85
futbolun da galatasaray futbol takımının da maalesef bitmeyen gerçekliğidir. kafamda hep şöyle zalimce bir senaryo olur, hani ekşi sözlük’teki “diktatör olunca yapılacak ufak şımarıklıklar” başlığı gibi. acaba futbolcuların kendilerini veya ailelerini rehin alsak, “şu maçı kazanmazsanız vuracağız” desek acaba nasıl oynarlardı diye. örnekler çoğaltılabilir tabi benimkisi sadece bir senaryo. işte bizim takım 30 eylül 2025 galatasaray liverpool maçında cidden öyle oynadı. eminim liverpool sözlük’te isyan çıkmıştır “vay efendim eintracht’a young boys’a sparta prag’a az’ye karşı niye böyle oynamadınız yoksa teşvik mi aldınız!” diye. şaka tabi… insan doğası ezikliğe gelemiyor, kendinden üstün olana ayarsız bir şekilde bileniyor, aynen anadolu takımlarının bize yaptığı gibi, halbuki liverpool bize küfretmemiş saygısızlık yapmamış yani adamların günahı ne ki silindir gibi ezdik, fakat şu da bir gerçek ki insan doğası kibir pençesine düşmeye çok yatkın, kendinden zayıf olana karşı böbürlenip ciddiyetini kaybederek zor duruma düşüyor, işte nice lig ve kupa maçında biz… her maçı liverpool maçı gibi oynasak, belli ki herkesin yeteneği ve kapasitesi de buna fazlasıyla müsait, şaka yapmıyorum her haftayı 12-0’la falan geçeriz. ya da bu kadar gazla çalışmasak en azından, makine gibi bir standardımız olsa keşke, ama işte insan doğası…

