386 
                ilk 3 maç iyi oyun ve net galibiyetlerden sonra sallandığımız bir maç oldu. bu süreçte önemli olan 3 puan almak; yüklemelerden hemen sonra ve sıcak havada rize ile olan kalite farkının düşmesi, birkaç teknik ve akıllı* oyuncunun bize problem çıkarması normal.
maçtaki en olumlu şey roland sallai'ydi. son goldeki baskısından değil, maç boyu mükemmel oynadı, kimsenin denemediği uzaktan şutları falan çekiyor, kaleyi buluyor, pozisyon kaos yaratıyor bayılıyorum, old-skool bir adam.
maçtaki olumsuz şey ise yine tribündeki şımarık taraftar. osimhen arka adaleyi tutarken icardi ısınmaya kalktı diye oo-alkış kopuyor. osi baba çıkarken alkış tezahürat tufanı bekliyorsun iki ses yükselip geri kesiliyor. maç sonunda ilk üçlüye taraftarın osimhen'i haykırması gerekirken gerekirken singo getiriliyor (singo'ya yine yap ama osimhen'den sonra). maç sonu üçlülerinde osimhen'in de neşesini gördüm de biraz rahatladım. bu arada osimhen de çok koştu çok çabaladı her zamanki gibi, maç başı attığı sprintler yüzünden belki arka adaleyi bırakacaktı.
icardi'nin dönüşü tüyler diken oldu evet, icardi ile çok başka bir bağımız var evet ama tam da bu yüzden osimhen'e şu sıralar daha fazla yükselmeliyiz. sürekli aşkın olayım çalıp, durduk yere tribünde aşkın olayım söyleyip işi basitleştirmeye de gerek yok. bunları yapacağımız çok fazla an olacak. osimhen, sevgiyle beslenen ve karşılığını veren saf savaşcı bir adam. bu sezonki ilk iki maça baktığımızda stadyumda bu adamın hakkı daha fazla verilmeli. en azından 'biri ne yaparsa yapsın icardi kulübeden kalktığında öncelik icardi'dir' hissiyatı verilmemeli. ha osimhen bunu kıskanacak ve sorun yaratacak bir adam değil ama insanoğlu sonuçta modunu da düşürmeye gerek yok. ufak ama hassas şeyler bunlar, biriktirmemek dikkat etmek lazım. bunları icardi'ye aşık bir adam olarak yazıyorum.
                
            maçtaki en olumlu şey roland sallai'ydi. son goldeki baskısından değil, maç boyu mükemmel oynadı, kimsenin denemediği uzaktan şutları falan çekiyor, kaleyi buluyor, pozisyon kaos yaratıyor bayılıyorum, old-skool bir adam.
maçtaki olumsuz şey ise yine tribündeki şımarık taraftar. osimhen arka adaleyi tutarken icardi ısınmaya kalktı diye oo-alkış kopuyor. osi baba çıkarken alkış tezahürat tufanı bekliyorsun iki ses yükselip geri kesiliyor. maç sonunda ilk üçlüye taraftarın osimhen'i haykırması gerekirken gerekirken singo getiriliyor (singo'ya yine yap ama osimhen'den sonra). maç sonu üçlülerinde osimhen'in de neşesini gördüm de biraz rahatladım. bu arada osimhen de çok koştu çok çabaladı her zamanki gibi, maç başı attığı sprintler yüzünden belki arka adaleyi bırakacaktı.
icardi'nin dönüşü tüyler diken oldu evet, icardi ile çok başka bir bağımız var evet ama tam da bu yüzden osimhen'e şu sıralar daha fazla yükselmeliyiz. sürekli aşkın olayım çalıp, durduk yere tribünde aşkın olayım söyleyip işi basitleştirmeye de gerek yok. bunları yapacağımız çok fazla an olacak. osimhen, sevgiyle beslenen ve karşılığını veren saf savaşcı bir adam. bu sezonki ilk iki maça baktığımızda stadyumda bu adamın hakkı daha fazla verilmeli. en azından 'biri ne yaparsa yapsın icardi kulübeden kalktığında öncelik icardi'dir' hissiyatı verilmemeli. ha osimhen bunu kıskanacak ve sorun yaratacak bir adam değil ama insanoğlu sonuçta modunu da düşürmeye gerek yok. ufak ama hassas şeyler bunlar, biriktirmemek dikkat etmek lazım. bunları icardi'ye aşık bir adam olarak yazıyorum.

