biraz linnes çıkartıldığında 0, yazı ile sıfır oluyor. özetle, özellikle yaratıcı bölgede oynayan, başta kanatlarımız olmak koşulu ile diğer futbolcularımız topsuz alanda hareketlenmektense top ayağıma gelsin sonrasına bakarız mantığı ile oynuyor.

    bu yüzden az pozisyona giriyoruz; bu yüzden kitleniyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın