• 17951
    tudor efendi rahat edecek diye 1 tane bile büyük maç alacak oyuncu transfer edilmeyen takımdır.

    ne yazık ki büyük maç almamız mümkün değil bu mantıkla gidersek. herkes takım oyuncusu. tolga'yla filan sol kanattan hücum ediyoruz. evet yabancılarımız çok iyi oyuncular. ama büyük maçlarda kayboluyorlar. tudor zaten hala karabük'te.

    inşallah önümüzdeki 2 maçı alırız. yoksa başakşehir ve bjk deplasmanlarından toplamda 1 puan bile iyi görünüyor.
  • 17953
    hahaha. takimi real madrid yapip 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı'ndan once 7 atariz 8 atariz diyenler yetismisler takimi elestiriyorlar.

    ulan su takimdaki rehavetin en buyuk sebebi sizsiniz siz.

    22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı hepimiz cok iyi oldu, top oynamadigimizi gorduk, izledik.

    taktik acidan ne oynadigi belli olmayan, kadro kalitesi acisindan lige oranla ustun fakat hala cok eksigi bulunan takimimiz.
  • 17955
    kilidi cozecek adama ihtiyaci vardir. bafetimbi gomis, kilidi cozecek adam degildir, kilidin arkasindaki adamdir. yani rakibin kilidi cozdukten sonra topu ulastiracagin ya da pozisyon yarattiracagin adamdir. ciddi sekilde orta sahada star statusunde bir oyuncusu olsa; gomis'in performansi iyice katlanir.

    sneijder, hagi tarzi bir adam da degil; eminim cassio lincoln kalibresinde bir oyuncu olsa yeter.
  • 17957
    çok rica ediyorum hicbir doneminde 3 5 10 20 atarız diyenlerin tutmamasi gereken takimdir. 2017-2018 sezonunda her seferinde patladik. hayir fenerbahceli ya da besiktaslisiniz da totem mi yapiyorsunuz arkadas? 1-1 biten antalya maci oyle, 3-2 son dakikalarda kazandigimiz karabukspor maci oyle 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçı oncesinde yine 3 5 10 20ci tayfa türedi yine öyle. yani lutfen rica ediyorum. bu takim en saglam oynadigi donemde dahi arka arkaya 3 5 20 30 50 atmamistir. dortmund muyuz amk, madrid miyiz? her seferinde ayni terane bak bu 3 oldu. 4.de verirler elimize 3 5 10 20 yeriz cok agir kufur ederim hakaret ederim suclu sen olursun. lutfen gozunuzu seveyim.
  • 17960
    artık belhanda' nın yerinde ndiaye, ndiaye'nin yerinde de selçuk oynamalıdır. bu benim nacizane görüşüm. en azından 1-2 hafta denemeliyiz diye düşünüyorum. bu şekilde hem ilerde ndiaye-gomis-feghouli ve tolga hattıyla daha agresif bir pres yapabiliriz; hem de selçuk sayesinde orta sahadan daha rahat top çıkarırız. not: bu şartların oluşması için selçuk iyi oynamalı tabii ki.
  • 17962
    orta saha sorununu hala çözemeyen takım. elimizde belhanda, ndiaye, fernando ve son maçlarda kanada kaysa da tolga ciğerci olmak üzere 4 oyuncu var ama biz orta sahanın hiçbir bölgesini verimli kullanamıyoruz. hatta o bölgeye girmiyoruz bile. ciddiyim, istatistikler incelense sahanın şu görselde gösterilen kısmının bizim takıma yasak olduğu zannedilir.

    http://i.hizliresim.com/POr4z6.png

    bir futbol sahasının neredeyse yarısını oluşturuyor ve futbolun kalbi. bu sezon önde basan rakipler karşısında zorlanmamızın sebebi bu alandaki etkinliğimizin çok düşük olmasıdır. tudor'un en büyük ahmaklığı da bu soruna çözüm üretememesi. yahu ilk maçın üstünden neredeyse 2 ay geçti. hala sıradan bir anadolu takımının yaptığı pas organizasyonuna bile sahip olamadık. bunu aklım almıyor. fernando ve ndiaye top rakip yarı sahaya geçtiğinde yoklar. belhanda zaten ortadaki toplara girmiyor bile, tolga ise sol kanada hapsoldu. tamam belhanda ve ndiaye pas verme konusunda biraz sıkıntılı ama abartılacak kadar da değil. dahası mariano, linnes ve feghouli gibi bu bölgeye yardımcı olabilecek kenar oyuncularına da sahibiz. işin ilginç tarafı bu bölgede top kazanma sayımız da çok düşük. savunmada da hücumda da bir türlü dolmuyor orası. bunun doğal sonuçları da rakip yarı sahada çoğalamama ve rakibin çoğu atağının tamamlanması gibi büyük sorunlar. böyle bir sistemsizlik içinde oynayan bir takımın başarılı olma şansı yok. bugüne kadar rakipleri bezdiren kondisyon ve fizik gücümüzle maçların her bir yarısının 30. dakikalarından sonra kilidi açmayı başardık ama iyi oynamadık. artık sezonun ortasına yaklaşıyoruz. ligdeki diğer takımlar da form tutmaya başladı. kolayca oyundan düşmeyecekler. en basitinden akhisar'a ezilen fenerbahçe bile bizi presle ezdi.* eğer bu sorunu çözüm bulunmazsa -ki tudor'un çapı yetecek gibi durmuyor- ilk yarı bittiğinde çok başka şeyler konuşuruz.
  • 17963
    17-18 sezonundaki kadrosu tarihimizin en iyi kadrolarından birisidir, bunda şüphe yok. ama daha önceki sezonlarda yetenek bakımından bundan daha özel oyunculara sahip olduğumuzu düşünüyorum. bu takım gerçekten tempolu, disiplinli bir takım ama kitlemesi kolay da bir takım. bu noktada çözüm için pratik zeka ve özel yetenekler gerekiyor. ve maalesef bu noktamız biraz eksik. zeki ama çalışmıyor sendromundan kurtulduk ama başka bir sendroma geçtik gibi. yani tudor'un istediği oyuncu profilinin defoları da var. bunu da görmek gerekiyor. mesela 10 oyuncu da 10 numaralar da dahil herkes çok koşacak diyelim. işte o zaman sneijder seviyesinden belhanda seviyesine düşüyorsun otomatik olarak.

    mesela bruma'nın beşiktaşlıları ip gibi dizip gol attığını hatırlayın.
    sneijder'in bok gibi oynadığımız maçta şapkadan 2 defa tavşan çıkardığını hatırlayın.
    podolski'nin dünyanın en iyi şut atan oyuncusu olma özelliğini hatırlayın. *
    evet takım olarak daha iyiyiz. ama problem çözebilecek oyuncumuz yok. feghouli dışında yıldız oyuncumuzun olduğunu da düşünmüyorum.
  • 17964
    sol ayaklı oyuncusu olmayan takım. hakikaten yanlış bir durum. solak stoper deyince de kızıyorsunuz. kardeşim maç içinde 3'lüye dönmek temel prensibin ise en az 2 tane solak oyuncun olmalı. denayer ve tolga'nın bölgesindeki adamlar solak olsa çok şey değişir.

    zaman zaman sağ açık ve sol açık yer değiştirir. ikisi de sağ ayaklı açık oyuncular kanat değiştirse ne olur ki. asamoah+sol ayaklı bir stoper alındığında bugünkü kadro ve oyun anlayışı anlam kazanır.

    tudor, belhanda ve feghouli'yi 2 adet 10 numara olarak kullanmak istiyor. ben buna saygı duyarım. ama iki oyuncunun da arkasında ve yanındaki oyuncuların hangi kanadı kullanıyorlarsa o ayağını kullanıyor olması lazım. maicon-mariano ikilisi sırıtyor mu? hayır. ama aynı şey sol kanat için söyleyebiliyor musunuz? hayır. mariano'nun bu kadar rahat ve sıklıkla ileri çıkmasında maicon'un rolü ne kadar büyük.

    aynı olayı soldan yapamıyoruz. tolga iyidir hoştur ama olmuyor kardeşim. belhanda içeri kat ettiğinde orası oyunu genişletmeye yetmiyor. linnes ters ayaklı, topu sağına çekmeden yapamıyor. latovlevici dersen adamın kapasitesi bu seviye için çok yetersiz. arkasındaki adam da ki bu serdar da olsa denayer de olsa fark etmez, savunmanın solunu maicon'un kendi kanadını savunduğu kadar savunamıyor. sorun geçen sene sol kanat endeksli bir takımken bu sene sağ kanat endeksli bir takım olduk.

    devre arası reçeteyi doğru yazmak lazım. bu takımın 1 tane net sol ayaklı bir stoper ve bir tane de kanadını boylu boyunca kullanabilecek ciğere ve oyun bilgisine sahip sol bek alması lazım. asamoah bu tanımlardan 2.sine inanılmaz uyuyor. ama bir tane de solak stoper almamız şart. şart. şart.

    ha bununla bitiyor mu, hayır. bir tane de ndiaye ile benzer özelliklere haiz bir orta saha daha alınmalı. zaten ne dedik fernando stoperlerin arasına girdiği için ona net bir orta saha diyemeyiz. dolayısıyla orta sahada oyuna iki anlamda da katkı yapacak bir oyuncu daha gerekiyor. yani hem savunma özverisi olacak hem de klasik bir 8 numara gibi hücuma katkı yapacak.

    bu 3 ihtiyaç giderilmedikçe mevcut takım, önlem alınması kolay ve her zorluk derecesi yüksek maçta sıkıntı yaşayan bir takım olur. üzgünüm ama gerçek bu. serdar, tolga ve denayer. evet 3'ü de iyi niyetli, çalışkan oyuncular. ama mevcut oyunda maalesef yerleri yok. bir kanat maicon, mariano ve onlara eşlik eden feghouli'den oluşuyorsa diğer kanadında bu tip ve bu kalitede bir 3'lüden oluşmalı. örn; ogbonna, asamoah ve onlara eşlik eden belhanda gibi. göbekte de ndiaye ile lafın gelişi fred'in yan yana oynadığını düşünün.

    işte ulaşılmak istenen nokta bu. kısa ve net. 3 tane baba transfere ihtiyacımız var arkadaşlar. masraflı mıdır? öyledir. ama ne demişler yarım doktor candan eder. yarım yapılanma ile hedeflerinde yarısına ulaşırsın anca.
  • 17965
    bu sezon işi çok zor olan takım.

    rakipleri (büyükten küçüğe)
    -siyasiler
    -tff (yönetimi- kurulları hepsi)
    -hakemler
    -ibre basın
    -rakip takımlar ( futbol takımları ve iğrenç lobileri)

    onu şampiyon yapacak etmenler.
    - taraftarın inancı
    - taraftardan takıma bulaşan inanç
    - yönetim hamleleri (doğru yerde, doğru zamanda, doğru yoğunlukta)

    bu süreçte en büyük iş bize düşüyor. biz aklı başında galatasaray taraftarları olarak klâsik söylemde bu kadar düşmanımız varken, biz de kendimize mi kızalım( mantıklı eleştiriler tabi ki olacak).

    oturup dursun özbek düşmanlığı yapmanın, tudor düşmanlığı yapmanın şu saatten sonra bir faydası yok.

    unutmayın bu takımı biz yarattık. biz bastırdık, biz ayağa kaldırdık bu takımı! şimdi yerin dibine sokmanın değil, onun için daha çok kenetlenmenin günü.

    biz galatasaray'a, rocky balboa'nın inatçılığı olmalıyız. biz onun son raundda yenilenen enerjisi olmalıyız, bu sever apollo veya ivan drago değil rakip, hepsi birden sırayla gelecek.

    zafere galatasaray
  • 17966
    ilk haftalardaki o hareketli oyununu kaybetmiş olan takımımız. bunun bence 2 sebebi var. ilki sol kulvara hareket kazandırıp, takım arkadaşlarına boş alan açan martin linnes’in takımdan kesilmesi. ikincisi ise feghouli’nin takıma katılması ile bozulan rodriguez ve mariano ikilisinin uyumu. bana göre rodri ve mariano inanılmaz bir uyum yakalamışlardı. verkaçları ve rodriguez’in içeri kat etmesiyle mariano bomboş bir alan bulup çok daha rahat oynuyordu. ilk haftalardaki hareletli oyunumuza dönmemiz için rodriguez’i yine sağ açıkta mariano ile arkalı önlü oynatmamız ve martin linnes’i de takıma yeniden monte etmemiz gerekiyor. feghouli’den ise sol çizgide yararlanılmalı. kendisi orada da faydalı olacaktır.
  • 17968
    geçtiğimiz sezonlarda kötü oynadığımız maçları kaybederdik, kaybetmemek ve kaybetmemeye alışmak en önemli olan şey. bu sene takım topun arkasında iken kolay kolay gol yiyeceğimizi sanmıyorum. ki şu ana kadar yediğimiz goller de ya bireysel hatalardan ya da atağa çıkarken kaybedilen toplardan geldi. defansif anlamda bir eksiğimiz olduğunu bu yüzden düşünmüyorum. bence takımın en büyük eksiği yedek kulübesinden girip oyuna katkı yapacak futbolcunun bulunmaması. önceliğimiz yedek forvet olarak arkaya koşu yapabilen, atletik bir oyuncu ve sol kanat için çizgide oynayabilen bir oyuncu almak olmalıdır. sonrasında ise sol bek ve belhandayı yedekleyebilecek bir oyuncu alınması olabilir. her şeye rağmen bu takım bu sene şampiyonluğun en büyük adayıdır.
  • 17972
    2017-2018 sezonu için benim için naçizane bu şekilde olan takımım:

    *çok mu iyi bir kadrosu vardır: hayır!
    *şampiyon olabilecek bir kadrosu mu vardır? evet!
    *bu kadroya transfer gerekli midir? evet!
    *kadrosu çok mu geniştir: hayır!
    *kadrosu başarılı mıdır? evet!
    *neden başarılıdır? takım oyununu iyi oynayabildiği ve oyuncuların birbirini bir sistemde tamamlayabilen oyunculardan kurulduğu için.
    *teknik direktörü ümit veriyor mu? evet
    *teknik direktörünün bugüne kadar takım üzerinde yaptığı en büyük katkı? takım savunmasını çok iyi oturtması. öyle ki taraftar maçları rahat izliyor. geçtiğimiz yıllarda muslera her maç 5 - 6 pozisyon kurtarmak zorunda kalırken artık derbi maçta rakip isabetli şut bile atamadan maçı tamamlıyor.
    *takımın en zayıf noktası? sol kanadı
    *takımın diğer ihtiyaçları? santrafor eksikliği ( gomis sakatlansa ve 2 ay sahalara dönemese, eren ile bu ligi götüremeyiz.)
    *takımın teknik kadrosu? tudor'un ekibine diyecek bir şeyim olmasada ayhan akman sadece beni irrite etmiyordur diye düşünüyorum.
    *takımın geleceğe dönük yüzü? takım yaş ortalamasının aşağıya çekilmesi gerektiğini düşünüyorum. fernando selçuk gomis mariano yasin muslera latovlevici 30+ yaştalar. bunun haricinde belhanda ndiaye tolga ciğerci feghouli ile orta saha bütünlüğü için serdar aziz ve maicon hatta linnes'in defans bütünlüğü için 20 li yaşlarda olması belli bir iskeleti koruyabileceğimiz anlamına geliyor. ( yine de gelecek için dursun özbek istifa)
    *takımın futbol aklı var mı? şuan için sadece fernando'yu sayabiliriz. belhanda ve feghouli'nin devamlılığı olduğunu düşünmüyorum. teknik kadronun her nasılsa belhanda ve feghouli'nin hatta ndiaye'nin belli bir standarttan aşağıya düşmemelerini sağlamaları gerekmektedir. kuzey afrika kökenli futbolcuların hepsinde var olan bir sorun bu sanırım.
    *takımın kazanması gerekenler var mı? başta selçuk inan, çünkü bu saatten sonra atsan atılmaz satsan satılmaz. koray günter kesinlikle kazanılmalı. sinan gümüş, yunus akgün ve ozan kabak. ahmet çalık için yetenek fukarası olduğunu düşünüyorum ve kazanılamayacağını düşünüyorum, umarım utandırır. bunun haricinde u-17 milli takımında olan o 7 genç için özel psikolog, mentor, yaşam koçu ve hatta özel antrenör ne gerekiyorsa tutulmalı ve o gençler takıma kazandırılmalı. alt yapısı işlevsel bir kulüp olmalıyız.
    *takımın artık bırakması gereken oyuncular?
    hakan kadir balta (kulüpte görev vererek, jübilesi düzgün bir şekilde yapılarak)
    yasin öztekin
    umut gündoğan ( evet hala takımda)
    eray işcan
    tarık çamdal
    ryan donk
    iade-i itibar yapılması gerekenler?
    o kadar çok var ki buraya yazılacak ama ben sadece şuan için sabri sarıoğlu'nu yazacağım. gönderilmesi dünyanın en haklı sebebiydi ama unutulmamalı kendisi, sene sonunda bırakıyorsa futbolu galatasaray kendisine bir jübile teklif etmeli ve taraftara alkışlatmalı.

    takımın analizi.

    galatasaray futbol takımı şuan 2011 -2012 3. fatih terim döneminin ilk senesini andırıyor.

    stoperde maicon - serdar
    orta sahada fernando - ndiaye
    ileride gomis ile
    iyi bir iskelet oluşturmuş durumda ve aynı ilk sene yaşadığımız kanat organizasyonu sorunumuzu yaşıyoruz. o senede sadece sağ bekten eboue ile giderken bu sene de eboue den bile çok çok daha kaliteli bir mariano ile gidiyoruz.

    performans olarak bu kadro 2011-2012 senesinde ki kadronun gerisinde! neden kalitesi mi daha kötü? kesinlikle hayır.

    1. fatih terim - igor tudor farkı ( igor tudor'u en çok sözlükte öven benimdir ama daha ham. fatih terim 10 kere cebinden igor tudor çıkartır. bu da bir gerçek)

    2. fatih terim'de doğruyu 8. 9. haftalarda bulup çift santrafora dönmüştü. hatırlatayım hemen;
    (bkz: 4-4-2/#762268)
    (bkz: #836086)

    2.1 fatih terim'in de çift forvete fenerbahçe derbisinde döndüğü ve ondan sonra galatasaray'ın yürü ya kulum dediği sezondur.
    (bkz: #836146)
    (bkz: #835841)

    3. gomis'in çok yalnız kalışı ( evet 9 gol atmış bir santrafora bunu yazacağım aklıma benimde gelmezdi ama kendisi her maç en az 1-2 tane kendisi ekmeğini taştan çıkartıp gol pozisyonunu kendisi yaratıyor. şapkadan tavşan her maç çıkaramazsınız)

    3.1. ulu johan. benim için bir futbolcudan çok çok çok daha ötesi. şu kadroda yeni gelmiş bir johan elmander düşünün. evet o yüzünüzde beliren sırıtma şuan bende de var!*

    not: biraz uzun oldu ama yazmak için derbinin geçmesini bekledim. katılmadığınız konular varsa mesaj atarsanız tartışabiliriz dostlarım.
  • 17973
    2017-2018 sezonunda ligde 9. haftayı da namağlup kapatan takımımız. 22 ekim 2017 galatasaray fenerbahçe maçını her ne kadar hakem cüneyt çakır net penaltımızı vermemiş de olsa kötü oynamış olabiliriz fakat bunu ilk 8 haftayı olabilecek en iyi şekilde geçerek kendimize yarattığımız krediyi kullanmak olarak da bakabiliriz. kaldı ki fenerbahçe'ye yenilmedik ve 8 puanı koruduk. oynamadığımız ve 10 kişi kaldığımız bir maça göre kötünün iyisi bir tablo var bence.

    bundan sonraki amacımız ise beşiktaş maçına kadar oynayacağımız maçları yine olabilecek en iyi şekilde geçmek. bu haftalarda sırası ile trabzonspor (d), gençlerbirliği, başakşehir (d) ve alanya ile oynayacağız. trabzon ve başakşehir deplasmanlarının olduğu bu dilimi olursa 12 veya en kötü 10 puan ile geçmek şahane olur.

    moral bozmak yok, hala şampiyonluğun en kuvvetli adayıyız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın