resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:84
Uyruk:Türkiye
  • 6302
    iktidarin ve fenerbahce lobisinin gondermek icin elinden geleni yaptigini bosuna soylemedik. yavas yavas hersey oturuyor. yeni yonetim herkesle barisip körler sagirlar bir birini agirlar moduna girecek. butun galatasaray düşmanları kendisinden ölesiye nefret ediyor hala bu adamin carpitilan iki cumlesiyle şike sürecinde fenerbahçenin yanında olduğunu söyleyebilecek organizmalar mevcut. bonzai sağlığa zararlıdır gençler.
  • 6308
    göte* ünal aysal yazdıracağım bunun da ederi 100 milyon desek, çatır çatır verir. aynı şeyi kola ve çoraba da yaparsak buyrun 300.

    bu işler aynen böyle oluyor canım.
    yoksa o psg o city bu transferleri nasıl yapıyor sanıyorsun.
    bizim kontrol ediliyor da onların edilmiyor mu ?
    etihad stadına etihad ismi ne kadara verildi bilir misin ?

    parayı verecek adam olduktan sonra o para bir türlü kayıt altına alınır kafayı yormaya gerek yok.
  • 6309
    yıllık 20 milyon dolar'a basketbol takımımıza sponsor olsa basketbolda başlattığı büyük atılımı tam manasıyla devam ettirmiş olur. ergin hocaya ve takımımıza avrupa şampiyonluğu yakışır. milyarlarca dolar servetten bahsediyorsak 20 milyon dolar pek kaideye alınacak rakam değil. adamın parasının aylık faizi o kadardır heralde.
  • 6310
    kendisi yardim etmeyi degil borca sokup kulubun anasini bellemeyi daha iyi bilir. hala neden para vermiyor diye tartisiliyor burda. ulan bu adam bizi bogazimiza kadar borca sokup ilk donemecten kacip gitmis hala bu adamin yardim etme ihtimali konusuyor. komik desen komik bile degil olsa olsa trajedik.

    edit: en ofsaytlara kafadan girmis iki saatte. bunu ofsaytlayanlar dün gece bizim takim neden yedi kişi aq diyordu. sahiden neden yedi kişiyiz acaba beyler ha?
  • 6311
    parasını direkt cebinden çıkarıp kulübün hesabına yatırmasına gerek yok. sponsorluklar bunun için var. galatasaray'a sponsor olursun, tesislerine sponsor olursun, şorta reklam verirsin. bu işlerin bir üst sınırı da yok. bunu ölçecek bir merci de yok. dilediğin tutarda sponsorluk anlaşması imzalayabilir yani.

    çok isterse kulübe ekonomik bir katkı sağlayabilir tabii ama bu kendi tercihidir.
  • 6312
    kendisinde, bahsedilen 1 milyar doların birkaç katı servet vardır.

    kendisi, galatasaray'a başkan olduğunda da:

    "paralı başkan olarak gelip takıma dışarıdan para sokmak niyetinde değilim, bu galatasaray'a iyilikten çok kötülük olur, eleştirdiğimiz adamların durumuna düşeriz, galatasaray kendisini döndürecek kadar büyük bir camia, biz bunu ortaya çıkarmalıyız." demiştir.

    yine kendisinin başkan olduğu dönemde galatasaray'ın dışarıdan ya da aysal'ın cebinden para girişi olmaksızın nakit sıkıntısı çekmeden yoluna devam ettiğini vurgulayalım. adnan polat gittiğinde gelirlerin çoğu 3-5 sene arasında tahsil edilmiş ve harcanmıştı.

    denizbank'a yüklü olmak üzere pek çok bankaya kredi borcu ve temlik mevcuttu.
    ancak aysal, aynı durumda kredibiliteyi artırdı, sermaye artırımıyla kulübe sıcak nakit girişi sağladı.

    adam savunmak değil niyetim, işin ekonomik yönlerine subjektif bakmak.
    suçlu aranacaksa, stat yapımında ve sonrasında bizi hükümete gebe duruma getirip tüm ileri tarihli gelirleri harcayan polat yönetimi sorgulanmalı.

    telekomdan stat isim hakkı parası, forma reklam parası ve locaların 3 yıllık gelirini peşin alıp harcadığını unutmayın.
  • 6313
    2000 yılından beri kulüpte görev yapmış en başarılı başkandır.
    sportif olarak, maddi olarak, vizyon(söylem) açısından ve bence en önemlisi olan galatasaray başkanlık makamını hakkıyla temsil edebilmek açısından bu böyle. bunu kabul etmeyen arkadaşlar niye kabul etmiyor ya da kabul etmek istemiyor bilemiyorum. fatih terim'le geldi başarılı oldu yoksa olamazdı diyenler haklı olabilir. ama terim'i aysal getirdi bu değişmez heralde. şunu unutmamak gerekir aynı terim, adnan polat'ın teklifini kabul etmemişti. demek ki mesele salt terim'den ibaret değil. öyle ki sadece futbol için olay böyle. diğer spor dallarında kazanılan başarılar neden küçümseniyor ya da önemsenmiyor anlayabilmiş değilim. basketbolda kazanılan başarılar ortada. şu başlık altındaki en büyük sıkıntı şudur; ünal aysal kulübü inanılmaz bir borca soktu. yalan. aysal kulübümüzü son 15 yılda kendinden önce gelen hiç bir başkandan fazla borca sokmamıştır, veriler ortada. bunu iddia edenler ya yalan söylüyor ya da bilmiyor bu çok belli. borç olayı dolar cinsinden böyle tabiki, türk lirasına vurduğunuzda 1,5 katına çıkmıştır doğru. aysal geldiğinde dolar 1,6'ydı tabiki anlayana. fakat kulüp dolarla ve euro ile dönmekte arkadaşlar borcu da ödemeyi de böyle yapıyor kulüp. bunu anlamak için en basitinden kaç futbolcumuz döviz ile maaş alıyor bakmak yeterli. son genel kurul toplantısında da çıktı anlattı. hiç bir genel kurul üyemiz veriler için; öyle değildir aslında bakın şöyledir diyemedi. anlatılan en büyük hikaye şu; çok para kazandırdı ama hepsini yedi bitirdi. bu arkadaşlardan biri de çıksın bana anlatsın para harcamadan nasıl başarılı olunuyor. bir anlatın da ben de anlayayım. terim transfer yapmadı mı? mancini ve prandelli transfer yapmadı mı? hamzaoğlu yapmayacak mı? yapılan başarısız transferlerde en az suçu olan başkandır bence, çünkü alınacak oyuncuyu başkan belirlemiyor. bunun dışında en çok eleştirildiği noktalardan biri de selçuk ve burak'ın sözleşmesinin uzatılması. hataydı tabiki. fakat koskoca galatasaray 2 oyuncuya zam yapmakla batmaz arkadaşlar. yine söylüyorum hataydı tabiki. fakat hata yapmayan başkan var ise yarın bulun getirin kulübün başına geçirelim bizde kurtulalım galatasaray da arkadaşlar. terim sürecine hiç değinmek istemiyorum, zira herkes neyin ne olduğunu biliyor. futbol takımı için devraldığı kadroyu bir hatırlayın. çoğu arkadaşın deyimiyle bırakıp gittiğindeki kadro şimdi şampiyonluğa oynuyor, inşallah da şampiyon olacak. teknik direktör seçimlerinde ise son seçimi hariç başarılıydı bence başkan. mancini başarılıydı demiyorum fakat aysal o sene de istediğini aldı. bütün bu çerçevede bakarsak ben aysal'ı özlüyorum arkadaş. 2000 yılında kupa alındıktan sonra ünal aysal gelseydi kulübün yapacağı sıçramayı düşünemiyorum. o zamanki yönetim o kupayı bile pazarlayamadı, kullanamadı. koskoca şampiyon takımı bir asya turuna çıkarmak bu kadar mı zordu o dönem bilemiyorum.sonraki her yönetim borcu arttırarak gitti. kulübün borcunu en az arttıran aysal'dır. umarım kendisi gibi başka biri kazanır mayıs'ta seçimi. böyle adamlarla başarı gelir, başkalarıyla değil.
    verdiği sözü tutan eski galatasaray başkanı;
    (bkz: başarı,başarı,başarı)
  • 6314
    1 milyar servetim var, ben çalışayım çabalayım sonra taraftar gözü ile 3-5 yüz milyon külübe vereyim, vereyim ki külüp borçtan kurtulsun diye.

    meşhur aig hisseleri vardı, bana bunları al dediler, almazsan batarız dediler, ben bunu aldım sonra külübüme verdim evet 10 milyon dollar parada kazandım, ama bana suçlamalarda bulundular " efendim, ünal aysal galatasaray'ın sırtından para kazandı " dediler, neyse.

    sonra yıl 2011 külüp bitmiş, batmış her spor branşı neredeyse iflas etmiş, hatta futbolda uefaya katılıyorsak başarı olarak görülmekte, basketbol mu ? taraftar unutmuştu durumu, rakiplerimiz arayı o kadar açmıştı ki bana başkan ol dediler, zaten hedefimde vardı ve bende oldum kabul ettim, rekor oy ile başkan oldum.

    ilk icraatım futbol takımına fatih terimi getirmek oldu, futbol takımına redezayın yaptık, mağlumunuz o sezon 16 tane rakibimiz şike yaptıkları için yakalanmış hatta fenerbahçe başkanı hapiste,beşiktaş yöneticisi,teknik direktörü hapiste,futbolcular hapiste yani alayı şike yapmış, futbol federasyonu bu duruma birşey uydurmak için süper final diye uyduruk birşey getirdi neyse o sezon 10 puan farkla ligi önde bitirdik, sonra süper finalde bu puanlar yarı yarıya indi, puan farkı 5 oldu, alayını yendik şampiyon olmamız için fenerbahçenin stadında fenerbahçe ile en kötü berabere kalmamız gerekiyordu, neyse maç berabere bitti şampiyon olduk, sahada kutlama yaptık.. taraftar sahaya daldı, stad cevresinde polis ile çatışmaya girdi hatta benzin istasyonunu yakıyorlardı ki polis otolarını kundakladılar neyse bizim kupayı vermemek için ışıkları söndürdüler, ben dedim rahat olun kupayı almadan gitmyecez, futbol federasyonu felan " efendim kupayı stadınızda " alın dedi, bizim apo ise bb'ı aramış o da emir vermiş ve kupayı aldık. neyse ben o apoya zaten kıl oluyorum ya o ayrı mesele.

    sonra ki zamanlar gerek iktidara, siyasetçilere, rakiplere şikeçilere ayar verdiğim için pek sevilmedim, türkiyeyi değiştirmek yani özüne döndürmek istedim medeniyet,batıya açılmak istedim ama türk zihniyeti daha doğrusu ülkeyi yönetenler doğuya çalıştıkları için pek sevilmedi sonradan zaten medyadan kara propaganda yapmaya başladı bana gel kurtar diyen heriflerde bunlara uyunca kongre kararı alarak başkanlığı bıraktım, şimdi benim yapmadığım borçlara ben yapmışım gibi anlatılıyor ! anlatanlar ise borç yapanlar.

    bir ünal aysal böyle geldi aslında. daha diğer şübelere girmedik, 7 şübe ile şampiyonlar ligine katıldığımızı anlatmadım daha.

    unutmadan; fatih terim ile sorun vardı ben güneye tekneye gittim kafa dinlemek için sonra 2 saat sonra televizyonda gülümseyerek bize düşman olan tüpçü ile imza atıyordu milli takımının başına geçmek için oysa ben ona 4 maç demiştim zannedersem bb emir vermiş gene, ya belçika da kral var ama türkiyede padişah varmış bir türlü alışamadım neyse.

    edit:

    neyse basketbolda rakipler milyonlarca yatırım yaparken biz ise kısıtlı imkanlarla şampiyonluğu ve avrupayı zorluyorduk, sonunda erkeklerde 37 maç yenilmedik şampiyon olduk, ergin ataman gibi bir galatasaraylıyı külübe getirdik, yaptık avrupada bayanlarda şampiyonlar ligi şampiyonu olduk hemde fenerbahçeyi yenerek, ne koymutur ama onlara değil mi ama.

    edit2: marka değerine çok önem verdik, öyle ki dünyada ilk 20ye girdik bunu başardık.
  • 6315
    efendim bana dediler ki orta saha oyuncusu istiyoruz, oyun kurucu olsun yabancı ama kariyerleri felan olsun, listede diego,kaka,sneijder gibi isimler var, o zamanlar teknik hoca fatih terim, ilk istediği bitmiş kaka, kaka gibi para istedi, diego'yu ben istemedim, hani futboldan anlamam dedim ya ama sneijder'dan anlarım dedim, gittim milanoya interin o zaman ki başkanı moratti ile bir akşam yemeği yedik, 1 hafta sonra kap'a bildirdik, televizyonlarda alay ediyorlardı alamazlar,edemezler,getiremezler çünkü sneijder olum bu boru değil, arabada mercedes,bmw varsa, sneijder bentley,rolls royce'dur neyse sneijder'i getirdik, türkiye inanmadı, hatta o sezon yaz transfer döneminde fenerbahçe ile ismi anılıyordu sonra bizim görüşmelerimiz sırasında iş başında olan fener medyası bilerek sneijder'a fenerbahçe ile görüştün mü dedi oda güldu sadece *
    wesley geldi,hollanda inanamadı, avrupa basını,dünya basını günlerce bu transferi konuştu,hollanda bizi küçümsedi ama olsun biz onlarıda mat ettik, sneijder kendisini bir daha ispatladı, yeniden doğdu galatasaray'da. bizim o zamanki hocalardan hasan, galatasaray'dan gidince televizyonda beyanat verdi, sneijder aslında bizim listemizde 4. sıradaydı diye aslında o zamanlar sneijder daha çok hırs yapıp adeta herkese kapak yapıyordu, hoş halen yapıyor ya.

    aysal sayesinde beni hagi'den sonra heyecanlandıran bir futbolcuya sahibiz, sağol başkan.
  • 6317
    kendisi de erdogan basbakan iken gorusme talep edip olumsuz yanit alanlardan.

    unutmayalim da, olayin bununla da bi alakasi yok. her olay da donup donup eski ye gitmenin bir anlami da yok.

    yapilan hareket yanlistir, herseyden once yapilma amaci yanlistir.

    edit: galatasaray taraftarinin bi ara akp ye olan oy oranini bile aciklamisti *
    neyse bu seviyelerde boyle olaylar normal de bazilari gercekten komik duruma dusuyor.
  • 6320
    kendisini biz daha çok arar 'ah ah neredesin' der dururuz dediğim eski galatasaray spor kulübü başkanı.

    neden mi, kendisi hakkında bir önce yazdığım iletide bunu genel olarak yazdım. kendisi kimseye boyun eğecek bir insan değildi. çünkü ünal aysal'ın dünya çapında bir vizyonu vardı. bu birilerinin canını sıkıyordu. yapacakları birşeyleri de olmayınca kendisini yıpratma ve karalama kampanyası başlatıldı. yok öyle, yok böyle, yok şöyle, yok sakalını keserken bir kılını kesmeyi unutmuş dendi. son söylenen ise kulübü batırmış...

    bilmenizi isterim ki ünal aysal'ın galatasaray markasına da ihtiyacı yoktu. onun zaten yukarıda da yazdığım gibi dünya çapında bir imajı vardı. biz böyle bir imajı harcadık ve elimizden kaçırdık...

    işte sonuç ortada açın gazeteleri bakın spor sayfasına gerek yok pek çok gazete güzide kulübümüzü spor bölümüne değil ana manşetine taşımış.

    (bkz: #1617552)
  • 6321
    kendisini çok arayıp "ah ah neredesin?" diyen bu güruh kimdir, nedir çok merak ediyorum doğrusu.

    ulan basket takımımız 7 kişiyle maça çıkıyor, millet hala şu adama naat okuyor, pes doğrusu.

    ayrıca, aynı ünal efendi; alp yalman'a karşı mevcut yönetimi desteklemişti, ne çabuk unutuluyor bazı şeyler anlamak imkansız. ahan da link:
    http://www.hurriyet.com.tr/.../futbol/27315662.asp

    kendisinin arkasından ağlayan ve kendilerine "biz" diyen o güruha da tavsiyem balık yesinler, hafızaya iyi gelir. şu sıralar bilhassa palamut çok lezzetli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın