27
çok uzaklaştığımız tabir, hele hele bunun altını doldurduğumuz seneleri yaşamış görmüş biri olarak şu halleri görmek çok daha moral bozuyor. itibarımız, prestijimiz çok zarar aldı malesef, ve bu mevcut yönetimin, teknik ekibin ve oyuncların kazandığı başarıları, şampiyonlukları benim gözümde nötrleyecek seviyeye geldi. havalar civalar o biçim maçlar başlayana kadar, sosyal medya paylaşımları, transfer dönemlerindeki girişimler, ödenen paralar. avrupa basınında yaptığımız transferlerin haber olmasıyla övünüyoruz, twitterda yabancılar bizi konuşuyor, böbürleniyoruz. aldığımız oyuncular gelip galatasaray avrupanın en büyüklerinden diyor coşuyoruz. kura çekiminde rakiplerin forumlarında bizden çekindiklerini görüp gururlanıyoruz. maç günü takımımız fiyakalı şekilde yolculuğunu yapıyor, paylaşımlar reklamlar. düdük çalmasıyla adeta balon gibi sönüyoruz. benim gözümde bu utanç seviyesini daha da artırıyor. avrupalı bir futbolsever olsam misal, dün skoru görünce nasıl ya derim, bu herifler yaz boyu hayvan gibi para harcadı haber oldu, frankfurttan 5 mi yemiş der kahkaha atarım. keza aynı şey falcaolu sezonda da yaşandı. sneijderli melolu sezonda da yaşandı. 4er tane yediğimiz maçlardan sonra avrupada sneijder'in bunlarda ne işi var diye haber olmuştuk, inanılmaz onur kırıcı bir durum. keşke cicaldaularla morutanlarla yeseydik bari 5'i, en azından gücümüz kalitemiz bu kadardı derdik, adamlardan daha fazla para harcayıp, daha isimli tecrübeli topçular alıp şu sonuca gitmek daha büyük çöküş oluyor. umarım bir şekilde çıkarız tekrar şurdan, en son ne zaman avrupada gol yemedik hatırlamıyorum, burdan başlanmalı en önce, galibiyet tur vs sonra adım adım...

