• 48
    4 eylül 2011 polonya türkiye basketbol maçı'nda bu adamın tecrübesizliğinden değil de hakemlerin orospu çocukluğu sayesinde son topa kaldık, önce bunun ayrımına varmak gerekiyor. ha o son topu da o şekilde çizdiğine inanmak da art niyetliliktir, pozisyonun farklı şekilde gelişmesi sonucu kerem tunçeri vaktiyle elinden top çıkaramamış ve kötü bir mağlubiyet almıştır.

    ben bile hayatımda basket oynamamış halimle son topun üçlük çizilmeyeceğini akıl edebiliyorsun bu adam bunu defalarca akıl etmiştir. genç yaşında büyük sorumluluk alarak dünya ikincisi bir takımın koçluğunu üstlenmiştir belki yanlış zamanda ama bu onu asla başarısız kılmaz ki banvit ile neler yaptığı orada.

    sevdiğim basketbol insanlarından, sağlam galatasaraylı.
  • 110
    ülker'den bize geldiğinde tarafımda deprem etkisi yaratmıştı. bu özel ismin, izlediğim kadarıyla hatırladığım en iyi türk guard olan orhun ene'nin ligin en iddialı ekiplerinden biri olan ülker'den kopup yuvasına dönmesi şaşırttığı kadar mutlu etmişti. galatasaray lisesi mezunudur aynı zamanda.

    97-98 sezonundaki kerem tunçeri'li, lloyd daniels'li, sherron mills'li, anthony bonner'lı, larry stewart'lı kadro; doğan hakyemez'in menajerliğe getirilmesi; ilk kez basketbolda değişim rüzgarlarını bizlere hissettirmişti. tabi diğer yandan yiğit özmen, mert uyguç, gökhan üçoklar, burak sezgin, teoman öztürk, selim demir gibi diğer vasat isimler bu olumlu duyguları törpülüyordu.

    2000-2001 sezonu sonrasında kulüp ile yaşadığı anlaşmazlık sonrasında bir süre basketbolu bırakmış, ardından itü'de birkaç yıl daha kariyerine devam etmiştir. benzer bir heyecan uyandıracak kadro 2006-2007 sezonuna kadar oluşturulmamıştır. hele ki, orhun ene'den sonra kemal tunçeri ile yola devam edilmesi de ayrı bir yaraydı. şimdi hatırlayınca hüzünleniyor insan.
App Store'dan indirin Google Play'den alın