dalları budayacağım dedi ama yaprak koparmaya bile cesareti yok.
1602
biz hamzaoğlu'na bile olacak bu adam diye sabretmiş insanlarız. artık diğerlerini bilmem fakat sen bu günden kelli düşmanımsın mustafa. sen ve senin gibiler defolup gideceksiniz sevdamızdan.
1603
inanılmaz saçma hamleler yapan "kaşarlanmış" teknik direktör. modası geçmiş fosillerle gelecek kuramayız biz. en kısa sürede kendisini tatile gönderip, yerine modern futbola uyum sağlayabilecek bir teknik direktör getirilmeli.
1604
linnes konusundaki tercihi kendisinin ne kadar saçma sapan bir hoca yı geçtim. saçma sapan bir insan.
1605
umut' u da al defol git bu takimdan.
1606
sağ bek yok diye sağ bek alıyoruz, mustafa bey çöp bekleri kendi mevkisinde oynatıp, linnes'i orta sahaya çekiyor. akıl alır gibi değil, yılda 3 milyon dolar kazanıyorsunuz taraftarla dalga geçmeyin.
1607
kredisini kaybetmeye devam eden antrenör. sürekli yanlışlar yapıyor.
1608
3 gol atan genç oyuncuyu 55. dakikada oyundan çıkaran teknik direktör.
amaç? lig maçında oynatacaksan kupa maçında neden oynatıyorsun hoca? bırak da adam oynasın, hevesini kursağında bıraktın, ayıp be.
utan.
1609
tıpkı hamza gibi, iyi oynayan oyuncuya kafayı takan bir adam.
sinan 3 gol atmış, çok moralli, çok hevesli ama ne oluyor 55. dakikada oyundan alınıyor. sinan'ın nasıl bozulduğunu herkes gördü. yahu biriniz de genç oyuncuyu ezmeye çalışmayın. biriniz de gücünüzü gencecik çocukların üzerinden göstermeye çalışmayın. ayıptır!
1610
sinan gümüş'ü oyundan alması her yönüyle çapsızlık. yemin ederim bu maçı sadece sinan gümüş 5 6 gol atar mı diye izliyordum. bir anlamı kalmadı artık izlemenin.
1611
türkiye kupası gibi önemli bir mücadelede sneijder, sabri, selçuk, bilal gibi adamları yedek oturtmuş kurt hoca. allah bize sabır versin, tek duam bu bizim adımıza.
1612
son iki üç yıldır şu takımın başına gelen kimsenin başına gelmemiştir deneme tahtası gibi bir şey olduk çıktık. mustafa hocayı aklı başında bilirdik yazık değilmiş neyse ki lig bizim için erkenden bitti de bu abuk sabuklukları artık dert etmiyoruz.(bkz: 26 ocak 2016 galatasaray kastamonuspor 1966)
1613
takasta kullanılması gereken teknik direktör. mesela trabzon'lu okay yokuşlu için 1.5 milyon € + mustafa denizli güzel bir teklif olur. hem trabzon'un da esaslı bir hocaya ihtiyacı var.
1614
seksi olmayan hoca. halbuki geldiğinde kendisine yazılan ''hey sexy lady mustafa denizli'' adlı parçayı kaç kere dinlemiştim. yazık.
1615
kendisinden sportif bir beklentim yoktu zaten. takimi renove eder, coplerden bizi kurtarirsa basarili sayarim kendi adima diyordum ancak mevcut sartlarda elimiz kolumuz bagli diyor. bu durumda bu adama neden senelik 3 milyon euro veriliyor. ucte biri fiyatina getir tugay'i en azindan yeni bir sey denersin.
--- alıntı --- burak hiçbir yere gitmez. bize bu konuda ciddi bir teklif gelirse değerlendirir miyiz, o da zor. --- alıntı ---
allah belamızı verdi! ulan zaten heyecanlandırmıyordun. büyük hevesimizin içine ettin.
1619
yok arkadaş, yemin ediyorum bu takımın teknik direktörlüğü koltuğuna oturan isim sapıtıyor, akli dengesini kaybediyor, saçmalamak konusunda çığır açıyor. kendisi de sanırım bu hastalığın son kurbanı.
1620
kendisine dolu dolu küfür edip pilot mu olsam, kafamı duvarlara vurup kendimi mi öldürsem diye düşündüren teknik drektör.
1621
hicbir sey yapmayacaksa sezon sonuna kadar defansta carole, koray, linnes, orta sahada emre colak, rodriguez, hucumda da sinan gumus'te israr etmesi gereken dede.
1622
galatasaray'ın taraftarlardan başka dostu yoktur. yönetim, teknik heyet ve bazı istisnalar hariç tüm futbolcular sadece galatasaray'ı nasıl sömürürüzün hesaplarını yapıyorlar.
galatasaray'ı bunlara bırakmamalı, bunlara yedirmemeliyiz. protestomuzu en etkin şekilde yapmalıyız. milyonlarca taraftarın istemediği futbolcu da teknik direktör de, yönetici de bu takımda barınamaz.
hiç kimse bu takımın parasını yeyip sırtüstü yatamaz. ya o formanın hakkını vereceksiniz ya da bu diyardan gideceksiniz.
denizli, burak, tarık, jpk, sabri derhal takımdan gönderilmeli. emre yıllık 300.000.-euro (sadece üç yüz bin euro) bedelle kalırsa kalır, kalmazsa ona da güle güle denmelidir.
1623
hala martin benitez diyor hala.
1624
içimden bir his diyor ki, galatasaray ' ın mevcut durumu, içinde bulunduğu kaos, borç batağı, galatasarayın geleceği, sahada yokları oynaması vs. gram umurunda değildir.
eğer bir parça galatasaray ve galatasarayın geleceğini düşünseydi son iki kupa maçında a2 takımdan en az 2 3 oyuncuyu sahaya sürerdi.
ayrıca sinan gümüş ' ü kendisinin oynattığı vs. diye bir şey söz konusu değil. podolski sakat olduğu için bir nevi mecbur kaldı yoksa oda siktin sene oynatmazdı.
adam sanırsın ki maçları saha kenarından değilde, internetten yasal olmayan yollardan izliyor, gollere verdiği tepki en az 10 15 saniye gecikmeli, gram heyecan yok.
çok güzel bir işim, çok güzel, bir yuvam dünya tatlısı bir oğlum önümde belki mevlam bilir yaşayacağım 20 30 yılım var, ama gelin görün ki bu kan emiciler yüzünden hayattan soğudum.
bir kulübün içerisinde tepeden tırnağa arkadaş herkes mi nankör olur, herkes mi vurdum duymaz, herkes mi şeyimden aşağı kasımpaşa modunda takılır.
hamzasından, denizlisine, yılmazından sabrisine, emeği geçenlerin tek tek mevlam belasını versin.
1625
bu akşam yaptığı açıklamalar tam da niyetini belli eden cinsten. siz konuşun ortamlarda ben yine de bildiğimi okurum kafası, nereye kadar götürecek kendisini bakalım.