• 20
    cok kereler soylendi ama bir baska hesapla odenen paraya acinilmamasi gerektigini gostermek istiyorum.

    diyelim ki bir oyuncuyla(a) 6 milyon bonservis, senelik 3 milyondan 4 senelik anlasma imzalayacagiz. ayni sene, ayni pozisyona baska bir oyuncuya(b) da 12 milyon bonservisle, senede 1,5 milyondan 4 senelik anlasma yapabiliyoruz.

    ıki anlasma da toplamda 18 milyonluk bir yatirim soz konusu. diyelim her sey yolunda gitti ve 4 senede sakatliksiz, kazasiz, belasiz dolu dolu katki aldik. sozlesme uzatacagiz, a ile gecen basarili sezonlarin da etkisiyle 4 milyona zorla ikna ederekten 3 senelik daha sozlesme imzaladik, 12 milyonluk bir yatirim daha. b ile uzatalim desek 2,250 ki %50 zam demek(takimda adaletsiz maas alan eskimis dunya yildizlari yoksa cogunlukla kabul edilir) 4 seneden 9 milyonluk bir yatirim daha oldu. yani sozlesme uzatmasi bile az maasli oyuncu icin karli.

    diyelim her sey yolunda gitti; a ve b oyuncusuna 10 takim ilgi gosteriyor. a oyuncusuna gosterilen ilginin %80’i maasi ogrenince gitti. %20’lik kalan takimlari da oyuncumuz begenirse gider, begenmezse guzel kontratindan devam eder. diger tarataki cengaver icin gelen tekliflerin hepsi masada kalir, tuccarligini da gostererek hosuna giden bir teklif olursa satarsin. yok hosuna gitmez ise, o zaman gul gibi kontratli oyuncun var, yoluna devam edersin.

    biliyorum, yukardaki ornekler cokca verildi. ve hatta, duz dunyada rekabetler bu sekilde islemiyor. ancak, en azindan bizim kafalarimizda bu donusumun gerceklesmesi gerektigine inaniyorum ben.

    ki fatih hoca geldiginden beri olusan maas tablosuna bakilirsa buna benzer bir durum da var. umuyorum, takim bu yonde ilerlemeye devam eder.
  • 18
    bonservis, bir takımla sözleşmesi süren bir oyuncunun başka bir takımla transfer görüşmesi yapabilmesi için ödenmesi gereken ücrettir.

    galatasaray futbol takımının son 6 başkanının yaptığı harcamalar:

    özhan canaydın: 6 yaz 6 kış transfer döneminde başkanlık yapmış. döneminde 47.65 milyon € bonservis bedeli ödenmiş.

    adnan polat: 3 yaz 3 kış transfer döneminde başkanlık yapmış. döneminde 57.94 milyon € bonservis bedeli ödenmiş.

    ünal aysal: 4 yaz 3 kış transfer döneminde başkanlık yapmış. döneminde 114.49 milyon € bonservis bedeli ödenmiş.

    duygun yarsuvat: 1 kış transfer döneminde başkanlık yapmış. döneminde bonservis ya da kiralık ücreti ödenmemiş.

    dursun aydın özbek: 3 yaz 2 kış transfer döneminde başkanlık yapmış. döneminde 75.54 milyon € bonservis bedeli ödenmiş.

    mustafa cengiz: 3 kış 3 yaz transfer döneminde başkanlık yapmış. döneminde 40.145 milyon € bonservis bedeli ödenmiş.

    kaynak: https://www.transfermarkt.com.tr/...transfers/verein/141
  • 19
    https://twitter.com/.../1413537178915835909

    --- alıntı ---

    barış alper yılmaz'ı transfer eden galatasaray, 2 yıl sonra ilk defa bir futbolcuyu bonservis ödeyerek kadrosuna katmış oldu.

    sarı-kırmızılılar son olarak 1 temmuz 2019'da ozornwafor'u 300 bin euro bonservisle transfer etmişti.

    --- alıntı ---

    2 yıl sonra ilk defa bir oyuncu için bonservis ödemişiz. sattığın kadar al mantıksızlığının ve oyuncu satma konusunda beceriksiz oluşumuzun sonuçları gerçekten çok acı.
  • 21
    bir kulübü batıracağına inanmıyorum. yani sen ingiltere ligindeki bir takım gibi -ki orada gelirler çok yüksek olduğundan ciddi bir enflasyon var bence futbolcu piyasasında- biraz sivrilen adama 30 40 milyon eurolar vermeyeceksin sonuçta. galatasaray'da bu günlere bence ödediği bonservislerle değil, yüksek maaşlarla gelmiştir ne yazık ki. çünkü yüksek maaş verdiğin adamı hiçbir şekilde elden çıkaramıyorsun. teklif gelse de gitmiyor adam. oysaki bonservisi türkiye standartları için ne kadar yüksek olsa da biraz performans veren adam zaten benzer paralara satılabiliyor.

    luyindama örneğinden gidelim, 8 milyon euroya aldık, 2 sene oynattık ve kontratı sezon sonu bitmiyor da 3 sene daha bizimle ama memnun değiliz diye düşünelim. 2 3 milyon euroya en kötü yine satarsın yurt dışına. adam da burada kazanacağını orada kazanacağından gider zaten. en somut örneklerinden birini amrabat ile yaşadık ki bence maaşı yine de yüksekti ya neyse. adamdan ettiğimiz zarar 2 3 milyon eurodur en fazla. üstelik beklediğimizin çok altında bir katkı sunabilmişti. o transferi 3 milyon euro bonservis, 3 milyon euro 4 yıllık sözleşme ile yapmış olsaydık eğer zarar çok daha büyük olurdu çünkü kimse o maaşı vermezdi amrabat'a ve amrabat da biraz parayı seven bir adamsa 4 sene boyunca 12 milyon euronu alır keyfine bakardı.

    tüm bunların ötesinde yüksek maaş vermek takım içi dengelere de zarar veren bir durum. ayrıca oyuncunun gelişmesini de durduruyor bana kalırsa. adam zaten mis gibi kulüp, şehir güzel, kazanç iyi diyerek hedefsiz kalıyor, oynatmazlarsa oynatmasınlar diyor. oysaki daha fazla kazanmayı arzulaması lazım, nihayetinde para için yapılan bir meslek bu.
  • 27
    genç futbolculara verilen bonservisin yatırım olduğunun farkında olunmayan, 24 yaşındaki futbolcunun bonservisi 30 yaşındakinden fazla diye daha maliyetli sanılan, sonuç olarak ülkemizde çok yanlış anlaşılan kavram.

    bonservis eğer 25 yaşından küçük oyunculara veriliyorsa bir yatırımdır, yatırımın doğruluğu ve yanlışlığı maliyeti belirler. örnek olarak geçen sene rekor kırarak aldığımız sara, bugün maaş + bonservisini getirebilecek durumda olduğu için bize maliyeti sıfır, hatta kar etme olasılığımız var yani 1 senelik bedavaya gelmiş mata sara'dan daha maliyetli.

    bu bonservisi bir daha satılamayacak futbolculara (genelde 28+ yaş) verirsek ancak bu tamamen maliyet olarak değerlendirebilir.

    ayrıca total paket ve satış potansiyeline bakmak yerine bonservise bakmak çok yanlış bir algı oluşturuyor. yani 2milyon maaş 15 milyon euro verip sonradan satabileceğiniz bir futbolcu, bedavaya alınmış 5 milyon euro maaşlı oyuncudan günün sonunda aldığının yarısına bile satabilirsen daha az maliyetli olmuş oluyor.

    ön edit: bu entry sadece transfer maliyet algısı perspektifinden yazılmıştır, her takımda bunun bir dengesi olması gerektiği, tecrübeli oyuncuların getirebileceği başarıların maddi kazancı gibi konular bu entry'nin konusu değildir.
  • 26
    atletik ve nispeten genç oyuncuya verildiğinde zarar ettirmeyen ücret bedelidir. cuesta gibi yetersiz oyuncudan zararsız çıkıyoruz. fener takımı büyük takım oyuncusu olmayan archi brown'a 8 milyon euro ödedi ama zarar etmeyecek.
    nene dorgeles'e 20 ödüyorlar, “oyuncu tutmasa dahi” zarar etmeyecekler.
    beşiktaş orkun’a 30 ödedi ama o parayı muhtemelen amorti edemeyecekler.
    biz wilfired singo'ya 30 milyon euro ödesek dahi o fiziksel anormaliyle zarar etmeyeceğiz. o yüzden artık 30 yaş üstü yüksek maaşlı oyunculardan vazgeçmek gerekiyor. leroy sane gibi bonservissiz, çıktıya 0 yazacak oyuncular istisna tabi ki. onun dışında 30 üstü adama bonservis çıkmak enayilikten öte olmuyor. simitçi adam, inşaatçi adam duruma vakıf olmayabilir. şov peşinde koşan bu tip yönetici grubuna bunları tek tek anlatmak gerekiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın