• 38559
    kadrosu hala şampiyonlar ligi seviyesine yaklaşamamış takımımızdır.
    geçen sene az alkmaar karşısında dumura uğrayan takıma sadece leroy sane ve mario lemina eklendi...
    fernando muslera ve dries mertens ise gitti.
    galatsaray'ı bekleyen en büyük tehlike ise barış alper yılmaz'ın ayrılığı olur.
    hem saha içi performans hem de kadro kayıt kuralları konusunda bütün her şeyi berbat eder bu ayrılık.
    evet victor osimhen ve leroy sane'li takım kurmak çok güzel bir şey fakat iki yıl üst üste seni son 32'de eleten kaan ayhan hala sağ bek pozisyonunda birinci isim.
    genç arda ünyay dışında stoper rotasyonun yok.
    lemina, sara, torreira'yı orta sahada 6-8 slotu için kullanabilirsin fakat kadroda 8-10 oynayabilen orta saha bulunmuyor.
    hocanın tavırlarından belli ki ne ilkay gündoğan'ı ne de hücumcu orta sahayı istiyor.
    kaleci hala gelmedi ve kimin geleceği bile belli değil, bir yıl önceden gideceği belli olan adamın yerini doldurmak için ağustos ayında hala on tane adamla görüşüyoruz.
    sol bek ve kanat pozisyonları dışında hiçbir mevkide avrupa için yeterli derinliğe sahip değiliz.
    bu sakinlik bir yandan iyi görünse de sağ bek, stoper, kaleci ve hatta orta saha takviyesi için elimizde kalan süre bir aydan az. (şampiyonlar ligi kadro kayıt tarihi 2 eylül diye biliyorum)
    hem oyuncunun hem satan kulübün anlaşmaya evet dediği transferi bile 25 günde anca resmiyete kavuşturabildik.
    sezonun son hazırlık maçına sadece bir adet yeni transfer yetiştirebilen yönetimin artık hızlanması gerekiyor.
    negatif basmış gibi görünüyorum ama maalesef gerçekler bundan ibaret.
  • 38560
    şimdiden oldukça üst düzey bir kadrosu olan takım. kaleye ve savunmaya gelecek üst düzey takviyelerle birlikte daha da üst seviyeye çıkacağımıza inancım tam. bu kadroyla olası bir avrupa başarısızlığının sebebi teknik ekibin hataları olabilir, şanssızlık faktörü olabilir (saha içi şanssızlık veya sakatlıklar), hakemler dahi olabilir ancak kadro kalitesi olamaz.
  • 38562
    defans hattı maalesef salzburg, kopenhag, dinamo zagreb seviyesinde olan takım. evet evet davinson dahil seviyemiz bu. hatta bu takımlardan bile geriyiz belki de. sağ bekimiz zaten yok. kendimizi kandırmayalım sallai'den kalıcı bir sağ bek olmaz. üst düzeyde hiç olmaz. eksik bırakır bizi. sol beklerimiz de uefa avrupa ligi için bile tam donanıma sahip değil. kaleci yok. 1-2 maç iyi oynayınca garibim günay'dan medet umduk ama hazırlık maçlarında günay'ın şampiyonlar ligi'nde 2. kaleci bile olamayacağını gördük. orta alanımız da şampiyonlar ligi için vasat ve yetersiz. torreira- sara- lemina ??? başka ? başka yok! demirbay ve berkan da gidince rotasyon da daraldı.
    şimdi galatasaray çeyrek final oynar, yarı finali görmeli diyenler bir daha düşünsün. defans ve kaleci hattına ciddi takviyeler yapılmazsa turistik geziye çıkarız avrupa'da yine. orta sahaya da çalhanoğlu mu gelir, ilkay mı bilmiyorum ama bir papaz lazım oraya. göbekten hiç bir üretimimiz yok. bakın bunlar kadro mühendisliği ile ilgili eksikler. saha içi organizasyondaki giderilemeyen eksikler, sorunlar, defansif zaafiyetimizden bahsetmedim bile.
  • 38564
    2025-2026 yaz transfer döneminde yaptığı osimhen ve sane gibi ikonik transferlere rağmen hala "avrupa sularında" boğulacak takımdır.

    başlığın konusu değil ama aylardır entry girmiyordum. herhangi bir hakaret içermemesine rağmen, mağlubiyet sırasında* girdiğim eleştirilerin 1 haftalık cezaya çarptırılması nedeniyle bu platformun antidemokratik olduğuna kanaat getirdim. bu nedenle buraya herhangi bir şey yazma isteği duymadım. hayatlarımızda yeterince baskı var. bu tip platformlarda da bu tip hoşgörüsüz tavırlara tahammül edemem. hala benzer noktadayım. bu sadece kendi adıma tüm sezona dair öngörülerimi yazdığım bir yazı olacaktır. beyfendiler dilerse yine silebilir. suya yazı yazıyorum, öyle varsayalım.

    -osimhen, galatasaray tarihinde ve türk futbolunda göremeyeceğiniz epik bir duruşa imza attı. helal olsun, büyük karakter. allah hem onun hem de bizim gönlümüze göre versin. (belki böyle mangal gibi yüreği o dönemin dolar enflasyonunu da hesaba katarsak dilimizi yutacağımız miktarları reddeden arda turan'da görmüştük.)

    -sane büyük topçu. umarım bu muazzam yeteneği elalemin diline düşürmeden kullanmayı becerebiliriz.

    kaleci meselesi: ben böyle müsriflik görmedim. hem taraftar hem yönetim hem de teknik kadro anlam veremediğim bir güç zehirlenmesi yaşıyor. kaleciye yüklenen anlama bayağı şaşırıyorum. geçen sene uel finalinde tottenham ve manu karşılaştı. birinin kalesinde vicario (empoli'den 18' almışlardı) diğerinde onana oynuyor. onana'nın yedeği altay. diğerinin yedeği alfie whiteman. şunlardan hangisi gelirse oh be der acaba ortalama taraftar? yarısı küfür eder. işi bilenler vicario'ya sevinir belki. yahu soruyorum, sen totnım'dan manu'dan daha mı zenginsin? tzolakis konuşuluyor, hık mık. safonov deniyor, ederson'dan buraya mı düştük diyor. hepsi de gayet iyi kaleciler mesela. geçtim o kısmı. bir kaleciye 20 bonservis 10 maaş verecek duruma geldik mi sahiden? monaco'nun kalesinde 1999 doğumlu bir polonyalı var. adam güvenmiş koymuş kaleye. biz monaco'dan daha zenginiz ama bize yakışmaz genç kaleci. son olarak bir örnek vereyim, kamil grabara'yı almanyaya satan kopenhag gitti, hırvat kotarski'yi 5-6 milyona aldı. kotarski'yi biz alsak ana avrat sövenler olurdu. yarın kopenhagla eşleşelim, kotarski'yi biz niye almadık diye ağlayan çıkar. isimli topçu hastalığı bitirmiş bizim taraftarı. işin kötüsü yönetim ve hoca da bu kayığa binmiş.

    stoper: sol stoper kara bir delik gibi. kalecide pornografik meblağlara çıkmadan, makul seviyede kalıp şurada 15-20'lere çıkacağız gibi duruyor. üstelik zorunlu satın almalı olacak gibi. singo, beraldo. kim olur bilemem ama kurşunu sağlam sıkmak şart.

    sağ bek:konu boey'e bağlanabilr, bağlanmayacaksa da muadili bir oyuncuya bağlanmalı. rota belli. okan buruk'un atletizm vurgusu biraz da burayaydı.

    orta saha: demirbay'ı davulla zurnayla yolladın. berkan gidici gibi. 1-2 gurbetçi çocuk var adlarını bile anımsamıyorum. işlevsiz takılıyorlar. bir de ayhan hocanın oğlu var. iyi çocuk ama konumuz dışı tabii. kısacası 3 orta saha için 50 maç falan var. şimdi buraya 1 orta sahayı rica minnet aldırmaya çalışacaklar.

    ön alan baskısı: galatasaray, her kuşun etini yemeye çalışıyor. her kuşun etinin yenmeyeceğini, bizim ön alan baskısının çoğu takıma sinek vızıltısı geleceğini acı tecrübeyle görmeyiz umarım. bayern maçı aşağı, tottenham maçı yukarı. bu taktikle kupa alamazsın, tur geçemezsin. ön alan baskısı süper lig'de yine iş yapar. keyiften dört köşe eden 3-4 maç çıkarırız iç sahada. ona şüphe yok ama avrupa'da beklentileri sakın ola büyük tutmasın kimse. minimumda takılın, sonra üzülürsünüz. bu ön alan baskının müsrif bir taktik olduğunu 2 yıl önce falan zikretmiştik buralarda.

    gidecekler: jelert'i her türlü aldığın fiyata satarsın tayfa... her sakallı dedemiz değildir. her iskandinav elmander olmadığı gibi. biraz akıllananlar olmuşsa ne ala. galatasaray burada morata, cuesta, köhn üçlüsünden tatmin edici bir rakam çıkarırsa (15'e yakın) bence trossard tipinde bir flaş isme daha gidecektir. bu da tahminimdir.

    transfer sezonu hayırlara vesile olsun. sezonda galatasaray'ıma şimdiden başarılar diliyorum.
  • 38565
    mevcut orta saha ve defans hattı-rotasyonuyla ilk 24'e girmesi çok büyük oranda kura şansına bağlı. osimhen ve sane'nin takıma katılması mevcut durumda hiçbir şey ifade etmiyor.

    şu an pratikte 3 orta sahamız var. yedekte bekleyen hiçbir futbolcu gs seviyesinde değil. defansta sağ bekimiz yok ve sol stoperimiz geçen yıldan beri kırmızı alarm veriyor. forvet hattı ferrari, orta saha mercedes ve defans hattı murat 131 havasında takılıyoruz. derinliksiz ve ilk 11'de kritik 3 bölgesi boş bir takımın şampiyonlar ligi'nde başarılı olması çok kolay değil gibi.

    hala zaman var ama günler geçiyor ve 4 gün sonra ilk lig maçında kaleci ve sağ beki olmadan çıkacağız. hatta santraforumuz da yok icardi ve osimhen hazır olmadığı için. morata'yı saymaya bile gerek yok.
App Store'dan indirin Google Play'den alın