• 1455
    daha gelir gelmez bos bos saldirilara ugramaya baslamis galatasaray efsanesi. ulan bana dunya ustunde su kadroyla efes’i yenebilecek bir koc gosterin. kaldi ki kendisi takima iki gun once gelmis, efes’i yensek bile bu tamamen mahmuti’nin basarisi olmazdi, bir koc bir takima iki gunde ne kazandirabilir ? iste bunlari bilmeyen cahil cuhela kesim simdiden kendisini elestirmeye baslamis.
  • 1436
    sezona erman yerine kendisi ile başlansaydı bugün eurocup'ın en büyük favorilerinden biriydik. lig için ise en azından final görebilirdik. sırf birilerinin kankaları para yesin diye bugün küme düşme mücadelesi veriyoruz. galatasaray'ı küçük olsun, benim olsun diye yöneten şerefsizler yüzünden bu haldeyiz.

    neyse, hoşgeldin hocam, her şeye rağmen iyi ki geldin.
  • 1525
    kendisine sorulsa evet aynen böyle dedim diyecek ve dediğinin arkasında duracak birisi muhtemelen. ama burda galatasaray başkanını yalancılıkla suçlayanından tut, dedi ama gizleselerdiye kadar savunuluyor ilginç. adamın savunmaya ihtiyacı yok ki. savunulması gereken bir şey dememiş. iki taraf karşılıklı beklentilerini taleplerini ortaya dökmüş orta yol bulunmayınca da ayrılmışlar. olayı büyütmenin anlamı yok. sanki adam kalmak istedi de zorla kovdular.

    on numara adam olabilir, çok süper koç olabilir ama uyuşamamışlar. olay bundan ibaret. ortak payda yokken zoraki evliliği sürdürmenin bir anlamı yok.

    yok şöyle adamdı yok böyle karakterliydi. bize ne yahu. zaten bu karakter üzerine muhabbetten gına geldi artık bu ülkede. tanısak çok severiz kesin.
  • 1546
    siz 6 ay maaşını almazsanız ne yaparsınız yazılıyor her yerde. aga bizim o kadar maaş almadığımız zaman oldu ne yazık ki, çoğu kişinin de min 2-3 ay olmuştur. bende olsun istemem ama nerde yaşıyoruz farkında olalım. biz asgari ücretle -açlık sınırı arasında maaşlar alıyoruz 6 aylık maaş bizim için ölüm kalım demek.

    keza patron gelip ya maaşları %20 azaltırız yada biriniz işten ayrılacak ta demiştir aramızdan birilerine (ulan hep benim başıma mı geliyor yoksa). bu da ölüm olmasa da sıtmaya razı olmak biraz.

    bu adamlar ise ben doğduğumdan beri spor piyasasının içindeler. böyle durumlara zaten alışıklar ve bugüne kadar kazandıkları da maaş almadıkları o süreleri kompanse etmelerine yardımcı olacaktır, gelinen son noktada alacağım kaldı diye dava etseler zaten yine çatır çatır alıyorlar. sen ben mahkemeye gitsek o kadar kısa sürede alamayız mesela paramızı.

    kaç kere galatasaray’ın başına geldin gittin böyle şeylerle gündeme gelmeseydin ilerleyen dönemlerde de kaç kere daha gidip gelme durumun olacaktı kim bilir. yönetimleri biliyoruz zaten ama seni tam bilmiyormuşuz hoca, beklentim çok farklıydı ne olursa olsun üstelik.

    anlamadığım bir konu da sen yarım sezondan fazladır bu takımın içindesin 30 milyon borç üstüne, transfer bütçesinin de kısa sürede yaratılacağına nasıl ikna oldun, yoksa kontratı yapıştırayım da gerisi allah kerim mi dedin, dursunlandın mı yoksa bizim gibi.

    sözleşmeden doğan alacağın ananın ak sütü gibi helaldir. ama lakin öyle değildir.
  • 1439
    ikinci mahmuti dönemi resmen başladı.

    --- alıntı ---

    oktay mahmuti galatasaray odeabank'ta

    galatasaray odeabank erkek basketbol takımımız, başantrenör oktay mahmuti ile bir buçuk yıllığına anlaşmaya vardı.

    daha önce kariyerinde 2010-2012 yılları arasında da takımımıza hizmet etmiş olan oktay mahmuti’ye yeniden hoş geldin diyor, görevinde başarılar diliyoruz.

    6 mart 1968’de makedonya’nın başkenti üsküp’te dünyaya gelen oktay mahmuti, antrenörlük hayatına eczacıbaşı’nın altyapı kategorilerinde başladı. kariyerinin büyük bölümünü geçirdiği efes pilsen’e ilk olarak 1992-93 sezonunda yardımcı antrenör olarak gelen mahmuti, 1996’da koraç kupası’nı kazanan teknik ekibin parçalarından biriydi.

    mahmuti, efes pilsen’de başantrenörlük pozisyonuna ilk olarak 2000-01 sezonunda geldi. o sezon suproleague’de efes pilsen’i avrupa üçüncülüğüne taşıdı. 2001-02 sezonundan 2005-06 sezonuna kadar efes pilsen ile üst üste 4 kez lig şampiyonluğu yaşadı. 2007-08 sezonunun kasım ayında italya’nın benetton treviso takımıyla anlaşan mahmuti, ilk sezonunda kendisinden önce alınan kötü sonuçlar sebebiyle benetton’u playoff’lara taşıyamadı ancak ikinci sezonunda oldukça başarılı bir performans sergileyerek uleb cup’ta yılın koçu seçildi.

    2010-2011 sezonunun başında galatasaray ile anlaşan mahmuti, ilk senesinde galatasaray’a ligde final oynatma başarısı gösterdi. ortaya çıkardığı savunma temelli ve hücumda ikili oyun odaklı sistemi başarıyla uygulayan takım, büyük beğeni topladı.

    bu başarı sonrası euroleague katılımı için ön eleme oynama hakkı kazanan mahmuti yönetimindeki galatasaray, litvanya’nın vilnius kentinde düzenlenen organizasyonda önce paok’u, sonra asvel’i ve finalde de ev sahibi lietuvos rytas’ı eleyerek tarihinde ilk kez euroleague’e katıldı. aynı sezonun başında cumhurbaşkanlığı kupası maçında ezeli rakibi fenerbahçe’yi mağlup eden galatasaray, bu kupayı tarihinde ikinci kez müzesine götürdü.

    oktay mahmuti, galatasaray’daki ikinci sezonunda euroleague’de büyük bir başarı gösterdi. ilk tur grubunu dördüncü sırada bitiren galatasaray, tarihinde ilk kez katıldığı ligde son 16 takım arasına girdi. ilk turda 4 galibiyet toplayan mahmuti’nin takımı son 16 turunda cska moskova ve olympiakos gibi devlerle aynı grupta yer aldı. abdi ipekçi’de alınan etkileyici cska moskova ve olympiakos galibiyetlerinin yanında anadolu efes’i de mağlup eden galatasaray, bu grupta üç galibiyet elde etmesine rağmen grubunda üçüncü sırada yer alarak çeyrek final hakkını kaybetti. aynı sezon ligde normal sezonu lider tamamlayan galatasaray play-off yarı finalinde elenerek sezonu tamamladı.

    2012-13 sezonu başında anadolu efes ile anlaşan mahmuti, euroleague’de takımını çeyrek finale taşısa da çeyrek finalde daha sonra o sezonu euroleague şampiyonu olarak tamamlayacak olan olympiakos’a seriyi 3-2 kaybederek elendi. o yıl ligde normal sezonu ikinci sırada tamamlayan anadolu efes, play-off yarı final serisinde banvit’e elenerek sezonu tamamladı.

    2014-15 sezonu öncesi darüşşafaka ile iki yıllık sözleşme imzalayan tecrübeli antrenör, darüşşafaka ile ilk sezonunda ligde normal sezonu üçüncü sırada tamamladı. ikinci sezonunda darüşşafaka ile euroleague’e katılan oktay mahmuti takımını son 16 turuna taşımıştı.

    http://www.galatasaray.org/...ray-odeabankta/37518

    --- alıntı ---
  • 888
    bir kısım tabelacıları ortaya döktüğü için kendisine çok teşekkür ettiğim biricik koçumuz.

    o tabelacılardır ki, işlerine gelmediğinde türk spor basınına etmedik küfür bırakmazlar. misal, şu dönemlerde fatih terim hakkında, oktay mahmuti için yapılan çirkin karalama kampanyasının onda biri yapılsa, türk basınının ne çirkefliği kalır, ne yalancılığı, ne sahtekarlığı... çünkü fatih terim başarılı, çünkü fatih terim kupa getirdi. getiremeseydi, geçen yıl zombi gibi dolanan takımı savaşan, inanan, oynayan bir takım haline getiren fatih terim'in de küfürbazlığından falan bahsederdi bunlar...

    basketbola gelirsek... bu tabelacılar sanıyor ki, biz anadolu efes'le, fenerbahçe ülker'le aynı bütçeye sahibiz. bok sahibiz! senin sahip olduğun şey oktay mahmuti! euroleague'de ne işin var oktay mahmuti? getirseydin ya avrupa'dan kıtırık bir teneke parçası? teneke önemli çünkü...
  • 1215
    1 mart 2013 panathinaikos anadolu efes maçında panathinaikos'un serilerini kenardan izlemekle yetinen koç. geçen senede gördüğümüz gibi, kendi sistemine önlem alan rakiplere karşı çözüm üretememektedir. verdiği taktikler üst üste sonuç vermemesine rağmen de inadından vazgeçmez. bunun için de grup maçlarında önemli rakiplere karşı iyi sonuçlar alsa da, işler ciddileştiği zaman başarısız olmaktadır. öyle düşünüyorum ki anadolu efes'in son 8 maçlarında bu eksiği daha da açığa çıkacaktır. ayrıca tek başına maç kazanabilen oyuncularla bir alıp veremediği olacak ki, bu oyuncuları sürekli köreltiyor kendi sistemi içerisinde. geçen sene jaka lakovic'e savunma yaptıracağım diye adamın hücum için enerjisi kalmamasını sağlamıştı. bu sene de bireysel olarak avrupa'ya fazla bir oyuncu olan jordan farmar'ı sinan güler gibi kullanmaya çalışıyor. adım gibi eminim ki şu jordan farmar ergin ataman'ın elinde olsaydı, bütün avrupa ondan bahsederdi. tıpkı geçen sene david blatt'ın yönetiminde farmar'ın euroleague'i domine etmesi gibi. siz devam edin mahmuti'ye dilenmeye. elimizde mahmuti'den kat kat daha iyi bir koç var ve taraftarımızın büyük çoğunluğu bu adamı sahiplenmiyor.
  • 1527
    yaptığı sözleşme kendisinin hakkıdır tamam. ancak kulübün şartları ortada, başkan "devam edelim ama indirim yap" demiş, kabul etmemiş. o zaman istifa edip önümüzü açmamız istenmiş, onuda kabul etmemiş "zaten galatasaraylı değilim" diyerek. şimdi başkan ne yapsın, ne desin? ayrıca ne ara bizim bu kadar sevilecek kadar efsanemiz oldu? beşiktaş'a yarı finalde 3 maç üst üste kaybederek şampiyonluğu verince, ünal aysal kapıyı gösterdi ve yerine yıllar sonra şampiyonluğu yaşatacak "galatasaraylı" ergin ataman getirildi. ergin ataman bile mahmuti'nin savunulduğu kadar agresifçe savunulmadı.
  • 1537
    kendisinin durumu tam olarak şöyledir:
    bir şirketler grubunda çalıştığınızı düşünün. patronların mali durumunun iyi olmadığını düşünün. patronlar da kendilerince bir tercih yapıp ellerindr olan cok az parayı daha kritik gördükleri diğer şirkete veriyorlar. sizin çalıştığınız şirkete de gelip arkadaşlar bu yıl kemer sıkma politikası para harcaması yapamayacağız diyorlar. size de gelip zam yapmayacaklarını hatta bir iki sene kendilerini idare etmenizi istiyorlar maaşı az vermek istediklerini söylüyorlar. bu durumda verilecek tepkiler çeşitli olabilir. bazı çalışanlar der ki biz yıllardır buranın ekmeğini yiyoruz, burası bizim de şirketimiz gibi oldu. kabul ediyoruz derler. bunlar o şirkete kendisini ait hisseden insanlardır.
    diğer grup da kendisini o kadar da o şirkete ait hissetmez ve der ki kusura bakmayın ama benim bakmam gereken çocuklarım var teklif de var. ben bu şartlarda kalamam musadenizle der gider.
    bu durumda iki tipe de saygı duymalısın. iki tip insan da iyi insanlardır. verdikleri karar onları kötü insan yapmaz.
    yolun açık olsun oktay hoca.
  • 1280
    sırf ergin ataman'ı övmek için bu adamı yerin dibine sokanları anlayamıyorum. ergin hocayı da oktay hocayı da çok severim. birini sevmem diğerini sevmeme engel değil. oktay hoca yerin dibine giren basketbol şubesini ayağa kaldırıp zirveye oynayan bir takım yaratmıştır, takımı euroleague seviyesine çıkarmıştır ve o arenada da başarılı işler yapmıştır. ergin hoca da yıllar sonra takımı zorlu rakipler önünde şampiyon yapmıştır ve euroleague'in baş altı takımlarından biri haline getirmiştir. bir antrenör olarak ergin hoca daha iyidir benim gözümde. ama oktay hocanın yeri de çok ayrıdır. duruşuyla, karizmasıyla, liderliğiyle galatasaray'a en yakışan isimlerden biriydi oktay hocam. bu adam hakkında burada yazılan olumsuz entryleri görünce cidden moralim bozuluyor. ki oktay hoca galatasaray hakkında en ufak olumsuz bir söz söylememiştir, takımdan kötü ayrılmamıştır. e o zaman sorarlar adama: nedir sizin bu adamla derdiniz?

    ''söyle aslan yürekli hocam hangi şampiyonluk sizin yüreğinizden daha büyük.''
  • 1560
    yok halil üner gelsin (!)
    bazı arkadaşlar galiba kendisini ve galatasaray erkek basketbol takımını takip etmiyor.

    ikinci gelişinde inanılmaz büyük kontrat aldı ve takımı rezil edip kovuldu, üstelik parasının tamamını da mahkeme yoluyla aldı. o günden sonra da ikinci ligde bile takım almadı.

    galatasaray'dan sağlam tazminat alıp koçluğu bitirmiş bir adam. şuraya isim yazarken biraz araştırın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın