• 38636
    okan buruk yönetiminde 4. sezonuna giren takımdır. sessiz sedasız, üstelik 2'si şampiyonluk kutlaması içeren son 6 lig maçında gol yememeyi başarmıştır. kupa finalini de katarsak son 7 resmi maçta.

    şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki okan buruk dönemi boyunca fenerbahçe ve beşiktaş ile aynı siklete bile hiç düşmemiştir. arada hep siklet farkı vardı. hala da var. teknik direktör kalitesi, ortalama oyuncu kalitesi, ortalama oyun kalitesi, iş bitirici elit seviye futbolcu sayısı anlamında kıyas götürecek denklik dahi yok arada. salak olmayan herkes bunu görür. şöyle söyleyeyim: 3 yıldır, fenerbahçe ile beşiktaş arasındaki fark kadar fark var galatasaray ile fenerbahçe arasında. siz anlayın durumu.

    galatasaray'ın bu dönem kendi standardı içinde düşüşleri olmuştur ancak galatasaray'ın en düşük hallerinde dahi ortalaması, rahat maç kazanmaya yetecek durumdadır. ben galatasaray'ın çok kötü performanslarını da gördüm bu 3 yılda az da olsa ancak hiç göztepe deplasmanındaki fenerbahçe kadar acı çektiğini, gol atmaya dair hiçbir fikrinin olmadığını görmedim mesela. üstelik fenerbahçe'nin böyle birçok maçı var. bugün galatasaray'ın beğenmediği nelsson, köhn, demirbay gibi isimler fenerbahçe'de kilit oyuncu olur. icardi'nin 100 kilo halini bugün ver fenerbahçe'ye, heyecandan adamın istanbul'da olduğunu unutup sabiha'ya giderler karşılamaya amk. duran muran anlatıyorlar kendilerine hikaye yaratmak için.

    gelmek istediğim bir nokta var aslında. beşiktaş zaten aradaki farkın hakkını veriyor. aralık ayını görmeden ayrılıyor aramızdan. peki bu kadar fark olmasına rağmen fenerbahçe nasıl nisan ayını görüyor hep bir şekilde? bu ligde herkes diğerinin kollandığını iddia eder. tartışmaya kapalı olan şu ki bu 3 takım da anadolu takımları karşısında hakemler tarafından biraz kollanır. bunu inkar etmeye gerek yok. hakemler üzerinde etkilidir diyeyim hadi. bu meselenin eşitlik kısmı. şimdi gelelim adalet kısmına: eğer 3 takım da gerçekten iyi, farklı ajandası olmayan, kafasında tilkiyle maça çıkmayan hakemlerin olduğu bir süper lig'de olsaydı beşiktaş'tan 1-2 ay sonra ocak-şubat gibi fenerbahçe de havlu atardı. galatasaray da bu 3 yılda muhtemelen mart ayından itibaren maçlara formaliteden çıkardı. aradaki bariz fark dış etkenlerle bu kadar çok kapatılıyor işte. lan bu fenerbahçeliler, kadıköy'de giresun'a yenildikleri maçtan beri toplasan 3 ay falan mutlu zaman geçirmişlerdir. o da ismail kartal'ın zimbru mimbru maçları döneminde. onun dışında hocalara, yönetime, topçulara herkese küfür kıyamet. e kardeşim siz nasıl oluyor da bu kadar sövdüğünüz ortamda neredeyse kusursuz giden galatasaray'ı sezon sonuna kadar takip ediyorsunuz?

    bu gerçeği fenerbahçeliler de biliyor. o yüzden yaz döneminde veya canları yandığında ''galatasaray seviyesi takım olmaktan'' bahsediyorlar. galatasaray örnekleri veriyorlar. bakmayın siz işlerine gelmiyor da hakem makem zırvalıyorlar. orada burada yorumcuyum diye geçinip, sürekli ''galatasaray, fenerbahçe seviyesi'' diye bir şey uydurup, sözde fenerbahçe'yi galatasaray ile aynı potada eritenler... ya gerçeği söyleyemeyecek kadar pembe götlüsünüz ya da gerçeği göremeyecek kadar körsünüz. aynı şeyi bin kere tekrarlarsanız belki gerçekleşir ancak üzgünüm, bunu milyon kere de tekrarlasanız fenerbahçe'yi galatasaray seviyesine çıkartamazsınız. futbol öyle işlemiyor.

    bu ligde 3 yıldır ''galatasaray-fenerbahçe gerçeği'' yok. galatasaray gerçeği var. sizin 40 yılınızı karartan galatasaray gerçeği.
App Store'dan indirin Google Play'den alın