eleştirildiğinde “ben doğru gördüğümü, bildiğimi söylerim” diye topu taca atan, ne hikmetse o gördüğü ve bildiği doğruların hiçbiri galatasarayın haklı olduğu konularla kesişmeyen bir insan.
1702
eğer söylendiği gibi galatasaray yönetimi, kendisinin çıktığı youtube kanalı yayınlarını dolaylı yoldan kesmişse yönetimi kutlarım. kendisi x eski futbolcudan farklı değildir. yallah sports digitale.
1703
ekmek yediğin yere pislemiyceksin bu hayatta. pislersen böyle dımdızlak ortada kalırsın. hayır adamda zeka seviyesi de yüksek değil sanırım, insan fenere yanlarsa yuvasından aforoz edilip ortada kalacağını nasıl düşünemez. gerçi yorumculuğunda da gerçekten çok kötü tespitleri vardı. çapı o kadarmış yani.
1704
fakir sinan oğan’ı.
1705
galatasaray sayesinde ekmek yiyorsan galatasaray'a çiğlik yapmaycaksın.
yok ben tugay olarak ekmeğimi kazanıyorum diyorsan, galatasaray senin ekmeğine mani olamaz.
söylentilere göre o zamanlar (gs’deki son zamanları) bazı kötü alışkanlıkları ve kötü arkadaş çevresi yüzünden düşen formu sebebiyle formasını (merkez orta saha) eski forvet suat kaya’ya (emre belozoğlu’na değil, o solaktı, sol iç oynayan 8) kaybetmişti. zaten hemen öncesinde tugay oyunda el freni gibiydi, bir sağa çeker, bir sola çeker, kontratak şansını öldürürdü. terim tabii dayanamadı bu displinsiz ve yavaşlayan tugay’a. herkes serdar aziz’i yollamasına iyi der ama esas tugay’ı kesmesi çok öngörülüydü. yurtdışına kaçması kariyer amaçlı değil, ortam değiştirme zorunda olmasından dolayıdır. onu kurtaran galatasaray’daki eski hocası souness’dı. ada yolunu o açtı. hayatının her döneminde galatasaray’dan yararlandı. ama hiç değerini bilmedi.
haliyle sonrasında antrenör olamadı. eşinden ayrıldı. onun için en güzel şans futbol programlarında gsli eski oyuncu kontenjanından girip galatasaray’ın aleyhinde konuşacak tiynette olması idi. iş bulmak için trabzon lobisinden de destek alıyordu. fbli medyanın aradığı şeydi. uefa kupasını kazanan takımda olamamasının acısını hep galatasaray’dan çıkarmaya çalıştı.
hiç iyi bir yorumcu da olamadı. derin derin pozlar, sanki önemli birşey söylüyormuşcasına tavırlar.. ne dediği anlaşılmaz, dişe dokunur birşey söylemez, başladığı cümlenin ortalarında kaybolur. ilkokul kompozisyonu yazamayacak adam, o kısıtlı kapasitesi ile analiz kasar oldu. şimdi bir de ayrıca dedikoduyla buruk’un altını oymaya çalışıyor, fb ile dostluk fotoları veriyor.
sokmayın bu adamı artık galatasaray’la ilgili hiçbir kurumdan içeri…
1708
bakalım bu yaptığı ahlaksız hareketten sonra da çıkıp mourinho ile güle oynaya fotoğraf çekinecek mi diye merak ettiren maalesef ki zamanında galatasaray forması giymiş bulunan camiasız futbolcu. her zaman söylerim. mehmet gönülaçar kendisinden çok daha galatasaraylıdır.
umarım spor bahisleri, casino oyunları ve at yarışı bahisleri oynamıyordur.
zira jose mourinho gibi karaktersiz birisine sarılarak yanlış ata oynamış ve kaybeden * olmuştur.
1711
kendisini galatasaraylı sanan ve çevresine de böyle tanıtan türk eski futbolcu. bu ligde oynamış bir futbolcu olarak jose mourinho’nun hareketi hakkında açıklama bile yapamayacak seviyedeki camiasız futbolcu.
allahtan uefa şampiyonu takımın kadrosunda bulunmuyordu.
1712
tugay çok iyi bir futbolcuydu ama çok iyi galatasaray'lı olmadığını zaman içerisinde anladık. ben iyi bir galatasaraylıyım demediği sürece tepki göstermemiz anlamsız.
1713
ülke gündemi yoğun, nasıl günlerden geçiyoruz malum... ama seni unuttuk sanma tugay efendi!
seni güzel hatırlamak için çok uğraştık tugay. herta berlin'e attığın golden sonra ceylan gibi sekişinle hatırlamak için uğraştık. pl'de tutunmuş, ekol olmuş bir temsilcimiz olarak hatırlamak için uğraştık. başarısız teknik adamlık denemelerine rağmen, galatasarayımızdaki yardımcı antrenörlük döneminle hatırlamak için uğraştık. sen ne yaptın? üç kuruşluk menfaat uğruna, "galatasaraylı" imajın sayesinde edindiğin yorumculuk işlerinde galatasaraylıları yalnız ve sahipsiz bıraktın. yani kimsenin sana ihtiyacı yok da bulunduğun yerde temsilci rolünde olduğundan...
yetmezmiş gibi üstüne bir de yalan yanlış iddialar, asparagas haberler çıkardın. (ceylan gibi sekerken tam arkasında olan, şimdiki şampiyon/rekortmen teknik direktörümüz okan hoca ile mertens'in güya arası bozuk olduğu haberi...) o da yetmedi gittin stadımıza orman, bizlere maymun diyen ırkçı, vasıfsız portekizliyle sarmaş dolaş foto verdin.
daha oturup düşünsek neler çıkar da uzatmaya gerek yok. inan seni güzel hatırlamak için çok uğraştık tugay. ama nafile. sen de hiç yardımcı olmadın. içinden gelmeyince zor tabii... artık bizim için yok hükmündesin tugay. muhtemelen umurunda değildir zaten. bakarsın sonradan gelir aklın başına. unutma ama sen bulut değilsen de biz yağmuruz. sen mağrursun, biz mağduruz. hüzünlü zamanlar, biz durgunuz. muhtemelen umurunda değildir ama artık seni güzel hatırlamak için uğraşmayacağız tugay.
tanım: galatasarayımızda bir dönem futbolcu ve antrenör olarak görev almış birey.