resim
Mauro Emanuel Icardi Rivero
Takım:Galatasaray
Mevki:Santrfor
Yaş:32
Boy:1.81
Uyruk:Arjantin
  • 16001
    galatasaray kulübünün ve taraftarının geldiği noktaya artık şımarıklık mı deriz, vefasızlık mı deriz. bu adamın bize ve ülkeye yaşattığı şey sadece attığı goller ve kazandırdığı kupalardan ibaret değil. futbolla hiç ilgilenmeyen insanlara bile dokunup bir trend bir ikon haline geldi. kağıt üstünde kazanılamayacak bir değer kattı ıcardi bu kulübe. bunun etkilerini yıllar boyunca göreceğiz. ıcardi'den bile daha kaliteli birçok futbolcu geldi bu ülkeye ama bu ülkeye ve insanına bu kadar dokunan bir adam uzun zamandır gelmemişti. galatasaray forması gierken sakatlandı. evet, hala daha tam dönebilmiş değil ama bu oyunda bunlar da var. kendisinden daha önce sakatlanıp dönemeyen oyuncular da var misal rodri gibi. ayrıca da kendisinin sözleşmesi sene sonu bitiyor. afrika kupası'na gidecek bir osimhen de varken önümüzdeki dönemde kendisine çok ihtiyacımız da olacak. sene sonunda oturursun, seneyi değerlendirirsin, kendisiyle de görüşürsün, şartlar ortaya konur sonrasında yola devam edilir ya da edilmez. galatasaray'a çok büyük futbolcular geldi ama bir o kadar da bu kulüpten çok büyük futbolcular gitti.

    fakat ben artık bu taraftarın şımarıklığından, nankörlüğünden, çok bilmişliğinden ve kalıplaşmış cümlelerle bir şeyleri savunmalarından çok sıkıldım artık. hayat ve futbol bu kadar vefasızlığı affetmez. futbol dediğimiz oyun maçtan maça 11 tane futbolcunun sahaya çıkıp oynadığı bir olgu değil. fifa ya da fm gibi oyuncuları alalım, gönderelim, kadroya koyalım gibi mekanik bir olay hiç değil. bu futbolcuların hepsi birer insan. taraftarlık olgusu dediğimiz şey sadece kulüp armasına destek değil, bu arma için mücadele edenlere de sahip çıkmaktır. ıcardi gibi bir adam, bir tökezledi diye bu muamele görüyorsa ben başka herhangi bir oyuncu olsam çok ciddi düşüncelere dalardım. galatasaray'ın 3 senedir şampiyon olmasının tek sebebinin kaliteli bir kadrosu olmasından dolayı değil, oluşan aile ortamı ile beraber statta oluşan arkandayız hissiyatı ile gelen rakipten daha çok koşma daha çok mücadele etme daha çok isteme arzusudur. siz manevi değerlerinizi kaybettiğiniz anda o çok eleştirdiğiniz rakiplerinizden bile beter olursunuz.

    işte biz galatasaray'ız, galatasaray'da kimse yatamaz. galatasaray ne zaman hakkını vermiş bir adamı 2-3 ayda illallah ettirecek noktaya getirmiş? biz diğerlerinden farklıyız deyip eleştirdiğiniz her nokta aslında eleştirdikleriniz gibi olma yolunda emin adımlarla ilerlemeniz demektir. bunun adı eleştiri kültürü değil, oburluktur. hala galatasaray'a dair inancımın olmasının yegane sebeplerinden biri sosyal medya ile statın tepkilerinin hala farklı olmasından kaynaklıdır. stattaki insanların çoğunun bu sosyal medyada yazılanlar umurunda bile değil. çünkü orada galatasaray'a temas edebiliyoruz, görebiliyoruz. ıcardi gözüktüğü andaki coşku ve sevgi seli, galatsaray'ı galatasaray yapan değerlerindendir. galatasaray'ı ve futbolu bu kadar mekanik görüp sadece kazanma üzerine taraftarlık hikayesi yazanların çoğunun sokaktan, stattan ve gerçek hayattan kopuk olduğunu çok daha net anlayabiliorum. zaman zaman bu sosyal medya saçmalıkları kulübe de yansıyor fakat geçtiğimiz senelerde olduğu gibi yine bunu aşacağız. hocaya, takım kaptanına ve oyunculara güvenim sonsuz. vura vura geçirdiğimiz bu dönemin tadını çıkarıp yeni hedeflere yönelebilmek hala bizim elimizde. ıcardi gibi bir adama 6 ay daha sabredemiyorsanız bence taraftarlık kisvesini geçtim, hayata dair birçok bakış açınızı değiştirmeniz gerekir.
  • 16003
    galatasaray tarihinin en ikon oyuncularından biri. 6 ay sözleşmesi var ve burada 6 ay daha kalmak zorunda. bize prestij kazandıran, sahaya çıktığında rakibe korku salan, en büyük rakibinin çocuklarına bile 50 saniye de tıklayan adamdan bahsediyoruz. bu adam bize bir jenerasyon kazandırdı. yedekte dursa ne olacak?
    ancak bu yönetimin şiarı bu. sneijder zamanından biliyoruz bunları biz. basına yıprattır, bir maşa bul takımdan göndert.
    icardi en az sezon sonuna kadar kalmak zorunda.
  • 16004
    galatasaray'ın en unutulamayacak forvetlerinden biridir. şuan için ya kendisine çeki düzen verir, mevcut durumu (rotasyon forvet) kabul eder ve mesleğine saygısını göstererek işini yapar.. ya da öpüşülerek yollar ayrılır.

    "kulübü 2 sene şampiyon yaptım ben oynamak zorundayım." mantığı kabul edilemez. bir kendine bak çeki düzen ver önce. olmaz abi olmaz. burası arjantin'de at koşturabileceğin kulüpler gibi bir kulüp değil. bu taraftar seni bağrına bastı, sana mükemmel yıllar yaşattı sen de prime döneminde geldin ne yalan söyleyeyim. ya o eski prime dönemine geri dön, en azından %80.. ya da hoşçakal.
  • 16005
    kendisi hakkında, takıma yaptığı olumsuz etkileri en çok dile getiren kişiyim ama stadyuma gittiğinde en yüksek sesle icardi için bağırırım.

    sapla samanı ayıralım, kendisinin günümüze ve geleceğimize yaptığı katkıları nice efsaneler yapmamıştır. ben sahada icardi'yi o halde gördüğümde en çok eleştirenlerden birisi olurum ama dışarıya da en çok savunanlardanım.

    gidecekse de güzel gidecek futbolcumuz. bu rezil yönetime ve maşa muhabirlere yem etmeyiz.
  • 16006
    kendisine yapılan şey vefasızlığın örneğidir.

    oynamıyor diye ben ne bir konuşma ne kavga ne de tartışmasına şahit oldum. böyle bir şeyin sadece kokusu olsa tüm medya üzerimize çullanmıştı bu sürede. adama yedek otur diyorlar oturuyor, gir diyorlar 5-10 dk giriyor. şimdi adama mobbing yapıp kulüpten uzaklaştırmaya çalışılıyor.

    anlamadığım bu adamın sözleşmesi sezon sonu bitmiyor mu? eeee o zaman ne isteniyor ben anlamadım ki? kulübü tehdit ederek sözleşme mi imzalanacak? rahat bırakın adamı kardeşim. sezon sonuna kadar galatasaray'ın oyuncusu. kabul etseniz de etmeseniz de. isterse de kendi gider.

    bıktım artık bu yeni yetme taraftarın futbolculara yaptığı kaprislerinden. her kaybedilen maçtan sonra birilerini çarmıha germe çabalarından. sizin stres topunuz değil hiç kimse. karşınızdaki kişinin de sizin gibi insan olduğunun farkına varın biraz. hatalar eksiklikler olacak. bunlar eleştirilecek ama tehdit eder gibi "yok öyleyse şöyle olur gibi" söylemler sadece hava. hiçbirimiz karar verici değiliz.

    hele ki galatasaray'ın oyuncusuna küfür etmek ise bambaşka bir boyut. valla sırf bu sebepten monaco maçı bittiği andan itibaren sözlüğe girmedim. çünkü biliyordum yazılanları. şimdi girdim ve hiç şaşırmadım.

    kusura bakılmasın belki de yeri değildi sadece artık daha fazla tutamadım içimde.
  • 16007
    hepimizin sevdiği ikon futbolcumuz. kendisine şükranlarımı sunuyorum lakin bazı şeyleri de yerine koymak lazım. onun bize verdiğinin belki mislini de biz ona verdik bize gelmese kendi içinde büyük bir düşüş olacaktı kazan kazan yaptık bu ilişkide. galatasaray'da her zaman büyük golcüler olmuştur oynamıştır şampiyon olurduk olmazdık onu bilemeyiz. çocukları galatasaraylı yaptı bu da çok doğru önerme değil bu iş genelde babadan oğula geçer tabii ki etkisi olmuştur da sınırlıdır gören de 3. büyüktük de 1. büyük olduk sanacak. hayatın gerçekleri şu ki artık verimsiz bizim için gömmeye, yermeye gerek yok hala bizim için konumu aynı hakkında saçma sapan haberler yapanlar bir yana performans olarak eleştirmek çok doğal dediği gibi kendi de isterse sezon sonuna kadar baş tacıdır ama rolü şu an için rotasyondur.
  • 16009
    aklı başında olan galatasaray taraftarı sahip çıkmaya çalışıyor. icardi bunun farkında olacak kadar zeki bir adam. o konuda içim rahat. şu kulübe gelen ve değer katan oyuncuları küstürmeden ayrılmayı öğrenmek lazım.

    büyüğünden küçüğüne bu kadar insanın sempati ile yaklaştığı hatta rakip taraftarlarca imrenilen bir futbolcuyu, medyaya malzeme yapmak, en hafif tabilerle alçaklıktır.

    ayrıca maşalı gazetecilerin, yönetim vasıtasıyla yaptığı saçma sapan haberler terbiyesizlikten öte bir şey.

    siz ve sizin gibiler galatasaray'ı değil, cebinizi ve bürokratik işlerinizi düşünüyorsunuz ve galatasaray'a ihanet ediyorsunuz.

    mauro,

    seninle olan bağımız hiçbir zaman kopmayacak.

    insan yalnız doğar da..
  • 16010
    dünya üzerinde, hatta küçülteyim şampiyonlar ligi takımlarının hangisinde temmuzda sakatlıktan dönmüş ve temmuzdan beri profesyonel takımla antremanlara, maçlara çıkmasına rağmen, 87 de oyuna girse bile koşmaktan aciz bir fiziksel durumda olan kaç futbolcu vardır?

    hangi ucl takımında ilk 11'de değilse maç önü ısınmasına çıkmayan kaptan vardır?

    hangi ucl takımında kaptan olup da takında sakatlıktan adam kalmadığı halde 1 gün bile izninden önce gelmeyen adam vardır?

    hangi ucl takımında bu kadar müsamaha gösterilen kaptan vardır her anlamda?

    icardi'den başka bu kadar rahat profesyonel seviyede takılan başka oyuncu olduğunu hiç görmedim. saygı karşılıklıdır. icardi uzunca bir süredir ne bu taraftara ne de takım arkadaşlarına saygı göstermiyor. kendisine de saygı göstermiyor.

    kendisi geldi 2 sene muazzam katkı verdi, karşılığını da hem kontrat olarak hem de sevgi olarak fazlasıyla aldı. ama icardi uzun süredir ne kendisine saygı duyuyor, ne de onu çok seven taraftara, ne de yasal olarak yükümlü olduğu takımına. yukarıda kendi takımdaşlarına vefasızlık sıfatına uygun görenlere biraz da o savunduğunuz vefa kavramına icardi tarafından bakılmasını öneriyorum. kimse durduk yere icardi'ye bir şey söylemiyor. icardi'nin neden hala bu fiziksel durumda olduğunu anlamıyor ve kızıyor insanlar çok doğal olarak.

    son olarak ben kendisini özleyenlerden olmayacağım. zaten icardi gibi icardi'yi çok uzun zamandır özlüyorum ve özlemim bitti. umarım en kısa sürede kızlarına kavuşur ve çok sevdiği çocuklarıyla sağlıklı mutlu bir hayatı olur. yaşamında en iyisini diliyorum kendisi için.
  • 16012
    icardi, “galatasaray zaten büyük ama biz daha da büyük yapacağız” dediğinde aslında bugün yaşanan tartışmaların hiçbirine gerek kalmayacak bir aidiyet göstermişti. bizim ona gösterdiğimiz sevgi ne kadar içtense, onun da bu forma için ortaya koyduğu fedakârlık bir o kadar gerçekti. ama şimdi, “kimse galatasaray’dan büyük değildir” cümlesinin arkasına saklanıp eleştiri adı altında nefret kusanlar, belli ki bu geçmişi çabucak unuttu.

    evet, icardi her zaman sansasyonel bir futbolcuydu. magazin hayatı çoğu zaman futbolunun önüne geçti, hatta belki de galatasaray’a gelmesinin en büyük sebebi buydu: bu kadar yetenekli olup, düzgün bir yaşam tarzı ve sporcu profesyonelliği olsa çok daha büyük kulüplerde oynardı. fakat o, tüm bagajıyla birlikte geldiğinde biz bunları biliyorduk. bunları göze alarak icardi’yi galatasaraylı yapan yolculuğun başlangıcını kabullendik.

    ve o, geldikten sonra yalnızca gol atmadı—bir nesli galatasaraylı yaptı.
    attığı gollerden sonra sevincini binlerce taraftar ile yaşadı, şarkısı statları inletirken hep beraber söyledik, insanlar saçlarını onun gibi sarıya boyadı hatta bir çoğu ileri gidip bizi g.y yapacaksın bile dedi :) bir futbolcu ile taraftar arasında kolay kolay kurulamayacak kadar güçlü bir bağ oluştu. bu bağ sadece saha içinde değil, saha dışında da vardı: arap kulüplerinin astronomik tekliflerini reddedip galatasaray’da kaldı. evet, biz de yüksek bir maaş verdik ama oluşturduğu etki, yarattığı sinerji parayla satın alınamazdı.

    sonra işler değişti…
    topuğundan sakatlandı, aylarca iğneyle oynadı. ardından evliliği dağıldı, çocuklarından uzak kaldı. avrupa maçında yaşadığı sakatlık onu uzun süre sahadan kopardı. döndüğünde ne fizik olarak ne de ruh olarak eski mauro değildi. yine goller attı ama “o icardi” artık yoktu, bunu hepimiz gördük. yaş, yaşam tarzı, mental yük… beklediğimiz seviyeye çıkmasını zorlaştırdı ve belki de artık hiç çıkamayacak.

    ancak tüm bunlar, bugün ona yöneltilen ağır sözleri haklı çıkarmaz.
    eleştiri olur, performans eleştirilir—doğrudur. ama bir insanın kulübe kattığı geçmişi, yarattığı etkiyi, fedakârlıklarını yok sayıp ona nefret kusmak nankörlüktür. “kimse galatasaray’dan büyük değildir” demek, kimseyi haksız yere linç etme hakkı vermez. geçmişe ihanet etmeden, insana saygıyı unutmadan konuşmak gerekir. (bkz: #4331134)

    muhtemelen sezon sonunda yollar ayrılacak. bu normaldir. futbolda vedalar olur, zaman geçer, isimler değişir. ama önemli olan, bu veda galatasaray’a yakıştığı gibi olsun: iki tarafı da kırmadan, emeğe saygı duyarak, geride güzellikler bırakarak.

    icardi bugün belki eskisi gibi olmayabilir ama bir gerçek değişmez:
    bu taraftar onun adını yıllarca unutmayacak. ve biz ona nasıl veda edersek, bu yarın gelecek futbolculara da referans olacaktır.
  • 16013
    takımımızın üst üste kazandığı 3 şampiyonluğun 2 tanesinde başrolde bulunan oyuncudur. ek olarak özellikle genç yaşlardaki insanların ağırlıklı galatasaray'ı destekleme sebebidir. kendisinin yaşattığı duyguları başka bir oyuncunun yaşatması pek mümkün de değil. bunlara kimsenin itiraz edeceğini düşünmüyorum.

    benim itiraz edeceğim konu bu olaya çok tek taraflı bakmıyor muyuz? icardi bizde gördüğü sevgiyi, saygıyı dünya üzerinde hangi takımda bulabilirdi? italya liginde ve arjantin milli takımında zaten istenmeyen adam ilan edilmişti ve fransa'da da takım planlarının dışında kalmıştı. ikinci baharını yaşadı deyim yerindeyse bizdeki atmosfer sayesinde. arabistan'ı reddederken çok büyük karakter gösterdi. gösterdi de özel hayatındaki sansasyonlarla arabistan'da ne kadar kalabilirdi? arabistan dışında bir takımdan özellikle de büyük hedefleri olan bir takımdan teklif aldığını da hiç sanmıyorum.

    ayrıca galatasaray sanki alt liglerde sürünen bir takımken icardi geldi ve şampiyon yaptı gibi yorumlar görüyorum ki şok geçiriyorum. yahu önceki sezondaki başarısızlık belki yüz yılda bir gerçekleşecek bir olaydı. icardi gelmese de bir sonraki sezon kurulan kadro yüzde doksan dokuz ilk ikide ligi bitirecekti. iyi ki geldi de ezici şekilde şampiyon olduk orası ayrı ama galatasaray'ı icardi var etmiş gibi yorumlara şok geçiriyorum.

    özetle; galatasaray-icardi ilişkisi 2.5-3 yıl çok güzel çalıştı ve iki taraf için de aşırı verimli oldu bu ilişki. bugün yaşanan süreçte ise -söylenenler doğruysa- galatasaray yönetimi suçlu olduğu kadar icardi de suçludur. geçirdiği sakatlığın ağırlığına sözüm yok ama ilk maçına temmuz'da çıkan adamın aralık sonunda hala ayakta duramamasını konuşuyorsak bütün suç da taraftarda olmasın bir zahmet.

    bütün bunları kendisine saldıralım veya hemen gönderelim anlamında kesinlikle söylemiyorum. kendisi güzel bir vedayı kesinlikle hakediyor. bunun ötesinde sözleşmesini uzatma veya haksızlık yapıldığı gibi yorumlara ise kesinlikle katılmıyorum. basında çıkan iki tane haberi tüm camianın düşüncesi gibi yansıtmak işi sulandırmaktan başka bir şey değil.
  • 16015
    bi kaç yeni yetme paraya acil ihtiyacı olan vasat youtube şarlatanı izlenme ve abone sayısını arttırabilmek için sürekli olarak yenilen her golde icardi forvette duruyordu, defansa gelip stoperlik yapmadı, ondan gol yedik yoksa yemezdik diye diye 107 maçta 68 gol 22 asist üretmiş galatasaray kaptanını haftalardır hedef gösteriyordu.

    sen şampiyon olabilmek için bu adamın 2. senesinde 102 puan toplamak zorundaydın, bu herif sakat sakat ligin son 3 ayında çıktığı her maçta gol attı. bakın neredeyse her maçta. hatta çıktı iş son maça kaldığında gitti son maçı da aldı.

    ertesi sene bir avrupa maçında kaleciye pres yaparken sakatlandı. döndüğünde bitti diye diye bitirdiniz. ondan osimhen olmasını beklediniz.

    rodri? militao? hepsi geçen sene icardi ile aynı sakatlığı yaşadılar. ve hala sakatlıkla mücadele ediyorlar. hele rodri'nin çapraz bağ sakatlığı öncesinde kariyerinde sakatlıktan kaçırdığı maç sayısı 5. öyle bir adam dönemedi daha.

    rodri 2 aydır hamstring yüzünden oynayamıyor.
    militao kas sakatlığı yaşadı 4 ay daha yok.

    sane ile osimhen gibi futbolcular bu kulübe geliyorsa galatasaray bir his takımı olduğu için geliyor. meselenin sadece para olmadığını erden timur da defalarca kez hatırlatmıştı. icardi'ye 40 milyon euro'yu reddettirip takımda tutan da buydu. osimhen'i almamızı sağlayan da. sane ne için geldi sahi sadece 9 milyon euro için mi?

    koy icardi'yi bir kenara sen o hissi kaybettin. git bak bakalım maç sonlarına üçlü çektirirken eski aura var mı?

    icardi gider kalır bilemem. bu kulüp suyun karşı tarafının sahip olduğu toksiklik seviyesine çekildi ve böyle olunca iyi şeyler olmaz. 18 yaşındaki futbolcuyu ıslıklayan, 15 senelik efsanesi muslera'yı dahi ıslıklayan bu kitle yakın zamanda başarısızlığı görecektir.

    hoş başarısızlık gelmeden de dursun aydın özbek yönetiminden kurtulmak zor olurdu. tek iyi yanı o.
  • 16016
    kendisinin performansını eleştirmenin bir günah gibi görüldüğü tuhaf bir dönemi yaşıyoruz. yaptığı işi mevcut durumda galatasaray kulubünde güzel bir şekilde sergilemesi mümkün değil. evet çok büyük başarılar kattı, evet ikon oldu, çocukları galatasaraylı yaptı. ama bu tek taraflı bir ilişki değil ki. o galatasaray için çok şey yaptıysa galatasaray da onun için çok şey yaptı. kazandığı paradan filan bahsetmiyorum. o paranın çok daha fazlasını kazanabilirdi başka bir takımda. fakat bu kadar sevilmezdi, bu kadar insanı kendisine aşık etmezdi. bu sevgiden galatasaray başarı çıkardı, icardi hiçbir maddi manevi kazanç sağlamadı demek akıl tutulmasıdır. evet hala gol atıyor, hala attığı golden sonra duygulanıyoruz. her şeyin en iyisini hakettiğini düşünüyoruz. ama ben aynı hisleri hagi'ye de hissediyorum. hasan şaş'a da hissediyorum. ne yapalım onlar da büyük işler yaptı diye geri futbolcu olarak takıma mı katalım? futbol fiziksel bir spor. bu sporun gerekliklerini sergileyebilen bizimle kalır sergileyemeyen kalamaz.
  • 16017
    iki senedir özlüyoruz zaten, maalesef alıştık bu özleme. belli ki kendisi de farkında ki ekstradan ilgi çekmeye çalışıyor. futbolda dün yok, kimler geldi geçti bu kulüpten. geçip gidenler kimlerdi, hangilerini özlüyoruz, kim ne iz bıraktı. yıllar sonra icardi’den ne kalacak hatırlarda… ıcardi sahaya biraz daha odaklansaydın keşke diyeceğiz sanki.
  • 16018
    son 3 şampiyonluğumuzun dogrudan 2’sinin mimarı olan süper golcümüz. bir daha da kendisi gibi safkan güney amerikalı golcü bizim takıma gelir mi bilinmez. milliyeti bile ben topçuyum diye bağırıyor, elalem birbirini kesiyor o topraklarda futbol için. hızır gibi yetiştiği 2023 senesinde yaşattıkları ne hikmetse çabuk unutulmuş. yurdumun en varlıklı oligarkina unutamayacağı verdiği hayat dersleri akıllardan silinip gitmiş. ıcardi olmasa o şampiyonluklar gelir miydi, osimhen’i, sane’si buralara uğrar mıydı, türkiye’nin dört bir yanında sarı kırmızı renkler ve bayraklar önünde eller kulakta aşkın olayım söylenir miydi, ciddi şekilde dominasyon geliyor artık önlerine set vurmalıyız açıkça dillendirilir miydi? sanmam. kral; bu pasif, her şey söylenen, iftira atılan, çamur sıçratılan, tokatı yedikçe diğer yanağını çeviren, futbolun tüm paydaşları tarafından mengene gibi şu an sıkıştırılmışken gıkıni çıkarmadan oturan yönetim ve camiaya ders niteliğinde bir açıklama yapmıştır dün gece. kendisini tehdit eden, sadece galatasaray için mikrofon başına geçenlere hakkını savunmayıp tek bir mağlubiyette hedef şaşırtmak isteyen içimizdeki hainlere çıkıp masaya yumruğunu vurmuştur. eleştiri yapmadan, kimseyi hedef göstermeden camiayı konsolide ediyor kaptan. ıcardi çok zeki adam, nerede ne zaman çıkış yapacağını biliyor. futbolu da kendisinden daha iyi bilen bir elin parmaklarını geçmez bu ülkede. sanki kendisine göre bir oyun planımız varmış gibi sezon başından beri sistematik bir şekilde koşmuyor, gidemiyor, yapamıyor diye zalimce eleştiriliyor. rakip olacak şikeci, bahisçi, dopingci kitleler zaten rahat bırakmıyorlar, bunların çıkardığı algılara bizim bazı taraftarlar da eşlik ediyor. çok çabuk unutuyoruz, yenisini görünce eldekinin değerini sıfıra indirgiyoruz, tüketmek de üstümüze yok. ben kendisine çok saygı duyuyorum, bu sene göztepe’ye attığı golde sevindiğim kadar osimhen’in rövaşatasında sevinmemişimdir belki de. takımda kalmasını ve devam etmesini istiyorum. bize yaşattıkların ve haksıza karşı başımız dik, göğsümüz kabarık şekilde gezdirdiğin için teşekkürler kaptan. iyi ki bizimlesin.
  • 16019
    icardi hakkında kendisi hariç herkes haklı.

    taraftar ikiye bölünmüş durumda. bir kısım ciddi eleştiriyor, mevcut durumunu sorgulayıp duruyor. %100 haklılar. bir kısım da her şeye rağmen savunuyor, geçen 2 yılın hatrına susmak lazım diyor. vallahi onlar da %100 haklı. gelelim okan hocaya; başka forvet almamakta hatalı olsa da, elindeki tek yedek forveti hazır tutmak için çok uğraştı. ilk 11 çıkardığı kocaeli maçı hariç, maçların ikinci yarılarında süre vermesi doğruydu. okan hoca da haklı anlayacağınız. peki kim haksız? %100 icardi.

    ne kendisini eleştirenlere inat çalışıyor, ne kendisini savunanlara teşekkür etmek için. maçta ısınmaya çıkmıyor, kilo veremiyor, ekstra idman yapmıyor, çalışmıyor..

    mevcut fotoğraf bu, kimsenin kimseye gık demek hakkı yok, kimsenin kimseye sen haksızsın deme hakkı da yok. tek haksız icardi, onun da umrunda değil zaten.
  • 16021
    bu işi buraya getirenlere yazılacak çok şey var da… neyse, zamanı var.

    “başarı” ve “eleştiri kültürü” adı altında nankörlüklerini gizleyenler, galatasaray’lı görüntü altında kıskançlıklarını saklayamadıkları için çamur atanlar, hafızası balık kadar olup katkıları unutup performans düşünce yerden yere vuranlar…

    yazılacak çok şey var. elbet de yazılır.
  • 16022
    insanlar realist bakıyor. geçmişte yaptığı katkıları çabuk unutuyor. sosyal ortam insanları çok çabuk nankör yapabiliyor. tamam geçmiş iki yıla göre zayıf ve güçsüz durumda icardi. ama bu adamın bize katkılarını, bir nesli galatasaraylı yapmasını ve rakiplere karşı ince ve keskin hamlelerini paylaşımlarını unutmak yazık olur. eğer sezon sonu gidecekse bile bu en iyi en itibarlı en şaşalı şekilde olmalı. çünkü o bizim gördüğümüzden de sandığımızdan da daha değerli.
  • 16023
    serdar ali çelikler ve ibrahim seten aylardır icardi konuşuyor. ve sürekli olumsuz konuşuyor. bu konuşmalar başladığında yazdım bu adamların amacı icardi’yi taraftarın önüne atmak diye. sağ olsun bizim taraftar hemen gaza geliyor. adamlar oyunu kuruyor, oyunu oynuyor bizim camia ve taraftar bu tuzağa düşüyor. icardi’yi eleştirelim de ne bu adama neredeyse hain muamelesi yapmak. murat aşık’ın icardi fenere gelsin en nesri galatasaray’a gitsin ben okeuim dediği yerde yapılanı anlayın. taraftar gözünü açsın. icardi bu takımın kaptanı. sene sonu duruma bakılır. adamı linç etmek nedir yahu?
  • 16024
    galatasaraya geldiği dönem, futbolda ciddi bir düşüş yaşadığı bir dönemdi. galatasarayda kendini buldu; kulübün adının yanında yazan en kral isimlerden biri oldu. sakatlandı, ayağa kalktı, yine oynadı. sokakta ailesi yanındayken başka takım taraftarlarının sözlü tacizine uğradı, yine oynadı. bu adamı hiçbir şey yıkamadı.

    ama ne olduysa sakatlık sürecinde oldu. iyileşme dönemini bir superstar profesyonelliğiyle geçirmedi. hem sakatlık gereğinden fazla uzadı hem de bu süreçte sürekli gezip tozması, yemesi içmesi, yüksek eforlu bir sporcu görüntüsünü tamamen ortadan kaldırdı.

    şahsım adına, kendisini çok az eleştirdim. hatta başlığın altında çoğu zaman onu koruyan entryler yazdım. bugün de aynı noktadayım. sadece futbol sahasının değil, tüm ülkenin tepesine mutluluk bulutu gibi çökmüş bir adamın bu hâlini kabullenemiyorum. siz de bakmayın, onu eleştirenlerin tamamı, ıcardi gol attığında hala gırtlakları patlarcasına “aşkın olayım” söylüyor. ben de en az 5 sene daha o şarkıyı söylemek istiyorum.

    allah aşkına, toparla kendini mauro. kulüpten rica et, 99 numarayı sana geri versinler. biraz spor, biraz fitness, biraz disiplin ve biraz düzen… o zaman real madrid bile “bu adamı bize verin” diye kapımıza dayanır. inan bana, taraftar sana kızmıyor; bütün öfke, bu halini kabullenememelerinden kaynaklanıyor.

    lütfen… kalk artık ayağa.
  • 16025
    30 milyon taraftarı olan bir camianın sporcusu isen illaki arada tepki ve eleştiri aldığın durumlar olur. vefasız da olur populist davranmayan da olur tipini beğenmeyen bile olur. anında sana ulaşabilecek şeyler söyleme imkanına da sahipler. internet denen şey böyle bir şey.

    zaman eski zaman değil artık. milyonlarca avro para kazanıyorsan bu tipleri takmaman gerekir. aralarında rakip takım taraftarı bile vardır.

    bu kadar büyütmeye gerek yok sevgili icardi. son 3 yılda verdiklerin, azmin, şampiyonluk katkıların tartışılmaz. çalışıp sahada cevabını verirsin olur biter.

    seni sevenler olarak beklentimiz bu.
App Store'dan indirin Google Play'den alın