• 18051
    sampiyonlugun anahtari kaybedilen maclardan sonra ayaga kalkmaktir. kadro derinligimiz besiktastan veya basaksehirden geride, tudor riza calimbay tarafindan iki defa alt edilmis, senol gunes’in yardimcisi olacak, abdullah avci’dan ders alacak seviyede, tamer tuna’dan bir adim geride, aykut’tan dahi onde diyemiyorum cunku en azindan kucuk takimlarla basarisi var aykut’un, ama hala bu takim 2017-2018 sezonunda sampiyon olabilir. besiktasa basaksehire ligin ilk yarisinda deplasmanda yenilmek dahi cok sorun degil. ama genclerbirligi, alanya, akhisar, malatya(d) ve goztepe maclarinda 15 puan alinmak zorunda. devreye 38 puanla girince ikinci yari sadece ayni performansi tekrarlayip ic sahada besiktasa yenilmemek gerekecek.

    ikinci yarinin da mac mac hesaplari farkli, onu zamani gelince yazar konusuruz. ama bugun gercekci olmak gerekirse bu takim basaksehir ve besiktas deplasmanlarinda toplam 1 puan alsa kardir, hatta tek farkli maglubiyetler bile ikinci yari macinin ardindan ikili averaj hesaplari baglaminda kabul edilebilir sonuclardir. ama diger bes mac kazanilmak zorunda. iste orada tudor ilk hazirlik disinda taktisyenligi, yine mac esnasinda oyun okumasi, oyuna mudahalesi zayif bir hoca olarak bir kondisyonerden fazlasi oldugunu ispatlamak icin motivatorlugunu, liderligini ortaya koyup basaksehire, besiktasa yenilsek dahi takimi ayaga kaldirmali.

    devre bittiginde 38 puanla lidersek kimse trabzon, basaksehir, besiktas deplasmanlarindan puan cikaramadi diye fazla elestirmez. ama buyuk mac kazanamiyorsan diger maclari kaybetmeyeceksin.

    o yuzden daha da ileri gidiyorum, 35 alti puanla ilk yariyi bitirirsek tudorla devam etmeye gerek yok, en azindan gelecek sezon icin. galatasaray staj yeri degil, ya onumuzdeki 7 haftada 15 puanla tudor liderligini ispatlayacak, ya da bu sansi da tepmis bicimde 40 yasinda basarisiz bir teknik direktor olarak italyan kanallarinda yorumculuk kovalayacak. aslinda kendi kariyeri acisindan en iyisi italya’da bir sure yardimci hocalik yapmasi olurdu.

    ben hala bu sansi kullanabilecegine inaniyorum, bence devreye 38 puanla girecegiz, ama bu benim kendi adima tudor’a verdigim son kredi. zaten basaramazsa ikinci yari maclarda yirmi bin seyirciyi gorunce durumu anlayacaktir.
  • 18053
    genel olarak sampiyonluga ulasmak icin 75 puani gecmek sart, 80 puan ise garantiye yakindir. yani ilk yariyi 38-39 puanla bitirmek bizi hedefimize oldukca yaklastirir. kalan maclarimiz;

    genclerbirligi
    basaksehir (d)
    alanya
    besiktas (d)
    akhisar
    malatya (d)
    goztepe

    kendi sahamizda oynayacagimiz 4 maci da cok buyuk ihtimalle kazaniriz, goztepe de biraz zorlanabiliriz. basaksehir deplasmani zorlu olacaktir, ama beraberlik de cok iyi sonuc olur. besiktas deplasmani benim icin soru isareti, tudor'a bu konuda pek guvenmiyorum acikcasi. malatya deplasmanindan da galibiyet cikartiriz. yani benim tahminim son 7 maci en kotu ihtimal 4 galibiyet 2 beraberlik seklinde 14 puanla kapatip 37 puan yapariz, ya da gonlumden gecen 5 galibiyet 1 beraberlikle 39 puan yapariz.

    ikinci devrede fiksturumuz iyi cunku deplasmanda oynayacagimiz takimlar sadece kayseri, sivas, kasimpasa, karabuk, genclerbirligi, alanya, akhisar, goztepe, alanya ve fener olacak. basaksehir, trabzon ve besiktas gibi disli takimlarla hep evimizde oynayacagiz.

    o yuzden ilk devreyi 37-40 puan araliginda bitirirsek sampiyonluk yolunda cok buyuk adim atmis oluruz.
  • 18054
    rakip takımların psikolojik olarak üzerimize oynadığını düşünüyorum. yeni bir takımız ve aslında lige yabancıyız. türkiye'deki gergin atmosferde geçen maçlara oyuncularımız alışkın değil. son 2 haftadaki kırmızı kartlardan sonra her rakibimizin bize karşı pislik yaparak oynayacağını, oyuncularımızı sinirlendireceğini, özel talimat alan hakemlerin sertliklere göz yumacağını tahmin ediyorum. başta tudor olmak üzere herkes tedbirini alsın. yönetimimiz o kadar aciz ki 2 haftadır resmen katlediliyoruz, hiç ağlayamadılar. aynısı fener'e yapılsa şu anda aziz yıldırım görüntülü basın toplantısı düzenliyor olurdu.

    tudor'a yine gelirsek bu adamın sorunu çok gergin ve çok endişeli olması. karşısındaki takım biraz isimli bir takımsa takımının güçlü yönlerini göstermekten ziyade takımının zaaflarını hiç göstermemeye kafa yoruyor. halbuki galatasaray'ı yönetiyorsun sen. bunları öncelikle sen değil rakiplerin düşünecek. anadolu takımı yönetir gibi yönetilmez galatasaray. her maç aynı taktikle oynayacaksın, her maç basacaksın demiyoruz. ama zor maçlara gelince de bu kadar kasma. bu kadar ezberlerini bozma. karşındaki takımlar mükemmel takımlar değil, hatta iki baskı yiyince dağılacak takımlar. ayrıca bu tedbirci yaklaşım da oyuncularımızı geriyor. oyuncularımızın özgüvenini etkiliyor ve agresifleştiriyor. yani biraz relaks hocam. bu ligde şu anda galatasaray ayarında bir takım yok. beşiktaş ve fener acınası durumda. başakşehir'in bize çapı yetmez. sen git takımını sahada mental ve taktiksel olarak geliştirmeye bak. rakibe bu kadar kafa yorarsan onlar da seni kendi seviyelerine çekiyor. şu 2 haftadan ibret alalım, nolur...
  • 18057
    rock n roll'du oydu buydu derken trabzon'a yenilip * namağlup unvanını yitirmesine anlam veremesem de, haysiyetli bir taraftar olarak, tekrar iyi oynamaya başlaması, oynanan tüm ayak oyunlarına her hafta 1 ve 2 (iki) kırmızı kart görmeyerek karşılık vermesi gerektiğini düşündüğüm takımımdır; galatasaray futbol takımı.
  • 18058
    galatasaray'ın sezon başından beri oynamak istediği bir oyun tarzı var. alan daraltarak önde basmak, topu mümkün olduğunca kısa sürede kazanmak, yani forcheking.
    galatasaray ilk 3 maçta bu oyun tarzını mükemmele yakın oynadı ve herkesin takdir ettiği, göze hoş gelen hayranlıkla izlenen bir izlenim bıraktı. öyle ki galatasaray'ın maçları için hafta sonları iple çekilmeye, tribünlerde boş koltuk kalmamaya başladı. tudor futbol aklı ilan edildi, yönetim takdir edildi. çünkü transferler bir ekip ile yapılmış tudor'un bizzat istediği oyuncular alınmıştı.peki bu göze hoş gelen futbol neden ilerleyen haftalarda oynanmamaya başladı.
    forcheking, yani şok pres uygulamasının dezanvatajı, bu taktiğin sadece teknik kapasitesi düşük, hızlı oyuncularla kurulu olmayan takımlara karşı uygulanabilmesi. top rakipteyken alan daraltarak yapılan pres, rakibin tecrübesiz veya teknik kapasitesi düşük oyuncuların panikleyerek topu ayağından yanlış yere çıkarmasıyla sonuç verir ve top hep sende kalır. eğer karşı takım teknik ve hızlı oyuncularla kuruluysa bu sistemin işlemesi çok zordur, antalya, bursa, fenerbahçe ve trabzon maçlarında olduğu gibi. bu takımlara karşı daha çok pas anlayışına dayalı dengeli bir oyun oynamak gerekir, her maça ayrı bir taktik gerekir ki işte burada da kargadan başka kuş tanımayan tudor karşımıza çıkıyor.
    oyun içinde bir b planı olmayan tudor'un maalesef maç başlamadan da teknik taktik olarak çok varyasyonlu bir bir 'futbol aklı' yok.
    tudor bu planı önümüzdeki hafta gençlerbirliği'ne karşı hemde iç saha da çok iyi uygulayabilir, ancak özellikle başakşehir gibi teknik ve hızlı oyunculardan kurulu pas oyunu oynayan bir takıma karşı uygulayamazsın, denersen hezimet olabilir keza beşiktaş da aynı şekilde.
    tudor'un bu maçlarda daha çok kanatların gomis'i daha çok besleyeceği, tolga, ndiaye, fernandolu dinamik ortasahalı bir 4-3-3 denemesi gerekir. fernando'yu 4 lü defansın içine gömen aslında 5 li defansla oynanan bir 5-4-1 gomis' e daha çok saç baş yoldurtur.
  • 18060
    3 kasım 2017 galatasaray gençlerbirliği maçı öncesi sarı kart sınırında olan futbolcular:

    25 fernando
    6 tolga ciğerci
    20 badou ndiaye
    10 younes belhanda
    3 maicon
    4 serdar aziz

    önümüzdeki hafta başakşehir ile oynuyoruz.
    bu futbolculardan ndiaye bu hafta cezalı olduğu için sarı kart göremez. kalanı ise takımın iskeleti.
    ben fernando ve maicon'a birer sarı kart uydurulacağına eminim. ve hatta tolga ciğerci de bonus.

    lehimize de acayip bariz 2 hakem hatası yaparlar. üzerine de bütün hafta linç yeriz...

    bekleyelim görelim.
  • 18062
    3'lü savunmaya taraftarın gereksiz önyargılı yaklaştığını düşünüyorum. geçen sezon 3'lü savunmayla başladığımız her maçta ciddi tepki vardı dizilişle alakalı. halbuki 4'lü oynadığımızda da değişen pek bir şey olmuyordu, elek aynı elekti.* fenerbahçe maçının* ilk bölümü ve gençlerbirliği maçında* 3'lü savunmayla gayet iyiydik. böyle oynayınca beklerin savunma sorumluluğu çok hafifliyor hücumda çok daha verimli oluyorlar. sol tarafa da mariano gibi cevval bir bek bulursak* tabanca gibi takım oluruz yeminle.

    hatta hayalimdeki 11'i de şöyle koyayım;
    --------------------muslera-------------------
    ------denayer------maicon------serdar------
    mariano-----------------------------asamoah
    -----------ndiaye---------fernando-----------
    -----feghouli-------------------belhanda-----
    ---------------------gomis--------------------
  • 18065
    3 kasım 2017 galatasaray gençlerbirliği maçı bizi yanıltmamalı zira oynadığı oyun güven vermiyor.

    sahayı tam parselleyemiyoruz. bir oyuncuya acemice 4 kişi basıyor. böyle olunca arka ve yan tarafta büyük boşluklar oluşuyor. zayıf takımlar bunları kullanamıyor olabilir ama biraz top kullanmayı bilen takımlar bu hataları değerlendirir.

    takım içerdeki maçlarda kendi oyununu oynayabilirken dışarıda sıradan bir anadolu kulübüne dönüyor. pas hataları yapıp ileriye çıkamıyor. büyük takımlar oyunlarını dışarda da kabullendirir.
  • 18066
    11. hafta itibarıyla sezon başından beri gol atan oyuncuları;
    maicon, mariano
    tolga, belhanda, feghouli, rodriguez
    gomis

    şu ana kadar 7 farklı oyuncu ile gol bulmuşuz 11 haftada.
    ilerleyen haftalarda serdar'ın da kornerden goller bulacağını düşünüyorum. aslında akan oyunda defans hattımızda en çok pozisyona giren futbolcu linnes. çünkü dripling yeteneği oldukça iyi ve ters ayağıyla bazen ceza sahası çaprazından içeri doğru verkaç ve çalımlarla girip şut bulabiliyor. tudor'un bolca şans vermesi halinde onun da ligi en az 2-3 golle tamamlayacağını düşünüyorum.

    11 haftada 7 farklı futbolcunun gol bulması bana göre iyi rakam. takımın oyuna katılımının yüksek olduğunu gösterir. bu konudaki olumsuzluklara gelirsek:

    bence skora katkı anlamında ndiaye potansiyelinin çok altında. aynı tolga gibi bol bol rakip ceza alanına koşu yapmalı. böylece yaratıcı yeteneklerini kullanma şansı olacaktır. tudor ndiaye'ye defansif görevler vermiş olabilir fakat ceza sahasına koşu yapma, rakibi ortadan yaracak özel yeteneklerini kullanma ve gol atma dememiştir. özellikle baskı yerken daha fazla görmek istiyorum ndiaye'yi.

    onun dışında belhanda'nın da attığı gol sayısı 1. gerçi sezon içerisinde bu rakamın 3-4 olmasını sağlayacak kadar net pozisyon buldu ama golü nedense atamadı. onun da takıma verdiği gol katkısını arttırması iyi olacaktır.
  • 18067
    en önemli problemlerinden biri malumunuz fernando’ya yapılan baskı. burada bir futbolcu fernandoyu kilitlendiğinde arkasında bir boşluk bırakır ki, o boşluğu değerlendirip oyunu kurması gereken futbolcular belhanda ve n’diyaye’dir. bu ikisi gereken katkıyı yapamadıklarında veya topu kanatlara aktaramadıklarında gol atma becerisi kısıtlanıyor. bu soruna alternatif üretemediğimizde iyi pres yapan takımları yenme ihtimalimiz de maalesef çok düşüktür. normal şartlarda büyük takımlara adam adama oynadığınızda tek paslarla kanatlara atılan toplar sayesinde sizi mahvederler. işte burada en büyük eksiklik rodrigues dışında kanat oyuncumuzun olmaması. abdul kader keita tarzı iki tane kanat oyuncusu olsa bu takım lig’de maç kaybetmez.
  • 18068
    2017-2018 sezonu 11. hafta sonra galatasaray'ı kısa özet geçersek şöyle değerlendireceğim.

    öncelikle geçen senelerden ne değişti derseniz benim için sahada en olumlu gördüğüm şey savunma yaptı galatasaray. bloklar arasını çok iyi kapatıyorlar ve hareketli oyunda çok fazla pozisyon vermememizin sebebi bu. artık bunu eski stoper tudor bilgisi mi italyada oynadığı dönemde kaptığı varyasyon mu bilemiyeceğim. takım eksikleri ve artısıyla yenilikçi bir takım oldu her ne kadar olgun futbolculardan oluşsa da. çünkü sürekli olumlu olumsuz deneme peşinde galatasaray. tudor eksiklerine rağmen sürekli daha iyisini yapma çabası olduğunu gözlemledim. sezon başında ki direk olmuş kadro üzerinde oynaması ne kadar doğru tartışılır. bu takımın olumlu futbol oynaması belli ki 3 futbolcu üzerinden başlıyor daha sonra iş belhanda'nın ayağına bakıyor. bu isimler maicon ,mariano ve fernando. bu 3 isimi rahatlatlatıp daha olumlu futbol oynaması çabasında belli ki. çok aşırı baskı yemezsek maicon sıkıntı çekmiyor, mariano ise müthiş bir sinsi futbol beyni var gerçekten o kadar iyi sağ tarafta kendini maç içerisinde saklıyor kaybettiriyor ki çok rahat. mevzu bahis fernando ismini ele alacaksak orta saha komutanına tüm takımlar 2. haftadan sonra önlem alma çabasında. açıkcası 3 lü savunma fernando'yu daha rahatlatır düşüncesindeydim. çünkü özellikle denayer'in topla çıkmaları üstüne adam baskıya gelmesiyle fernando'yu ister istemez boşa düşürecekti. lakin serdar ve denayer sabit stoper gibi oynayınca dün özellikle ilk yarıda markajdan kurtulamadı ve sürekli maicon ileriye top şişirmek zorunda kaldı. bu da takımın ne kadar kilit ismi olduğunu gösteriyor bize. bunu tudor hoca'nın da gördüğünü düşünüyorum.

    hücum olarak gerçekten duran topları çok etkili kullanıyoruz bu bariz ve sevindirici bir olay. asıl galatasaray'ı hem savunmada hem hücümda rahatlatacak çok daha efektif bir takım hale getirecek etken olay pas futbolu bizim bu konuda daha çok çalışmamız gerekiyor. tolga dahil kısa paslarda gayet iyi pas yapabilen futbolu iyi okuyabilen futbolculara sahibiz. tudor hoca bence kaset kaset napoli'nin sarri'sini mi izler yoksa guardiola city sini mi izler bilemem. orda ki pas futbol'un %50 sini yapsa bu takım istediği hakemi getirsinler güle oynaya oynar bu takım bu kadro ile. kadro'nun geneline bakarsak zeki bilgili futbolculara sahibiz, bu tempolu futbol anlayışını pas oyunu ile birleştirmemiz gerek.

    tudor da eksik gördüğüm şeylerden biri özellikle deplasmanlar da çok fazla soğutarak kontollü oyun anlayışında olması. bu anlayışı özellikle golü attıktan sonra takım maç içerisinde an ve an uygularsa çok daha makül olur. çünkü bizi diğer takımlardan üstte tutan olay pres ve tempolü futbol. boşuna bu yaz analarından doğduğuna pişman eder gibi koşturmadın umarım hoca.

    sayın quakerboy'un hafta içi "belhanda'nın kulağı çekildi" demesi sanırım işe yaramış. her ne kadar geçen maçlarda savunmada katkılı olsa birçok golde kilidi açan bir isim de olsa maç içerisinde kaybolduğu anlar çoktu.geldiği günden beri en iştahlı maçıydı bence 3 kasım 2017 galatasaray gençlerbirliği maçı. tudor belhanda ile tolga'nın yerini değiştirmesi gerekiyor. hem sol iç gayet iyi oynuyor belhanda geçmiş dönemde hem de kanat pozisyonunda ki bir oyuncu çalım atabilme adam eksiltme meziyetleri olması gerekiyor bu tolga da yok maalesef. tolga'nın temposu düz koşuları takıma en çok verim sağlayan özellikleri. ndiaye fernando tolga orta sahası yine tolga'ya boş koşuları yapmasına fazlasıyla el verişli zaten. çünkü takım sürekli mariano , feghouli tarafından gelişiyor hücumlar. evet tolga hücumda gerçekten faydalı olabiliyor fakat sol taraftan hiç varyasyon yapamıyoruz bu da takımı kitliyor.
  • 18070
    kadrosu beraber oynama alışkanlığı kazandıkça ve mevcut 3lü savunma düzenini öğrendikçe daha az eforla sonuca gidecek ve oyuna daha fazla hakim olacak duruma gelecektir. 3 kasım 2017 galatasaray gençlerbirliği maçında da görüldüğü üzere rakibin yarı sahaya yerleşmesiyle beraber takımımız fazla baskı yiyor ve doğru pozisyon alamadığımızdan ötürü faul ve kart olarak dönüş yapıyor. bunlar takım beraber oynadıkça aşılacak sorunlardır.

    tarihin en şanlı kadrolarını içinde barındırmış takımdır, yürüyedursun!
  • 18071
    11 haftada 17 puan toplamış dandik ötesi fenerbahçe takımını kendi sahasında yenemeyen takım.

    1: psikolojik harp konusunda başarısızdır ki, bu konuda derbi öncesi takımı dedeman’da kampa sokan fatih terim’den öğrenecek çok şeyi vardır.

    2: kapanan ve bozan takımlara karşı kanatları aktif olarak kullanamamaktadır, bünün sebebi ise 4lü defansın solundaki mariano eksikliğidir.

    3: federasyon, medya ve mhk’da etkisizdir. kollayan olmadığı gibi bozan çoktur.

    4: yönetimi ve taraftarı pasiftir. psikolojik olarak öğrenilmiş çaresizlik sendromuna girmiştir.

    durum böyle olunca kopup gideceği yerde, durup beklemektedir. igor tudor bir an önce bu kirli düzeni çözüp ona göre önlemlerini almalıdır. “anti futbol oynadılar yenemedik” demek ben çaresizim demenin amcaoğludur.
  • 18072
    bu sezon transfer ettiği brezilyalı futbolculardan yana yüzü gülmüş olan takımım; fernando reges, mariano filho, maicon roque..

    üçünün de ortak özelliği avrupanın önemli takımlarında kendilerini kanıtlamış, mesleklerine saygısı olan karakterli futbolcular. gerçekten bilinçli bir şekilde,bir futbol aklıyla yapıldıysa bu transferler tebrik etmek gerekir.
  • 18073
    takım olabilmiş takımdır. taktiksel anlamda eksiklerimiz var, tudor zaman zaman özellikle büyük maçlarda oyunu okuyamayabiliyor, yanlış oyuncu tercihleri yapabiliyor ve frene basabiliyor, rotasyon oyuncusu kıtlığı çekiyoruz fakat herşeye rağmen 11 maçta 8 galibiyet 2 beraberlik ve 1 mağlubiyet aldık. ilk 11'de oynayan oyunculardan sadece muslera, serdar, tolga ve garry daha önceden takımda olan oyuncular. diğer 7 oyuncu yaz döneminde transfer edildi ve takım kimyası çok ilginç bir biçimde tuttu. hem de bu adamların çoğu temmuz sonu ve ağustos aylarında transfer edildi. ilk yarıda kalan 6 maçımız oynadığımız maçlara nazaran daha zor rakiplere karşı. ilk yarıda kalan maçlardan başakşehir ve beşiktaş'a deplasmanda kaybetmeyip, diğer maçlardan da en az ikisini kazanabilirsek şampiyonluk yolunda şansımızı ciddi artıracağız. yürüyedurun aslanlar. bir de #yönetimistifa!!!
  • 18075
    2016-2017 sezonuna göre kıyasta 2017-2018 sezonu 11 hafta sonunda "+7" puanı var. rakiplerimiz beşiktaş'ın "+0", başakşehir'in ise "+1" puanı bulunuyor.

    galatasaray (+7)
    - geçtiğimiz sene kayseri'ye içeride yenilmişken bu sene galip geldik. (+3)
    - geçtiğimiz sene osmanlı deplasmanında berabere kalmışken bu sene galip geldik. (+2)
    - rize/sivas içeride yine galibiyet. (0)
    - geçtiğimiz sene antalya deplasmanında galip gelmişken bu sene berabere kaldık. (-2)
    - geçtiğimiz sene kasımpaşa'ya içeride kaybetmişken bu sene galip geldik. (+3)
    - bursa deplasmanı yine galibiyet. (0)
    - içeride karabük yine galibiyet. (0)
    - konya deplasmanı yine galibiyet. (0)
    - geçtiğimiz sene fenerbahçe'ye içeride yenilmişken bu sene berabere kaldık. (+1)
    - trabzon deplasmanı yine mağlubiyet. (0)
    - içeride gençler yine galibiyet. (0)

    beşiktaş (+0)
    - içeride antalya yine galibiyet. (0)
    - geçtiğimiz sene kasımpaşa deplasmanında kaybetmişken bu sene berabere kaldılar. (+1)
    - içeride bursa yine galibiyet. (0)
    - geçtiğimiz sene karabük deplasmanında kaybetmişken bu sene galip geldiler. (+3)
    - içeride konya yine galibiyet. (0)
    - geçtiğimiz sene kadıköy deplasmanında berabere kalmışken bu sene mağlup oldular. (-1)
    - geçtiğimiz sene içeride trabzon'u yenmişken bu sene berabere kaldılar. (-2)
    - geçtiğimiz sene gençler deplasmanında berabere kalmışken bu sene mağlup oldular. (-1)
    - içeride başakşehir yine beraberlik. (0)
    - alanya deplasmanı yine galibiyet. (0)
    - adana/göztepe deplasmanı yine galibiyet. (0)

    başakşehir (+1)
    - içeride bursa yine galibiyet. (0)
    - geçtiğimiz sene kasımpaşa deplasmanında galip gelmişken bu sene mağlup oldular. (-3)
    - geçtiğimiz sene içeride konya'yla berabere kalmışken bu sene galip geldiler. (+2)
    - geçtiğimiz sene fenerbahçe deplasmanında kaybetmişken bu sene galip geldiler. (+3)
    - geçtiğimiz sene içeride trabzon'u yenmişken bu sene berabere kaldılar. (-2)
    - geçtiğimiz sene gençler deplasmanında berabere kalmışken bu sene mağlup oldular. (-1)
    - geçtiğimiz sene adana/göztepe deplasmanında berabere kalmışken bu sene galip geldiler. (+2)
    - içeride alanya yine galibiyet. (0)
    - beşiktaş deplasmanı yine beraberlik. (0)
    - içeride akhisar yine galibiyet. (0)
    - deplasmanda antep/malatya yine galibiyet. (0)

    kıyas:
    beşiktaş 77 (+0) = 77
    başakşehir 73 (+1) = 74
    galatasaray 64 (+7) = 71
App Store'dan indirin Google Play'den alın