• 51
    türkiye'ye dönüş yapmak istemelerinin altında yatan gerçek sebebi ortaya çıkaracak gazeteci büyük iş yapmış olur. ama bir yerlerden avanta gelmeyeceği için buna mesai harcayan gazeteci de olmaz.

    ya vergi konularında başlarını ağrıtacak bir açık verdiler. ya da türkiye'deki siyasi erk bazı bilemediğimiz sebeplerle böyle bir strateji güdüyor. başka bir sebep de türk kulüplerinin musluğu açtığı dönemde yararlanmak istiyorlar da olabilir. türk lirası bir devalüasyon daha geçirirse bir kaç sezon yine açık makas muhabbeti olacaktır. bunun ne zaman olacağı da muamma. musluk akarken faydalanmak istiyor olabilirler.

    gurbetçi oyuncuların türkiye'ye dönüş isteği incelenmesi gereken bir araştırma konusudur.
  • 52
    içlerinde bazılarının futbol yaşantısının son döneminde bir anda "galatasaray aşkı" depreşen topçu topluluğu. madem o kadar türkiye özlemi ve ayrıca galatasaray sevgin var akıllara şu soru gelir her insan evladının: "bonservisin elindeyken gelseydin?"

    herkesi aptal yerine koymanın lüzumu yok. erken yaşta gelenlere bir lafım yok zaten. bu kendini akıllı zannedenlere lafım. yanlış anlaşılmasın.
  • 53
    samimiyetsiz ve profesyonellikten uzak insan topluluğu.

    kaan ayhan'a bakıyorsun ki en sevilen gurbetçilerdendi; 2 senedir kopya kırmızı kartlarla avrupa maceramızın içinden geçti.
    kerem demirbay'a bakıyorsun ne idüğü belirsizin teki, formaya saygı göstermeden aklı bir karış oynuyordu.
    berkan kutlu'ya bakıyorsun geldiğinden beri ilerlediği bir konu bile yok. sırf koşuyor diye komikçe övülüyor.
    yusuf demir'e bakıyorsun geldiği ilk günkü burayı küçümser tavırları hafızalarda. topçuluğu 5 para etmez.
    eyüp aydın ve altyapıya alınan avanelerine bakıyorsun henüz tırnak kadar gelişim göremedik. ileride olacağına dair vadettiği bir şey henüz yok.
    ilkay gündoğan pek güven veren karakter değil. yarın fenerle imzalasa şaşırmayız.
    hakan çalhanoğlu'nun hali tavrı ortada.

    bu tip konularda genelleme yapmak belki hoş karşılanmaz ama ortada kocaman örnekler var. barış'ın, apo'nun, eren'in, yunus'un 1 kere bile bu formayı küçümsediğini görmedim. iyi/kötü oyunları oldu ama sahada her şeyini vermeye özen gösterdiler. bu vakitten sonra, gelme ihtimali olan gurbetçi oyunculara şüphe ile yaklaşılacaktır.
  • 56
    yabancı sınırını alt etmek için her sene en az 2 tane kadromuza katmamız gereken oyuncu seçeneği. avrupa'nın büyük liglerinde forma giyen türk pasaportlu oyunculardan her sene en az 2 tanesini kadromuza katmalıyız.
    avrupa takımlarıya rekabet ederken iki dezavantajımız var biri bütçe (ki o da psg, city gibi en büyüklerle rekabet. young boys, bodo, copenhag, brugge, karabağ bizim yanımızdan geçemez bütçe olarak) diğeri yabancı serbestliği. bu yüzden yerli oyuncu havuzumuz genişlemeli. bir diğer sıkıntı da avrupada yetişenler avrupa kupalarında yerli sayılmıyor. ülkede yetişmiş olma şartı da var, altyapılı olma şartı da. bunlara da her sene 1-2 hamle yapmak lazım. arda ünyay gibi
  • 57
    sayısını iyi ayarlamamız gereken kişiler. 3’ten fazla olunca çok özel bir oyuncu değilse ilkay gibi bir anlamı kalmıyor çünkü uefa listesinde yabancı sayılıyor. sayısı maksimum üç olmalı.
    bir diğer dikkat edilmesi gereken oyuncu grubu da afrika kökenli oyuncular. takımın fizik kalitesini artırmak için iyi bir yöntem ama afrika uluslar kupası sıkıntı bir durum. çok sık yapılıyor, sezon ortası oluyor ve berbat sahalarda oynanıyor. bir diğer yönü de oyun aklını biraz düşürüyor bu basketbol içinde böyledir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın