676
gol yollarındaki beceriksizlik mi dersiniz şanssızlık mı her neyse kıramadığımız bir başka maç. maçın hakkı kesinlikle mağlubiyet değildi.
677
jelert varya jelert biraz üstünde durulsa olacak. kaan ve berkan'dan daha faydalı olacak. maçın genelinde çok da kötü oynadığımızı düşünmüyorum.
678
son oluşan tabloda yanılmıyorsam midtjlland yahut alkmaar ile eşleşiyoruz.
679
bu yenilgi okan hocaya yazar. berkan ve kaan ile bek olmuyor bunu artık göremiyorsa ben hiçbir şey söylemiyorum. kaç haftadır ilk yarıları çöpe atıyoruz.
680
ajax'ın 1.39 gol beklentisi ile iki, bizim 3.22 gol beklentisi ile bir gol bulduğumuz maç. kendimi bildim bileli galatasaray maçları izlerim. bu seneki takım kadar gol atmada kabız, gol yemede ise ishal bir takım görmedim. çok gol kaçırıyoruz, çok şans tepiyoruz. ve bununla beraber de saçma sapan goller yiyoruz. işimiz bu şekilde çok zor.
681
galatasaray'ın tez zamanda uefa avrupa liginden eleneceğini işaret eden maç. cezalı duruma düşen torreira, sara, osimhen sahadaki takımın %60'ını teşkil ediyor. çok yazık oldu.
682
nasıl defans yapılırın dersini aldığımız maç oldu. adamlar bizi 2. yarıda kanatlara mahkum ettiler, boş orta açtırmadılar, içeriye gelen her topu aldılar. sonuç olarak biz 2-0 önde olsaydık en iyi ihtimalle 2-2 biterdi.
2 tane çapsız gol yedik. başka bir şey yok aq yenildik. barış ve sara dışında oynayan yoktu. osimhen ilk yarıda 2 net pozisyon kaçırdı, 2. yarıda batshuai dönen topu uzaya yolladı. bir tane de osimhen içeri çevirmedi. bu deplasmanda 4 gol şansı buluyorsan atacaksın. daha ne kadar bulabilirsin ki? senin kaçırdığının aynısını adamlar attı ve maç bitti.
683
maçı bitirdiğimiz onbirle bu sezon 3 5 maça çıkmış olsaydı herhalde budan daha kötü bir sonuç olmazdı. kadroyu bu kadar daraltmak kusura bakma sana yazar hocam. şimdi transfer bitmeden 3 takviye yapsak takıma ne olacak belli değil, yine 13 14 kişilik rotasyonla oynayacaksak, değişiklikler 10 dakika sürecek, girenler 80 de 90 da girecekse bir anlamı yok.
684
hazırlık maçına çıkmış kiev'den sonra olursa ekime tadında maça çıkmış ajax'ın da neşesini yerine getirdiğimiz, yazık oldu şu fikstüre serisinin son maçı.
685
toplam 28 şut çekip 2,71 xg'ye rağmen (rakibinki 12 şut 1,44xg) kaybettiğimiz maç. öncelikle yediğimiz goller aşırı kolaydı. bu kadar kolay gol yiyerek maç kazanmak çok zor. öte yandan hatırlatmak istediğimi bir şey var. bu mağlubiyet ile değil geçen haftaki dinamo kiev ile gitti ilk 8 şansı. o maçta iki puanı bırakmasak o bile yetecekti bize ilk 8 için.
686
sezonun geri kalanı için fener balı diliyorum. yürüyen yunus ve mertens ile bu kadar zaten ilk 8'i de haketmedik. osimhen gene bolca kaçırdı adamlar attı. geçmiş olsun domestikten devam.
687
ajax'ın baştan sona kadar oyunun hakimi olduğu maç. rakibe skor üstünlüğünü verdikten sonra ajax'ın bilinçli şekilde oyunu geride kabullendiği bölümü iyi oynadık, çok kaçırdık diyerek kendimizi kandırmanın anlamı yok. bilinçsizce açılan kenar ortalarından başka bir şey göremedik.
hücumda topu at osimhen'e bir şeyler yapsın mantığı devam ediyor son zamanlarda olduğu gibi. seviyesi yükselen maçlarda forvet arkasında 38 yaşındaki mertens'i tercih edip bir de ortasahada iki oyuncuyla karşılamada savunamayacağını bir türlü anlayamadı okan hoca. bu maçın sonucunu baskı kalitesı belirledi; geriden pasla çıktığı zaman rakibi yeteri kadar bozamadık. geçmiş avrupa maçlarında üçlü savunmayla daha derli toplu gözüken takımın berkan ve kaan'la dörtlü çıkmasının akla sığar bir tarafı da yoktu zaten.
688
bitiricilik ve kadro zafiyeti. başka da bir şey değil.
defalarca gol pozisyonu yarattık. beceremedik. yapamıyoruz. bu kalitedeki adamlara son vuruşu da öğretmeyelim.
beklerin yok. yedek kanat forvetin yok. formu düşük ya da yorulmuş oyuncuları mecburen oynatıyoruz.
net iki pozisyon ile iki gol attılar. bitiricilik böyle olur. biz de debelenip duralım.
689
okan buruk yanıltmadı yine. rakibe göre sıfır hazırlık ve futbolcularımızın inisiyatifine bırakılmış başka bir maç oldu. oyuncular yorulunca böyle şeyler oluyor. sadece futbolcularla buraya kadar.
hakem de maşallah nokta atışı sarı kartlar gösterdi bize. osimhen, torreira ve sanchez yok playoff'ta.
kendi kendimize kaybettik. aslında yediğimiz gollere bakarsak aynılarını biz kaçırdık aslında.
ancak bunun dışında okan buruk'un en ufak etkisini göremedik. eksik olabilirsin tamam ama en azından rakibe göre bir planın olur. hiçbir şey göremedik. duran top bile çalışmamışız. attık içeriye bakalım ne olacak. verdik barış'a hadi yürü aslanım. attık osimhen'e, göreyim seni aslanım. maç boyu barış güreşti resmen. tek başına. barış olmasa hiç taşıyamayacağız topu.
resmen 80'ler futbolu oynadık yine sahada.
maçta bir ara tuvalete gittim geldim. sonra dedim kırmızı kartlar görüp 9 kişi kaldık galiba o sıralarda. öyle bir dağınıklıktı.
ajax'ta hiçbir şey yoktu aslında. kendi kendimize kaderi belirledik.
aslında 3 eksiğimizi düşününce playoff'a kalmak iyi oldu diyebiliriz ama az veya midtjylland'tan birini geçebilir miyiz emin değilim.
bence bizim için avrupa ligi bitti. çünkü sadece futbolcularla anca buraya kadar gelebilirdik. bundan sonraki aşamalarda teknik direktörün becerisi belirleyici olur. bizimkinde bir şey yok. anca kaliteli futbolcularla süper ligde şampiyonluk elde ederiz.
690
ajaxın şu oynadığı futbolu biz ramsparkta ajaxa karşı oynasak ve 2-1 kazansak kaos çıkardı kaos. ajaxın bu akşam kaçırdığı 1 gol hatırlayan var mı? yok çünkü öyle bir şey yok. 2 kere yarım yamalak gelip 2 gol çıkarttılar. her yediğimiz atağı gol yiyerek savuşturuyoruz. takım kazanmak için mücadele etti evet az üretse de çabaladı ama her gelinen gol olmaz ki yeter artık ya. twente beşiktaşa karşı dünyaları kaçırıyor. midtjylland 6 pastan dışarı vuruyor bize adam içeri 1 top atıyor berkandan sek rakibe gel önüne düş düzgün vuruş gol. çok sinirliyim bilgisayarı kıracağım.
691
oyuncuların tarif edilen oyuna inancının olmadığının göstergesi olan maçlardan biri daha. muslera 2. golden sonra değişiklik yapılmamasını protesto eden hareketler yapıyor, yunus'un umurunda değil okan'ın değil, davinson sabote edercesine oynuyor nelson kenarda ne düşünüyor acaba, mertens haftalardır yürüyor yusuf yok oluyor, dünyaca ünlü isimler futboldan soğuyor takımdan giden asla dönmek istemiyor giden gittiği yerde mutlu, galatasaray futbolcu öğütme takımına dönüyor, osimhen bile ne hale geldi. sara, torrera 90 dk harap oluyor çünkü mertens ile 10 kişiyiz sürekli üstelik yedekleri de yok her maç dk 65 takım bitiyor ama sürekli aynı oyunu oynama derdindeyiz hangi oyunsa o beceremiyoruz da. çok sıkıldım oynadığımız futbola benzemeyen bu varyasyonsuz kurgusuz şeyden ve sürekli aynı ezberi yürütmeye çalışan kişiden.
692
farioli ajax'ına etten duvar ördüren okan buruk galatasaray'ına sonsuz teşekkürler…
alınlarınızdan öpüyorum ve sağ salim dönün. yolunuz açık olsun, önümüzdeki maçlara bakacağız ama nasıl bakacağımıza yönetim karar versin. eksikleri dile açık açık getiren okan buruk'un alamayacağı kupa yoktur. son 16 turunda intikama yeminli ya manu ile ya da tottenham ile karşılacağız. bunu da okan buruk düşünerek susmaya ya da konuşmaya karar verecek.
694
çok sinirliyim. halı sahada yenmeyecek goller yiyiyoruz hala. gol yemeden bırakın bir maçı bir devre bile geçirmeyi bilmiyoruz. rakip young boys gibi oynadı. kalıplı bir pivot brobbey'i duvar gibi kullanıp kalemize gelmeye çalıştılar. yine çok yavaş oynadık. çok tahmin edilebilen bir oyunumuz var. çok demode bir oyunumuz var. mertens çok yorgun ve durgun, sara'nın da maç temposunda eksik var hâlâ. hal böyle olunca da merkezden pek üretemedik. kanatlardan gelmeye çalıştık. osimhen'e çok top geldi ama bugün o da iyi değildi. kısacası ajax % 60 ile oynayarak ve maç içinde en iyi oyuncuları sakatlanmasına rağmen bizi rahatça yendi. çok ama çok üzgünüm. abdülkerim'in yerine daha hızlı, mertens'in yerine daha diri, muslera'nın yerine ayağı daha iyi ve daha genç oyuncular alınmalı. bir de zahmet olacak ama bir tane sağ ve sol bek bulunursa iyi olur. bekler uçup kaçmasa da olur, orijinal mevki oyuncusu olsunlar yeter. artık ziya erdal'a bile razı olacak seviyeye getirdiler şu takımı.
695
ergene velimeşe s.k. ile oynamışız da kaybetmişiz hissi veren maç. ben kaçan golleri sayamadım iki metreden tribüne vurulan pozisyondan sonra. takımda icardi olmadığında akıl almaz bir bitiricilik sorunu baş gösteriyor. yunus'un penaltı almayıp bomboş kaldığı pozisyonda ezberden bir kesme vuruş yapmaya çalışması neydi beyler? anlayan beri gelsin? neden öyle bir fantezi denedi? neyin ezberiydi ki o? osimhen'in kaleciyi geçip imkansız yerden kaleyi denemesi neydi? oradan da deneme abi artık. bir bas topa. sakin ol ya. ajax neredeyse oynamadan iki gol attı. neden çünkü sakinler. ne yapılması gerekiyorsa onu yaptı adamlar. önü açılınca vurdu, müsait değilse durdu geriden gelene oynadı, gerekirse pozisyona girmedi ama gereken neyse onu yaptılar. baktılar güçleri belli savunma yaptı adamlar. peki bizdeki bu aşırı paniğin sebebi nedir? neden bir saniye beklememek? arkadan kim geliyor diye bakmamak? ajax'ın ilk golünde sırtı dönük santrafor geriden gelenlere imkan yaratmak için yerlere düşüp topu dürtüyor. yani amacı direkt alıp gole gitmek veya hemen şut atmak değil. bazı şeyler işte bu kadar basit. zor olanı yapıp basit olanı yapmıyoruz. denizi aşıp derede boğuluyoruz. mertens'in tüm hücumcuları alıp özel ders vermesi lazım. bi' sakin olun beyler demesi lazım. bak bir etrafına bak. kafanı bir kaldır da alternatifi de düşün. bomboş pozisyonlar kaçtı ya. saç baş kalmadı maçı izlerken. 2-7 bitmesi gereken maçı 2-1 kaybettik. gol kaçırma hastalığı galatasaray'ın kadim hastalığıdır. tekrar hortlamış görünüyor.
697
yusuf demir ve jelert'in oyuna girmesiyle oyunumuzun 'en azından' bariz şekilde hızlandığını tek fark eden ben olamam. kaan ayhan son derece profesyonel, berkan kutlu da kapasitesi oranında iyi niyetli; ancak avrupa maçlarında gereken en önemli unsur hız/çabukluk.
teknik heyetin avrupa maçlarındaki akıl tutulmalarını artık kanıksadık. ümidim yok ama inşallah dün bazı şeylerin farkına varmıştır okan buruk.
698
bu maça kuralar çekildiği andan itibaren bir çoğumuz 0 puan yazmıştır. zaten ilk 8 fırsatının bu maça kalmasıyla ilk 8'de olamayacağımızı anladım. çünkü ocak şubat aylarında takım sanırım antrenman programlarından olsa gerek bocalıyor. kısıtlı ve dar kadronun dinlenmeden sürekli oynaması ile de son 4-5 haftada yorgunluklar gözle görülür şekilde belliydi. ilk 8'i bu maçta kaybetmedik, grup aşamasında rfs, malmö ve en acıklısı olan kiev maçında kaybettik.
skoru koruyamadığımız, bulduğumuzu atamadığımız ve kolay fırsatları değerlendiremediğimiz için bugün bu haldeyiz.
699
okan hoca maç önü berkan'ın ayağını kullanacağımızı söyledi oyun kurulumunda. ben hönk diye ekran başında kaldım. bu maça çıkan 11 içinde en kötü ikinci ayak berkan. nasıl kurulumda kullanacağız diye düşündüm ki zaten kullanamadık.
daha maça çıkarken beksiz çıkma hatası yaparak maçı riske ettik. oynarken de gördük ki kaan orta saha çizgisini geçince panikliyor. rakip koşularına karşılık veremeyeceğini bildiği için geri geri kaçıyor. tandemi üçlüyor mu diye düşündüm ve sadece bir kere o şekilde dizildi takım. alakasız bir korkaklık. ajax ise gördüğüm kadarıyla defansı berbat, kademe hataları yapan, hamlelerde geç kalan bir takım. biz de bir o kadar ağır oynadık ve oyunu terse yönlendiremedik. değişiklikler geç oldu, sistem geç değişti. golü de çok geç bulduk. elimize fırsatlar da geçti aslında. ancak bu maç böyle mağlubiyet ne hocaya ne takıma yakışmadı. maçı izlerken sürekli ajax'ın ne kadar eski formundan uzak olduğunu düşündüm. fakat bir plan dahilinde oynayan onlardı ve biz bu planı ne bozabildik ne de kendi planımızı sahaya koyabildik.
çok can sıkıcı bir mağlubiyet.
700
ruhsuz oyunumuz, bile bile lades formasyonumuz, plansız programsız hareketlerimiz, saçma transfer politikamız, hocamızın inadı falan hepsi konuşulacak, konuşulan konular.
ne olursa olsun play-off'ta bu takım. gereken eklemeler yapılacak, yapılmak zorunda. toparlanacaklar, kaldıkları yerden devam edecekler. takımımızın üzerine düşen bu. hocamız da kafasındaki dağınıklığı aşacak, inadından vazgeçmek konusunda bir adım atacak. eldeki rotasyonu genişletecek, genişletmek zorunda. jelert de, nelsson da, yusuf demir de bu rotasyona girmek zorunda. eyüp aydın da. üç kulvarda mücadele eden bir takım bu kadar dar ekiple oynayamaz. formsuz oyuncular inatla forma bulamaz bu takımda. hele ki yunus'un penaltıyı yediği o pozisyonu sineye çekemiyorum. bu resmen mental çöküştür. sen profesyonel bir futbolcu olarak ne yapıyorsun arkadaşım? derdin ne? şimdi söyle o menajerine bulsun sana yağlı kontratını.
amaaa bir konu var ki anlam veremiyorum. bu uefa'nın maçlarımıza atadığı hakemlerin dangalaklık seviyesi ne olacak böyle ya? osimhen ve sanchez'in kartlarına itirazım yok ama torreira neden sarı kart gördü? o pozisyon net fauldü zaten adam zahmet edip var'a bile gitmedi, çağırmadılar da. ama cart diye yapıştırdı torreira'ya sarıyı. şiddetli itiraza kart göstermeden önce bi pozisyonu sorsaydın bari be adam. ajax futbolcuları ise hiçbir müdahalesinde kart görmedi, kartı geçtim uyarı bile almadı.