• 10126
    beşiktaş maçındaki* hezimetten sonra ki hezimet kelimesi az kalır istediği gibi içini dökmesi gereken taraftardır. bugün hocaya da giydirilir, oyunculara da giydirilir, yönetime zaten giydiriliyor giydirilmeye de devam edilmeli. kimse de taraftara akıl falan vermemeli. yanlış gördüğü, değişmesini istediği her şeyi küfürsüz şekilde ifade edebilmeli. çünkü buna hakları var. bir sonraki maça kadar bırakın kim nasıl eleştiri getiriyorsa getirsin. taraftar içindeki dökmeli ve sakinleşmeli.
  • 10127
    anlaşılan yine görev kendisine düşmüştür…

    yönetimi takımın hakkını her yerde yedirsin, yapacağı tek adam akıllı iş olan transferleri yapamasın. son yılların en iyi yöneticisini bir hiç uğruna küstürsün. hocası kontrolünü kaybedip futbolcularına sallasın. futbolcular gevşekliklerinden yıllarca unutulmayacak bir travmayı taraftara yaşatsın.
    ama sakin olması ve “üzerine düşeni” yapması gereken yine biz olalım.

    kendisinden derviş olması beklenen insan topluluğu.

    ben sakin de olmayacağım, sağduyu da göstermeyeceğim. bari bugün bizim nazımız çekilsin. elinde bu kadar imkan varken bize bunu yaşatan, yönetimi, hocası, futbolcusu beni idare etmek zorunda. bu sefer ben onları değil.
  • 10129
    bir hezimet yaşandı. hayal kırıklığını, sinirlenmeyi anlıyorum ama sakin olmamız lazım. özellikle yönetimin bekçiliğini yapan muhabir/yorumcuların yönlendirmesiyle hocaya ve futbolculara ağza alınmayacak hakaretler yapmaya gerek yok.

    galatasaray sezon başı ağır yükleme yaptı. ve bu yüklemenin sonuçlarından biri olarak sezon başını düşük formda geçirecek. 2 senedir bu böyle zaten. bu gerekli mi? sezon sonunu getirebilmek için gerekli. yoksa nefesiniz yetmez.

    beşiktaş maçının tek sebebi bu değil tabi ki. nellson'un bireysel hataları, okan hocanın hem rakibine çalışmaması hem maç içindeki taktiksel hataları maçı bu noktaya getirdi. ama sonuçta bir maç. bir maçla 2 sezon şampiyonu takım da hoca da bu kadar eleştirilmez.

    öldürmeyen her acı güçlendirir. hocayı ve oyuncuları öldürmezsek bunu göreceğiz. yönetim işini yapacak, daha eksik oyuncu varsa tamamlayacak. başarıya doymuş oyuncu vavra gönderilecek.

    2 sene önce ismael varken ilk 10 hafta beşiktaş uçuyordu, icardi yerine weghorst'u almalıydık. sonra ne oldu? van bronckhorst'ta aynısını yapıyor. erken form tutturuyor.

    birileri hedef olacaksa o yönetim olmalı. 30 milyon euro'yla 2 transferi 2 ayda değil de 1 ayda yapsalardı bugün bu yaşanmayacaktı muhtemelen.

    biz sakin olalım. hocamıza, topçularımıza sahip çıkalım. görecekseniz bunu yaparsak sezon sonu şampiyon olacağız. ve bugün çok övülen beşiktaş erken form tuttuğu için o sezon sonunu getiremeyecek.
  • 10131
    bilet fiyatları enflasyon üstünde artar, otopark fiyatları da aynı şekilde şov yapar. daha bunun forması, şampiyonluk aktiviteleri vs. store rekor kırıyor derler, buna rekor kırdıran taraftardır.
    bu adamlar stadı boş bırakmaz, deplasmana gider falan filan her şeyi yapar.
    sonra rakibine rezil olunca, sahada paramparça olunca kötü olan bunlar olur.
    misal ben laf demedim çünkü forma vs dışında yaptığım bir şey yok. ama geri kalanlara hiç lafım yok.
    bu adamlara gelene kadar o kadar çok yer var ki laf denmesi gereken. yüzde yüz eminim dün 5 yiyen futbolcuların yüzde 90'ı bugün hayatlarına şampanya, lüks restoranda yemek ve seks ile devam edecek. bu taraftarın çoğu da "aman sosyal medyaya bakmayayım" diyecek, sürekli akıllarına bu gelecek.
    neyse, kesin biraz ileri gidenleri vardır da taraftar destek verirken iyi ama taraftarın hayatını rezil ettiğinde eleştirince kötü.
    eğer rezil olunca tepki görmek istemiyorsanız sakaryaspor falan seviyesine çekersiniz, ucuz bilet vs olur. yenilse de "başarı için sevmedik" goygoyu olur. ama her maliyeti taraftara çakıp sonra da ağlamasın kimse.
  • 10133
    düşük iq'su ile ortalığı yangın yerine çevirmek isteyen ergenus taraftar içini mümkünse tuvalet aynasına döksün. burası onların oyun alanı değil. mağlubiyette büyüklerinin yanında küfürler ederek salya sümük ağlayan fenerli bebe videolarındaki gibi davranmayın. mağlubiyet gibi sindiremediğiniz bir şey varsa da futbola bir süre ara verebilirsiniz. zira futbol bu, yenmek de yenilmek de içinde.
  • 10134
    iç saha maçının birinde bu futbolculara inanılmaz patlayacak taraftardır. futbolcu grubunun maçası çok kalktı, kendilerini kulübün üstünde görmeye başladılar. çok yakındır bu olayın yaşanmasına ve bir erden timur veya fatih terim yok ki elleriyle bu taraftarı susturabilsin… yönetim zaten kaçacak delik arasın eğer bu taraftar patlarsa metin öztürk ve cenk ergün’e saydıracağı kesin…
  • 10135
    3-5 akılsız taraftar dışında kimsenin okan’ın istifasını filan istediği yok. fakat sinirlenmekte haklıdır.

    kaç yıldır bu rezil ve yalancı başkana sahibiz. medyada, kulüpler birliğinde, federasyonda hiç bi ağırlığımız yok. yanak okşatan, 5 yıldız saçmalığını bitiremeyen, ali koç’un bile canlı yayında dursuna herkes zaten istediğini söylüyor dediği bir başkana sahibiz. 35 milyona 2 transferi yapamayan bi yönetime sahibiz. erden timur’u yiyen adam bu. floryayı peşkeş çeken adam bu.

    kaç yıldız biz taraftarların gördüğü eksiklerin giderilmediği bi takıma sahibiz. hiç bir final maçını kazanamıyoruz, kopenhag, sparta prag, fenerbahçe, beşiktaş. bu maçların hiç birinden istediğimiz sonucu alamadık. kaç yıl oldu torriera’nın yanında adam yok, orada oynayabilecek tek adam kaan ayhan sağ bek oynuyor. 10 numaran 37 yaşında. sağ kanatta sigorta bek kaan ve koşmayan ziyech oynuyor, sol kanatta ağlak tribal kerem oynuyor. sırf koşuyor diye bi adam 11 oynatılmaz. icardi gibi forvetin var maç içinde ceza sahasında topla buluşturamıyorsun bile. sol bekin çevre kontrolü ne demek bilmiyor bile topu izlemekten arkasından kaçan adamın farkında bile değil. bütün yıl organize atakla, çalışılmış pozisyon ile attığımız gol sayısı 10u geçmez.

    sözde önde pres ile oynuyoruz da önde pres yapacak adam yok. 37 yaşındaki mertens takımın tek aklı, yanında ziyech koşmuyor pres yapmıyor, solda kerem oynadı mı biz saç baş yoluyoruz o sürekli her kaptırdığı, kontrol edemediği toptan sonra pası atana ağlak ağlak bakıyor. şu takımda torriera olmasa, muslere olmasa değil şampiyonluk ilk 10a zor girerdik.

    yetmiyor okan hoca taraftarın önünde medyada futbolcu yiyor. basına taraftarın önüne atıyor. ayıptır bunu yapmak. takımda forma adaleti yok. sırf birileri küsmesşn diye ilk 11 oynuyor sürekli.

    sakin olmasına gerek yok taraftarın. bu yönetimin değişmesi lazım. okan hocanın da kendini geliştirmesi oyuncuları kazanması lazım. oyuncu kazanmak antreman yaptırmamakla istediği an tatil vermekle olmuyor. bu takım ruhsuz oynayamaz, sahaya karakter koymadan oynayamaz. böyle bi lüksü yok.

    zaha’yı kullanmayacaksan satarsın, mobbing yapmanın alemi yok. bu takomda hala debois, oliviera filan var.

    bu taraftar kelle istemekte haklı, istediği kelle de dursun ve etrafındaki komisyoncuları. başka kimse değil. diğerlerinin de silkelenip kendisine gelmesini istiyor sadece.
  • 10136
    daha 2 gün önce "oturmuş kadromuz var, eksikleri tamamlarsak bu sene de şampiyonuz" inancındayken ağustos'un 3'ünde oynanan bir maçta* ezeli rakibe karşı alınan ağır yenilgi sonrası icardisinden abdülkerimine, köhnünden mertensine kadar bütün takımı baştan aşağı çöp ilan etmiştir.

    okan buruk'a karşı yapılan insaflı eleştirileri hariç tutuyorum, ona akıllarınca haddini bildirme çabasına giren, hatta lige de kötü sonuçla başlanırsa kovulması gerektiğini iddia eden bir kesim de var ki onlar muhtemelen 2 sezondur takımı takip etmeyen, maçları sadece derbilerden ibaret gören ve sadece büyük maçları izleyen skor taraftarı.

    işini yapmayan yönetim, derbi maçına mental olarak iyi hazırlanmamış bir takım olabilir fakat takımı aşağı çekecek bu yaklaşım, ağır eleştiri ve tavırlar kanser hücresi gibidir. bugün 3-5 kendini bilmez arasında yapılan bu eleştiriler yarın milyonlara yayılırsa bizi yine biz aşağı çekmiş oluruz.

    o yüzden yönetim, takım kendini toplarken taraftar da kendine çeki düzen verse hayrımıza olur düşüncesindeyim.
  • 10139
    transfer dönemlerinde gözü dönmüş şekilde kendi oyuncularına çöp muamelesi çeken taraftar.

    önceki iki sene şampiyon olan, şampiyonlar liginde iyi kötü helal be dedirtecek oyunu oynayan o futbolcular değilmiş gibi o kötü, bu kötü, şu çöp, öteki yetersiz derken oyuncuların moralini tümüyle bozdular.

    abdülkerim gitsin diyenler, nelsson ile vedalaşanlar, kerem aktürkoğlu acilen satılsın diyenler, zaha da gitsin, ziyech de gitsin. kerem demirbay gitsinz teklif varsa öbürü de gitsin. icardi geriye gelmiyor yedeğe çekilsin. mertens yaşlandı yerine ondan iyi 10 numara alınsın.

    yani ben anlamıyorum ne istendiğini. 2 sene boyunca şampiyon olmuş, çok az maç kaybetmiş kadrodan herkesi çöp ilan ettik.

    apo gitsin yerine adam yok.
    nelsson gitsin yerine adam yok.
    kerem aktürkoğlu gitsin yerine adam yok.
    icardi yedek olsun batshuayi'ye de takacaklar.
    yunus gitsin yerine türk oyuncun yok yedek kulübesinde.
    zaha gitsin, yerine adam alıp alınmayacağı şüpheli.
    ziyech gitsin, aynı şekilde yerine adam alabilecek misin?

    torreira, kaan ayhan, barış alper, davinson sanchez ve muslera hariç geri kalan herkese laf ediliyor, hemen gitsinler deniyor. ara sıra muslera'ya takanlar da var.

    böyle bi ortamda futbolcularımızın ruh hali nasıl düzgün kalabilir ki? her gün başka birinin ne kadar eksik ve vasat olduğunu duyuyoruz.

    ne diyeceğimi bilemiyorum artık takımda adam kalmadı, herkes çöp ilan edildi.
  • 10140
    taraftar olduğunu hatırlaması gereken kitle.

    son dönemde fazlasıyla müşteri gibi davranıp parasıyla değil mi kardeşim "beğenmediğim topçuya söverim", "yönetime ve kulübün personeline dilediğim gibi hakaret ederim", "futbolcuların nazını kaprisini mi çekeceğim, psikolojisi bozuksa psikoloğa gitsin"
    gibi düşünce ve söylemleri fazlasıyla içselleştirmiş bir kitle söz konusu.

    ben bunlara artık daha galatasaray futbol aş müşterileri diyeceğim. zira kendilerini kulübü sahibi zanneden bu müşteriler taraftar olarak anılmayı hak etmiyorlar.
  • 10141
    bazı konularda daha dikkatli olmamız gerekiyor. 3 ağustos 2024 galatasaray beşiktaş maçı sonrası gözüme çarpan bazı konulara yorum getirmek istiyorum.

    torreira gibi enerji merkezi, omurganın en sağlam parçalarından birinin bile 10 top kaybı yaptığı maçta bizim adımıza normal hiçbir şey yoktu. bu beşiktaş'tan 5 gol yemek için zaten bir yığın yanlışın üst üste gelmesi gerekir. eleştiri bizi biz yapan kültürümüz evet ama adı üzerinde bu bir kültür. doğru kullanılması gerekiyor. bizim adımıza hiçbir şeyin doğru olmadığı bir maçta günlerdir hala isim isim her futbolcuya ve okan buruk'a eleştirinin ötesinde yorumlar yazmak hiç doğru değil. örneğin abdülkerim formsuz olabilir ama satılmalı, boksör müsün vb. uç yazılar yazmak mantıklı değil. bu adam 2-3 hafta sonra form tuttuğunda ligin yine en önemli stoperi olur. anlık olaylardan genel kanılara varmayın. icardi bu takımın ikonik starı. şu maç üzerinden icardi'ye sallamak ve genel eleştiri yapmak ne kadar normal? okan buruk'u teknik olarak eleştirmek gayet normal ama rakiplerin istediği tavırları takınmak doğru değil.

    biz galatasaray'ı eleştiririz ama sosyal medyada galatasaraylı gibi görünerek trollük yapan zavallıların gazına gelirsek biz zavallı durumuna düşeriz.

    bence bize düşen faydalı eleştirileri yaptıktan sonra artık lige ve cl'ye odaklanarak takımıza sahip çıkmak. maçın üzerinden 4 gün geçti ve 2 gün sonra lig başlıyor.

    konsantrasyon!
  • 10144
    üzgünüm ama türkiye'nin en kötü taraftar grubu.

    takıma destek olmaktan çok takımın kendilerine destek olmasını ve günlük hayatın sıkıntılarını gidermesini bekliyorlar. işler kötüye gitme sinyali verdiği anda da takımın arkasına değil karşısına konumlanıyorlar.

    böyle peş peşe şampiyonluk dönemlerinin en kötü yanı da bu. takımın reytingi arttıkça aidiyet duyan taraftarın oranı azalıyor. bir kısır döngü içinde yaşayıp gidiyoruz.
  • 10145
    takımına ve futbolcularına sahip çıkması gereken taraftardır. hocasına sahip çıkması gereken taraftardır. her kötü sonuçta bu çöp şunu gönderin hoca bilmiyor demek bir çözüm yolu değil arkadaşlar. iki senedir kaybetmeyi unutturan bir takımımız olduğu için böyle tepkiler olduğuna inanmak istiyorum. aksi halde ne istikrarlı başarılarımız olur ne de hayal ettiğimiz gibi bir takımımız. kendinize gelin buradan hatay maçına kadar.
  • 10146
    zeka seviyesi diğer takım taraftarlarından çok da farklı olmayan taraftardır. diğerlerinden tek farkı zekasızların kulüp ve fenomen tayfasında nispeten sayıca az olmasıdır. bundan mütevellit zekasızlar, diğerlerindeki gibi sokak kavgasına çeviremiyorlar kulübü.

    ancak bu zekasızların sayısı fenomen, yorumcu vs. kısmında artarsa ilk mağlubiyette 2 senedir şampiyon olan hocasına istifa eder, 3 senedir en çok katkı veren topçusuna kadro dışı der, türklerden 100 katı fazla maaş euro alan ve katkı vermeyen yabancıların yalaması olurlar. öyle yalarlar ki hatta yeter ki tc pasaportuna sahip olmayan zerzevatlar oynasın da kulüp gerekirse 9. olsun, hiç önemli değil. onlar kıt zekalarıyla kurdukları ıslak hayalleri gerçekleştirebilsinler.

    1-2 tetikçinin ısmarlama haberiyle kendi hocasına kendi topçusuna düşman olacak kadar zekasız adamlar umarım yorumcu seviyesinde, fenomen, gazeteci (sözde) seviyesinde artmazlar. o artış kulübün artık fenerleştiğinin, beşiktaşlaştığının en net delili olacak, galatasaray tarihinden gelen global bir kulüp olma vizyonunu yitirecektir.
  • 10147
    her boka koşma misyonu yüklenmemesi gereken taraftar.

    takımda eksikler varken transfer yapılmadığından metanetli olması,
    maç kaybedince destekleyici olması,
    futbolcusuna, sporcusuna ağır ithamlar bulunulduğunda kollayıcı olması,
    paraya ihtiyaç duyulduğunda eline cebine atması,
    ve dahası...

    açık olalım hangimizin günümüz türkiyesinde hayatı geçtim pespembeyi normal gidiyor? sıkıntı, stres yaşamayan kim var da bir de yönetimin beceriksizliğini seyit onbaşı gibi sırtlanalım? manyak mısınız abi siz? yukarda saydığım her şey yönetimin yönetememesinden kaynakladır, senin benim değil. hadi bir de itirafta bulunayım bu kadar beceriksizliğin üstüne bu camiadan maddi manevi fayda görenleri görünce bir taraftar olarak galatasaray umrumda bile olmuyor.
  • 10148
    kendine ve formasına edilen küfürleri kolayca sindiren taraftar. daha önce belhanda etti, iyi yaptı denildi. şimdi kerem’in formaya küfrettiği konuşuluyor, doğru veya yanlış ama bu da savunuluyor.

    belhanda ve kerem’in ortak noktası nedir?
    2 metre yana pas atamamak, sürekli el kol hareketleri yapmaları, küfretmeleri… bunların dışında bir de futbol dışındaki inançlarını futbol içine taşımaları var ki savunulma sebepleri bu bence.
  • 10149
    muhakeme yeteneği yerlerde olan, sosyal medyada verilen her haberi hak doğru kabul eden ve galatasaray'ın tökezlemesinde çıkartılan kaosu bir kültür haline getirmiş bir topluluğu içinde barındırandır. bu tanım tabii ki bir kesim için geçerlidir, aksini tenzih ederim.

    bu yazıyı bir derbi ve kupa finali maçını 5-0 kaybettikten sonra yazmak belki daha absürt duruyor fakat galatasaray taraftarının sürekli olarak yarattığı ortam çok can sıkıcı. öyle ki biri eski beşiktaş çıkması iki yorumcunun gece 11’de maçtan 4 gün sonra ortaya attığı iddialarla kaptanını ve rekortmen hocasını yemeye yer arıyor belirli bir çoğunluk.

    kendi kendimize yarattığımız saçma ve gerçekçi olmayan standartların, kalıpların dışarısına çıkmamız ve dev aynasını tedavülden kaldırmamız herkesin yararına. ilk kez kupa finali kaybetmedik, ilk kez kötü bir derbi oynamadık, ilk kez ezici bir skorla yenilmedik, ilk kez başımız öne eğik gezmedik. fakat ben eskiye nazaran ilk kez bu kadar çaresiz davranan ve bu kadar kendi içine agresif bir kitle görüyorum bu son yıllarda.

    edit: sosyal medya güdümünde bir o yana bir bu yana savrulmadan önceki galatasaray tribünlerinden bir kesiti de buraya bırakmak isterim. https://x.com/...OfLvXQobHuTVK-G60tgQ
App Store'dan indirin Google Play'den alın