87
hiç atlatamadığımız ergenliğimizin hayatımıza yansıttığı en ergen ibarelerinden biri. yeni yeni doğum sancıları yaşayan sosyal medyada ilk ortaya çıktığı yıllarda yine az biraz bir anlamı vardı. 7/24 online olmak hala daha aykırı bir azınlığın tekelindeydi o zamanlarda. artık herkes online ve herkes her konuda 7/24 küfür edebiliyor. başkanı, yöneticisi, futbolcusu, yorumcusu herkes 7/24 küfürden bin beter ağır şeyler söyleyip duruyor.
bütün bu hengamenin ve nefret yığınının içinde, derbiler stad atmosferi olarak her sene daha geriye gidiyor. bunu derbi haftasının başında işaret fişeği gibi önden salıp her gün sosyal medyasında küfürlü tezahürat paylaşan adamlar var. oysa bir önceki paylaşımı zaten sizin kulüp başkanınız şerefsiz- ne münasebet asıl sizinki şerefsiz eksenli saçma sapan bir internet osurması zaten...
öyle saçma sapan şeylerle 7/24 muhatap oluyoruz ki gerçekten karşılıklı küfürleşmeyi arar olduk. o da ayrı bir konu...
bunu paylaşıp da küfürlü tezahürat resitaline başlayan adamların önemli bir kısmı derbide iç saha tribünlerini dolduruyor. tezahüratları paylaşırlar ama bilmezler, tribün performansı desen zaten katılmayı bile bilmezler. en düzgün olanı öğlen saatlerinde zil zurna sarhoş.
tüm bunları üst üste ekledikten sonra garip bir şekilde derbilerde iki takımın da deplasmanda kaybetmediği, içeride kazanamadığı seriler ortaya çıktı.
çünkü biletlerin satılmayıp dağıtıldığı 2500 kişilik bir deplasman tribünü 50000 kişilik böyle toplulukları ezip geçti performans olarak. ev sahibi oyuncunun da kendi tribününden alıp alabildiği "oynayın lan" olunca iç saha derbisinde yüreksiz oynayan futbolcular deplasmana gelen rakibe kafa tutamaz oldu. aynı şekilde deplasman takımı da iç sahadan daha rahat oynar hale geldi...
derbiyi kaybedince yediremeyip seni seveni de sevmiyoruz notuyla fetullah gülen'in fotoğrafını paylaşan ruh hastalarıyla uğraşıyoruz. neymiş küfür etmenin günah olmadığı hafta...
keşke bütün sene küfürleşsek de bu saçmalıklarla uğraşmasak...
bütün bu hengamenin ve nefret yığınının içinde, derbiler stad atmosferi olarak her sene daha geriye gidiyor. bunu derbi haftasının başında işaret fişeği gibi önden salıp her gün sosyal medyasında küfürlü tezahürat paylaşan adamlar var. oysa bir önceki paylaşımı zaten sizin kulüp başkanınız şerefsiz- ne münasebet asıl sizinki şerefsiz eksenli saçma sapan bir internet osurması zaten...
öyle saçma sapan şeylerle 7/24 muhatap oluyoruz ki gerçekten karşılıklı küfürleşmeyi arar olduk. o da ayrı bir konu...
bunu paylaşıp da küfürlü tezahürat resitaline başlayan adamların önemli bir kısmı derbide iç saha tribünlerini dolduruyor. tezahüratları paylaşırlar ama bilmezler, tribün performansı desen zaten katılmayı bile bilmezler. en düzgün olanı öğlen saatlerinde zil zurna sarhoş.
tüm bunları üst üste ekledikten sonra garip bir şekilde derbilerde iki takımın da deplasmanda kaybetmediği, içeride kazanamadığı seriler ortaya çıktı.
çünkü biletlerin satılmayıp dağıtıldığı 2500 kişilik bir deplasman tribünü 50000 kişilik böyle toplulukları ezip geçti performans olarak. ev sahibi oyuncunun da kendi tribününden alıp alabildiği "oynayın lan" olunca iç saha derbisinde yüreksiz oynayan futbolcular deplasmana gelen rakibe kafa tutamaz oldu. aynı şekilde deplasman takımı da iç sahadan daha rahat oynar hale geldi...
derbiyi kaybedince yediremeyip seni seveni de sevmiyoruz notuyla fetullah gülen'in fotoğrafını paylaşan ruh hastalarıyla uğraşıyoruz. neymiş küfür etmenin günah olmadığı hafta...
keşke bütün sene küfürleşsek de bu saçmalıklarla uğraşmasak...