resim
Roberto Mancini
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:60
Uyruk:İtalya
  • 1751
    yanlış bir açıklama yapmış teknik direktörümüz. geldiği zamanki kadro günü kurtarmak falan için kurulmamıştır. kuranlar bile ne için kurduklarını bilmiyorlardır. ambrabat, dany, riera, brumanın maliyetlerini topla ikiye böl, bulduğun rakamla 9 tane gencecik, gelecek vadeden futbolcu alındı bu takıma. çoğu da yerli üstelik. geldiği zaman ise yerli transfer vizyonu enginle, baltayla, sabriyle, aydınla sözleşme uzatmak, ermanı alıp hemen satmak olan, yabancı diye danyye ambrabata para sıçan, genç futbolcu keşfediyorum diye bir adama 10 milyon euro harcayan bir takıma gelmişti. o paraları harcatanların herhangi bir transferi herhangi birşey için yapmaları mümkün değil. sadece yapmış olmak için yapmışlardır. yanlışlıkla iltifat etmiş mancini.
  • 5253
    türkiye'de 6+0+4'e denk gelmiş teknik direktör.

    kalsaydı 5+0+3* ile mücadele etmek zorunda kalacaktı.

    ee sonra burak yılmaz şahane, selçuk inan harika bilmem ne :(

    ünal aysal döneminin de bu yabancı kısıtlaması altında olması ne acı, ne gam. dursun özbek ise yabancı serbestliğinde görev yaptı*

    bir gün fatih terim emekli olur, abimiz italya'dan ayrılırsa, yabancı kısıtlaması yeniden kalkar, iklim değişir akdeniz olur ise bu adamı geri getirmeyen taş olsun :(
  • 4111
    taraftarın her zaman hatırlayacağı güzel insan. deplasmanlara bir türlü çözüm bulamadı evet, ara transfer döneminde yapılan rezil transferlerde payı var evet ama biz onun conte'ye attığı bakışı sevdik. gönül isterdi ki ayı ve saz arkadaşlarının yaptığı terbiyesizliğe cevabı bu sezon şampiyon olarak verseydi ama canı sağolsun, hep mutlu ol sinyor, italya ligi'nde inter'i tutan galatasaray'lılar olduğunu bil.
  • 1338
    sahiplenmeyip ne yapmamız gerekiyor acaba ? dışlayalım mı? ya da fatih terim yerine kimseyi getirmeyelim bence. öyle takım kendi kendine oynar.

    fatih terim'i severim ve büyük saygı duyarım. ama şu son süreçte, ünal aysal'ın ne kadar suçu varsa, fatih terim'in de bir o kadar suçu var. hele son kader birliği geyiği ile iyice batırdı.

    mancini'ye gelelim. takımın yeterli olduğunu düşünen varsa veya ''yeaa bu adam 2 senedir şampiyon takımın başına geldi. '' diye sığ bir eleştiri yapacak varsa, entry'nin bundan sonraki kısmını okumaya hiç zahmet etmesin.

    geçen sene takımların 15. hafta durumu şöyleymiş :

    1.galatasaray 15 maç , 8 galibiyet, 5 beraberlik, 2 mağlubiyet , 32 gol atmış, 19 gol yemiş toplam : 29 puan
    2. fenerbahçe 15 maç, 7 gallibiyet, 6 beraberlik, 2 mağlubiyet, 23 gol atmış , 14 gol yemiş toplam : 27 puan
    3. beşiktaş 15 maç, 7 galibiyet, 5 beraberlik, 3 mağlubiyet , 34 gol atmış, 23 gol yemiş toplam : 26 puan

    bu sene takımların 15. hafta durumu şöyle :

    1.fenerbahçe 15 maç , 12 galibiyet, 2 beraberlik, 1 mağlubiyet , 37 gol atmış, 16 gol yemiş toplam : 38 puan
    2. kasımpaşa 15 maç, 9 gallibiyer, 3 beraberlik, 3 mağlubiyet, 30 gol atmış , 17 gol yemiş toplam : 30 puan
    3. galatasaray 15 maç, 7 galibiyet, 6 beraberlik, 2 mağlubiyet , 23 gol atmış, 15 gol yemiş toplam : 27 puan

    galatasaray geçen sene topladığından sadece 2 puan eksik toplamış, 1 beraberlik fazla almış. seninle şampiyonluk için kapışan rakiplerinden fenerbahçe tam 11 puan fazla toplamış.
    şimdi az gerçekçi olalım, galatasaray'ın geçtiğimiz 2 sezon boyunca önünde durabilecek adam akıllı bir rakip yoktu. o yüzden bir çok eksiklik göz ardı edildi. 'e öyle diyorsun da galatasaray geçen sene şampiyonlar liginde çeyrek final oynadı ? '' evet oynadı. şeker gibi bir gruptan çıktık, çıkabilecek en güzel ön eleme rakibi çıktı ve çeyrek finale kaldık. yalansa yalan diyelim. biz, sadece fatih terim'in geldiği ilk sene dolu dizgin top oynadık. o da içerdeki fenerbahçe'yi yendiğimiz 3-1 lik maçtan sonra. o sezon sonuna kadar dolu dizgin oynayarak geldik. play-off saçmalığında takım düşmeye başladı. ve geçen sezonun başından, bu sezona kadar serbest düşüşümüz devam etti.

    fatih terim mental ve taktik anlamında mükemmel bir hoca olmakla birlikte, kadro planlaması konusunda zayıf bir hoca. (ki bu benim görüşüm). takım 2 senedir sol bek diye bağırıyor, rotasyon oyuncun yok vs. vs.

    sonra fatih terim ile iyi veya kötü bir şekilde yollar ayrıldı. yerine dünyaca ünlü bir hoca olan roberto mancini geldi. 30 eylül tarihinde mancini teknik direktörümüz oldu. takımın başına geçeli 3 ay oldu. 3 ayda takımı bir çok şekilde oynatmaya çalıştı. 2 senedir 4-4-2 ile oynayan ve bu sene artık elimizdeki futbolcularla hiçbir işe yaramadığını gördüğü halde, kendinen ödün vermemek adına ısrar eden bir adam gibi davranmadı. her türlü kombinasyonu deniyor takımla. ve emin olun mancini takımın başında olduğu sürece, asla tek bir formasyonumuz olmayacak. bazısı bunun kötü bir şey olduğunu düşünebilir. ancak benim futbol görüşüm eğer barcelona-real madrid-bayern münih değilsen, rakibine göre taktik yapmak en mantıklısı.

    hepimiz takımımızı en büyük olarak görürüz. ama iş realitiye geldiğinde, elin ispanyolu gelir 6 tane atar, ne olduğunu anlamazsın bile. o yüzden her maç için ayrı taktik uygulamak en güzeli. mancini mükemmel bir profesyonel. ben oynattığı takımların hepsini izledim. ve galatasaray'da da başarılı olacağını düşünüyorum/umuyorum. adam futbolun akademisyenlerinden, futbolu bilmiyor yapılabilecek en sığ yorum. ama siz lokantanız için, ünlü italyan bir aşçı getirip, '' hadi bakalım al sana yeşil soğan, biraz tarhana, kuru fasulye, mercimek... bize mükemmel yemekler yap'' dersen, yiyeceğin şey bi boka benzemez. eğer böyle bir aşçı getiriyorsan, alış veriş listesini onun yapmasına izin vereceksin. mancini'nin zamana ihtiyacı var. bahsettiğim zaman 3-4 aylık bir süreç değil. ben bu sezonu tümüyle gelecek sezona bir hazırlık olarak görüyorum. eğer uygun şartlar oluşursa, mancini önümüzdeki yıllar takıma boyut atlatabilir.

    tabi en önemli faktör, kimya. bazen hiç olmayacak bir insanın kimyası tutar ve gittiği yerde çok başarılı olur. bazen de dünyanın en iyisini getirsen de olmaz. galatasaray bu yönden çok zor bir kulüp. illuminati gibi. yönetim kadrosu, futbolcu kadrosu hepsinde bir kadrolaşma, bir derin galatasaray olgusu var. yani 2 tane futbolcu isyan edip, çok rahat kelle isteyebilir. mancini 'nin önündeki en büyük engel bu olsa gerek. ve yetersiz yeteneksiz futbolcu sürüsü.... sabri,yekta,ceyhun,aydın,emre,dany,hakan, amrabat vs. vs. uzar gider.

    velhasıl dostlar, mancini öyle ''ohhh ne güzel takıma geldi, takım zaten şampiyon takımdı.. bok etti'' gibi bir durumda değil. takım gayet geriye doğru evriliyordu ve bunun pik yaptığı noktada takımın başına geçti. belki enkaz devralmadı ama temelleri sağlam olmayan bir binayı restore etmeye çalışıyor. tavsiyem ne kadar restore edersen et, illa bir gün yine çatırdayacak. bu sene komple bu takımı yıkıp, içinden işe yarar malzemeleri alıp, yeni bir bina yapmaya başlamak.
  • 5402
    savaş çorlu’nun “italyan hoca ile anlaşıldı” minvalindeki sözleri sonrası ajans 1905’in direkt adını verdiği ex hocamız.

    fakat sosyal medyada “imkansız” yorumlarını görüyoruz. buna katılmıyorum. neden?
    1- hamamcıoğlu’nun geçen seçimde adayının ranieri olduğunu biliyoruz. o da çok düşük profilli bir hoca değil.
    2- bu ülkeye bugün jorge jesus geldi. evet mancini seviyesinde değil; ama çizilen ekonomik şartlarda kolay kolay gelmemesi gereken bir hoca. nasıl geldi? koç sponsorluğunda tabi ki. hamamcıoğlu adına ilginç bir cephe oluşuyor. inan kıraç’ın en baştan desteklediği biliniyordu. fakat özbek çıkınca önce adnan öztürk sportif aş’ye girdi, sonra ünal aysal ile toplantılar başladı. şimdi de albayrak adı geçiyor. yani belli ki camia içinde bir hamamcıoğlu’nu çatı adaya dönüştürme çabası var kimi çevrelerde. bu ekip genişler ve hamamcıoğlu’nun adının “büyük galatasaray” olduğu söylenen projesi gerçekten maddi anlamda büyük bir gelir ve inanç yaratırsa mancini de gelebilir.

    hamamcıoğlu’nun adaylığını özbek öncesi ve sonrası olarak okumak lazım. özbek’den sonra hamamcıoğlu’nun güçsüz listeden ziyade nispeten tanınan isimlere sportif aş’de rol verdiğini gördük. bunun gibi sportif başarıya dair tavrı da değişebilir. aysal - kıraç - öztürk - iddia edilen albayrak vs isimlerinin ne konuştuğunu bilmek lazım yani.

    kısacası imkansız görmüyorum. ama yine de çıkıp “evet hocamız mancini olacak” demediği sürece de ihtiyatlı yaklaşırım. sadece bu konuda değil her konuda. özbek’e de hamamcıoğlu’na da. oy hakkım olmadığı için pek önemli değil bu farkındayım ama en azından galatasaray sevgim adına önemli.
  • 2729
    sanki real madrid'le barcelona'yla maç yapıyoruz. hala saçma sapan bir şekilde eldeki kadro kötü .s.s diye savunuluyor. akhisar'ı, konya'yı, sivas'ı, antep'i yenemeyecek kadro mu aq? vallahi böyle insanlar için üzülüyorum ya. cidden üzülüyorum. çok kızamıyorum da. alt tarafı şurada lig maçında dandik takımları yenmeyi istiyoruz. sanki viyana'yı kuşat git şampiyonlar ligini al diyoruz. hala kadro diyorlar. bonservis rekorumuzu kırdığımız ara transfer dönemini falan hiç saymıyorum...

    sölçok vor bözdöööö noso kozonson. karşıda bale ronaldo var sanki amına koyayım. karşı takımda yekta'nın 2 gömlek altı adem ile selçuk'un 2 gömlek altı kadir oynuyor. sadece bu hafta da değil. neyse kime ne laf anlatmaya çalışıyorsam ben de...
  • 1711
    iste adam gibi adam valla kimse kusura bakmasin. ne gereksiz tripler, ne sovmen hareketler, ne de yaygaracı açıklamalar. futbolcularin da dedigi gibi bolca taktik calismasi, basarili genc transferler -ki 10 milyon dolara 10 tane aldi bu adam 1 tane degil- ve daha futbolculugunda dunyaya nam salmis olmasina ragmen alcak gonullu bir insan! aldigi ucret de yandim bittim galatasarayliyim diyenlerden fazla degil! bu adamla ilgili denebilecek tek sey hep bizimle kal olmali ama yarin bir gun italya'nin basinda dunya kupasi'ni kaldiracaktir muhakkak.
  • 5358
    kendisi hakkında son günlerde sıkça kullanılan "mancini'ye bile sabretmedi bu taraftar" argümanını tam olarak anlamadığım eski teknik direktörümüz. çok net hatırlıyorum ki avrupada başarılı geçen sezonun ardından ligi 2. bitirmiştik, transfer sezonu başında istediği transferler için bütçe sağlanmaması sebebiyle karşılıklı olarak yollar ayrılmıştı.
  • 5295
    kral.

    asilliğin yeter hocam. galatasarayin basindayken dahi turnuva hocasi oldugunu, italyanin basina gecerse cok basarili olacagini dusundugumu soyluyordum. yanilmadigimi gormek bir yana, boylesine asil bi galatasaraylinin avrupanin en buyuk kupasini aldigini gormek apayri mutlu etti.

    kendisi icin hayatimda hic bir zaman sempati beslemedigim italyayi destekledim, cok da yakisti kupa hocama. darisi dunya kupasinin basina diyelim.
  • 4870
    17 eylul 2013 tarihinde fatih terim'in takimin basinda oldugu macta, kalede fernando muslera varken 6-1 yenildigimiz real madrid macindan sadece 12 gun sonra 29 eylul 2013 tarihinde galatasaray'a gelmiştir. 12 gunde ne degistigi hepinizin malumu. sonrasinda zaten gruptan cikmak icin gerekli puanlar alinmistir.
    real madrid ile oynadigimiz macta ise 4 gol yedik evet ama kalede de eray işcan vardi hatirlatirim.

    juventus maçindaki taktik dehasını da hatirlatirim. adam 85 dakika juventusu uyuttu be, hic mi akliniz yok. o donem gazetelerde bu taktigin nasil da bize 2. turu getirdigi kopurtule kopurtule anlatildi.

    senin 6 yabanci sinirin var, elinde 10 yabanci var, gerekli ya da gereksiz farketmez, sirf kanatlarda etkinligi artirabilmek adina, sneijderi oynatamadigini dusun.

    elinde; fernando muslera, emmanuel eboue, alex telles, felipe melo, aurelien chedjou, wesley sneijder, didier drogba ve bruma gibi 8 tane adam var. sorarim, hangi ikisini oynatmazsin?

    istedigi oyuncularin alinamayacagini anlayinca, ben kafamdaki sablonu bu takima uygulayamam diyerek, hic kovulma bilmem ne islerine girmeden, efendi gibi tazminatini da almadan giden adam gibi adamdir. hatirlatirim, hem besiktas hem de fenerbahce bu hoca gonderme islerinde cok fena tazminatlar odedi, fifa'lik oldu, ugrastilar tonla evrakla, davayla bilmem neyl.

    hayir, real madridten hem de kalesinde muslera varken, 6 gol yiyip, gotun gotun kacan adam mi iyi bu adam mi?

    neyse ben daha birsey diyemiyorum. hatalari yok mu, saysan tonla hata da bulurum da, kusura bakmayin beyler, 2 gun suren, son duzlukte attigimiz golle 2. tura ciktigimiz juventus macindan sonra, hic o kadar deli gibi sevindiginiz baska bir karsilasma oldu mu bugune kadar? olduysa yesillendirin de, ben de deli gibi sevineyim. cidden bak.

    edit: imla.
  • 5176
    bence biraz yanlış hatırlanan hoca. iyi hocadır, ona lafım yok. fakat geldiğinde var olan takımın üstüne 19 milyon euro’luk çöp oyuncular transfer ettirmiştir devre arasında. hajrovic, ontivero falan. üstelik bir de ünal başgan bu 19 milyon euro’nun altına girerken eboue’yi falan a2 takıma göndermişti. maaş yükümüz inanılmaz boyutlara gelmişti. getirdiği oyuncuların hiçbirisinden bonservis kazanamamız da cabası, alex telles hariç. zaten tek elle tutulur transfer de o idi. futbol? evimizde iyi, deplasmanda ardarda 4 yiyen bir takım.
  • 1622
    kim ne derse desin ben sinyor'u seviyor ve uzun süre takımımızın başında olmasını istiyorum. özellikle devre arasında yapılan hamleler ve rotasyon oyuncularını gençleştirme politikası senelerdir yapılmayan bir hamleydi ve mancininin yarım sezonunda gerçekleşti umarım verimli bir şekilde de kullanır.. eğer önümüzdeki sezonda ligi kaçıncı bitirdiğine bakılmadan kalırsa çok daha köklü değişiklikler yapacağını düşünüyorum. aslında devre arası transfer politikası çok daha verimli geçebilirdi ancak tff'nin başındaki ve yönetim kurulundaki insanların saçma sapan kuralları yüzünden gerçekleşmedi. yürüyedur sinyor !
  • 5539
    2013 eylül ayında bize geldiğinde fenerbahçe bizim zaten 5 puan önümüzdeydi. şampiyonlar liginde de içeride realden 6 yemiş bir takım vardı. imparator tüpçü ile görüşürken zaten o sene fenerbahçe’ye baya bir avantaj kaptırmıştı. takımda da ciddi çatlaklar oluşmaya başlamıştı. geldi ve hem ligde hem de avrupada işleri yoluna iyi şekilde koydu. tek hatası devre arası transferlerine onay vermesiydi ki 2 doğru takviye ile iş çok farklı noktalara gidebilirdi. bizden ciddi bir miktar tazminatını bırakarak tam bir beyfendi gibi ayrılmıştı. çoğu taraftarımızın içinde uktedir. ben tekrar gelmesini çok isterim.
  • 5329
    o dönem, mancini stopere aymeric laporte’u isterken biz burdisso diye bir adamı getirdik. yabancı kontenjanı da o zamanlar daha katı olduğu için avrupada başarılı olurken ligde başarısız olmuştu. ikinci olduğu sezon, fenerbahçe son dakikalarda çok fazla maç çözmüştü. bu da yarıştaki rakiplerin ciddi anlamda moralini bozan bir şey, o dönem özellikle deplasmanda kötü sonuçlar sergilerken çoğunlukla beraberlik almıştık, evimizde çok dominant bir performans sergilemiştik. galatasaray’da ikincilik başarısızlıktır. üst üste üç sezon şampiyon olamamak ciddi bir başarısızlıktır. taraftarın bu sene fatih hocaya ses çıkarmamasının tek nedeni, genç oyuncularla geleceğe yönelik bir yapılanma içerisinde olmasıdır, geçen sene gibi bir takım olsaydı, eminim ki şimdiye fatih hoca istifa ettirilmişti. galatasaray’a sayısız şampiyonluk kazandıran bir ismin bu kredisi normal. bu kredi neden mancini’ye neden tudor’a verilmedi derseniz, camia içinden yetişmedikleri ve yeterli gücü olmadıkları için. bu kulüpte 50 sene geçirmiş, bir ismin tudor’dan, mancini’den farkının olması gayet doğal. bununla beraber fatih hocanın, yaptığı taktiksel fahiş hataları eleştirmekte gayet doğal.
  • 4805
    "top oynamaya başladığımız haftalar" diyerekten akhisar'ı sahamızda 6-1 yendiğimiz maçı başlangıç olarak alıyorum ve istifa tezahüratlarının yapıldığı -ki ilk yarısını kendi evimizde 0-2 mağlup bitirmiştik- gençlerbirliği maçına kadar ki sürece bakıyorum:

    25. hafta karabük (d) 0-0
    26. hafta kayseri 0-1 *
    27. hafta konya (d) 0-0
    28. hafta fenerbahçe 1-0
    29. hafta sivas (d) 2-1
    30. hafta kasımpaşa 0-4
    31. hafta elazığ (d) 0-1 (u: elazığ o hafta 16. sıradaydı, sezon sonu küme düştü. yekta'nın ilginç golüyle yenmiştik)
    32. hafta gençlerbirliği 3-2

    8 hafta itibarıyla 3 galibiyet, 3 mağlubiyet, 2 beraberlik almışız. sübjektif olarak değerlendirdiğimde içerideki bursa, eskişehir, akhisar, kopenhag maçları hariç doyurucu bir futbol oynadığımız maç ya da dönem hatırlamıyorum. "doyurucu futbol" sübjektif olduğu için herkesin görüşü illa ki farklıdır. ama dibine kadar sübjektif, sonuna kadar objektif de olsanız, 8 haftada 3 mağlubiyet, 3 galibiyet, 2 beraberlik alan; bu süreçte kendi evinde 4 yiyip yine kendi evinde lig sonuncusuna yenilen, sezonun kahir ekseriyetinde deplasman galibiyeti almakta muazzam zorluklar yaşayan bir galatasaray futbol takımına "top oynuyordu" demek yoğun bir çabanın ve üstün bir emeğin ürünüdür.

    kendisine, atkısına, ayakkabısına, saçına, sakalına, tırnağına hayran olunabilir, insanlığına saygı duyulabilir ve hatta istenirse mancini bey dememiz bile istenebilir fakat şu anki kadroyla kıyaslanamayacak derecede kaliteli ve maliyetli bir takımla şu tabloyu çizen bir teknik adamın çizdiği şu tabloya güzelleme yapmak ilginçtir. terim'miş, hamzaoğlu'ymuş, prandelli'ymiş, gerets'miş bunları denklemin neresine sokarsak sokmaya çalışalım, alttan verelim, üstten çıkaralım, ekranda göreceğimiz ibare "syntax error"dur.

    ha ligi tanımıyordu, zaman verilmedi yahut kadroyu kendisi kurmadı denilirse onu da anlayışla karşılarım. sinyor bizden sonra tanıdığı bir lig olan italya ligi'nde, daha önce yıllarca çalıştığı için tanıyor olma ihtimali yüksek olan inter takımında yeterli zaman ve kadro kurma imkanı verilerek şansını deneyebilir. izlemek lazım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın