• 28151
    geçen sezondan beri skora göre oynamasını bilmeyen takımdır. kasımpaşa maçından gidelim. 20 günde 7. maçımıza çıkıyoruz. maça da iyi başlamışız ve 2-0’ı bulmuşuz. ama 38-48 arası yine gümbür gümbür ilerideyiz. maç 2-0 olunca bir an önce ilk yarı bitsin diye bekledim. çünkü arkada inanılmaz boşluklar veriyorduk. 48. dakikaya geldik yine aynı boşluğu verdik ve soyunma odasıns gitmeden önce golü yedik.

    biraz aklı başında takım ilk yarı 2-0’dan sonra top çevirir ve devreye girerdi. zaten kasımpaşa ikinci yarıya kafada bitik çıkar rahat rahat maçı kazandırdık. henüz sezon başında durduk yere 2 puandan olduk. bu sezon böyle bir tane daha hata kaldırmaz. elbet kötü oynadığımız ve puan kaybettiğimiz maçlar yine olacaktır ama bu şekilde maç vermememiz gerekiyor. bu sezon anadolu takımları ile dört büyüklerin arasında çok fazla uçurum var. 1 puan bile çok değerli olacaktır. çünkü rakiplerimizde zor puan kaybedecek.
  • 28152
    henüz göremedik ama 2021-2022 sezonunda şampiyonluktaki diğer rakiplerine kıyasla, yapılan transferlerin de stratejisi ile farkını fizik gücüyle, maçların özellikle sonlarında ayakta kalması, rakiplerini yıpratması ve bunu takım oyunu oynayarak göstermesini beklediğimiz takımımız...
    umarım tez zamanda görürüz, lakin göremezsek şunu kabul etmemiz gerekir ki kadro olarak isim bazında maalesef, diğer ikisini geçtim, trabzonspor'dan dahi gerideyiz. o adamlar zerre top oynamadıkları ve yarım pozisyon buldukları maçları 2 usta ayakla çevirebilir ama sende böyle adamlar pek az.
    özetle, yaş ortalamasını 25'li yaşlara çekiyorsak, bu takım halihazırda gördüğümüz manzaranın tam tersi şekilde rakiplerini özellikle son 20 dk'larda ezmeli...
  • 28153
    2021-22 sezonunda gayet umut veren ve mucadele eden bir futbol oynamakta olan futbol takimidir. ozellikle daha hic oynamadigimiz ic saha maclarinda bu mucadele gucu ile cok guzel isler cikartacagimizi dusunuyorum.

    umarim bir iki kotu skora aldanilip bu guzel transfer stratejilerinden vazgecmeyip, bir iki kaliteli ayak takviyesiyle de milli takim arasindan sonra zaten iyi girdigimiz sezona tabanca gibi bir giris yapariz.
  • 28154
    çok doğru yolda olan takımdır. bu takım 1 aydır düzenli olarak 3 günde bir maç oynuyor. takımın yarısından fazlası yeni oynamaya başladı, kiminin ilk maçı kiminin ise ikinci maçı.

    bireysel performanslar elbette öne çıkacaktır, bireysel hatalar da olacaktır. bu oyuncular önce takım olmayı öğrenecek, gençlikleri ile dinamizm katacaklar, birlikte çok güzel işlere imza atacaklar. kendilerine güvenim tam. öyle ajax, porto olmak ya da geleceğin takımını kurman 1 günde olmuyor, olmayacakta.

    çok ama çok güvendiğim ve günden güne daha iyi olacak takım.
  • 28155
    çok büyük iki soruna sahip takım.

    - defanstan topla çıkamama
    - oturmamış takım savunması

    bütün galatasaray taraftarları biliyor ki rakip kim olursa olsun kolay gol yeme potansiyeline sahibiz. üstelik defanstan topla çıkarken yaşadığımız sorunlarla bu durum daha da sık yaşanır hale geldi. iki yıldır aynı sorun var, sadece oyuncu transfer ederek çözülmez. acilen teknik ekibin bu sorunlara el atması lazım. rakipleri rahatça stoper ve orta sahamızın arasındaki boşluklara sokuyoruz.

    (bkz: 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçı)

    bunlara ek hoca önce üç 8 numarayla oynayacağım dedi şimdi de 6 numaraya oyuncu bakıyoruz diyor. babel, feghouli, emre akbaba ve arda turan her daim oyun için ilk tercih. bunları göz önüne aldığımızda takım adına pek parlak bir gelecek göremiyorum.
  • 28156
    her nedense sürekli olarak ortasahaları yerine stoperleri ve kalecisinin oyunu kurması istenen takım. tartışılan tek konu da budur. neden ortasahalar kendi görevlerini stoperlere ve kaleciye yıkmıştır hiç anlamam. sahiden de maç içerisinde luyindama'nın, nelsson'un oyun kurmaya çalıştığını görüyorum. ortasahalarımız ise genel olarak rakip ortasahaların arkasında saklanmakla meşgul oluyorlar.

    acaba oyunu kurması gereken asıl kişiler yerine görevi savunma yapmak ve gol yedirmemek olan kişilere gereksiz sorumluluklar vermekten vaz mı geçsek? ben hiç berkan oyun kuramıyor, taylan oyun kuramıyor diyeni görmedim. varsa yoksa gelen stoperler ve kaledeki yaşayan efsanenin ayağının düzgünlüğü tartışılıyor.

    bence stoperlerinin ayağı ya da forvetinin ortasahaya desteği yerine ortasahasındaki oyuncularının neden rakip ortasahalarının arkasında gizlendiğini çözmesi gerekiyor fatih terim'in. luyindama ortasahanın biraz gerisinden 3.bölge denen yere ortasahalara pas mas atmaya uğraşıyor. bekler desen zaten daha top stoperdeyken kanat gibi en ileride duruyor. stoper mi arıyoruz, city ortasahasına adam mı belli değil.

    bir an önce ortasahalarından oyun kurma beklentisi içine girmesi gereken takım. luyindama alıp gidiyor bazen oh be diyorum. o da alıp gitmese bizim ortasahalar hep rakibin arkasında. aman bana top gelmesin der gibi. marcao da yok stoperler top ayağında kalıyor. nelsson dün kasımpaşa maçında kaç kez ellerini, kollarını açıp kime atayım dedi. yok çünkü ortasaha saklanıyor. sonra stoperin ayağı kötü.

    (bkz: 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçı)
  • 28157
    (bkz: 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçı) ilk yarıdaki performansın tutarlılığı sağlanır, geriden pas yapma hastalığı ve arka alanda saçma boşluk bırakma çılgınlığı bertaraf edilirse çok umut verici.
    morutan tam ihtiyacımız olan çilingir, milli arada transferler takıma iyice alışır, sonrası için oyun bazında umutluyum.

    marcao kalırsa defans hattımız epey ilginçleşecek, orta saha ve kanatlar pırpır oluyor nihayet, hücumda fena değil.

    son senelerin en dinamik kadrosuyla koşuya başlıyoruz. hem de ciddi direnç unsurlarına karşı.

    psv maçlarına göre ışık sacmaya başladık. o maçlar kağnı arabasi vs cheetah gibiydi.
  • 28159
    kasımpaşa maçını tekrar seyrettim az önce. galatasaray 80 metrede futbol oynamaya çalışıyor. alan kapatıp karşı pres nasıl yapacağız biz bu şekilde? konuşsam tesiri yok sussam gönül razı değil durumu var. gerçekten moralim bozuluyor bunları görünce. avrupanın her yerinde amaç boşluk yaratıp oraya oyuncu hareketlendirmek elimizdeki kadro ile kralını yapabiliriz ama bizim çocuklar olduğu yerde duruyor sahada akla mantığa sığmayan bir konumları var. savunmanın orta saha ile arasında büyük mesafe var. rakip sahaya yerleşmişiz bizim stoperler bizim yarı sahada bekliyor. bu kadar mesafede nasıl oynayacağız? tamamlanamayan her atakta savunmanın önünde çok rahat top alıyor rakip. bu sezon oynadığımız her maç aynı şey. yani bu işler transferle falan çözülecek işler değil. kadroya bakınca heyecanlanıyorum. deli gibi koşan, hareket eden önde basabilecek bir takım var. yani bu potansiyel var. bu işi en iyi bilen fatih hoca var takımın başında, bu işin kitabını yazdı ama biz ondan şüphe etmeye başladık. en ufak sıkıntıda sahaya giren babel ve emre akbaba var. böyle devam ederse kimsenin sabredeceğini sanmıyorum ben. savunma-orta saha-hücum hattı normal bir takımda birlikte hareket eder. alan vermemek için ama bizde mısır liginde, 3. ligde oynayan takımlardaki gibi bir görüntü var maalesef. fatih hoca hata yapmıyor bile bile yanlış yapıyor şu an. babel'den, emre akbaba'dan kurtarıcı olarak medet uman hocam, her maç 5 değişiklik yapmak zorunda hisseden hocam, bahanelere sığınan yine hocam. dilerim bu genç çocuklara yazık olmaz. seneye transfer yapma şansımız olmayacak ilgililerin dikkatine.

    29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçı
  • 28160
    girdiği gol pozisyonu sayısının rakiplerinden fazla olması üretken olduğu anlamına gelmeyen takım. daha fazla açmak gerekirse ben galatasaray'ın hücum ederken fazlasıyla yavaş hareket ettiğini ve rakibin dengesini katiyen bozamadığı için üretkenliğinin düştüğünü gözlemliyorum. girilen gol pozisyonu sayıları ne şekilde hesaplanıyor ya da bunun kıstası nedir pek bir bilgim yok fakat buralarda gördüğüm kadarıyla tablolarda bizim istatistik olarak daha fazla pozisyona girdiğimiz sonucu çıkmış.

    gol pozisyonuna kaç kere girdiğinizden çok, gol pozisyonuna nasıl ve ne şekilde girdiğinizin önemi vardır. biz sıkıcı top dolaştırma oyunuyla öylesine yavaş hücum ediyoruz ki rakip neredeyse 11 kişi kendi cezasahası içinde ve çevresinde konuşlanmış şekilde bizi bekliyor oluyor. açtığımız çoğu orta rakip stoperler tarafından karşılanıyor ya da rakip kaleci topu rahatça kontrol ediyor. biz maalesef topu kendi aramızda çevirip çevirip rakibi artık topu kovalamaktan vazgeçirip tüm rakip oyuncuları kendi sahasına yığdıktan sonra hücum ediyoruz. rakibi kendi yarı sahasına hapsetmek oldukça iyi, sonuçta rakip hep kendi sahasında görünüyor fakat bu buzdağının görünen kısmı. biz bu top dolaştırmayı o kadar fazla yapıyoruz ki bazen bizim oyuncular da bu sıkıcılıktan ve tekdüzelikten payını alıp akıl almaz pas hataları yapıyorlar. oyun planımız tamamen bir konfor alanı üzerine kurulu. çoğu zaman konfor alanını terk eden bazı oyuncuların kişisel yakarışları sayesinde atıyoruz golleri. gollerimizin hepsi sanki böyle ite ite atılmış gibi hissetiriyor. bir de hiç acelemiz yok bizim. bunu son 10-15 dakikasına berebare durumda girdiğimiz çoğu maçta görebilirsiniz.

    sorun gol pozisyonu üretememek değil, rakibin dengesini bozacak kadar hızlı olamamaktan kaynaklı. zaten çelişki de burada başlıyor. siz son 20 dakikasına berabere girmiş olduğunuz maçta oyunu daha da durağan hale sokacak babel'i oyuna alıyorsanız bu işte bir yanlış var demektir zira babel'in orada topu yaklaşık 30 saniye ayağında tutup sonrasında 11 kişilik rakip arasından topu geçirmeye çalışması beyhude bir çabadan öteye gidemeyecektir. gidemiyor da zaten.

    amacım algı kasmak yahut yangıncılık yapmak değil fakat bu ciddi manada bir kronik problem. üstelik giren-çıkan-gelen-giden farketmeksizin devam eden bir problem. ve temel sebebi de oynatılmaya çalışılan sistem. ben aynı problemi 2 sene önce de görüyordum, şuan da aynı problemi görüyorum. ve çözülecekmiş gibi durmuyor. bu nedenle de bunu belirtme gereği duyuyorum.

    evet yeni bir planlama yapıldı ve belki bu plan meyvesini verecektir. hoca'nın umarım bir bildiği vardır demekten başka çarem de yok.
  • 28162
    rakip kaleye hücumu kendi ceza sahası içinden veya çevresinden başlatan takımdır.

    bu elbette taktiksel bir anlayış ama bize zarar veriyor. suçlu geçen gün taylan oldu çevre kontrolü ve top kontrolünde sıkıntı olduğu için. doğrudur bireysel olarak hatalıdır. bu hatayı yarın luyindama yapar öbür gün sacha diğer gün nelsson.

    hatırlarsanız babelin ilk geldiği dönem biz aut atışlarını babele doğru uzun ve havadan kullanıyorduk. babel topu indiriyor, saklıyor ve takım o esnada hücuma yerleşiyordu. aslında uygulama olarak başarılı da yaptığımız bir işti bu.

    sonrasında ise pandemi öncesi oyunumuzda birkaç pasla kaleden başlayıp topu rakip kalede atak olarak bitiriyorduk. 19-20 sezonunda deplasmandaki sivas ve fenerbahce maçlarında bunun da iyi örneklerini görmüştük ki 6 numarada seri, sağ bekte mariano ve sol bekte 70 metre depar atabilen sarrachi vardı. hücum eğer çok hızlı olursa savunma arkasına koşu uzmanı onyekuru da vardı.

    bugün galatasaray takımında ne seri gibi pasör beli dönen 6 numara var, ne de onyekuru. pva marianonun sacha de sarrachinin yerini aldı diye düşünsek de bu tarz hücumlar doğru 6 numara olmadan mümkün değil.

    fatih hocaysa istediği 6 numaranın fernando ve melo gibi olduğundan bahsetti. ligde güncel örnekleri kim dersek biraz josef biraz gustavo. demek ki galatasarayın oynadığı veya oynayacağı oyun anlayış olarak değişmiş.

    madem bu değişim var ve biz oraya bu tarz bir 6 numara bakıyoruz neden hala topu stoperler ve 6 numara üçgeninde çıkarma denemesi yapıyoruz anlamış değilim. bence verdiğim örnekler arasında bunu savunmadan çıkışta en iyi yapan fernandoydu. diğerleri daha çok rakip hücumunda stoperi üçleyen oyuncular.

    taylan bu yönüyle galatasaray atağa kalkarken fernando rolünü oynamayı deniyor. olur mu, olmaz. olsa zaten çok farklı bir seviyede futbolcu olur. yani olsa da elimizde tutamayız.

    tüm bunları düşününce eğer bu takım 6 numara transferi yapacaksa bu adı geçen isimler olmamalı. brezilya ligine gidip beli dönen pasör bir 6 numara bulmamız lazım. bulursak ne kadar olur bilmiyorum ancak bir bildiğim var. biz o oyuncuyu bulamazsak daha çok oyuncumuzu bireysel hata lafıyla yeriz. çünkü 20 metreye pas atmakta zorlanan bir kalecimiz ve oyunu kaleden kurmak isteyen bir hocamız var.
  • 28165
    yeni bir kadro yapılanması içinde olan futbol takımı. taraftarın isteklerine bakalım:

    - yeni ve genç bir kadro kurulsun.
    - yeni ve genç olan kadro birbirine alışırken dahi maçın her anında süper futbol oynansın.
    - yeni ve genç olan kadro geçiş sürecinde iken bütün maçlarını kazansın.

    böyle rüyalara sahip olan taraftarlara sahibiz. terim ve ekibinin işi gerçekten çok zor.
  • 28167
    2021-22 sezonunda şampiyon olsa bile şampiyonlar ligine gidemeyecek takım. bu sebeple maddi bir getirisi pek olmayacak. ona göre düşünüp planlama yapılmasını destekliyorum. ne kadar yapılacak ne kadar gerçekçi bu yapılanma orası ayrı konu. kendimce bir yol haritası planladım. bunun için genç oyuncuların eksiklerini giderecek, onları geliştirecek bir antrenör ekibi oluşturmak gerekiyor. ayrıca sahaya kafa yoracak fatih hocanın yükünü hafifletecek donanımlı bir ekip. fatih hoca istese de istemese de yapılması gereken bu. eğer sabır, yapılanma diyorsak bu altyapı ile olur diye düşünüyorum. bu çocukların oynamaması bahaneden başka bir şey değil.

    yerli bir kaleci, ışık kaan arslan, bartuğ elmaz, berkan mahmut, hamza akman, atalay babacan, yunus akgün, eren aydın gibi oyuncular a takıma dahil edilsin. zaten mevcut rotasyonumuz yeterli değil o yüzden bu çocuklara imkan oldukça şans verip a takımla çalıştırmak 2. 3. liglerde kiralık olarak forma giymesinden daha faydalı olacaktır.

    elindeki oyuncu grubunun değerini arttıracak şekilde en iyi oynatabileceğin oyunu bulmak fatih hocanın alanı. en iyi bildiği işlerden biri. emekliliğine birkaç sene kalmışken eğer iyi bir jenerasyon bırakmak istiyorsa, sözlerinde samimiyse bunları yapması gerekiyor. bu çocuklar 5-10 maç şans bulduktan sonra veteranlardan daha az katkı vereceğini sanmıyorum. doğru şekilde kadro oluşturmakta fatih hocanın bildiği kısım.

    morutan, cicaldau, nelsson gibi transferler elbette güzel ama biz geliştirici bir kulüp olabilecek miyiz? transfer ettiğimiz genç oyunculardan cicaldau ve nelsson haricinde gelişimini tamamlamış, olmuş bir oyuncu yok. yani gelişime devam etmeleri gerekiyor. bizim geliştirmemiz gerekiyor bu oyuncuları. hata yapa yapa öğrenecekler futbol tecrübeyle gelişilen bir spor.

    bu şekilde bir yapılanma olursa hiçbir şekilde eleştirmem, başarı olmasa da destek olurum. bu kulübün ekonomik bataktan çıkış yolu altyapıdan geçiyor. çok beğendiğimiz övdüğümüz sacha boey bile ham bir oyuncu. altyapıdan biraz sivrilen, parlayan oyunculara şans versek onlarda elinden geleni yapacak sırıtmayacaktır. kasımpaşa maçında yenilen ilk golde boey'un da hatası var ama kimse onu eleştirmek istemiyor. çünkü bu hataları yapa yapa büyüyecek tecrübe kazanacak.

    bunlar benim şahsi fikirlerim, katılmayabilirsiniz saygı duyarım. gerçekleşeceğine inancım var mı deseniz yok ama hayallerle yaşıyorum. 2020-21 sezonunda bjk kalesinde hiçbir yere kiralanmamış, sıfır tecrübesi olan 2001 doğumlu ersin destanoğlu ile şampiyon oldu. yani ligin seviyesi bu çok abartmaya gerek yok diye düşünüyorum.
  • 28168
    kale: fernando muslera, transfer*, altyapı
    sağ bek: sacha boey, transfer*
    sağ stoper: victor nelsson, christian luyindama
    sol stoper: marcao, alpaslan öztürk
    sol bek: patrick van aanholt, ömer bayram
    defansif orta saha: transfer*, taylan antalyalı
    merkez orta saha: berkan kutlu, transfer*
    ofansif orta saha: alexandru cicaldau, aytaç kara, emre akbaba
    sağ kanat: olimpiu morutan, sofiane feghouli, oğulcan çağlayan
    sol kanat: kerem aktürkoğlu, barış alper yılmaz, arda turan
    santrafor: halil dervişoğlu, mbaye diagne, ryan babel

    şöyle bir kadro ile sezona girmemizi umuyorum. gönül ister ki ryan babel, emre akbaba gibi oyuncular da gitsin ama gerçekçi bir kadro yapmak istedim. inşallah bir dahaki transfer döneminde kadronun geri kalanını da hallederiz.

    düzeltme: emre kılınç'ı unutmuşum. o da değerli bir parça bence kadromuz için. sezon içerisinde önemli katkı vereceğini düşünüyorum.
  • 28169
    kale konusunda hiçbir sorunu olmayan futbol takımı. fatih öztürk bu lig için fazlasıyla yeterli bir yedek kaleci. bir takımın yedek kalecisi fatih profilinde biri olur zaten. genç ve potansiyelli kaleci yedek kalırsa geri gider. bir dolu örneğini sayarım bunun bir çırpıda.

    yalnız yedlin gittiyse sağ bek yedeğine ve defansif yönü güçlü bir orta sahaya ihtiyacı var bu takımın.

    orta saha rotasyonu olarak berkan kutlu, alexandru cicaldau, aytaç kara, emre kılınç yeterli. fakat taylan'ın yedeği yok. ne aytaç oynar orada ne de berkan. bu oyuncuları orada kullanırsak yazık ederiz. hiçbir taraftar beğenmez orada oynayan bir berkan'ı.

    emre akbaba'yı ise saymıyorum. ona yer yok takımda.
  • 28170
    3 ay once benim kiralik sozlesmem bitmedi diye takımın idmanına katılmayan, 2 sene once sampiyonluk kutlamalarına katılmayan, gecen yıl devre arası teneke baglanıp kiralik gonderilen diagneye ve hollanda ikinci, ucuncu ligi disinda 9 gol atabilmis halile guvenip sezona baslayacak takımımdır.
    madem mustafa gidecek bastan gonderip yerine adam gibi birini almak gerekirdi.
    zaten rezalet top oynayan takım, bir de forvetsiz kalacagı ligin ilk yarısında muhtemelen ilk 2yi de kaybedecektir
  • 28172
    omar elabdellaoui ile ilgili ne tasarrufda bulunacağımizi merak ettiğim takımımız. bu seneyi saymaz isek kendisi ile olan sozlesmemizin bitmesine 1 yıl kalıyor ve bizimle olan sozlesmesi bittiğinde yaşı 31,5 olacak. kendisine geçen yıl 1.3 milyon euro ödedik. bu yil 1.350 milyon euro ve gelecek yıl 1.4 milyon euro ödeyeceğiz. başlattığımız gençleştirme operasyonuna da uyumayacak sözleşme bitişinde.
  • 28173
    1. forveti diagne olan takim. stres seviyesi yuksek hic bir macta kaleciyle karsi karsiya top surerken guvenemeyecegin, penalti vururken yuregini agzina getirecek, ceza sahasinda her mac garip goller kaciracak olan diagneyle sezona giriyoruz. aklim hayalim almiyor fatih terim nasil boyle bir ise kalkisir.

    ama her yil boyle bir sacmalik illaki yapiyoruz. bu sezon sampiyon olma ihtimalini henuz 3. haftadan rafa kaldirdigini dusunuyorum. ben ki terimin en buyuk hayranlarindanim ama şu forvet tercihini anlamakta gucluk cekiyorum kafam almiyor bu yanlisi nasil yaptigini. mohamed gibi bir adami gonderip diagneyle yola cikmanin mercedes gla araci satip albea aracla yola cikmaktan farki yok.

    diagne nedir hocam ya. kasim ayinda ocaklari subatlari isaret ettigini daha 1 eylulden goruyorum. ne yazikki onumuzdeki 24 saat icinde buyuk bir forvet transferi yapamazsa -ki yapamayacak- bu sezonu 3. veya 4. bitirecektir. net bir forvetin olmadan sampiyon olamazsin. umut bagladigin forvetin diagneyse hic olamazsin. bu adama guvenip dugunumde halayda oynatmam ritmi bozar.

    not: diagneyi seven ama galatasarayi daha cok seven bir yazar.
  • 28174
    diagne'yi bu transfer sezonunda satması gereken takımdı, hocası ölüyü diriltmeye çalışıp sattırmadı. diagne 1 ay sonra 30 yaşına girecek. ve 2 sezon daha sözleşmesi var. bu iki sezonda toplam 4.8 milyon euro maaş ödemesi yapmamız gerekiyor. 31 yaşındaki bir diagne'ye kimse bonservis ödemez. bu sebeple 3'e 5'e bakmadan mutlaka devre arasında elden çıkarılması elzemdir.

    diagne bu takımın forveti olabilecek yeterli yeteneğe sahip değildir. gollerinin de çoğunu bilinçsiz atmaktadır. tutarsız bir golcü olmasının sebebi de bu son vuruşlarının çoğunu bilinçsiz şekilde yapıyor oluşu. kısaca aslında kaleci iyi bir vuruş beklerken kötü vuruş yaptığı için atabiliyor. kasımpaşa maçında verdiği mavi ekranları hepiniz hatırlarsınız. sistemsel bir hata oluştu adam top sürerken bomboş durumdayken. ilk kez olan bir şey değil, son kez de olmayacak. hadi kasımpaşa karşısında bunu yapınca olsun, mücadele etti diyebilirsin ancak bunu marsilya ya da lazio karşısında yaparsa kimse diagne king kong koşuyor adam bir kere diye desteklemez. rüzgar ne tarafa eserse o tarafı savunmaktan vazgeçip, yeteneğe ve stabil şekilde katkı verebilecek forvet oyuncuları bir an önce takıma dahil edilmelidir. yok mustafa formsuz, yok halil bitiremiyor gibi saçma sapan nedenlerle diagne gibi bir adam için takımın geleceği riske edilmemelidir.

    (bkz: 29 ağustos 2021 kasımpaşa galatasaray maçı)
  • 28175
    gözümüzün bebeği, canımızın canı, başımızın tacı kulübümüz.

    sağolsun bir çok arkadaş düzenli olarak mesaj kutumu yeşillendiriyor, nasıl olduğumu, ne düşündüğümü, ses vermemi istiyor. eksik olmasınlar, elimden geldiğince sözlüğü takip ediyor, yazılanları okuyor, kah üzülüyor kah seviniyorum. malum saat farkı sebebiyle daha az yazıyorum fakat amerika’ya geldiğimden beri daha çok üzülüyorum. sanırım üzüntü hepimiz için aynı seviyede.

    üzülüyorum çünkü canım hocam fatih terim ne yapmak istiyor anlayamıyorum, takım ne oynamaya çalışıyor çözemiyorum. oysa artık pasif, hocayla ego yarıştıran, oraya buraya yaranmak için olmadık işleri yapan, olmadık lafları söyleyen bir yönetim de yok. transferde hareket etmemekte direten, profesyonel dünyanın bariyerlerine çarpan, çok güzel ağırlanıp eli boş dönen insanlar da…

    hal böyleyken artık 2-0’dan dönen bir oyunun benim futbol literatürümde, geçerli-mücbir bir sebep olmadığı takdirde, izahı yok… ne oyuncu hatası ne de başka bir şey…

    üstüne üstlük 6 ay önce alınan oyuncunun 6 ay sonra istenmeyen adama dönüşmesini de anlamıyorum ben. deandre yedlin, mostafa mohamed ya da bir başkası nasıl bu konumlara geldiler izah edilmeli… sadece oyuncu ve menajere bağlanarak bazı şeyleri izah edemezsiniz. hele hele yabancı sınırı garabeti varken 3 tane yabancı sağbekimizin olmasını hiç izah edemiyorum kendime. üstüne üstlük okay yokuşlu
    ile çapalı bir oyuna döneceğimiz ihtimalinin dehşeti bir yanda, emre akbaba ve ryan babel‘in manasız şutları diğer yanda… orta sahasızlığa, forvetsizliğe tamam derken dağ gibi güvendiğimiz bir hocamız olduğu gerçeği orada duruyordu. bugün o dağı arar olduk…

    artık kendimi “hocam neydi bu derece keşfedilmesi gereken!.. gerçekten söyle hocam, atladığımız yeri, göremediğimizi göster bize.” derken buluyorum.

    tüm bu haleti ruhiyeyle, hele hele sözlük her yeni güne başka bir yangınla uyanırken, oturup yazmak gelmiyor içimden.

    evet tek umudumuz, beklentimiz oynayan bir galatasaray… içimizi içimize sığdırmayan, gözlerimize bir yaş olup oturan galatasaray…

    söyle hocam, çok mu şey istiyoruz?..
App Store'dan indirin Google Play'den alın