resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:84
Uyruk:Türkiye
  • 8658
    amrabat 3,5
    melo 3,5
    telles 6,5+1,5=8
    dzemaili 1,3
    burak 8
    bruma 16,3+1.9= 18,2
    toplam 42.5 milyon euro..
    eleştirdiğimiz çok konu oluyor başkan ile ilgili ama ortaya iyi kötü bir değer bıraktı adam..
    bakın bu kazanılan bonservis miktarı ile çok rahat şampiyon olacak kadro kurulurdu.
    yönetimin para kazanmayı beceremediği chedjou var. satılırsa para edecek muslera sneijder sinan var..
    peki bu oyuncuları çıkartınca satıp para kazanabileceğimiz kim var?
    podolski zaten satıldı.
    belki biraz eren, linnes ve carole..
    kimse serdar'a ahmet'e garry'e bonservis ücreti ödemez şimdilik.
    telles'i sattık o parayı serdar ve ahmet'e gömdük ama hala stoper ve sol bek lazım ayrıca..
    şimdi bruma'yı satıyoruz.. o parayı da gomis ve clichy transferine gömeriz ve el ele başbaşa kalırız. bizim telles'ten gelen para ile cyprien ve delaney'i almamız lazımdı..
    bruma'dan gelen ile de karamoh diony tanguy ndombele'yi almamız lazım ama yapmayacağız. yakında para edecek bir muslera kalacak. sonra da millet utanmadan hala "ama hajroviç be kardeşim" diyecek.
  • 8215
    an itibariyle euro 3.92 , dolar 3.73 ( bu başkan ilk kez, futbolcu maaşlarını tl ye çevirdi, euro olan bazı futbolcuların maaşlarını da euro kurunu sabitleyerek maaş verdi.)

    ve balık hafızalı olmayın, kaçtı gitti demeyin arkasından. bu adam galatasaray'dan riva ve florya için yetki istediğinde vermediğimizi hatırlatırım. buna istinaden bana camia güvenmiyorsa burada durmanın anlamı yok dedi ve ceketini aldı gitti. galatasaray'ın kurtuluşunu peşkeş çekenleri, nasıl savunabiliyorsunuz bu adamın üzerinden aklım almıyor. tutturmuşsunuz galatasaray'ı borçlandırdı, velev ki borçlandırdı galatasaray'ı siz haklısınız. en azından galatasaray'ı borçlandırdığı her adam geldi topunu oynadı. o oyunla şampiyonlar liginde çeyrek final gördük, ligi domine edip 4.yıldızı aldık. şuan ki başkanın döneminde 2 tane futbolcu hiç oynamadan sadece erasmus yapıp gittiler. başka bir klüpte olsa şuan o başkanı bir saniye oturtmazlardı, en azından futbol şube sorumlusu, bir saniye oturamazdı. konuşulmuyor bile bu olaylar klüpte. ünal aysal'ın başkanlığı döneminde ve başkanlığı bırakmasından yıllar geçmesine rağmen eleştiriliyor ama malum şuan ki başkan eleştirilmiyor bile.

    kusura bakmayın ama fener medyası bile bizim başkanı eleştirmiyorsa, geçtim sucuk ekmek tayfasını yolumuz yol değildir.

    yaşınız yetiyor mu hatırlamıyorum ama özhan canaydın zamanında yaptığı yardımların yüzü suyu hürmetine konuşmayın şu adam hakkında artık veya şike sürecinde durduğu duruştan dolayı konuşmayın ya da fenerbahçe maçında takımı sahadan çekebilecek omurgası ve galatasaraylılık duruşunu koruduğu ve bugün bizim başımızı dik yürüttüğü için bile sessiz kalabilirsiniz, beğenmiyorsanız dahi. benim için her zaman yerin çok ayrı olacak. her şey için çok teşekkürler ünal başkan.

    not: komisyon olayları ve galatasaray'da hırsız var dediğimiz günlere el birliği ile geldik. ünal aysal zamanında, başkanın kendi isteği ile galatasaray'ın bağımsız denetçiler tarafından denetlendiğini (ernst & young firması) şuan ki dursun başkan yönetiminin şeffaflıktan çok uzak olduğunu hatırlatırım. saygılarımla
  • 9116
    fatih terim den sonra roberto mancini gibi bir ismi takımın başına getiren, şampiyonlar liginde real-juventus grubundan çıkarttıran, sermaye arttırımı engellenen ama buna rağmen borçları tl'ye çeviren, 2014 yılını 2.bitirilmesine rağmen cl'ye direkt katılan takımın şampiyon olmamasını başarısızlık olarak görüp, herkesin %100 destek verdiği italya milli takımı teknik direktörü prandelli'yi getiren, telles'i bulup getiren, 2015 yılında 4.yıldızı takan takım eseri olan eski başkanımız.

    tamam fatih terim'e tam destek veriyoruz ama tek taraflı suçlayıp, eski konuları deşmeyelim artık.
  • 8216
    --- alıntı ---

    "26 ağustos'tan beri bana medyada yapılan saldırıların, ne yazık ki camiamızda da karşılık bulmuştur. sizleri dikkatlice dinledim ve bana karşı yapılan operasyona dahil olmuşsunuz tebrik ederim"

    --- alıntı ---

    6 aralık 2014 galatasaray olağanüstü genel kurul toplantısında bunları söyledi ve gitti, gidişi bile özeldi. buruk, kırgın ama gururlu, kendisinden emin. ne haliniz varsa görün dercesine...

    ayrıca kendisine verilmeyen riva ve florya izni dursun aydın özbek gibi bir çapsıza verildi. galatasaray'ın geleceği birilerine peşkeş çekildi.

    biz hala transfer konuşalım, neyse yazdıkça moralim bozuluyor...

    (bkz: dolar kuru/#2095009)
  • 7994
    şu an kendisi galatasaray başkanı olsaydı borç batağında sürünüyor, saçma sapan teknik direktörlerle zaman kaybediyor olurduk.. şaka lan şaka. biraz sizin gibi düşüneyim dedim vallahi diyecek bir şey bulamadım. bu ülkede başarılı olan herkes gibi ünal aysal da cezasız kalmadı. kendisini başkanlıktan edenler inşallah rahat uyuyamıyorlardır şu an.
  • 9550
    deflasyon:genel olarak piyasada fiyatların belirli bir zaman aralığında sürekli düşüş göstermesi durumudur.

    enflasyon:fiyatlar genel düzeyinin sürekli ve hissedilir artışını ifade eden bir durumdur.

    katma değer: bir üretim sürecindeki çıktı ile girdi arasındaki farktır.

    yukarıya üç basit ekonomi terimi bıraktım. bu bilgiler ünal aysal'ın neden büyük başkan olduğunu açıklamakta kullanılacak.

    baştan söyleyeyim ekonomi bilgim zayıftır. eksiğim, hatam olursa düzeltebilirsiniz.

    ünal başganı başarısız bulan arkadaşların en büyük argümanı borçların artması ve başarısız genç oyuncu transferleri.

    https://tr.m.wikipedia.org/...%C3%BClkeler_listesi

    linkte ülkelerin dış borçları var.

    ülkemizde öcü olarak görülen enflasyonve cari açık aslında korkulacak birşey değildir. tabii ki doğru hamlelerle korkulacak birşey değildir. eline geçen sıcak parayı betona-demire* gömersen enflasyondan ve cari açıktan korkmalısın. ancak mevcut parayı katma değer üretecek yatırımlarda değerlendirirsen korkmana gerek yok. peki ünal aysal ne yaptı da bu takıma katma değer sağladı.

    -bruma
    -telles
    -burak

    bu isimler yaptığımız yatırımın karşılığını direkt olarak aldığımız oyuncular. ben aklıma gelen bir kaç ismi yazdım.

    -muslera
    -drogba
    -sneijder
    -melo
    -hamit

    yukardaki arkadaşlar ise sportif başarıyla birlikte kulübün kasasına giren para ile katma değer sağladılar.

    işin özeti; kulüp sportif anlamda büyürken borçları da büyüdü. ülkelerin dış borçlarını barındıran link tam da bu noktada devreye giriyor. dünyanın hemen hemen her yerinde borçlanarak büyümek normal karşılanır.

    gelelim deflosyana.

    almanya geçtiğimiz günlerde %3 negatif enflasyon açıkladı. bu olay ekşisözlükte çok muteber bir olaymış gibi karşılansa da, lakin ki öyle değildir. pandemi süreci ile birlikte kdv'de yapılan indirimler, piyasadaki durgunluk sebebiyle bu deflasyon dediğimiz olay meydana geldi. akparti hükümetinin ilk yıllarında rahmetli kemal unakıtan alın verin ekonomiye can verin sloganıyla çözüm bulmaya çalışmıştı.

    bu deflasyon dediğimiz olay bizde nasıl tezahür ediyor.

    fatih terim gibi bu ligin bugunu bulmuş bir hocayla birlikte göreve gelen mustafa cengiz yönetimi, şampiyonluk gelirleri ve şampiyonlar liginden gelen parayı betona ve katma değer üretmeyen yatırımlara gömdü. nakit para buhar olurken elde topçu da kalmadı. para kalmayınca çareyi görece düşük kalite ya da kaliteli olsa bile konfor alanından çıkmayan oyuncularda buldu.

    bizim oralarda yiğidi öldürseler de hakkını teslim ederler. ünal aysal bu takımın başına gelmiş en kıymetli şeylerden biridir. bir vizyonu vardı. galatasaraya bakışı annemizin ligi ve süt kupasından ibaret değildi.

    eyyorlamam bu kadar
  • 10235
    muslera, ujfalusi, melo, elmander, sneijder, drogba gibi oyuncuları getiren başkan. fm veya fifa kariyeri dışında %100 isabetle transfer yapabilen varsa aysal'a ilk taşı o atsın. yanlışları ve hataları elbette vardır. ancak sadece yanlışlar ve hatalar üzerinden vuracaksak fatih terim'i de 2. dönemi, amrabat, dany nounkeu gibi transferleri yüzünden vurup değersizleştirmeye çalışabiliriz.

    ünal aysal'ı dursun özbek'le bir tutmak fatih terim'i yılmaz vural'la bir tutmakla aynıdır.

    edit: belirtmekte fayda var ki; salih dursun, ontivero, endoğan, burdisso gibi transferlerin maliyeti tek başına bir tane belhanda etmiyor.
  • 9446
    kulubu iflas ettirdigi soylenen eski baskanimiz.

    bu adam bize gelmeden iki sene once ballon d'or adayi olan 28 yasindaki sneijder'i 7 milyon euro bonservisle transfer etmistir. didier drogba'yi bedelsiz kadroya katmistir. bugun dunyanin sayili sol beklerinden biri olan alex telles'i o potansiyeldeki bir futbolcu icin cuzi bir miktara ilk ciktigi kulupte bulup transfer etmistir. bize geldigi sene oynadigi u-19 dunya kupasinda turnuvanin gol kralliginda 2. olan bruma'yi almistir. genel olarak vizyon transferleri yapmistir. unal aysal bazilari tarafindan yerli futbolculara yaptigi kontratlar yuzunden elestirilir. baskan oldugu donem yabanci serbestisini savunmus ama bu talebi katiyen kabul gormemistir. bu sebeple de burak yilmaz/selcuk/tarik camdal gibi kisilerle bugun icin artik yuksek olan kontratlar imzalamak zorunda kalmistir. kulubu batiran bu tarz transferler degil, maicon/belhanda/feghouli/mariano gibi yasi gecmis ve potansiyeline coktan ulasip dususe gecmis yabancilar harcanan astronomik rakamlardir.

    fatih terim konusundaysa tek bir hatasi vardir. yildirim demiroren denen tupcuyle kapali kapilar arkasinda gorusen de, kader birligi yapan da fatih terim'dir. bunlarin hicbirinde aysal'in kusuru yoktur. ve terim'i gondermekte de sonuna kadar haklidir. haksiz oldugu tek nokta fatih terim'in bu haberi takim ile antrenmandayken almasidir. hocanin gonderilisi bakimdan etik olmamistir. onun disinda unal aysal galatasaray'in yolu siyasilerce kesilmis efsane baskanidir.
  • 9811
    temcit pilavı gibi tekrarla kulübü batırdığı iddia edilen efsane başkan. bu yönelim, büyük bir yanılgının eseri olarak maalesef belirli bir grup taraftarın diline pelesenk olmuş vaziyette…

    ünal başkanın, galatasarayımızı demoklesin kılıcı gibi kulübün başınının üzerinde sallanan aig hisseleri belasından kurtardığını unutuyoruz. hatırlatalım, kulüp elden gidiyordu beyler.

    şöyle bir o dönemlere doğru bir zaman yolculuğuna çıkalım…

    federasyon başkanı aynı bugün olduğu gibi galatasaray kompleksiyle yoğrulmuş bir camianın eski başkanı. biz zafer kazandıkça, bugün galatasarayın önünü nasıl kesebilirimle yaşayan kontrolünü kaybetmiş, babasını ağlatan adama tamah etmiş bir ortam çocuğu. şike aklamaktan tut, arabacıları içine soktuğu durumdan çıkarmaya çalışan bir tüpçü. şahlanıyoruz ya, yabancı sınırıydı, süper finaldi icat üzerine icat çıkarıyor…

    bütün bunlara rağmen, duruşunu bozmayan bir başkan, kenetlenmiş bir teknik ekip ve futbolcu grubuyla olay sahasında kupa kaldırdığımın çocuklarına kadar geliyor… bütün olayı idrak eden, başkan ve aslan yürekli felipe melo duruşlar sağlam… başkan yeri geldiğinde futbol ve basketbol branşlarında avrupada kupa kaldıracak ve türkiye takımı sahadan çekebilecek ikiliye sahip durumda.

    sonrasında, demirören grubunun elinde tuvalet kağıdına dönüşmüş milliyet gazatesi (paçavrası) aleyhte yayınlara devam ediyor… başındaki zihniyeti üç kuruş para için kalemini ve şerefini satanlar çekiyor…

    https://youtu.be/PMbrTSby9CM

    kabul edelim fatih terim milli takım davasına galatasaray düşmanı yıldırîm demirörenin peşine takılmasaydı tablo gayet farklı olurdu. o yakalanan momentumla, eto’o ve ibrahimovic gibi yıldızları da galatasaray formasıyla izleyebilirdik ve ait olduğumuz yerde şampiyonlar liginde nam salmaya devam ederdik.

    başkan, muslerayı,ujfalusiyi, elmanderi, meloyu, prime selçuk inanı, prime burak yılmazı, sneijderi, drogbayı tereddütsüz teknik adamının hizmetine sundu.

    bu video 11m izlenmeyle galatasaray markasının nasıl temsil edilmesi gerektiğine güzel bir örnektir.

    https://youtu.be/gWW2NYqUHdM

    her istediği transfer yapılmasına rağmen, fiorentina’da cecchi gori, milan’da berlusconi, galatasaray’da özhan canaydın, ünal aysal, mustafa cengiz gibi başkanlarla hep problem yaşayan kim onu bir defa soralim. astını yöneten ama egosantrik problemlerle üstüyle her defasında sıkıntı yaşayan kim? şapkamızı ônümüze koyup biraz düşünelim.

    edit: sözlük adabı
  • 9356
    galatasaray spor kulubu'nun 34. baskani.

    bugun sozlukte yapilan muslera guzellemelerinden sonra aklima geldi. kendisi baskan secildiginde futbol takiminin kalecileri robinson zapata, aykut erçetin, ufuk ceylan, eray işcan ve emirhan ergun'du. secimden sonra transferle ilgili yaptigi ilk aciklama "oyle bir kaleci almak istiyoruz ki, senelerce kalemizi rahatlikla teslim edebilelim." gibisinden bi' seydi. transfer icin sadece lazio degil, muslera'nin haklarinin bir kismini elinde tutan montevideo wanderers takimiyla da anlasilmasi gerekiyordu. neticede karisik sayilabilecek bir transfer sureci mutlu sonla bitti ve tarih bize gosteriyor ki unal aysal amacina ulasti.
  • 9683
    galatasarayımıza çok yakışan, çok başka bir başkandı çok.
    bir bakmışın cnbc e ye ekonomi programına davet ediliyor, bir bakmışın cnn international da karşına çıkıyor.
    tr deki bu kokuşmuş düzenden bıkıp gitti, baktı ki birşeyleri değiştiremiyecek. final maçında takımı çekerim dedi ve hakikaten çekti. baktılar ki biz juve, bayern olucaz yabancı sayısını indirmekte buldular çareyi. çünkü ölü toprağımızı üzerimizden atıp bizi tekrar seksi klüp haline getirdi. bugün de vizyonu ve ne kadar ileri görüşlü olduğu tekerrür etti. hataları illaki oldu ama büyük resme bakınca ondan sonra galatasaray başkanı ünvanının içi doğru düzgün dolmadı.
    heh denecek ki fatih terim le kapışmayacaktı. terim ilk önce futbolcular gibi galatasarayın maaşlı elemanı olmayı, başkanlardan sonra gelmeyi hazmetmeli. fatih terim in kapışmadığı başkan var mı bir de ona bakmak lazım bu arada. italya da bile kovulma sebepleri hep başkanlarla kapışmasıdır.
  • 9115
    ''keyfinize bakın. biz buradan kupamızı alıp öyle gideriz.''

    büyük başkanın bu sözlerinden sonra kadıköy'ün karanlık ve ıslak çimlerinde kayarak kupamızı kaldırmıştık. hala bunu hazmedemeyen, kuduran fenerbahçe başkan adayları birbirine ''hayır galatasaray'a kupayı sen kaldırttın.'', ''hayır sen kaldırttın.'' diyerek suç atıyorlar. ikiniz bir de olsaydınız, kralınız da gelseydi o kupayı imparator ve büyük başkan ünal aysal orada kaldırtacaktı.

    büyük adamsın ünal aysal, büyük başkansın.

    (bkz: seni saygıyla selamlıyorum)
    (bkz: 12 mayıs 2012 fenerbahçe galatasaray maçı)
  • 6980
    şikeciye şikeci...
    ırkçıya ırkçı dedi.

    her yerde, yok mu şu düzene bir söz söyleyecek birisi derken; çıktı '' bütün ahlaki ve evrensel sportif değerlerin hükümsüz kılındığı, şikeciliğin, ırkçılığın, sokak kabadayılığının normalleştirildiği bu yeni düzende, adaletsizlik, kayırmacılık ve tff, tbf, tkf vs gibi tarafsız kurumlar şapkasının altında gelişen zorbalık bir orman kanunu haline gelmiş bulunuyor.'' dedi herkesin gözünün içine baka baka.

    ''kabadayı çetesini temizleyeceğiz!'' dedi, galatasaray taraftarı ne yaptı? terim'in kader ortağı olduğu adamın başını çektiği medya ile, aziz yıldırım'ın medyasının gazına geldi bu adama destek olmak yerine, köstek oldu!

    en başta aziz'in istemediği sermaye artırımı projesini gerçekleştirmeye çalışırken; galatasaray'ımızın içine çöreklenmiş terimci tayfanın kalemleri, muhalif yöneticieri ve aziz yıldırım medyası ''galatasaray batıyor, galatasaray avrupa'ya bile gidemeyecek, ünal aysal kaçacak'' dediler. ne oldu?

    galatasaray batmadı!
    galatasaray yine avrupa'da!
    ünal aysal kaçmadı! çıktı, mali kongrede ben buradayım hadi ne diyorsanız yüzüme deyin dedi! kimse tek kelime edemedi.

    peki neden bir şey diyemediler? çünkü, hedeflerini gerçekleştirmişlerdi. düzene karşı olan, tüm spor federasyonlarındaki düzensizliği, ahlaksızlığı görüp bunu değiştireceğini söyleyen, belki de galatasaray'la diğerleri arasındaki farkı kapanmayacak şekilde açacak birisini durdurmuşlardı. bunları istemeyen galatasaraylılar vardı, çünkü ünal aysal bunu yaparsa kendilerinin artık esamesi okunmayacaktı. bunu istemeyen fenerliler de vardı, onlar da neden istemezler uzun uzun yazmaya gerek yok.

    bir daha gelir mi bilmiyorum. keşke gelse. ama gelmezse de; bir kez daha 2011-2015 arasındaki 3 kere şampiyon, 1 kere ikinci olan ve şl'de iki kere gruptan çıkan, çeyrek final oynayan ve 2 türkiye kupası kazanan kadro iskeletini kurduğu, o rezil dönemden sonra galatasaraylı'ya yeniden özgüven kazandırdığı ve dik duruşu için, fenerbahçe yalakası olmadığı için, demirören'e eyvallah demediği için, düzene boyun eğmediği için, doğru bildiği yolda gitmenin ne demek olduğunu bizlere gösterdiği için teşekkür ediyorum kendisine.

    elbette hataları vardır, yanlış kararları vardır. kimin yok ki? ama ben ve inanıyorum ki bir çok kişi kendisini iyi bir şekilde hatırlayacak.

    teşekkürler başkan.
  • 9223
    desteklersiniz desteklemezsiniz ama çok önemli bir projesi vardı.

    http://gss.gs/2548594

    --- alıntı ---
    zamanında ünal aysal'ın galatasaray'ı bundesliga'ya taşıma projesi vardı. o projenin ne değerli olduğunu bu gün gördük. türk futbolunda istedikleri gibi at oynatamayacaklarını anlayanlar galatasaray kulübünün içerisindeki hainlerle bir olup ünal aysal'ı alaşağı ettiler. hataları vardır, yoktur bunu tartışmıyorum. bu sistem adama hata yaptırır. mevzu şu. atom bombanız varsa atmanıza hiç gerek kalmadan ülkenizi savunursunuz.

    galatasaray almanya'da 2. ligden bir takımı satın alıp herkesin gözünün içerisine sokacaktı. tüm spor camiası o takımın esasen ne manaya geldiğini bilecekti. demoklesin kılıcı gibi orada duracaktı. bak bakalım o zaman 18/19 sezonunda yaşadığımız iğrenç tablo yaşanıyor muydu?
    --- alıntı ---
  • 9641
    2 lig, 2 süper kupa, 1 türkiye kupasi, 1 şampiyonlar ligi çeyrek finali, 1 şampiyonlar ligi 2. turu gibi başarilari 2,5 yila siğdiran başkan gibi başkan.

    ayrica tarihimize geçen muslera, melo, drogba ve sneijder gibi yildizlari takima kazandirmiş kişi.

    ben de özlemiyorum kendisini. başari mi bunlar? her 2-3 yilda bir yaptiğimiz şeyler.

    edit: basketbol ligindeki şampiyonluğumuzu unutmuşum. her sene şampiyon olunca unutuluyor tabi bunlar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın