40
victor osimhen'in büyük teklifleri reddedip sergilediği duruşun yazıya aktarılmış hali.
"sadece galatasaray!"
bugün çok duyacağız!
41
osimhen’in bu transferde ortaya koyduğu tavır, sıradan bir futbolcunun değil, ruhunu teslim etmiş bir adamın kararıydı. daha fazla para, daha büyük vitrinler, daha kolay hayatlar… hepsini elinin tersiyle itti. “solo il gala” dedi.
bu sadece bir tercih değil, bir aidiyet ilanı. ve bu cümle, yıllar önce metin oktay’ın “galatasaray, o daha vefalı” diyerek formasını seçtiği o anla aynı soydan geliyor. aynı duygunun modern zamandaki yankısı. paranın değil, kalbin konuştuğu yer.
“solo il gala”yı bir transferin cümlesi olarak bırakmamak lazım. bu bir slogan değil, bir kültür ifadesi. galatasaray taraftarının dünyada hâlâ büyük anlamlar yaratabildiğinin belgesi. pazarlama gücü sadece forma satmakla olmaz; bu cümleyi bir kimlik haline getirmekle olur. kulüp de bu duyguyu yakalarsa, sadece oyuncu değil, hikâye de satar. ve hiçbir hikâye, bir aidiyet kadar büyüleyici değildir.