• 9029
    transfer dönemindeyiz beyler. maçlar falan yok, tek konu transfer tabi ki. transfer döneminde yazılanların, çizilenlerin %95'i yalan olduğu için bu durum haliyle sözlüğe de yansıyor. çoğumuz boş yere konuşuyor, sinirleniyor ve kendisini üzüyor.

    ben buradaki dağınıklıktan kendi adıma memnunum. herkesin aynı şekilde düşünmemesinden de memnunum. çok işi olanlara, yalan haberlerden-pembe hayallerden hoşlanmayanlara bu dönemde tavsiyem, sözlüğe bir süre uğramamaları. sözlükten de soğumamış olurlar.
  • 9032
    berkin elvan basligini kapatmis olan sozlüktür. bu mecrada su kadar vakit gecirdim, o kadar yazi yazdim, hiç boyle hayal kirikligina ugrayacagimi dusunmemistim.

    edit: hagi bir mesaj gondererek bu konuyla ilgili olaylar kisminda (bkz: #1444656) bir aciklama yapildigini belirtti. basligin bugun kapatildigini dusundurmesin yani benim yazdigim sey. ben bugun gordum, hayal kirikligim da dolayisiyla bugun olustu.
  • 9034
    hamza hoca ve dursun özbek'i eleştirenlere anında dayılık taslayan bir mafyanın birkaç haftadır sağa sola ateş açtığı sözlük..

    özellikle transfer konusundaki çapsızlığı görüp eleştiren yazarların üstüne birer fedai gibi zıplıyorlar..

    geçtiğimiz hafta "maxi pereira niye süper ligi tercih etsin, gelmez tabi, yönetimin yapacağı bir şey yok, bu konuda yönetime kızmayın" diyen adam gördüm.. sanki bana sergio ramos, sanki premier lig'de sezonun en çok forma giyen ismi, sanki milli takımdan arkadaşı muslera galatasaray'ın yıldızı değil.. neyi nereden savunacağını şaşırmış adam..

    bir tanesi de "hamza hamzaoğlu başlığının kapatılması* herkes için en hayırlısı olur" falan diyordu.. kimi hangi fikirden koruyacaksa artık.. kendine sansür uygulanmasını istiyor resmen..

    bu tarz korumacı görünümlü saldırgan yaklaşımlar bir süredir devam ediyor ve daha onlarca örneği var ama tek tek yazmak istemiyorum, şimdi de yazmayacaktım da özellikle dün galatasaray'ın vizyonunun nasıl olması gerektiği konusunda fikir beyan eden bazı yazarları şamar oğlanı yapmaya kalkıştı bu çetenin üyeleri..

    takımdaki yeniçeri ocağının sözlükteki uzantısı da bu arkadaşlar anlaşılan..

    artık yeter, kimse aptal değil, herkes her şeyi görüyor ve insanlar kaygılanmakta haklı.. hele ki burada eleştiri yapmak herkesin hakkı..

    galatasaray'daki bu yerleşik köhne zihniyetin bu kadar körü körüne promosyonunu yaptığınız yetmiyormuş gibi, bir de buna karşı çıkana tam gaz yükleniyorsunuz..

    burada hepimiz galatasaraylıyız.. bir taraftarın konuştuğu doğrular diğer taraftarın aklını çelmesin diye saldırırcasına araya girmeye kalkışmayın..

    fren yapın kanka..
  • 9035
    arkadaşlar bizler yazarız. ve alelade insanlarız.

    ben geçen hamza hocanın 14-15 sezonu için uyguladıklarını kendimce yazdım. hemen sonrasında başka bir arkadaş biraz da beni tiye alaraktan bir entry yazmış. yahu biz kimiz. hadi diğer arkadaşın durumunu bilmiyorum. belki spor okulu mezunudur, belki spor üzerine öngörüleri çok iyidir. ben kimim arkadaş. kimim ben arkadaş. bilimsel verilere sahip bir konuda bir öğrenci olarak yorum yapıyorum.

    bir vasfım olmadan yorum yapabiliyorum. ve hatta yorumuma bir eleştiri gelebiliyor.

    arkadaşlar bize burada yazarlık yapma şansı veriliyor. birbirimizi yazılarımızdan tanıyoruz. ve fikirler ortaya atılıyor.

    bu ortamda fikirler eleştirilir, eleştiriler eleştirilir, eleştirilerin eleştirisi eleştirilir, yeni fikirler ve söylemler ortaya çıkar onlarda eleştirilir. burada ben normal insana yazı yazma ve bunu yayınlama hakkı veriliyorsa, size de benim yazdıklarımı eleştirme hakkı verilmiş oluyor. bu herkes için geçerli.

    peki ortak bir eleştiri ne? bazı (üslup ile alakalı) sınırların geçilmesi.
  • 9038
    o zaman bir kural çıksın bu sözlükte sadece kuşlar çiçekler kelebekler konuşalım arkadaşlar, siz de rahatlayın, biz de rahatlayalım. ne dersiniz?

    bazen eleştirilerin dozajı kaçmakta sözlükte, tamam eyvallah. ama güzel kardeşim adam satırlarca altyapı yazıyor, verilerle, geçmişten örneklerle, gelecek senaryolarıyla kendi adına takımını olumlu yönde değiştirmeye çalışıyor, sen altına iki satır, sizin gibi taraftar olmaz olsun yazıyorsun. böyle bir şey yok. son zamanlarda sözlüğün bu kadar gerilmesine neden olan eleştiriler midir yoksa eleştiri yapanlara karşı uygulanan inanılmaz nefret söylemleri midir?

    kimseye kişisel olarak söylemiyorum, örnek veriyorum. bir insan bilal transferini saçmalık olarak görüyor diye, nasıl sen bu adama bu takımın taraftarı değilsin deme hakkını kendinde görüyorsun ki? yok sözlükte paralel yapılanma , yok bunlar takımın başarısızlığını istiyor , yok fener taraftarları, yok siktir olup gitsinler. böyle yorumları ne hadle yapıyorsun ki?

    yahu takımın başarısızlığını isteyen bir adam , kulüp bu kadar kötü yönetilmekteyken bunu eleştirir mi? bu işte yanlış bir şeyler yok mu?

    sadece sen sevmiyorsun galatasarayı. ve galatasarayda her şey güllük gülistanlık da değil.

    tamam sen bunu yine de yapıcı olma düşüncesiyle aşmaya çalışıyor olabilirsin lakin bunu eleştirerek yapana da saygı göstermek zorundasın.

    tekrar ediyorum, bazen eleştiri yaparken dozajı aşan entryler yazılıyor, eyvallah. ama eleştiri yapanlara yapılanlar karşısında bence az yer kaplıyor.

    tek doğru yok, tek gerçek var. ne senin dediğinin bir önemi var ne eleştirenin aslında.

    aslolan galatasaray.
  • 9040
    yine cezamı tamamlayıp döndüğüm sözlük. ulan iyice mehmet ağar gibi olduk anasını satayım. her ay garanti ceza alıyorum. ayda 2 hafta yazabiliyorum sadece. son 4 ayda düzenli olarak böyleydi. moderasyon da görevini yapıyor tabi lafımız yok. galatasaray futbolcusu'na hakaret edersen ceza alırsın kural açık. ama sabri sarıoğlu ne kadar galatasaray futbolcusu bu pek açık değil. neyse haydi bakalım yeni cezalar alma yolunda dönüşümü kutluyorum kendi kendime. sevgiler, saygılar.
  • 9042
    yazarları boşu boşuna birbirini kırmaktadır.

    yok bu futbolcu galatasaray'ın evladıymış, yok şu hoca büyük galatasaraylıymış. geçiniz arkadaşlar, bunların hepsi sözleşmeli, profesyonel, paralarını tıkır tıkır hesabında görmek isteyen, görmeyince götü başı ayrı oynayan insanlar. yani her koşulda senden, benden az galatasaraylılar, çünkü senin benim galatasaray'la maddi bir beklentimiz, çıkar ilişkimiz yok, tersine biz para veriyoruz.

    şu anda real madrid, barcelona, bayern münih, chelsea, manchester united istese galatasaray'da bir dakika bile fazladan duracak tek bir adam yok! hamza hamzaoğlu dahil, teklif gelsin, şener şen misali topuklarını kıçına vura vura depar atarlar havalimanına doğru. gitmedi mi birader, hakan şükürler, fatih terimler, ilk buldukları fırsatta nama, şana, şöhrete.

    insanoğlu bencildir, kendisini ve nefsini düşünür önce. geri kalan her şeyi kendi menfaati ve arzuları için araç olarak kullanır.

    hakan şükür galatasaray efsanesidir sözde, sözleşmeli futbolcuyken, paralarını takır takır alırken ondan büyük galatasaraylı yoktur. para ilişkisi bitince, makam mevki sahibi olmak için milletvekili olur da galatasaray'ın hayrına ağzını bir kere bile açmaz, galatasaraylılığını askıya alır.

    fatih terim, yıldızı sönmek üzereyken, galatasaray tekrar kendisine kapıları açtığında, en büyük galatasaraylı olur, aslolan galatasaray'dır diye efsane sözler söyleyip, taraftarı avucunun içine alır, sonra kendi nefsi ve menfaatleri olunca galatasaray'dayken savaş açtığı kişilerle kader ortağı olur, para ve mevkiyi görünce galatasaray'ı unutur.

    sen ve ben hep buradayız. onlar gidip geliyor, ver para, al para, para, para, para... sen ve ben öyle değiliz. sen ve ben birbirimizi çok iyi anlarız, kötü zamanlarda, onlar çeker giderler üzülmezler bile. sen ve ben, karşılıksız severiz, menfaat beklemeyiz, onlar paraları yatmazsa oynamazlar, para kazanıyorlar bu işten çünkü. sen ve ben... düşündüm de sen ve ben iyi bir çift olabiliriz, değerlendirelim bunu.

    yani kardeşlerim, sözleşme ile galatasaraylı gözüken kimseyi namusunuz gibi görüp, onu eleştirenlere amansızca saldırılarda bulunmayın. namusunuz belleyip kan döktüğünüz kişi, ilk fırsatta yabanın kucağına kendisini atmayı çok iyi bilecektir.

    başkanlarından tut, yöneticilerine, futbolcularına, hocalarına varana kadar, hiçbiri galatasaray'ın menfaatini kendi menfaatinden önce görmez, önce kendi çıkarlarını düşünür, görmüş olsa maddi manevi böyle bir pozisyonda olmazdık. ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz sözünü unutmayıp, fantezilerle, iyi niyetlerle, beklentilerle filan insanları değerlendirmeyin, gözünüzün gördüğüyle, olan bitenle yargılayın. cehennem yolları iyi niyet taşlarıyla döşelidir.
  • 9043
    arkadaşlar buraya insanlar fikirlerini yazıyorlar. burada herkese fikirlerini sunma hakkı veriliyor. her fikir tartışmaya açıktır. buradaki herkese fikirlerini yazı ile iletme hakkı veriliyorsa herkese eleştirme hakkı veriliyor. sizin eleştirileriniz dahil. ben burada başka bir eleştiriyi çok saçma bulma hakkına da sahibi. benim eleştiriye getirdiğim eleştiriyede eleştiri getirilebilinir. bir nevi incepten.

    şu anda şu kontrayı bekliyorum. yukarıda yazıldığı gibi eleştiriye olan tepki eleştiriliyor. üzgünüm bu eleştiri değil bir tepkidir.
  • 9045
    sozluteki yegane ama buyuk sikinti fikirlerin degil kisilerin elestirilmesi. baskanin, yonetimin, teknik heyetin (kulupte kimin neyi yaptigi da belli degil bu da baska bir sikinti) transfer politikasi dogru ya da yanlis bir sekilde elestiriliyor ya da ovuluyor. ovgu ya da yergiyi, yani ortaya konulan fikri elestirmek onu curutmek antitez olusturmak yerine agir sozlerle ithamlar basliyor. trollukten fenerlilige, hatta terbiye uzerinden yazarin ailesine kadar uzuyor bu liste. bakin bunlar agir ithamlar. normal hayatta kimse kimseye bu sozleri, bu sozler kufur olmasa dahi soyleyemez tepkisi farkli olur. iyisi mi yaziyi kim yazmis diye yazar adina bakmayi birakalim. gidisat gidisat degil.
  • 9046
    kafasını fm'den kaldıramayanların, kafasını kaldırdıklarında gelip burada transfer eleştirileri yapıp, öneri verdikleri platform.

    şu adam bedava sözleşme öner hemen, yekta'yı vb. gereksizleri satış listesine koy, bolton wanderers 1 milyon euro teklif vermiş, sat gitsin.

    işte gerçekler böyle değil maalesef. ben de istiyorum gereksiz adamları kulüplere öner deyip çabucak elden çıkarmak ama olmuyor.

    ontivero'su bile son yılında 650.000 euro alacak, eray denilen kaleci bozuntusu milyon kazanıyor. bunlardan da hamza hamzaoğlu, cüneyt tanman veya dursun aydın özbek mi sorumlu. önce bu konuma gelmemize yol açan kişileri eleştirmek lazım. sonra mevcut görevde olan insanlar eleştirilebilir ancak.
  • 9047
    "olan bitenle değerlendirin; fantezilerle değil" demiş ünlü düşünür alwaysrise.
    olan-biten gerçekler madara olarak başladığımız bir sezonu şampiyon tamamlamış ve yanına kupayı da koymuş olduğumuz gerçeği.
    eleştirilerin odağında ne var?
    transfer söylentileri.
    bir de bilal.
    daha performansını görmediğimiz; yani kendisi ile ilgili gerçek veriye sahip olmadığımız birisi.
    aldığı para?
    takımdaki en az 4. veya 5. ücret.
    bu da gerçek.

    transfer söylentilerine dönelim...
    gerçek olan, uefa'ya, transferler için ödeyeceğimiz bonservis ve yıllık ücretlerde verdiğimiz taahhütler (siz gençler için çevireyim; cezaî şart içeren sözler). yani bu sözleri tutamazsak uefa'dan para cezasından tutun da kupalara katılamamayı kadar bir yelpazede cezalar içeren bir yaptırımla karşılacağız.
    yani şu durumda takımın başında değil beğenmediğiniz hamzaoğlu; sineğin yağından ve etinden on numara yahni yapabilen kurt lucescu bile olsa yapabilecekleri kısıtlı olacaktı.
    bu da bir gerçek.
    ha, bu durumda diyebilirsiniz ki başka oyuncular yok muydu, onlara yönlenemez miydik?
    daha transferler bitmedi.
    bu da başka bir gerçek.
    transferler biter.
    gelenler gidenler netleşir.
    önümüze bilançoyu koyar konuşuruz.
    aydınlatmaya çalışırız birbirimizi.

    ama şu andaki bazı eleştiriler insafsızca ve gerçeklere aykırı geliyor bana açıkçası.
    kimseyi kırmak istemem ama gerçekler yukardayken "bizimkiler yevhen'i alamaz; çünkü çapsızlar", "rvp diyorlar; ohooo mümkün değil çünkü çapları yetmez", "bilal'i almışlar çünkü vizyonları bu kadar", "aatıf'ı alırlar anca; çünkü vasıfsızlar", "bilal'i almışlar; hatır-gönül transferi" vs. gibi ifadeler acımasız ifadelerdir, gerçekçi değiller ve kimseye bir şey katmayan şeyler.

    bunu bir adım ileri götürüp, galatasaray'a yeni transfer olmuş birisi için "umarım başarısız olur"a kadar getirenler dahi var!

    paramız yok kardeşler.
    kadromuz aşırı şişkin.
    daha sezon bile açılmadı.
    bi soluklanın hele. adam kampını yapsın. kendi görsün görmek istediklerini; kendi kararlarını versin.
    yapabildiği transferlerini yapsın. göndermek istediklerini göndersin.
    belki efso tabirlerinizden "göte-bala" şampiyon oldu gerçekten; ama oldu, en azından bırakın da adam kadrosunu kursun, bunu hakediyor hiç değilse.
    nedir bu aceleniz?
    neden bu kadar acımasızsınız bu kulübün bir şampiyonluk ve bir kupa kazanmasına katkıda bulunmuş bir ismine karşı?
    bizbizeyiz evet. hepimiz seviyoruz bu renkleri evet. herkes gider biz kalırız evet.
    ama bu, var olmayan şeyler ve insanların ellerinde olmayan şeyler üzerinden eleştiri yapmaya gerekçe değildir.

    bunun haricinde, birilerini ölümüne savunmak, birilerini ölümüne savunacağım diye saygı çerçevesinde eleştiren insanları aşağılamak, ötekileştirmek de çirkinlik abidesi. bence başlı başına bu tarz yazan bütün yazarlar ağır cezalar almalı.
    ben yaparsam ben de almalıyım.

    "biz bizeyiz" evet; ama birbirimize kattığımız hiçbir şey yok son zamanlarda...
  • 9049
    3 yıl önce bıraktığım gibi olmayandır.
    eleştirinin de dozu vardı sözlük eskiden, neticede sarı kırmızı formayı terleten oyunculardı onlar, oyuncuya olmasa bile formasına hürmet vardı, yeri geldiğinde üçlü çektir diye tribüne çağırdığın adama da bir saygı vardı, şu mübarek ramazan gününde daha sahaya bile adım atmayan oyuncusundan teknik direktörüne söylenen laflar hiç olmadı be sözlük, hiç olmadı...
App Store'dan indirin Google Play'den alın