resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:72
Uyruk:Türkiye
  • 26351
    geldiğinden beri avrupa'da madara olduğumuz söylenen hocamız. ilk şampiyonluğun ardından şampiyonlar liginde gayet iyi futbol oynamıştık, özellikle bir porto deplasmanı var ki belki de bu kadar iyi bir deplasman maçımız yoktur şampiyonlar liginde ama kazanabildik mi, kazanamadık çünkü yönetim hocayı santraforsuz bırakmıştı. o sene bir santraforla gruptan rahat rahat çıkabilirdik. ertesi yıl psg ve real madrid'in olduğu gruptan çıkamadığımız için de hocayı yerden yere vurabiliriz tabi :d burada hakikaten güldüm. geçen yıl arkadaşlar hatırlarsa eğer hocanın transfer listesi sızdırılmış ve istediği hiçbir oyuncu transfer edilmemişti, lig başladıktan iki hafta sonra son anda nzonzi, lemina, seri, andone kiralanmıştı. sonra kötü giden takım hakkında yine fatih terim'e düşmanlık beslendi. ya arkadaş kendini şu adamın yerine koy önce, teknik adamsın kamp döneminde bir oyun planı hazırlaman gerek ve bu oyun planını oyunculara yedirebilmen için önce o oyun planına uygun oyuncuları alman lazım yani transfer listesindeki oyuncuları alman lazım, ayrıca onları kampa yetiştirmen lazım. bugün türk futbolundaki bu çıkmaz yüzünden takımların ne yaptığı belirsiz halde. o yıl grubun en zayıf takımı gibi görünen brugge senin gibi avrupa maçına iki hafta kala 5 tane oyuncu getirmiyor. yönetimleri çok önceden hallediyor bazı şeyleri. sen bir taraftar olarak bütün suçu hocaya yüklersen kusura bakma ama samimiyetsiz bir insansın, kusura bakma ama fatih terim düşmanlığı yapıyorsun yada futbol ile alakan yalnızca maç izlemekten ibaret. gerçekten anlam veremiyorum. hocanın istediği oyuncular alındı ve kampa yetiştirildi de hoca mı oynatamadı. yok böyle bir şey. bir hocaya yönetim kafasına göre oyuncu getiriyorsa orada bir bozukluk olur zaten. yapacağın yemeğe göre malzeme alırsın, birbiri ile alakasız malzeme alırsan nasıl bir yemek yapacağını saatlerce düşünürsün ve bazen bulduğunda ortaya kötü bir yemek de çıkabilir. şuan galatasaray'da durum bu. geçen yıl yaşanan transfer sürecinin aynısını yaşıyoruz. yine hocanın listesi sızdı, yine o isimleri alamadık ve yine son dakika hocanın listesi dışında transferler yapılacak. hoca da hiç yoktan iyidir diyerek kabul edecek bu isimleri.

    feghouli'de, babel'de olup kerem'de olmayan ne var demek de bir acayip. hayatında kaç kere kerem'i izledin, hayatında kaç kere kerem'in antrenmanlarını izledin. yok sekidika, yok yunus, yok celil, yok atalay, çok biliyorsunuz arkadaş siz. kendini geliştiren zaten oynar bu takımda, mesela taylan bu yıl bu kapasiteye çıkamasaydı orada donk mu oynardı, taylan mı? demek ki oyuncuların bir şeyler göstermesi gerekiyor. feghouli 88 dakika kötü oynar, 90. dakika gol atar, attırır. kerem 88 dakika kötü oynarsa, ki oynaması çok muhtemel, 90. dakikada da kötü oynar fark tam olarak burada. hoca elinde en iyi kim varsa onu sürer sahaya, bu kadar basit. elindeki en iyi sol kanat babel ise hocayı değil transfer yapamayanları sorgulayacaksınız. hoca sanki bayılıyor babel'e, feghouli'ye. adamlar gitse kurban kesecek.

    ulan ne güzel dünya ya hocaya un ver, böğürtlen ver, balık ver sonra chateaubriand bekle. bak yine güldüm.
  • 26352
    takımımızın şu kadrosu fatih hocama karşı oynasa inan bize fark atar. evet ihtiyaçlarımız var ama kötü bir kadromuz da yok. bazı oyuncuları satamıyorsak ve bu oyuncular yetenekli fakat kondisyonları düşükse aralara serpiştireceksin. hepsini aynı anda kadroya yazarsan sonumuz böyle olur hep. altta bekleyen gençlere ümit vereceksin. ama bizim altyapıda ki her oyuncu kaçmak için fırsat arıyordur. her sene yeni kadro kurdur ama bir türlü başarı gelmesin. hocam odaklanamıyorsan sevgimize ihanet etme. saygımız sevgimiz sonsuz ama önceliğimiz galatasaray. ve bu markanın avrupada her sene değerinin düşmesine biz çok üzülüyoruz.
  • 26353
    yakın dönemde ''galatasaray rakibe göre oynamaz, kendi oyununu rakibe kabul ettirir'' minvalinde bir şeyler söylemişti. kusura bakmasın ama bu düşünce çok tehlikeli. eskidendi o ''benim futbol stilim bu herkesi bununla yenerim'' mantalitesi. şimdi her büyük takım rakibini analiz edip, onun üzerine oynuyor.

    en basit örnekle rangers-galatasaray eşleşmesinden önce rakip takım; galatasaray'ın yavaş oynadığını, stoperlerinin çok hızlı olmadığını (marcao'nun), önde baskı yapınca top kaybı yaptığını ve kadrosunun yaş ortalaması yüksek olduğu için 90 dakika yüksek tempoyu kaldıramayacağını biliyordu. açıklamalarında da değindiler. peki biz ne önlem aldık ? veya rangers'in hangi zayıf yanlarının üzerine oynadık ? örneğin sol beki aksıyordu da o kanadı mı zorladık ? yahut stoperlerinin kademeleri zayıftı da arkalarına adam mı kaçırmaya çalıştık ? ne bileyim ortasahalarını kilitleyince zorlanıyorlardı da ortasaha üstünlüğünü mü sağladık ? duran top zafiyetleri aleniyken duran topları mı değerlendirmeye çalıştık ? hiç birini yapmadık, mıy mıy pas futbolumuzu ve meşhur 4-1-4-1 düzenimizi oynamaya çalıştık. rakip de turu alıp gitti. bu kafayla başarı falan gelmez. kimse kusura bakmasın.
  • 26354
    gençleri oynatma konusunda kendisini eleştiriyordum, ancak son zamanlardaki düşüncem şu ki, seviye belirleme konusunda başarılı bir insan.

    başka bir deyişle, futbolcuları belirli seviyeye gelmeden oynatmıyor, oynattıkları oyuncular da sahada sırıtmıyorlar zaten.

    taylanı yetiştirmesi, ki kendisi 25 yaşında, zaten daha önce çıkardıkları bu tezimi kanıtlar nitelikte.

    ancak bazen futbolcuya takabiliyor, hem olumlu hem olumsuz anlamda. babel’e 19-20 sezonunda aralıksız şans vermesi gibi, tugay’ı 2000 senesinde takımdan göndermesi gibi.

    kendisinden genel olarak beklentimiz daha da fazla. istiyoruz ki ali yavuz ile kerem aktürkoğlu bir an önce hazır olsun.

    kendisine güveniyorum, umarım bizleri yanıltmaz ve gençlere yine zamanında şans verir ve içten çıkardığı futbolcularla özlediğimiz oyunu oynatmayı başarır.
  • 26355
    son iki lig maci basaksehir ve ardindan fener en son dun oynanan rangers macinda hoca devre arasinda oyuncularla ne konusuyor hangi taktigi veriyor merak ediyorum.
    basaksehir macinda 70 kusurde arda gotunden nefes almaya baslamis, butun takim oyundan dusmus gol geldi gelecek bir zahmet 70 den sonra oyuncu degistirdik maci aldik. ama her an 1-1 e yakalanabilrdik.
    fener macinda ikinci yarininin ilk 20 dakikasi resmen kabus gibi gecti. bizler hoca icerde hatalari anlatmistir gereksiz oyunculari degistirir dedik yine izledi yine 70 kusurde oyuna mudahele etti.

    en son rangers macinda yine kabus gibi ikinci yari baslangici ve ardi ardina gelen goller ve 2-0 yenik duruma dustuk. ondan sonra degisiklikleri yapti.
    demem o ki oyunu okumasi, oyuncu degisiklikleri facia durumda.
    ama herkes transferden bahsediyor. mutlaka bir iki transfer sart buna karsi gelmek futboldan anlamamak olur.
    fakat sorun bence en temelde yatiyor taktik, disiplin, saha dizilimi ve en onemlisi oyuncu tercihlerinde.
    ilk once hocaya zihniyet transferi sart.
    (bkz: 1 ekim 2020 rangers fc galatasaray maçı)
  • 26356
    inatçılığı artık can sıkmaya başlayan teknik direktör. herhangi bir konuda istediği olana kadar diretiyor. bu durum arda için de öyleydi babel için de öyleydi, 4-1-4-1 paslı sistem için de öyle. evet bu inatçlığının faydası olmadı değil. ama hocam sen bizim gördüğümüzü görmüyor musun ? yoksa görmemek mi istiyorsun ?.

    “elimdekilere uygun bir sistem yapmak yerine sisteme uygun topçu istiyorum” kafasında. kusra bakma hocam para kalmadı, 3. döneminde olduğu gibi baştan kadro kuramayız. ya bunlara uygun bir sistem oynatıcan ya da oynayamican.
  • 26358
    geçtiğimiz dönem eleştirileri sonuna kadar hak eden ama bu yıl kadro tercihleri dışında eleştirilmesi anlamsız teknik direktör. para bitti diye çatır çatır her yıl yerli futbolcu kazandırıyor takıma, türk futbolunun mevcut durumunu da göz önüne aldığımızda ekmeğini taştan çıkarıyor diyebiliriz ama kadro yetersiz. futbol değişti ve taraftar hala temposuz futbolcularla bu işin eskisi gibi olacağını düşünüyor.
  • 26359
    --- alıntı ---
    "özellikle ilk yarı çok iyi top oynadığımızı düşünüyorum. ilk yarıda 5-10 dakika haricinde oyunu kontrol eden bir galatasaray vardı."
    --- alıntı ---

    1 ekim 2020 rangers fc galatasaray maçı
    dün akşam, ilk yarı oynadığımız futbolun iyi olduğunu düşünen teknik direktör. ilk yarı rakip kaleye hatırladığım kadarıyla isbaetli şut atamadık, maç boyu pozisyonumuz yok. hocanın bu gerçek dışı tespitleri olduğu sürece, soruna doğru bir yaklaşım yapması imkansız. çünkü hoca sorun olduğunu düşünmüyor.

    ilk yarıda oynadığımız futbolu maçın tamamında oynasak, bir tane de kornerden, penaltıdan denk gelip gol atsak, turu geçsek, hoca iyi oynadık ve hak ettik diyecekti.

    geçen sezonlar lige fiziksel olarak felaket şekilde başlardık, ilk yarının sonuna doğru toparlanıp, avrupa'dan elendikten sonra ligi götürürdük bir şekilde. bu sezon direk olarak avrupa'dan elendik, bundan sonra ligi kayıpsız götürmeliyiz. 19. günde 6. maçını oynayan hemen hemen fizik olarak diri olan bir takım, ligi alır götürür, ocağı filan işaret etmeye gerek yok.
  • 26361
    devre arasında yada ikinci devre başında 55'de değişiklik yapmaması için tehdit edildiğini düşündüğüm canım hocam. ver şunların adlarını da kurtaralım seni şu mafyalardan allah aşkına. ilk yarı da iyi değildik ama devre arasında bari değişiklik yap be hocam. 5 değişiklik hakkın var, koy jesse'i koy muhammed kerem'i. glasgow denen takım defansta kağnı gibiydi ama göremedin. kendini de bizi de yavaş yavaş bitiriyorsun gibime geliyor.
  • 26362
    son dönemlerde kur bu kadar yüksekken alamadığı galibiyetlerle kulübü zarara uğratıyor. 70e kadar oyuncu değiştirmeyecekse sokaktan herhangi bir galatasaraylıyı da takımın başına getirelim.
    kredisi bol, eski kazandırdıklarına say deyip geçmişe takılanlar olacaktır illa ama zaten başımıza 20 yıl önceki kupayı hala kutladığımızdan gelmiyor mu bunlar?
  • 26363
    kadroda sakat varsa onlara mevcut oyunu devam ettirecek benzer tarzda ikameler bulmak yerine, kadrodaki sıralama olarak en iyi adamları koyup aynı oyunu bekleyen hoca. 2 yıldır bunu hep yapıyor. saracchi sakatsa emre taşdemir'i koy. linnes'le aynı oyunu oynayamıyorsun daha iyi oyuncu olsa bile. arda sakatsa başka birini koy, altyapıdan koy. babel orada ne onyekuru deliciliği veriyor ne arda'nın sağladığı pas opsiyonu olma ve top tutma işini. babel'i linnes'i koyacaksan bari diagne'yi koy. rakip defansı biraz daha yorsun.

    ilk 2 maçta harika bir oyun oturtmuşsun, emre'den sol iç, taylan'dan 6 numara yaratmışsın, belhanda sahaya dönmüş. 2 sakatlık 1 puan kaybı sonrası hemen geçen yılın ilk 10 haftasındaki anlamsız ezberlere dönüş. hoca beni yaptıkları ve yapamadıklarıyla çok şaşırtıyor. taylan'dan bu performansı almak nasıl bi hocalık başarısıysa şu turu bu vasat takıma vermek aynı ölçüde rezalet.
  • 26364
    takımın savunma hattıyla hücum hattı kurgusu arasındaki mantalite farkı beni inanılmaz şaşırtan hocamız.

    şöyle ki hocamız defans hattımızı kurarken bir dinamizm manyağı gibi davrandı. maicon-serdar tandeminden hemen kurtulup marcao-luyindama aldı. gitti sol beke gayet dinamik nagatomo'yu monte etti, o da kesmedi sol ayaklı ve daha hızlısı saracchi'yi koydu. mariano gider gitmez tempo manyağı omar'ı getirdi. hocamız defans hattını gayet dinamik ve hızlı oyunculardan kurdu.

    ama bakıyorum hücum hattına. babel-arda-diagne-falcao-feghouli, hareket etmekten aciz adam dolu. evet biliyorum ffp, transfer yapamamak da sebep bunlara, evet feghouli'yi o almadı, falcao'yu istemedi biliyorum ama gidip geçen sezon babel'i de alan bu sene emre kılınç alınmasına rağmen sol tarafta arda'yı da oynatan yine fatih terim. en kritik maçlarda hala hiç bir farklılık denemeden kağnı kanatlardan medet uman da hoca.

    savunma oyuncularını bu kadar dinamizm, hız özellikli oyunculardan kurup hücum hattını topla veya topsuz 2 metre koşmayan, alan katetmeyen adamlardan kurmak ve sürekli bu adamlardan bi şeyler beklemek beni şaşırtıyor açıkcası.
  • 26365
    transferler konusunda kendisinin de büyük hatası olan hocamız.

    johanssen alınacaktı, "genç istiyorum" dedi.
    mendy alınacaktı, "istemiyorum" dedi. (bkz: #2985199)
    etebo alındı, "bize seri gibi regista lazım" dedi.

    şimdi mali sıkıntılar bu durumdayken sunulan alternatifler için de burun kıvırması da hocanın hatasıdır. tamam genç alalım, bonservisiyle alalım, hazır oyuncu alalım, yetenekli oyuncu alalım ama bunları almak için para lazım.
  • 26368
    en hayret ettiğim ve aklımın almadığı özelliği skor, oyun, durum ne olursa olsun asla 70'den önce oyuncu değiştirmemesi olan efsane hocamız. yıllardır en olaydan alakasız taraftar bile kimi maçlarda yapılması gereken değişikliği net bir şekilde görürken, kendisinin bu ısrarı ve inatçılığını hiç anlayamıyorum.

    takım iyi oynuyorsa iyi oynayan takımı bozmamak; kötü oynuyorsa da elbet iyi oynarlar anlayışıyla müdahale etmiyor sanırım. sonuçta 60 dakika mücadele etmiş bir adam yerine oyuna diri, yorulmamış bir futbolcu girecek. bu bile geride olduğumuz maçlarda oldukça önemli bir kriter.
  • 26369
    2013 yılında 2 sezondur ligi domine eden, şampiyonlar liginde çeyrek final oynamış bir kadro bırakan teknik direktörümüz. peki sonra ne mi oldu? yerine yabancı bir teknik direktör geldi ve o çeyrek final oynayan oyuncuların 5-6 tanesi dışında geri kalanların hepsine çöp muamelesi çekti. kiminin sözleşmesini feshettik, kiminin maaşını ödeyip lisansını çıkartmadık, kimini de sağa sola kiraladık.

    hani kadro aslında iyi ama hoca oynatamıyor rakibi analiz etmiyor hücum organizasyonu çalışmıyor vs diye düşünenler varsa yabancı hoca geldiğinde yaşanacak senaryoyu iyi bilmeleri lazım.
  • 26371
    artık duygusallığı bir kenara bırakarak eleştireceğim hocamız. evet kenarda görünmesi beni de çok mutlu ediyor. ancak gelelim gerçeklere. hoca geleli 3 sene oldu. bahane öne sürülemeyecek kadar büyük bir bütçe var elinde. dünya üzerinde çok daha düşük bütçelerle ne takımlar kurulup ne futbollar oynanıyor. bu bahaneleri geçelim.
    1- 3 yıldır dengeli bir takım kuramadı.
    2- transferle takımı yapılandıramadı.
    3- avrupa'da hüsran büyük.
    4- takım yıllardır kaleye şut atamıyor, hoca iyi oynadık diyor.
    5- gençlere şans vermiyor, yetiştiremiyor.
    6- karşı takımları okuyamıyor ve taktik geliştiremedi.
    7- geleceğe dair bir takım yapılanması yok ,ve takım umut vermiyor.
    8- oyunculara en azından pazarlama adına olsa bile yeterli süreleri vermiyor.
    9- cesaretini kaybetmiş durumda .
    10-her başarısızlıkta oyuncuları suçlamaktan çekinmiyor.
    anadolu takımlarını yenip şampiyon olmak sizi tatmin ediyorsa buyurun alkışlamaya devam edin .ben etmeyeceğim. felaket senaryolarını öne sürüp ,vasatlığı başarı sayıp devrime set çekmeyeceğim. halen değişmesini bekleyecek değilim, çünkü değişmeyecek. aynı şeyleri yıllardır ısrarla yapıp farklı sonuçlar beklemekten sıkıldım. görevinden artık ayrılmalıdır.
  • 26373
    takımla ilgili eleştirilerilerin odağındaki hocamız. haddini aşanlar olsa da eleştirmek herkesin hakkı. ama keşke hocayı istemeyenler, hocanın yerine kimi istediklerini yazsalar da biraz ufkumuz açılsa.
    örneğin ülke içinden var mıdır hocanın yerine geçebilecek kalibrede bir teknik direktör? ya da dışardan, o bahsedilen modern futbolu oynatacak hocayı, içinde bulunduğumuz mali sıkıntılar da düşünüldüğünde hangi bütçeyle getireceğiz?
    hep sallamakla, hep şikayetle olmuyor böyle, biraz da çözüm ve öneri duyalım varsa eğer.
  • 26374
    galatasaray'ın efsane teknik direktörüdür ama övmek kadar eleştirmesini de bilmek zorundayız.

    entry'i yazarken fatih terimcilik yapmayacağım gibi düşmanlık da yapmayacağım, sadece içimden geçenleri uzun bir şekilde yazıya dökeceğim.

    fatih terim galatasaray'ın sembol isimlerinden biridir, yaşayan efsanedir. bu konuda anlaştık değil mi? anlaştıysak şimdi ben şuradan başlayayım; fatih terim'in takıma oynattığı futboldan gram zevk almıyorum. oyuncu tercihleri, oyuna geç müdahalesi, yıllardır kuramadığı sistem gibi konularda sınıfta kaldığını söylemek yanlış olmaz. geçen sezon* kadrosunda nzonzi, seri, lemina, falcao, marcao, luyindama, emre mor, babel, andone gibi oyuncuların yanına sonradan onyekuru ve saracchi katıldı ama istenilen futbol bir türlü sahaya yansıtılamadı. hani tepeden tırnağa kağıt üzerinde muhteşem bir kadromuz varken, tam tersine sahada ise futbol yoktu çünkü fatih terim kafasını futbola vermiyordu. gerçi vermiyordu demeyelim, veremiyordu diyelim. nedeni de gayet açık; galatasaray'ın çıkarlarını koruyamayan bir yönetim vardı ve bütün işler fatih terim'e kalıyordu. ayarı da o veriyordu, sözü de o veriyordu ama en azından kötü günde de, iyi günde de çıkarttı masaya koydu. koydu koymasına da, futbolu da çok ihmal etti be. az önce de dedim, sistem falan hiç yoktu takımda, ki düşünün hoca 3 yıldır bu takımın başında. hani 1 olur, 2 olur anlarım ama koskoca 3 sene oldu ama ortada hiçbir şey yok. fatih terim'in gittiği her takımda sağladığı disiplinden de eser yoktu. disiplin olsaydı, hem saha ortasında hem de havaalanında taraftara küfür eden belhanda kadro dışı kalırdı. hocanın tutumu ne oldu? kötü oyunundan dolayı yuhalanan belhandayı korudu ve yuhalayan taraftara "onlar taraftar değil, seyirci" dedi. geçen sezon pandemiden sonra çok kötü bir giriş yaptık işte muslera sakatlandı, andone sakatlandı, emre sakatlandı ... kısacası türlü türlü şeyler yaşandı. 5 temmuz 2020 galatasaray trabzonspor maçında çok daha vahim bir olay yaşadık. takım zaten eksik, kulübede oturandan çok hastanede yatan futbolcularımız varken feghouli gibi fiyat-performans anlamında fiyasko olan biri, bile isteye kırmızı kart gördü. bu ne demek? tabir-i caizse takımı satmak demektir. peki hoca ne yaptı? cezası bittikten sonraki ilk maçta 11'e yazdı.

    "benimde rüyalarım, hülyalarım, hayallerim var" dedi. bunları söylerken bizde şampiyonlar ligini kaldıracağımızı hayal ettik ama son 12 maçımızın sadece 1'inde galip gelebileceğimizi tahmin edemedik. hatta geçen sezon gruplardaki son maça kadar golümüz yoktu. hoca çıktı basın açıklamasında makas, pergel falan dedi, haklı da ama avrupa liginde de bir şey yapamıyoruz ki. 2 sene önce grubu 3. bitirip avrupa ligine gittik ama karşımıza çıkan ilk takıma yenildik ve evimize döndük. bu sene ön elemelerde karşımıza çıkan zayıf rakipleri yendik ama avrupa ligine katılmak için çıktığımız son maçta rangers karşısında yine boynu bükük ayrıldık. fatih terim sayesinde kazandığımız avrupa fatihi unvanını, fatih terim yüzünden kaybettik. yaşadığımız hezimetlerden dolayı cümlelerimizin içinde artık avrupa kelimesini geçiremiyoruz.

    bakın en başından fatih terim kendisiyle çelişiyor. 28 eylül 2019 galatasaray fenerbahçe maçını hatırlıyorsunuz değil mi? herkesin ilk 11'de başlayacak dediği seri'yi, hoca maç kadrosuna almamıştı. seri yerine, çenesini kıran ve birkaç hafta forma giyemeyen belhanda'yı 11'e yazdı. maç 0-0 başladı, ve yine 0-0 bitti. ne aksiyon, ne pozisyon, ne azim... hiçbir şey yoktu. maç sonu hoca bahanelerini sıraladı ve gitti. aradan tam 1 yıl geçti ve 27 eylül 2020 galatasaray fenerbahçe maçını tekrardan oynadık. maç yine 0-0 başladı, 0-0 bitti. maç sonu toplantısında hoca şunu dedi " seri gibi regista bir oyuncumuz olmadığı için oyun kuramadık" e hocam, 1 yıl önce elinde seri vardı üstelik dediğine göre de bu kadar önemli... e o zaman niye kadro dışı bırakmıştın? "futbolcuların geçmişine değil, geleceğine yatırım yapmalıyız" diyorsun ama selçuk inan'ı takımda tutuyorsun, babeli istiyorsun, arda turan'a imza attırıyorsun, fatih öztürk'ü getirtiyorsun?

    tüm bunları yazdıktan sonra fatih terim gitmeli demeyeceğim, demem de. o gittikten sonra daha iyisi gelmeyecek. şenol güneşten tutun, bütün teknik direktörlere kadar kimse hocanın eline su bile dökemez. hocadan istediğimiz tek şey, özüne dönmesidir. hocanın aynaya bakıp "ulan neler oluyor, ne hale gelmişiz" demenin zamanı geldi ve geçti de. biliyorum, galatasaray'ı ezmeye çalışanlara karşı tek vücut olmak istiyorsun ama bak olan her zaman sana oluyor, sana olduğu zaman da bize de oluyor. bırak yönetim içerisindekiler ne yapıyorsa yapsın. kabak onların başına patlasın, senin değil. reklamlarını yapmalarını biliyorlarsa, takımın çıkarlarını korumayı da öğrensinler. sen sadece futboluna odaklan hocam. aksi takdirde verdiğin sözleri tutmadan bitmiş bir "4.sezon" bırakacaksın.
  • 26375
    denizin karsi kiyisinin katakullilerini gorunce, darmadagin ettigi guvenim yeniden insa eden teknik direktorumuz.

    sevgili sozlukdaslarim, renktaslarim; avrupada basari cok uzaklarda belki ama bu sarı civcivlerin 2004 2011 arası kirli oyunlarıyla elde ettikleri basarilarin nuksetmemesi adina saflari sık tutmamiz gerektigini dusunuyorum.

    arkandayiz hocam, sen bizi okuyor, dinliyor hissediyorsun. ne izlemek istedigimizi de biliyorsun. rangers macini da hazmediyoruz. kredi mredi pelesenk oldu agzimizda, bizden daha iyisini bilir yaparsin eyvallah, tek ricam tffsinin yeniden fenerasyona dondugu sezon ve sezonlarda, guclu oyun, diri taktisyen modunu ac. uyuma, uyutma.

    parcalandikca gelecegimiz hal bam ortasahasindan farkli degil. arkadaslar 2011 2012 sezonunda bu adam olmasaydi 2012-2013 2013-2014 sezonlari boyle sonuclarla bitmeyecekti. bu adam bir teminat, bu adam bu yasina ragmen bir cazibe merkezi.

    gucunde bir sizinti oldugu asikar. hoca sibobu takacaktir diye umut ediyorum. bizlere sabir ve dirayet, sevgili hocama da enerji ve saglik diliyorum.

    edit: anlamda kaymalar falan fistan
App Store'dan indirin Google Play'den alın