525
geçen senelere göre daha iyi durumdayız kadro olarak şüphesiz. ancak unutulmaması gereken konu hedeflerimizin ve rakiplerimizin büyüyecek olması. şampiyonlar liginde temponun zirvesini yaşayacağız. ekim sonrası fikstür kızışacak çift taraflı. aman canım burası da halledilir denilen tek hir mevki büyüyen psikolojik, fiziksel zaafa neden olabilir aylar geçtikçe.
iyi başlandığını düşündüğüm bir transfer dönemi vardı. ancak yine eski alışkanlıklar baş gösterdi diye düşünüyorum.
kaleci konusunu anlıyorum. doğası gereği alternatifin kısıtlı olduğu bir mevki burası. ederson, donnarumma gibi zirve bir isim için mümkün olan en uygun şartlarda domino etkisi beklenebilir şüphesiz.
peki ya diğer mevkiler?
bizim savunmada iki tane net eklemeye ihtiyacımız var. bu mevkide oyuncu profili kadar önemli olan husus takımla uyum. şampiyonlar ligi anlar üzerinden oynanıyor. transferi yapsak bile takımla tam uyum sağlamadan sahaya çıkacaklar ya da abdülkerim, sallai sahaya çıkacak. bu oyuncular için iyiler ama şu yönleri gelişsin dediğimiz özellikler rakiplerin madeni olur. en azından biri kadroya katılabilirdi bu eksiklerin. min jae-boey beraber bekleniyor diyenler var. boey’u niye bekleriz mesela? zaman bize boey’un bulunmaz hint kumaşı olmadığını gösterdi. bizim için beklerde bulunmaz hint kumaşı olan şey güç, dayanıklılık ve tempo. yani barış ve sallai gibi savunmayı bilmeyen adamlar dahi hoşumuza gitti orda. ama boey sonrası jelert, kaan, franky ile oynayınca ya boey neymiş böyle ilüzyonuna kapılmak normal tabi. boey’un bizi aman aman istemediği de aşikarken neyi bekliyoruz mesela? singo deniyor konuşulan rakamlar minimum 20. yani bu rakamları vereceksek tekniği ya da pozisyon bilgisi çok ekstra olmalı. böyle bir oyuncu mu singo? bakın eren geldi diğer tarafı çözdü. çok ekstra adam almayacaksak ihtiyacımız olan özellikler belliyken neyi bekliyoruz? singo’ya 20 civarı verdiğimizde sol stopere para kalmadı deme olasılığımız az değil. okan hocayla üçüncü transfer dönemimiz. bazı profillere, bazı pozisyonlara, bazı oyunculara takılıp kalıyor. bana sorarsanız sol stoper sağ bekten daha büyük öncelik ve daha ciddi paralar harcanmalı. çünkü mesele beklerden birinin stoperleşmesi ise jakobs ya da eren bu işi belirli ölçülerde görür. ama abdülkerim’in zaaflarını bu oyun sisteminde kapatamaz bu takım.
orta sahada nicelik eksikliğimiz var. okan hoca yine yeni yeniden burayı çok önemsemiyor görünüyor. aman diyorum. icardi var yunus var falan diye nasıl olacak bu iş? diyelim bu oyuncular o işi görecek. yahu biz hiç görmedik sahada bunun provasını. bu planlar kağıt üstünde olacak iş mi?
sözün özü, gerilmeye başladım ben. işler sıkışıyor yine. işler sıkıştıkça menajerlerden isim yağıyor. kafalar iyice karışıyor. şurayı sonra hallederizler başlıyor. o sonra halletme zamanı gelene kadar avrupa defteri kapanıyor. defalarca yaşadık. biz eğer 4-5 transferin tamamı için fırsat transferi bekliyorsak eyvah derim. o kadar transfere gerek yok 2 oyuncu alacağız geri kalanlara uygun şartlar oluşursa falan dersek eyvah derim. iki oyuncu alacağız geri kalanları zaten şampiyonlar ligi kadrosuna almayacağız acelesi yok diyorsak off derim. çünkü bir oyuncuyu bu şekilde motive etmek, forma girmesi çok zor yahu. hani geldin ama takımla bir olman çok zor. bir varsın bir yoksun. sallai örneği var işte. adamın kendini bulması ikinci yarıyı buldu.
tedirginliklerim var. umarım yersizdir.
iyi başlandığını düşündüğüm bir transfer dönemi vardı. ancak yine eski alışkanlıklar baş gösterdi diye düşünüyorum.
kaleci konusunu anlıyorum. doğası gereği alternatifin kısıtlı olduğu bir mevki burası. ederson, donnarumma gibi zirve bir isim için mümkün olan en uygun şartlarda domino etkisi beklenebilir şüphesiz.
peki ya diğer mevkiler?
bizim savunmada iki tane net eklemeye ihtiyacımız var. bu mevkide oyuncu profili kadar önemli olan husus takımla uyum. şampiyonlar ligi anlar üzerinden oynanıyor. transferi yapsak bile takımla tam uyum sağlamadan sahaya çıkacaklar ya da abdülkerim, sallai sahaya çıkacak. bu oyuncular için iyiler ama şu yönleri gelişsin dediğimiz özellikler rakiplerin madeni olur. en azından biri kadroya katılabilirdi bu eksiklerin. min jae-boey beraber bekleniyor diyenler var. boey’u niye bekleriz mesela? zaman bize boey’un bulunmaz hint kumaşı olmadığını gösterdi. bizim için beklerde bulunmaz hint kumaşı olan şey güç, dayanıklılık ve tempo. yani barış ve sallai gibi savunmayı bilmeyen adamlar dahi hoşumuza gitti orda. ama boey sonrası jelert, kaan, franky ile oynayınca ya boey neymiş böyle ilüzyonuna kapılmak normal tabi. boey’un bizi aman aman istemediği de aşikarken neyi bekliyoruz mesela? singo deniyor konuşulan rakamlar minimum 20. yani bu rakamları vereceksek tekniği ya da pozisyon bilgisi çok ekstra olmalı. böyle bir oyuncu mu singo? bakın eren geldi diğer tarafı çözdü. çok ekstra adam almayacaksak ihtiyacımız olan özellikler belliyken neyi bekliyoruz? singo’ya 20 civarı verdiğimizde sol stopere para kalmadı deme olasılığımız az değil. okan hocayla üçüncü transfer dönemimiz. bazı profillere, bazı pozisyonlara, bazı oyunculara takılıp kalıyor. bana sorarsanız sol stoper sağ bekten daha büyük öncelik ve daha ciddi paralar harcanmalı. çünkü mesele beklerden birinin stoperleşmesi ise jakobs ya da eren bu işi belirli ölçülerde görür. ama abdülkerim’in zaaflarını bu oyun sisteminde kapatamaz bu takım.
orta sahada nicelik eksikliğimiz var. okan hoca yine yeni yeniden burayı çok önemsemiyor görünüyor. aman diyorum. icardi var yunus var falan diye nasıl olacak bu iş? diyelim bu oyuncular o işi görecek. yahu biz hiç görmedik sahada bunun provasını. bu planlar kağıt üstünde olacak iş mi?
sözün özü, gerilmeye başladım ben. işler sıkışıyor yine. işler sıkıştıkça menajerlerden isim yağıyor. kafalar iyice karışıyor. şurayı sonra hallederizler başlıyor. o sonra halletme zamanı gelene kadar avrupa defteri kapanıyor. defalarca yaşadık. biz eğer 4-5 transferin tamamı için fırsat transferi bekliyorsak eyvah derim. o kadar transfere gerek yok 2 oyuncu alacağız geri kalanlara uygun şartlar oluşursa falan dersek eyvah derim. iki oyuncu alacağız geri kalanları zaten şampiyonlar ligi kadrosuna almayacağız acelesi yok diyorsak off derim. çünkü bir oyuncuyu bu şekilde motive etmek, forma girmesi çok zor yahu. hani geldin ama takımla bir olman çok zor. bir varsın bir yoksun. sallai örneği var işte. adamın kendini bulması ikinci yarıyı buldu.
tedirginliklerim var. umarım yersizdir.