• 526
    yönetimin eseri olan "taraftar" profili. fiyatları bu noktaya çekersen taraftar değil, müşteri gelir ve "parasının karşılığı olan" her neyse onu izlemek ister. takımına koşulsuz şartsız destek olana da "sucukçu tayfa" der geçer. ertesi gün de galatasaray aklına gelmeyecek, senin benim kadar üzülmeyecektir.

    gidin evinizde televizyonda izleyin maçınızı kime ne öfkeniz varsa orada kusun, ne haddinize stadyuma gelip topçu yuhalamak? hele hele 3 şampiyonluğu olan heriflerin heykelinin dikildiği memlekette 7 şampiyonluğu olan kaptanı yuhalamak ne demek?

    ki hiç kafanız basmıyorsa eğer şunu düşünün, bu adam senin takımının en önemli üç beş adamından biri olan torreira'nın en yakın arkadaşlarından. bu torreira küstürür, osimhen der ki, "beni de sevdiler ama iki maç kötü oynasam beni de yuhalar bunlar."

    bir de kabul edin kardeşim siz galatasaraylı değil, cimbomlusunuz. hayatınızın hangi noktasında "haksızlığa ses çıkarıyorsunuz da konu galatasaray olunca aniden "para veriyorum, eleştireceğim" gibi bir kafa yapısına bürünüyorsunuz. hayır elitist de durmuyor bu gömlek üzerinizde, lümpence çünkü. ne sevinmek biliyorsunuz, ne vefa biliyorsunuz.

    son olarak muslera'ya olan tavrıma da önceki entrylerimden bakabilirsiniz hayatı çok seviyorsanız.
  • 527
    hic yapmadım ama dün* yaparmıydım bilmiyorum. muhtemelen ıslıklayan taraftarlar arasında tertemiz küfürümü eder deşarj olurdum. bunlar futbolun içinde olan şeyler. iyi oynayıp galip geldiklernde nasıl alkışlıyorsak, böyle aptalca puan kayıplarında bir şekilde tepkimizi gösteriyoruz. herkesin farklı bir tepki gösterme anlayışı var. yönetim de, futbolcu da, teknik ekip de şapkayı önüne alıp bir düşünsün şimdi.
  • 528
    (bkz: 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı)

    bu maç özelinde taraftara da hak vermek gerekir. bu takım rfs de 2 puan bıraktı, malmö de son dakika skoru tutamayıp 2 puan bıraktı, az deplasmanı keza 2 puan bıraktı, 3-0 dan verilen 3-3 biten kasımpaşa maçı, sayısız gol kaçırdığımız eyüp maçı. hiç birinde takım ıslıklanmadı, protesto edilmedi.

    ancak sen 6 hafta boyunca sadece 1 gol atabilmiş takımdan kendi evinde 3 yersen, hele de 3-1 önde iken maçı verirsen ve dahi henüz 3 gün önce ligten düşmüş bir takıma takılırsan artık buna kimsenin sessiz kalmasını bekleyemezsin. konya maçı ile beraber yükseliş gelmez ise bu iş daha çok su kaldırıcak. önümüzde bu kara bulutları dağıtmak için fırsat mevcut. ajax'ı yeneceksin, içerde fenerbahçe maçı dahil galibiyet serisine başlayacaksın. yapabilir miyiz? evet yapabiliriz.
  • 529
    muslera özelinde sonuna kadar haklı olan taraftar. young boys maçı ile başlayan serbest düşüşü 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçındaki ilk yenilen golle birlikte bardağı taşırdı. galip gelseydik yine isliklanmazdi ama sacm sapan şekilde 3-1'den maçı verdik. sezon başından beri her rezil performansinda kaleye geçmeye devam etti ve hiçbir şekilde hatalarını düzeltme yoluna gitmedi. bu konuda okan hoca da onu yedek bırakmadığı yüzünden hataliydi ama belki de muslera'nin konumundan dolayı bunu yapamadi ki bu da daha büyük sorundur. peki her maç istisnasız hatalı gol yiyen bir kaleciye taraftar ne yapmalı? ıslıklamaya sitem eden arkadaşların alternatif bir tavsiyesi var mı? rüştü'nün başına gelenler gibi darp etmek daha mı masum yoksa her yerden kendisine hakaretler etmek mi? ıslık kardeşim bu gayet masum bir sitem, protestodur. ben senin performansını beğenmiyorum demektir. muslera konusunda birilerinin aksiyon alması lazımdı. hoca veya yönetim alamadı gerekeni taraftar yaptı. bu saatten sonra konyaspor maçında yine kaleye geçer ve yine berbat goller yerse ondan sonra izleyin cümbüşü. bir kere ıslıklandı diye eliyle bitti işareti yapan adam umarım gereğini yapar da futbolu bırakır kimseyi de zor durumda bırakmaz.
  • 530
    bence en doğrusunu yapıyorlar.

    21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçında gördünüz mü ıslıklayınca nasıl da takım oynamaya başladı. artık muslera hiç gol yemeyecek. takım da her maçı 3-0 4-0 kazanacak. çünkü "muslera'yı ıslıklayan bize neler yapmaz" diyip hepsi kendine çeki düzen verecek. takımın 14 yıllık efsanesini, kaptanını ıslıklayınca yabancı futbolcuların da takıma bağlılığı daha da pekişmiştir kesin. osimhen filan resmen amigoya dönmüştür. bu arada ıslıkladıkları için artık daha forma da giyemez. yarın da kaan'ı ıslıklasınlar, sonra jelert, sonra torreira böyle böyle herkesin performansını yukarı çekerler.

    valla helal olsun ya. resmen takımın ıslığa ihtiyacı varmış. biz 40 yıldır anlamamışız. o kadar da tribün mesaimiz var ama demek ki biz daha önce doğru tondan çalamamışız. halbuki do major'den çalsaymışız her sene şampiyon olurmuşuz. umarım bundan sonra her kötü oynayan, her top kaybı yapan, her kötü pas veren futbolcuyu maç boyu ıslıklarlar.

    bu arada şu kazandığı para meselesinde de çok haklılar. o kadar para kazanıyor futbolcular, tabii ki ıslıklanmaya, küfür yemeye alışık olmalılar. çünkü onlarda her gün iş yerinde bir aksama ya da hata yaptığında ya da performansı düştüğünde gelip anasına avradına sövülüyor, ıslıklanıyorlar. ona rağmen de işlerini yapmaya devam ediyorlar. çünkü doğru olan bu. eğer bir insanın performansını arttırmak istiyorsanız onu insan içinde işini yapmaya çalışırken ıslıklamalı küfür etmelisiniz ki daha iyi çalışsın. neticesinde para veriyorsunuz. yalnız kim'e ne maaş veriliyorsa ıslığın süresini ona göre ayarlamak lazım sonuçta para ile değer biçildiği için ve hakkaniyetli insanlar oldukları için buna dikkat edilmeli. yoksa "sen daha çok ıslıklandın diye sıkıntı çıkabilir" futbolcular arasında.

    bundan sonra ben de çalışanlarıma aynı muameleyi yapıcam. 42 yaşından sonra ufkumu açtığınız için çok teşekkür ederim. bugünden denemeye başlayacağım. sonuçlarını haber vereceğim. iyi ki varsınız.
  • 531
    rams park tribünlerine ciddi anlamda ayar çekmek şart. yoksa sonumuz olacak. dursun özbek'te onu yapacak güç var mı ondan da hiç emin değilim.

    gs kongresi nasıl 5-6 bin kişinin elindeyse gs tribünleri de 30-40 bin kişilik kombine sahiplerinin tekeline girdi. ya kombine fiyatlarını olağanüstü artıracaksın kimse alamayacak karaborsa da yapamayacak ya da toptan iptal edeceksin. geçen gün buralarda böyle yazdım diye eski tribüncülerden birinin tuhafına gitti de biz ali sami yen stadını da görmüş insanlarız.

    taraftardan çok şımarık bir müşteriye döndü kombine sahipleri. valla açık konuşayım böyle giderse iç saha maçları zulüm olmaya başlayacak. ben de maça gidiyorum futbolcuların hatalarına tahammül edemeyen anormal bir topluluk var.
  • 532
    bence kılıcı biraz ortaya vurmak gerekir.
    taraftar her maç futbolcu ıslıklamıyor çünkü.
    avrupa liginin son sıralarındaki takımlara 6 puan kaybettik. şaka gibi.
    ve maçlarda öndeyken bu durumu yaşıyoruz.

    duruma bakınca, futbolcuların maç seçtiği gerçek.
    ilaveten türk futbolcusunun "ben oldum" "bu topu neticemle oynarım" tavırları da var.
    demek ki türk futbolcusu her zaman rekabet içinde olmalı bu bir.
    ikincisi de tatlı sert yönetmekten geçiyor heralde.
    maç 3-3 e geliyorsa bir zahmet sana da fatura çıkar. tamam babacan olalım da bunun da bokunu çıkartmamak gerekir.
    taraftarın ıslıklamasıyla, muslera'nın maç sonu sinirle "bitti" diye işaret yapması aslında aynı şey.

    bakın adanademirspor'a balotelli geldi. bir sürü başka yatırımlar da yapıldı.
    satılan forma sayısı 30 bin.
    taraftar yok. kulüp şimdi ortada kaldı.
    başkanı da böyle taraftar mı olur ölü yatırım dedi işi bıraktı.
    muhtemelen küme düşecekler.

    bizde durum böyle değil.
    "efendim işte 13. olduğumuzda taraftar ne kadar sahip çıktı tartışılır."
    şu anı konuşuyoruz. stadın kapalı otopark ücretiyle taşrada çocuk okutulur.
    o halde taraftarı da ıslıklatmayın bir zahmet.
    burda sözüm hem okan hocaya hem de yönetime.
    rekatbet ortamını oluşturmak için gerekli tespiti yapmak okan hocanın, ortamı oluşturmak da yönetimin görevi.
    futbolcunun istisnasız her maçta tam performans göstermesini sağlamak da okan hoca'nın görevi.
    biri görevini aksatırsa ya da aksattığına inanılan bir ortam oluşursa o kişi ıslıklanır.
    bu kadar basit.
  • 533
    gereğinden fazla dramatize edilen davranış. eleştirinin en medeni hali bu ıslıklama ya. küfür yok şiddet yok tehdit yok. daha ne olsun?

    tamam ıslıklamasın taraftar. ama o zaman alkışlamayı ve şarkılar söylemeyi de bırakalım. üçlü de çektirilmesin. eleştirinin olumlusu olacak da olumsuzu niye olmuyor? oh ne ala ya! ne kadar pozitif her şey öyle?

    bir futbolcu nasıl üçlüye çağrıldığında mutlu oluyorsa ıslıklandığında da kafasını ellerinin arasına alacak düşünecek. öyle hemen 5 dakika, onda da tribünün küçük bir kısmı ıslıkladı diye trip atılacaksa kopsun abicim bazı bağlar zaten. bu yüzden ıslıklanıyor zaten. aman yöneticiye saygı duy konuşma, aman futbolcuya saygı duy ıslıklama, aman hocaya saygı duy homurdanma... tamam taraftar saygı duysun da arada da taraftarın başı okşansın kardeşim. bileti alan ben, dünya paraya formayı alan ben, yağmurda çamurda bataklıktan stada yürüyen ben ama bir benim söz hakkım yok. yeter artık ya. kimsenin ıslıklanmaktan şikayet etmeye hakkı yok. performans görüşmesi gibi düşünsün topçular ıslıklandığı zaman.
  • 534
    kolay kolay dünyanın hiçbir yerinde rastlayamayacağınız taraftar türü. fransa’yı almanya’yı falan geçtim, holiganizmin pik yaptığı yunanistan’da iskoçya’da bile bu tip saçma şeyler olmuyor. orada da taraftar bilet alıyor, forma alıyor, para veriyor ama takımına galibiyet zorunluluğu vermiyor. zaten futbola eğlence olarak bakılıyor.

    muhtemelen geri kalmış orta doğu ülkelerinde de bu durum böyledir. iran, mısır gibi liglerde azımsanmayacak derecede rekabet var. ilk mağlubiyetini alan zamalek oyuncusunu taraftarın yuhaladığını falan hiç zannetmiyorum.

    hadi ligde amacı yoktur takımın, 10.sıradadır ve artık beklenti kalmamıştır, tepki verilmesini gene anlarım. millet içini boşaltmaya yer arıyor sonuçta. amma velakin tüm kulvarlarda zirveye oynayan takıma savaşın ortasında bu yapılıyorsa, bu durum geri zekalılığın dik alasıdır. bunu yapan adam o tribünde tartaklanmalıdır. maçın ortasında oyuncu ıslıklayan adam dayak yese bile ağlayıp zırlayacak hakkı kendinde bulmamalıdır.
  • 537
    dünyanın her yerinde olağan durumdur. bu durumu dramatize etmeye gerek yok. bu taraftar bu sezon çok sabretti fernando muslera özelinde. önce young boys faciası sonrası zaten malumunuz. kötü performans verirsen taraftar tepkisini gösterir. geçmişle yaşanmaz. herkes geleceğe bakar. ama sosyal medyada görüyorum stadın dört tarafına adam koyacaklarmış ıslıklamasınlar diye falan.. bunlar komik durum arkadaşlar..

    oyuncu tarafında bakarsak bitti diyorsan, bitmiştir. kimsenin yalvarmasına gerek yok. plaket verilir, teşekkür edilir. burası galatasaray spor kulübü. korkaklar bin kere cesurlar bir kere ölür.
  • 538
    dünyanın her yerinde rastlayabileceğiniz taraftar.

    çok sıkıldım bu sözlükte bir lafı altını doldurmadan, aksine örneklerin olduğunun bile bile söylenmesinden. bu yapılan yanlış, hatalı, üstelik moderasyon da her şeye yetişemiyor. ayıptır. hele hele yalanlar üzerinden insanları eleştirmek daha büyük ayıptır.

    real madrid taraftarları ronaldo'yu ıslıklamıştı. ben ıslığı normal karşılıyorum ancak fikrime kendim de muhalefet edeyim, bakın ronaldo'nun kendi stadında kendi taraftarının kendisini ıslıklamasına dair söyledikleri ve tepkisi: https://www.youtube.com/watch?v=r9iF1urWz9c

    real madrid taraftarları yine aktör: https://www.youtube.com/watch?v=2sDV_aNn10k

    wayne rooney kendi ülkesinin "taraftarları"nın ıslıkları hakkında tepki: https://www.youtube.com/watch?v=IweagwHnNbo

    real madrid-casillas örneği: https://www.youtube.com/watch?v=i5gwLgmGBeI

    farklı bir konuda olsa da psg-neymar: https://www.youtube.com/watch?v=GpD-94mXwis

    örnek sayısı artırılabilir. bakın bu söylediğim de yuvarlak bir laf değil, bazen bu da yapılır. 1-2 örnek verilir ve dahası yokken var denir ancak var. basit bir youtube araması yapabilirsiniz.

    müsaadenizle insanlar tepkisini gösterecek. müsaade etmezseniz de gösterecek. medenice ıslıklayan adama barbar gibi dayak mı atacaksınız? ne yapacaksınız? rahat bırakın insanları. fiziksel saldırı mı var, yolda çevirip küfür mü var? insanlara yalan söylemeyin. insanları rahat bırakın.
  • 539
    başlığın gündemi olan maçı * statta doğu üst tribününde takip ettim. statta bulunan birçok arkadaş da bu yazdıklarıma hak verecektir.

    öncelikle hayatımda ilk defa eşimin bilet bulup doğum günü hediyesi olarak alması ile rams park'ta maç izledim. en büyük hayallerimdendi. saat 08:30 sularında izmir'den yola çıkıp saat 13:30 civarında vadi istanbul otoparkına girdim. maçtan sonra saat 23:00'da otoparktan aracı ancak çıkarabildim. fsm trafiğinden kurtulduğumda saat 00:30'du. yoğun sis ve yağış altında izmir'e dönmem sabah saat 06:00'ı buldu ve 07:30'da işbaşı yaptım. eminim benden çok daha zor şartlarda çok daha fazla emek vererek maça gelen arkadaşlar da vardır.

    büyük galatasaray taraftarı bin bir emekle stada gelecek, vaktinden/parasından fedakarlık yapacak ve gözü görmeyecek, gelip her şartta takımını destekleyecek ama muslera paşamız 40 yaşına merdiven dayadığı halde, 1 senedir kaleye gelen her topu içeri alacak kadar kendini saldığı halde maaşından 1 tl fedakarlık etmeden efsanesi olduğu kulüpte kalede kalmaya devam edecek ve 3 desibel ıslık duydu diye haklı olacak öyle mi?

    kusura bakmayın arkadaşlar burası galatasaray. bu taraftar vasata tahammül etmez. 6 ay önce osimhen indiren başkanı twitter'da asıyorlar girin bakın. biz aldıklarının karşılığını veremeyecek adama tepki gösteririz ki göstermeliyiz de.

    taraftar ıslıktan sonra duygusal davranıp muslera'yı ismini tezahürat ederek sahaya geri çağırdı, zaten çok cılız ve kısa süreli bir ıslıklamaydı. gelip barışabilirdi de. aslolan bu kulübe verecekleri azaldıysa alacaklarının da azalmasıdır. maaşını 1m euro bandına çekip yedek kulübesine otursa sezon başı, kimse bu adamı ıslıklamazdı.

    futbolcu ıslıklamamak için herkesin doğru role bürünmesi gerekiyor vesselam.

    zamanında yapıldığında doğru olan bir taraftar eylemidir.
  • 540
    öncelikle muslera'nın bu hale gelmesine çok üzüldüm, yapılan şeyi de tasvip etmiyorum.
    tribünde ben olsam ıslıklamazdım, hatta bir tık ileri gideyim; şampiyonluk kutlamalarında tarık çamdal ıslıklanmıştı, o gün bile içim cız etmişti.
    vicdani olarak rahatsız olduğum bir eylemdir...
    amma velakin bu konuyu artık kapatıp yolumuza bakmalıyız.
    bu adamlar büyük profesyonel ve yaptıkları iş karşılığı kariyerlerini bitirdiklerinde 50m. euro gibi bir birikim ile hayatlarına devam ediyorlar.
    cep harçlığı karşılığı cefa çekiyoruz, evde çocuklar aç kalır gibi bir durumları da yok.
    bir de sanki italya'daki gibi kendi oyuncumuza ırkçılık yapmış, maymun hareketleri sergilemişiz gibi bir hal var ortada.
    iş iyice cadı avına döndü.
    kim ıslıkladı, kim buna destek verdi, kim bu konu hakkında tepki göstermedi, kim bunu doğru buldu, kim sevindi, kim üzüldü, kim kim kim?
    yetmez mi artık?
    taraftar olarak biz bu yarayı kaşıdıkça kanama devam edecek ve o yaranın üstü kabuk tutmayacak.
    fb medyası zaten galatasaray ile ilgili bir şey olsa da dinamiti bağlasak diye hazırda bekliyor.
    biz de bu tip konular ile fırsat veriyoruz.
    ve şunu da unutmamak lazım; bu milletin genetiğinde kutuplaşma vardır, bir grup bu durumu yapanlara tepki gösterdikçe onu yapmak isteyenler daha çok artacaktır.
    bu ülkedeki insanlar komşusunun seçtiği başa gelmesin diye rakip partiye oy atıyor.
    hadi onu da geçin, muslera 15 yıldır ilk defa böyle bir tepki görmüş.
    performansının düştüğünü ve hataları olduğunu belki kabul edecekken biz hala gidip adama bu konu üzerinden tartışma ve küslük yaratma olanağı sağlıyoruz.
    kapatalım artık şu tatsız mevzuyu.
  • 541
    13. olduğumuz sezon* veya 2-3 yıl üst üste şampiyon olamadığımız sezonlarda yapılsa bir nebze anlaşılır olabilir. böyle bir durumda futbolcuların aldığı paraya karşı performansını daha net sorgulayabilir, formanın hakkını vermediklerini düşünebilirsiniz. mesela, fenerbahçe taraftarı geçenlerde tadic'i ıslıkladı, bana göre fenerbahçe'de aldığı para ve formanın hakkını veren oyunculardan ama 10 küsür sene şampiyon olamayınca taraftarın daha duygusal tepkiler vermesi çok normal.

    ancak, galatasaray'ın mevcut futbol takımı kadrosunun en az yarısının son iki şampiyonlukta büyük payı var ve bu sezon da bir yenilgi bile almadı, ligde 6 puan farkla 1. ve avrupa ligi'nde son 16'yı garantilemiş ve ilk 8 için de şansı olan bir takım konumunda. soğukta ve trafikte fedakarlıklar yaparak stada giden taraftarlar daha iyi bir sonucu görmeyi hak etmiş olabilir ama ne olursa olsun şu an takımdaki herhangi bir futbolcuyu ıslıklamak şımarıklıktır bana göre.

    kaldı ki bu ıslıklanan oyuncu da 2011-2012 sezonundan bu yana şampiyonluklarımızın genelinde çok büyük emeği olan muslera. bu sezonki performansı bence de yetersiz ve ben de kendisinden bahsederken "boş kale oynuyoruz, kalede kaleci yok ki" gibi yorumlarda bulunuyorum ama ıslıklamak galatasaray taraftarına yakışmıyor.
  • 543
    kanaatimce kolayca kapatabilecek bir konu olmamalı. sümen altı edilemeyecek, üstü örtülemeyecek kadar büyük bir yanlıştır bence.

    devam eden maçta devam eden yarışta futbolcu ıslıklamak kesinlikle bir eleştiri şekli değildir.
    eleştirinin her zaman yapılan hatayı düzeltme doğruya sevk etme yönü vardır içersinde. eğer eleştiri bu gayeyi taşımıyorsa bu o zaman bir şikayettir bir eylemdir. bir reaksiyondur

    eğer ailenize, arkadaşınıza, bir dostunuza eleştiri yapıyorsanız içersinde her zaman kendinizce olan bir hatayı gösterme kendinizce doğruya sevk etme amaci vardır.

    muslera'ya devam eden maçta pas alıp pas vermek üzereyken çalınan ıslık onun yanlışını düzeltmesi için çalinmamıştır. çünkü gayet açıktır o anda ki ıslıgin muslera'ya hiçbir faydası olmayacaktir aksine zararı olacaktır.

    ıslıklayan taraftarın muslera'ya hatayı gösterecek kadar futbol bilimine hakim olamayacağıni bir tarafa birakalim maç sırasında onu doğruya sevk etme amaci gutmedigi kesindir.

    taraftarin ıslık çalmasının sebebi sadece kendi duygularının dışa vurumudur, kendi egosudur kendi memmuniyetsizliğidir, eleştiri değildir.

    müşteri olarak hakkı vardır, eğer "ben galatasaray'ı destekliyorsam galatasaray'da kazanmak zorunda" diye görüyorsa hakkı olabilir.
    aslında galatasaray'ın veya herhangi bir spor takimının kimseye böyle bir sözü, boyle bir antlasmasi yoktur. seyirci kendi kendine galatasarayı tutarsam başarılı takım tutmuş olacağım dediği için, bu beklentide olduğu için işler istediği gibi gitmediğinde anlaşmanın karşılığını alamadığını düşünüyor ve reaksiyon veriyor. bu eleştiri değildir reaksiyondur.

    taraf olan, taraftar olan kendi camiasıni veya kendi yakınlarını veya kendi ailesini daha da geriye götürecek aksiyonlarda bulunmaz çünkü taraftır. ıslıklayanlar reaksıyon gösterenler kendince takımla başarı antlaşması yaptığını düşünen müşterilerdir.
  • 545
    her zamankinden daha çok ihtiyacımız olan taraftar. galatasaray müzesi'nde yaşamak isteyen buyursun oralarda takılsın. geçmişe mazi derler. ben bıktım galatasaray'ı 9 kişi, 8 kişi oynatan dedelerden, yetersizlerden. muslera, mertens, kaan ayhan vs. bu takımda işleri yok. kendileri gitmiyorsa, hoca kendilerini kesemiyorsa o zaman taraftar yolu gösterecek bunlara da hocaya da.

    işler bu raddeye geldiğinde de kimse taraftarı vefasızlıkla suçlamayacak. yoksa ben de başkalarını hırsızlıkla suçlarım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın