4680
bu adam pek çoğumuzun hayatında önemli izler bıraktı. ne biz tam farkındayız ne de o. bugün bile izlediğimizde sahadaki duruşu diğer futbolculara göre o kadar farklı ki. özellikle babasını kaybettiği o günden sonra hem ifadesine, duruşuna hem de halet-i ruhiyesine yansıyan o agresiflik, isyankarlık aynı zamanda biraz tükenmişlik. daha 30'undayken sahada gençlerle beraber top oynayan babalık imajını kazanması. hem tavır, hem yetenek, hem duruş olarak rakibi ezen ve korkutan, psikolojik baskı altı alan o karakteri... o gün oynayan adam bugün de oynarmış. biraz göbek dışında değişen pek bir şey yok. zaten hagi fiziğiyle oynayan bir adam hiç olmamış. o kadar istemiş ve sevmiş ki topu; bu arzu, topla giderken çabukluk kazandırmış ona. bugün yine istese rakibi geçmeyi, sırf o istediği için çalımı atabilir. bahşedilmiş saf bir hüner. şu zamanlarda daha neşeli zira kendinden daha önem verdiği birisi yolun henüz başında. zaten bir baba jübile maçına çıkarken pırıl pırıl yaptığı kramponu kadar sevse yeter evladını.