• 20251
    bu takimda savasan yok kadar az arkadas. isyan eden de oyle. takimda sakat cok olabilir ama eminim ki sakat olmasada sahadaki goruntunun farkli olmayacagi. bir seyi bari duzgun yapin. ya iyi savunma yapin, ya iyi hucum edin. ikiside yokki. ben sayamadim artik bu adem buyuk denilen adamin kac tane hava topunda yukselip mariano uzerinden topa vurdugunu. ve en sonunda penaltiyla sonuclandi. bunlarin hepsinde yukselen bir adem ve arkasinda kambur hareketleri yapan mariano vardi. cunku mucadele etmek istemiyor. ahmet calik, sinan gumusten falan bahsetmeye gerek yok cunku adamlar futbolcu degil. hem kadromuz derin degil, hem kalitemizde cok yuksek degil, yetmezmis gibi birde mucadele etmiyoruz. ve artik anadolu takimlarinin yabanci siniri sayesinde aradaki mesefeleri azalttigi donemdeyiz. bu takima ilk once ruh transfer edin, financial fair playe takilmaz!
  • 20252
    entry yazmadan önce takımın gelir ve giderine bakmalarını tavsiye ettiğim taraftara sahip futbol takımı.

    beşiktaş iki sene şl'ye katıldı aldığı para belli, oyuncu sattılar bedeli ortada ona rağmen %35 küçüleceğiz dedi başkanları. doğru, kur ile borçlar katlanmış oldu ama zaten + da değiller. bizim de biran evvel bu ocak temmuz masallarını bırakmamız lazım. kazancın ortada hiçbir oyuncuya 3-4 milyon euro verecek gücün yok ama veriyorsun hatta daha fazlasını. imza parası uydurdular, sonra bonservisi olan oyuncuya da vermeye başladılar. uyanın arkadaşlar yazık paranıza millet komisyon olarak dağıtıyor bizim forma, bilet gibi katkılarımızı bir de üstüne küçük görüyor taraftarı. benim gözümde sabah işi için erken kalkması gereken adam ona rağmen maça gidip destek oluyorsa, deplasmana katlanıyorsa en büyük galatasaraylı o'dur. 20 milyon lira sözleşme kovalayan tornunun tornunu kurtarmış adam değil. laflara bakarsak neler denmiyorki, yaptıklarına bakalam biz. bir lirasını bırakmaz bu adamlar boşverin cepten vermeyi, destek olmayı.

    iki üç senede bir yapılanma, kadro değişimi, ne oluyoruz arkadaş. paranın aktığı premier ligde yapılmıyor bu. mourinho bile ki adam tek ligde değil, damgasını vurmadığı lig kalmadı her istediğini alamıyor mecbur kalıyor beğenmediği oyuncu ile oynamaya. oynattığı oyun ve oyunculardan çok şey bekleyen yapısı ile kısmen çağ dışı kaldığı da söylenebilir. ffp ortada, deniz yoktu şimdi daha fazla sıkıntı var. üretime, yetiştirmeye dönmek lazım. kaçınılmaz bu, yoksa ya satılacak ya da batacak kulüpler. bir taraftan diyorum devlet bu kadar insanı rızasıyla uyutan araçları korur destekler ama belli olmaz.

    üretim dedik, kimse kusura bakmasın. bu scoutlar ile eski futbolcular ile bu iş olmaz. aşık adam lazım. piyangosu ribery bu işin. o seviyeyi görmese de takıma ve sisteme uygun, karakteri düzgün iyi profesyonelleri bulmak da scout işi. illa 18 yaşında olması gerekmiyor. biz menajer üzerinden ilerliyoruz henry gibi ya da garry. maaş üst sınırı belirlenmeli. avrupadan teklif gelirse satmak kolay olur, oyuncunun hedefi de olur. arapların verdiği parayı baz alarak teklif yapılmamalı, gelmesin öyle oyuncular.

    benim bildiğim insanlar para için, geleceğini sağlama almak adına gurbete katlanır, biz dur gitme diyerek 2-3 katını veriyoruz. selçuğa, buraka, sinana vs. aynı hatayı ozan ile de yapmayalım, bunlara verilen paralar uçuk doğru referans gençler olsun. fosiller gidecek yavaş yavaş iyi kontratlar kalmalı elimizde, işine gelmeyen gitsin. garry zammı kapmadan da diyordum verilmemeli diye ama millet uçuyor kaçıyor dedi. belhanda, fegholi, muslera, selçuk bu miktarlar akıl alır gibi değil sağolsun aysal. iki lig, şl'de çeyrek yıllarca beli doğrulamayacak takımın. ne varsa sattık yine bitmiyor. başarısı olmayan ×10 kat zarar veren daö saymam bile onu yaptıklarını düşman yapmaz açık olurum diye.
  • 20254
    son zamanlardaki gol yollarındaki sıkıntısı forvet olmayan takım. öncelikle bunu bilelim.

    sezonun ilk ayına baktığımız zaman bu takımda yine forvet yoktu. lakin gol yollarında sıkıntı çekmiyorduk. aksine ligin en fazla gol atan takımı galatasaray idi. çünkü gerek garry gerek henry haddinden fazla gole katkı sağlıyordu.

    galatasaray'daki düşüş eş zamanlı olarak garry'nin performansının azalması ile başladı. kim ne derse desin bu takımın en yetenekli en uçan kaçan oyuncusu garry'dir. garry olmadığı zamanlarda ileriye top taşıyamıyoruz. taşısak bile sağlıklı ataklar ile değil de doldur boşalt yaparak kaleye gitmeye çalışıyoruz. takımda garry kadar hücüm yapmayı bilen adamımız yok malesef. bu da garry'i şahsi oynamaya itiyor.

    ne sinan ne muğdat şuanki performansı ile ilk 11'i haketmiyor. fiziksel ve yetenek olarak galatasaray'ın çok altında iki futbolcu. ndiaye ise geçen seneki partneri fernando olmadan tek başına orta sahaya yetemiyor. ndiaye -donk ikilisi ile çıktığımız maçlarda ise olası bir geriye düşme dakikalarında donk bir adım öne çıkıyor ve ndiaye geride selçuk denen vitaminsiz herifle başbaşa kalmak zorunda kalıyor ve takımımızın orta sahası çöküyor, hücüm yapamaz duruma geliyoruz.

    garry'nin tam performans sahaya ağırlığını koyması, fernando ve henry'nin tekrar sakatlıktan çıkıp takıma katılmasından sonra daha akliselim analizler yapabiliriz. şuanki kadroyu eleştirmek çok da sağlıklı bir durum değil.
  • 20255
    bir anda oyuncular aşka gelip de takımın form durumu iyi seviyeye gelmezse, ki bunu beklemek aşırı polyannacılık olur, sakatlıkları ve form durumlarını dikkate aldığımızda mevcut 2018-2019 sezonunun ilk yarısını liderden maksimum 3 puan geride bitirirse başarı sayacağım futbol takımıdır.

    devre arasına kadar kalan 7 haftada fener, başakşehir ve beşiktaş maçlarını da düşünürsek 15 puan alabilirsek muhteşem bir iş yapmış oluruz...
  • 20256
    defalarca söyledim ama tekrar söylemekte beis görmüyorum: sorunu kadrosunu doğru kullanmaması olan takımdır.

    bunu sadece beklerin oyuna kattığı farklardan bile söyleyebiliriz. mesela sağ kanatta linnes varsa sıfıra iniyor, mariano varsa sıfıra inmeden orta açıyor. diğer tarafta nagatomo varsa sıfıra iniyor, ömer oynadığında içeri kesiyor. diğer mevkilerde de aynı şeyi görebilirsiniz biraz dikkatli bakarsanız.

    bunun 2 nedeni olabilir:

    1) oyuncular hocanın kendilerinden taleplerini sallamıyolar (pek mümkün görünmüyor).
    2) hocanın oyunculardan spesifik bir talebi yok. yani "top ayağında iken en doğru tercihi sen yap" diyor hoca.

    bu ancak ve ancak en az 7-8 oyuncusu belirli bir seviyenin üstünde olan takımlarda sonuç verebilir. ancak bizim gibi kadro kalitesi kısıtlı, belirli seviyenin üstündeki oyuncularının da devamlılığı düşük olan takımlarda net bir sistemin olması gereklidir. yani takım sahaya çıktığında, 11 oyuncu da ne yapacağını bilmelidir. ne daha fazlası ne de daha azı beklenmelidir kendilerinden.

    bizim "doğaçlama" yapabilecek oyuncumuz yok, bırakın oyuncuları. sahada doğaçlama iş yapmaya çalışan garry'nin halini görüyoruz kaç maçtır. olmuyor. olmaz. bu takım doğaçlama oynayamaz. o kapasitede 4-5 oyuncumuz olsa bile fark eder. ama bu kadroyla olmaz.

    96-2000 dönemini saymıyorum. orada zaten çok üst düzey isimler vardı. ama terim'in üçüncü döneminde bile şu anki kadrodan çok daha üst düzey oyuncular vardı. bir çırpıda ujfalusi, eboue, riera, baros, selçuk, melo, elmander, drogba, sneijder, burak, hakan balta, necati, ayhan, elmander gibi isimleri sayabiliyorum. bunlar sahaya çıktıklarında öyle ya da böyle bir şekilde fark yaratabiliyorlardı. ama şu an böyle oyuncumuz çok az. onlar da formsuz.

    bu yüzden bu takımın bir an önce kalıpları belli, doğaçlamaya çok kısıtlı şekilde izin veren ve kompakt bir sisteme geçmesi lazım. aksi durumda bu takıma 5 tane santrafor alsak da bir işe yaramaz. ancak geriye düştüğümüzde kenardan oyuna sokacak fazladan santraforumuz olur.
  • 20258
    takım içinde bir şeylerin normal olmadığını düşünüyorum. tekrar diyorum bu gerçek üstü sakatlıklarla oyuncular fatih hoca’ya bir mesaj vermeye çalışıyorlar. açıkça yapamamalarının sebebi taraftar ve yönetimin tamamen fatih hocanın arkasında durması. fatih hoca’nın üstü kapalı yaptığı açıklama tamamen buna yönelik:’’durup dururken başı dönüyor belhanda’nın, ötekinin arka adelesi, ötekinin ön adelesi derken… hep söylüyorum, bu sakatlık meselesi değil. gerekirse 1 seneyi feda ederiz ama biz bunların altından kalkarız’’. herkes başka şeyler söylüyor ama çok net takım bilerek ve kasten oynamıyor. şu anda fatih hoca’nın dışında başka biri olsaydı bu futbolcu grubu o hocayı çoktan yemişti. sezon sonu ya da devre arası göreceksiniz en azından en sorunlular ilk öncelikle gönderilecek ama bu kan kaybı devre arasına kadar fatih hoca ve yönetimi çok yıpratır. devre arası feghouli, maicon, mariano’nun sezon sonu belhanda ve eren’in derhal takımdan gönderilmesi lazım. (bkz: sabotaj)
  • 20259
    içerisinde takımı sabote eden grup varsa bile sanıyorum herkesin aklına gelen 3 kişidir. diğerlerinin sabote etmek için bir sebebi yok. takımda zaten 12-13 futbolcu var, kim oynamıyor diye ekibi sabote etsin ki? bu tip işler genelde bir grubun içindeki 1 ya da daha fazla futbolcunun oynatılmaması sonucu ortaya çıkar. bizde zaten yedek bile yok nerdeyse. sakatlıkların yalan ya da abartma olduğunu düşünmüyorum.
  • 20260
    son zamanlarda hakkında olumlu bir şey yazmakta çok zorlandığım takımımız. tek bir umut ışığı bile bulamıyorum. sürekli sahada derli toplu bir oyun görme umuduyla takımımızı izliyorum ama en ufak bir kıpırtı göremiyorum. ne kadar sürer, nasıl düzelir onu da bilemiyorum. ama şunu net olarak söyleyebilirim fatih hoca hata da yapsa doğru da yapsa bu oyuncuların hepsinin üstündedir. bir tanesi bile hocayı, kulübü satacak olursa arkalarında onlara destek olacak tek bir adam bulamazlar. sabotaj, maç satma gibi olaylara inanmam çoğunlukla. sadece bu dönemde çok fazla dillendirildiği için söyleme gereği hissettim.

    (bkz: 2018 - 2019 futbol sezonu)
  • 20261
    dünyada trend haline gelen hoca yeme sevdasına kapılmış takımın içindeki bazı oyuncu grupları, yalnız fatih terim adamı ham yapar beyler uyanık olun 2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçında kazanmak haricinde opsiyonunuz yok. bu kadar keskin konuşmam ahmaklık ama karşınızdaki rakipler kim de 90 dakika top oynamadınız be oğlum, bilmiyor muyuz tavanınızı? kendinizi bu camiadan büyük görmeyin, galatasaray en büyük şansınızı iyi kullanın bunu.
  • 20262
    2018-2019 sezonu için renkdaşların yazdığı entrylere katılmakla beraber pek olmasa da biraz bardağın dolu tarafına bakayım dedim:) bu sezon sahamızda şampiyonlar ligi de dahip toplam 7 maç oynamışız ve yediğimiz gol sayısı sadece 2 ve bunlar da penaltıdan. ister defansif başarı diyin, ister muslera'nın iyi kaleciliği... ortada iyi bir istatistik var. diğer yandan bu takım akan oyunda son golü 9 aralık 2017 galatasaray akhisarspor maçında olcan'ın aşırtma vuruşuyla yedi, ki ona da pek aşırtma diyemeyiz. sonuç olarak böyle de bir durum var.

    (bkz: polyanna mode on)
  • 20263
    2017 - 2018 sezonuna igor tudor yönetiminde östersunds faciası ile başlayan takımımız daha sonra yapılan hamleler ile lige fırtına gibi başlamış ve ilk dokuz haftada 8 galibiyet ve 1 beraberlik ile başladı. daha sonra ki dönemde igor tudor' un kendisine ve takımına güvenmemesiyle birlikte taraftarların da kendisine olağan şüpheli bakmasıyla sebebiyle "korkak" bir futbol oynamayı itti ve akabinde kötü sonuçlar gelmeye başladı. daha sonra kötü sonuçlar ile birlikte oyuncuların isteksiz tavrı birleşince "acaba hocaya operasyon mu?" yapılıyor diye düşünülmüştü. kötü sonuçlar ve vasıfsız futbol devam etti ve kendisiyle yollarımızı ayırdık. daha sonra dursun özbek yönetimi fatih terim' i takımın başına getirdi. sezon ortası ise seçime gidildi mustafa cengiz ve ekibi seçimi kazandı. seçimden sonra ise çıkan haberlerde yerli oyuncuların yedi aydır, yabancı oyuncuların ise dört aydır maaşlarını alamadıklarını bizzat mustafa cengiz ve abdürrahim albayrak tarafından dile getirildi. oyuncularda ki isteksizliğin sebebi ortaya çıkmıştı.

    2018 - 2019 sezonunda ise bu sefer fatih terim tarafından 28 ekim 2018 yeni malatya galatasaray maçının ardından oyuncuların "sabote" ettikleri ima edildi. açıkçası böyle bir şeyi çok olası görmüyorum. sakatlanan oyuncuları da incelediğimiz de karakter olarak o düzeyde bir insan olduğunu sanmıyorum. hocanın maç sonu duygusal yoğunluk içinde söylediğini düşünüyorum. sakatlık sorununun sebepleri için takımın kondisyoneri ve oyuncuların özel hayatına dikkat etmemesi olabilir. bir de geçen sene yaşadığımız "acaba ödemelerde mi bir sorun var?" diye düşünmeme sebep oldu. bu da oyuncular da isteksizliğe yol açıyor olabilir.
  • 20264
    2018-2019 sezonu itibariyle yaş ortalaması 27.4 tür. altyapımızdan a takıma yerleştirilen oyuncularla bu ortalama düşmüştür. elimizdeki futbolcularla kurulan ideal kadromuzun yaş ortalaması 29-30 civarıdır. şampiyonlar liginde en az koşan takım olmamıza sebep de bu yaş ortalamasıdır. kadroda genç isimleri görmedikçe çoşkulu, tempolu oyunu sadece belirli maçlarda türk telekom arena'da görebiliriz. her türk telekom maçında bile göremeyeceğizi düşünüyorum.

    galatasaray'ın bu sezon aşina olduğumuz futbolu oynayamamasının nedeni kesinlikle yaş ortalaması değildir sadece. haftalardır oyun kuramıyoruz. maçları izleyenler şunu farketti haftalardır, topu defanstan orta alana aktarmaya çalışmakta çok büyük sıkıntılar çekiyoruz. örnekliyorum, muslera topu defans oyuncusuna veriyor, defans oyuncularımız top bizdeyken beklerin bölgesine doğru açılıyor. ön liberomuz da defansın arasında ortada bir yerde pozisyon alıyor. rakip baskı yaptığında muslera'dan topu alan defans oyuncumuz, diğer defans arkadaşına pas atıyor. pası alan defans oyuncumuz ön liberoya ya da orta alanın hemen ilerisinde kanatlara konumlanmış beklere ulaştırmaya çalışıyor. rakibimiz, orta alana yayılıp baskı yaptığında top defans, ön libero arasında gidip geldikten sonra muslera'ya kadar ulaşıyor. yüreklenen rakip muslera'ya baskı yapınca, muslera topu ileri şişiriyor. lakin takımda muslera'nın şişirdiği topu yere indirecek forvet yok takımda. muslera değilde defans oyuncumuz topu ileri şişirse yine indirecek biri yok. geçen sene gomis varken bu baskıyı yediğimizde maicon ya da muslera'nın uzun topunu gomis kanada indirince çok gol pozisyonuna girdik. bu sene gomis yok, fatih hoca da yukarıdan oynayın demiyordur. aksine takım içi yardımlaşmayla takımın boyunu sahanın ortasına çekmek gerekiyor. orta alanda kalabalık olduğunuzda rakip takım size çok fazla yapamaz. belhanda, fernando, ndiaye gibi isimler yardımlaşmaktan çok uzak. bunların üstüne gamsız bir oyun sergileyen sinan ve yokları oynayan eren de dahil olunca takım defanstan topu hızlı çıkartarak, topa sahip olup kaleye yüklenemiyor. takım omurgası zayıf olduğu için de pozisyon üretemiyoruz. ilk isabetli şutumuz 30. dakikadan sonra gelmeye başladı. bu bahsettiğim şeyler basit bir taktik değişikliğiyle çözülecek şeyler değil. futbolcularımıza birbirine yardım ederek oynatmayı takım içinde defans yapıp takım halinde hücum etmeyi en kısa zamanda aşılamalıyız. birbirleriyle oynamayı öğretmeden olmaz bu iş. bireysel olanlar en kısa zamanda gönderilmelidir.

    ben maç sonunda fatih terim'in gerekirse bir seneyi feda ederiz açıklamasından; takımda iyi gitmeyen şeylerin olduğunun, elindeki kadronun yetersizliğinin, kondisyonerin değişmesini gerektiğinin, oyuncuların bir kısmının elini sıkıp gönderilmesini gerektiğinin farkında olduğunu ona rağmen son ana kadar savaşacağını anladım. takıma umarım devre arasında eklemeler ve ayrılanlar olur.

    şu takımda bir felipe melo olsaydı bambaşka olabilirdi. hayat işte bekliyor insan.
  • 20265
    yönetimi ve fatih terim'i ve hatta taraftarı çok kötü yanıltan bir maç oynadı;

    27 ağustos 2018 galatasaray alanyaspor maçı

    bu maçta hiçbir şey oynamadan atılan 6 gol, emre akbaba, onyekuru ve sinan'ın gollere katkı vermesi yönetimin ve fatih terim'in kadroya takviye konusunda ağırdan almalarına sebep oldu. taraftarda da bu sezonu silip süpürerek rahat bir şampiyonluk alınacağı yönünde beklenti oluştu. ardından ilk tokat trabzon deplasmanında yenilen 4 golle geldi. ondan sonra da akhisar deplasmanında yenilen 3 golle kadronun defolarıyla iyice yüzleşildi. arada yine bir zayıf rakiple şampiyonlar ligi maçının da oynanması yine bizi bir süre daha acaba mı dedirtse de bir türlü oturtulamayan taktik ve on birin üzerine art arda gelen sakatlıklar derken tepe taklak olduk.

    bu sezonu nerede bitireceği tamamen fatih terim'e bağlı.
  • 20266
    yine yeni yeniden kadrosu kalitesiz denmeye başlamış futbol takımımız. kadro eksik dense amenna ama kadro kalitesizliğini anlayamadım ben. biri çıkıp forvet mevkii dışında hangi bölgede diğer takımların gerisindeyiz söylerse ben de aydınlanmış olurum. 18 yaşındaki stoperimiz bile şu an ligdeki en iyi stoper performanslarından birini sergiliyor. serdar desen bence ligin zaten en iyisi. bekleri konuşmaya lüzum yok konuşursak taş oluruz. fernando bence çok formsuz ama formsuz dediğim için ofsayt manyağı yapıldıysam demek ki şu an çok beğeniliyor. ndiaye açık ara bu ligin en iyi orta saha oyuncusudur, bunu tartışmam bile. ee solda yazın 20 milyonu az bulduğumuz garry var zaten. forvet arkası sakatlanmadan çok formda olan emre ve belhanda ile lig için fazla fazla yeterli olan bi rotasyon. sağ kanat ve forvet kanayan yara ama sağ kanat formsuzluklardan kanayan yara yoksa rotasyon kağıt üstünde yeterli. dikkat ettiyseniz kaleci yazmadım bile. şimdi kalitesizlik değil ama formsuzluk dersek ben de katılırım ki formda kalmak oyuncunun görevi olduğu kadar teknik ekibin de oyuncuları formda tutmak görevleri arasındadır. fatih hocam derhal teknik ekibe bu konuda profesyonelleri dahil etmeli bence. ama kadro kalitesiz mi? kesinlikle değil.

    edit: hiç sakatlık yokken, stoper yedeği maicon, sol bek yedeği ömer bayram, sağ bek yedeği linnes, orta saha yedeği donk, sağ açık yedeği feghouli, sol açık yedeği sinan, forvet arkası yedeği emre akbaba olan takım. daha ne olacaktı? yedek kulübesine daha iyi adam koyunca da bunu niye aldık oluyor. hiç ortamız yok hiç. bu kadar çok sakat varken hala yedek oyuncuların ilk 11 kalitesinden olması mı bekleniyor?
  • 20268
    ilk 11 dışında gayet kalitesiz kadrodur ki 11de de santrafor yok. hücum aksiyonumuzun bu kadar zayıf olmasının nedeni bu. duvar olacak, pozisyona girecek, yeri geldiğinde defans arkasına koşu yapacak, yüksek topları doğru indirecek bir oyuncun yok, bunların tümünü geçtim bir tanesini bile iyi düzeyde yapabilen bir oyuncu yok. e bir tane sakatlık olunca yerine koyacak adam bulamıyoruz yedek kulübesinin hali içler acısı(1-2 mevki hariç) e kardeşim kadro diyince aklınıza ilk 11 dışında bir şey gelmiyorsa bile amacın gol atmak olduğu sporda gol yükünü çekecek oyuncun bile yokken kadrona çok iyi diyemezsin. haliyle üç kulvar için kötü bir kadrosu var takımın.
  • 20269
    takımda koşan mücadele eden adamları(u: gerçi koşan, mücadele eden de yok ama :() sahada dinlendirecek yetenekte adam eksiği yaşayan takımımızdır. kondisyon eyvallah önemlidir elbette ama bu koşan adamlara arada nefes alacakları zamanı açacak ve rakibi tedirgin edecek oyuncu eksikliğimiz var. hagi mesela bunun efsanesiydi. 9 kişi koşar hagi onları dinlendirirdi. ayrıca beklemediğin anda 30-40 metreden bir vururdu feleğini şaşırtırdı rakibin.
    ah ulan ah.
  • 20270
    yeni bir transfer yapılana kadar mevcut kadro içinde bu takımın olmazsa olmaz 3 ismi aşağıdaki gibidir;

    muslera
    serdar aziz
    fernando reges

    ideal 11 ise;

    muslera
    linnes (mariano) - ozan - serdar - nagatomo
    fernando - ndiaye - belhanda
    emre - eren - rodrigues

    not: ilk 11 tamamen kişisel görüşüm,
    ancak takımın olmazsa olmazı olarak yazdığım 3 isim ise, görüş filan değil, direkt olması gerekendir.
    nokta.
  • 20271
    2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçından önce florya'da ailelerin de katıldığı bir yemekte bir araya gelmiş güzel takımım.

    dilerim iyileşme haberlerinin de gelmesi ile derbiden istediğimiz skoru güzel bir oyunla da alacak olan takımdır.

    http://gss.gs/6r4

    http://gss.gs/As3

    http://gss.gs/s16

    http://gss.gs/8OT

    http://gss.gs/Xqt

    http://gss.gs/I6o (u: çiğ et mi o :()

    http://gss.gs/nCT

    http://gss.gs/OXX
  • 20272
    sezon başında forvet hattı ve kale mevkii dışında gayet zengin bir kadrosu vardı.

    mesela ofansif orta saha alternatiflerimiz emre, belhanda, feghouli ,ve ndiaye idi.
    defansif orta sahada fernando, donk ve ndiaye vardı.
    kanatta rodrigues, onyekuru, feghouli, emre, sinan ve yunus vardı.
    bek bölgesinde mariano, linnes, nagatomo, ömer vardı.
    stoper serdar, maicon, ozan, ahmet

    ancak gerçekten son dönemlerin en zengin kadrosu bile öyle sakatlar verdik ki darmaduman oldu.

    emre neredeyse bir devre.
    nagatomo 2 ay.
    fernando 1,5 ay
    onyekuru 1 ay
    feghouli 4 maç
    serdar 3 hafta
    maicon 2 hafta
    eren 2-3 maçta bir.

    bi de her hafta yaşadığımız kısa süreli sakatlıklar var. ama bir şekilde idare etsek bile bu kadar uzun süreli sakatlıktan sonra bakalım takım toparlayabilecek mi kendini. oyuncular fizik kondisyonlarını bulabilecek mi...

    eleştirilere katılmamak elde değil. sürekli darbeye bağlı olmayan sakatlık yaşıyoruz. belli ki takım bu manada iyi çalışmamış. esasında ligin en kaliteli kadrosu bence bizde. ama bu form durumuyla ligi götürmemiz zor.

    elimizdeki en büyük silah neredeyse epl kalitesinde fizik kapasitesine sahip bir kadromuz olması. her rakibe fizik olarak eziliyoruz. pardon da fernando-ndiaye-belhanda 3'lüsü dünyadaki hiç bir takıma fizik olarak ezilmemeli. aralarına donk'u da katınca teknik ve mental açıdan demesek bile fiziken her takımla mücadele edebilmeliyiz.

    şaşkınım.
    fatih terim'in böyle bir hataya düşmesi beni şaşırttı.
    işin aslı galatasaray'dan milli takıma geçerken de fizik kondisyon olarak çok kötü bir ekip bırakmıştı.
    taktik anlayış her zaman toparlar da bu takım fizik kapasitesini nasıl yükseltecek o konuda çok büyük şüphelerim var.
App Store'dan indirin Google Play'den alın