(bkz:
4 ekim 2025 galatasaray beşiktaş maçı)
10 kişi kaldığımız pozisyondan sonra frikik ve kornerle üst üste tehlike yarattılar. bu pozisyonlardan sonra golü bulduğumuz dakikaya kadar olan (yaklaşık 20 dakikalık bir süre) istatistikler
maçkolik yani
opta verileri doğruysa şu şekilde;
topla oynama:
galatasaray 77-23
beşiktaş şutlar:
galatasaray 5(2)-0(0)
beşiktaş rakip ceza sahasında topla buluşma:
galatasaray 5-0
beşiktaş korner:
galatasaray 2-0
beşiktaşdiğer tüm istatistikleri geçtim
barcelona deplasmanında bile 1 kişi fazlaysan topu %77 vermezsin.
1-1 sonrası topu aldıklarında da oyunu çok geride kabullenmeyip (savunma bloğumuzu kalemizin 25-30 metre uzağında tutup) arkaya atılan uzun topları riske ettiğimiz savunmamız başarılıydı ancak başarılı olması
beşiktaş'ın yerleşik hücumdaki acziyetiyle de bire bir bağlantılıydı.
ve yine skor 1-1'ken savunmadan çıkışlarımızda pozisyonlarda
sergen yalçın'ın uyarılarına rağmen agresif bir ön alan presi yapmayı geçtim, katı bir 2. bölge presi bile görmedik.
bütün bu saydıklarımın en temel sebebi
beşiktaş'ın 2025-2026 sezonu itibariyle büyük takım hüviyetinden çok uzak bir noktada olması.
sergen yalçın maç sonunda değişmesi gereken alışkanlıklardan bahsetti. kesinlikle değişmesi gereken çok alışkanlıkları var. şu halleriyle öndeki yetenekli oyuncularıyla derbilerin çekinilen takımı olmaktan öteye gidemezler. bu oyunları onlara yine kasım'da fiilen havlu attırır, sezon sonunda da 20 küsür fark yemiş olurlar (biz önceki sezonlardaki standartlarımızı yakalarsak).
