• 2727
    (bkz: #534278)

    takım için nihayet doğru bir hamle yapılmış, arda turan 19 aralık 2010 konyaspor galatasaray maçına götürülülmemiştir. bunun neresi doğru diyip bana kızacaklar tabi. görüldüğü üzere bursa ve trabzon, peşlerinde de fener kazanarak yollarına devam ediyorlar. kalan bütün maçlarımızı kazansak dahi* anca ikinci veya üçüncü olabilecek konumdayız. devre arasında da bir çok ismi gönderip yeni transferlerle yeni bir takım kurmayı planlıyoruz. yani lig gibi üzün süreçli bir maratonda 18 maç üstüste kazanabilecek durumda ve güçte değiliz. ama yeni stadımızda gelecek sene avrupa'da da olmak istiyoruz. hemen hemen geçen seneki* trabzonspor ile aynı haldeyiz. hatırlayalım trabzonspor da şenol güneş'i göreve getirip, ligi prestij maçları olarak görerek kupaya asılmış ve o yoldan avrupa kupalarına gitmeye çalışmış ve başarmıştı. aynı zamanda da bu sezon* için kadrosunu ve oyun sistemini şekillendirmişti. senaryo tamamen aynı.

    peki arda turan bu anlattıklarımın neresinde? uğur uçar'ın nasıl futbol hayatının tepetaklak olduğunu hatırlamak lazım. konya, sivas gibi kış aylarında zemini buz tutan zeminlerde ağır sakatlıklar yaşanma ihtimali çok yüksektir. arda 11 aralık 2010 galatasaray gençlerbirliği maçının ikinci yarısında oyuna girmişti, eğer bu hafta konya'ya da götürülse oynatılacaktı ve üstüne bizim için asıl önemli olan 22 aralık 2010'da da türkiye kupası maçında da oynayacaktı. sakatlık sonrası 10 günde 3 maça çıkması arda için büyük bir risk olacaktı. hele sabri ve barış'ın da 2-3 aylık sakatlıklar girmesiyle arda çok daha önemli bir oyuncu oldu. bu yüzden konya'ya götürülmemesi çok yerinde bir hamle olmuştur.
  • 2729
    spor toto süper ligin 2010 2011 sezonunun ilk yarısı itibariyle, iki yıldız futbolcusu arda turan ve milan baros'un yalnızca 2 maçta beraber oynadıklarını gördüğümüz takım. genel olarak ise arda 3 maç, baros 6 maça çıkmış. takım tüm çözülemeyen sorunlarının yanında biraz da şanssızlığa kurban gitmiştir.

    beşiktaş'ta quaresma-bobo ikilisinin olmadığını (aslında sadece bobo olmadığında bile puan kaybettiler.)
    fenerbahçe'de alex-niang ikilisinin olmadığını (alex olsa dahi formsuz olduğunda puan kaybettiler.)
    trabzon'da ideal 11'in orta saha-forvet hattından herhangi iki futbolcunun olmadığını
    bursa'da ise volkan-sercan(veya turgay) ikilisinin olmadığını varsayarsak, ilk yarıyı mevcut puanlarından bayağı bir başarısız bitirirlerdi.

    "oturmuş sistem olduktan sonra sakatlıkların eksiklerin ne önemi var" diyorsak da barcelona'nın xavi ve messi'siz oynadığını düşünelim. gelene geçene 5 atamayacaklarında çoğu kişi hemfikir olur.

    özet: eksiklerinin dönmesi ve 1-2 nokta transferle aslantepe'de bize özlediğimiz futbolu, heyecanı yaşatacak takımdır.
  • 2731
    taraftarın "nolur gitsin büyük takımda oynasın üzülmesin" diye arda turanı kelepir fiyatına vereceği büyük takım etiketli kardeş takım liverpoolda 1 sezonda 40 maç oynayan futbolcunun* iki mevkidaşı birden sahadayken oynayamadığı takımdır ulan. o kadro kötü diyen gelsin hele bi buraya. ardalar kolay yetişmiyor kolaysa yoğun maç trafiğinde galatasarayda oynasın o liverpooldayım diye gezinenler.
  • 2732
    gol attiktan sonra yaptiklari ilk sey armayi opmek olan turklere ihtiyaci vardir. bunun icin kendi icine alt yapisina donmelidir. galatasaray profesyonel bir klup olabilir. ama aidiyet de cok onemli bir seydir. golu atican mutluluktan gozu dolarak formayi open basariya ac, galatasaray formasina deger veren turk kadrosu zamani gelince yabancilari da icine ceker. yarin obur gunsampiyon oldugumuz zaman lorik cana mutluluktan aglarsa bunu tetikleyen cekirdekten yetisen piril piril genclerin forma asklari olacaktir.

    artik copun toplanip evimizden disari atilmasi yepyeni piril piril gencler bu takimda yerlerini almalidirlar. 19 aralik 2010 gunu anilin attigi gibi gozumuzu dolduran icimizdeki karanligi aydinlatan nice goller gorecegiz insallah. seviyoruz ulan.

    (bkz: galatasarayin adinin oldugu heryerde umut vardir)
  • 2733
    ben dortmund futbol takımı gibi bir takım istiyorum. çok mu şey istiyorum?.. evet çok şey istiyorum ne yazık ki. belki de çok şey istemiyorum. görevini yapan bir kaç adam. onları yeşil sahaya en yakın yerden yöneten başka bir adam ve bütün bu adamları iyi yöneten başka bir kaç adam. bakıyorum da başlığın adında galatasaray yazıyor. türkiyenin bilmem ne büyük spor kulübü... büyük kulüp galatasaray. çok mu şey istiyorum galatasaray? işini iyi yapan bir kaç adam...
  • 2734
    19 aralık 2010 beşiktaş gaziantepspor maçı'nda antep farklı yenilmezse ilk yarıyı dokuzuncu sırada bitirecek olan takımdır.

    devre arası transferlerini umarım sağlıklı yaparız. 4 transfer yapılacağına göre iki orta saha oyuncusu, bir kanat, bir de striker alırız sanıyorum. iki kaliteli orta sahayla birlikte bu takım zaten kabuk değiştirir. baros'un alternatifi olarak cem sultan ve anıl'a güvenmek için durum fazlasıyla kritik. ama "biz anıl'la cem'e güveniyoruz" diyerek transfer yapmazlarsa bu bölgeye sesimi de çıkarmam.
  • 2735
    takıma anıl dilaver, cem sultan ve berkin kamil arslan'da ilave edilirse, çürükler takımdan ayıklanırsa bu takıma güvenim geri gelebilir. şuan çok vasat bir futbol sergiliyoruz. ataklarımız çok yavaş, geri paslarımız çok fazla, yardımlaşma hiç yok, kondisyondan hiç bahsetmeyelim. bir mehmet batdala bakıyorum mesela, gencecik çocuk, boylu poslu, belki de çok yetenekli ama istek ve hırs nereye kaybolmuş, bulan yok daha. sen galatasaray'da oynuyorsun, anadolu takımında değil, yedek kalıyorsan hırs yapman lazım senin. ben galatasarayın en iyi forvetlerinden biri olacam diye kafana aşılaman lazım bunu.

    bazı oyuncularda hırs vardır yetenek yoktur*
    bazı oyuncularda da yetenek vardır ama hırs yoktur *

    öyle bir şey işte galatasaray futbol takımı
  • 2737
    28 kasım 2010 galatasaray beşiktaş maçını sırf evinde oynadığı bir derbi olması gazıyla, 11 aralık 2010 galatasaray gençlerbirliği maçını ise sadece ali sami yen stadına veda maçı olması gazıyla kazanabilselerdi; spor toto süper lig 2010-2011 sezonu ilk yarısını; lider'in* 13 puan arkasında, 3. sırada bulunan fenerbahçe'nin ise sadece 4 puan arkasında 5. sırada bitirebilecekti. yani son durum itibariyle gaza bile gelemeyen takımdır. (u: evet böyle malesef :( )
  • 2738
    2010-2011 sezonunun ikinci yarısı için ilk 11 çıkacak futbolcuları; lucas neill, çağlar birinci, sabri sarıoğlu, lorik cana, arda turan ve milan baros'tur. 6 etti bunlar. temizinden 5 oyuncu gereklidir takım kurmak için. rotasyon için de mümkün olduğunca serkan kurtuluş, anıl dilaver, berkin arslan, emre çolak gibi gençler kullanılırsa, kadronun çöplerinden birkaçı da temizlenirse; taraftar için anlamlı bir ikinci yarı olabilir yeni stadla birlikte.

    geçen yıl trabzonspor'un geçirdiği gibi bir ikinci yarı geçirmelidir galatasaray. onlar için de sezon daha baştan bitmişti ama şenol güneş'in gelişiyle birlikte koskoca 6 ayı bir sonraki sezona hazırlanarak geçirmişlerdi. bir yandan da kupaya odaklanarak şampiyon olmuş ve uefa'ya katılmışlardı.
  • 2740
    servet çetin'in gönderilip, volkan şen, ibrahim akın ve taner yalçın'ın alınacağı söyleniyor. bu üçü takımı büyük oranda toparlar. servet'in gidişiyle de hakan balta stoper oynamaya başlar. ileride yedek sorunumuz var. baros, arda, pino, kewell çok iyi bir dörtlü. bu dörtlünün şu şekilde oynayacağını düşünüyorum:

    ---------------- baros ------------------

    ---kewell --------- arda --------- pino-

    ancak bu oyuncuların hiçbirinin kaliteli yedeği yok. anıl dilaver bir alternatif olarak düşünülebilir şu an için. ibrahim akın ve volkan şen gelirse burada ciddi anlamda rahatlayacağız. arda'nın sakatlığı, cezasında kağnıya dönmeyeceğiz. fiziği sık oynamayı kaldırmayan kewell'u da oldukça rahatlatır bu iki transfer. ama umarım bu ikilinin gelmesi (tabii ki ihtimal bunlar) kewell'un gidişi anlamına gelmez.

    taner yalçın'ı hiç izlemedim, o yüzden hiçbir şey söyleyemem. ancak bu üç transferin yanında orta sahaya da ortalamanın üzerinde bir oyuncu alınırsa takım ciddi anlamda çıkışa geçer. orta sahamız çok zayıf. cana'nın yanına mutlaka iki yönlü bir oyuncu alınmalı. iyi bir oyuncuyla bu yılın sonuna kadar idare edebiliriz. ancak en az iki orta sahaya * ihtiyacımız var. ayrıca cana'ya da bir alternatif yaratılmalı ya da alınmalı. cumhur yılmaztürk iyi bir adaydır bunun için. yiğit incedemir adı da geçiyordu. o da kötü bir seçim olmaz. mustafa sarp'tan da barış özbek'ten de daha iyi yedek olur.

    servet çetin'in yanında gönderilecekler listem: ali turan, mustafa sarp, serdar özkan, b8, mehmet batdal.
  • 2741
    2010-2011 sezonu itibariyle tüm galatasaray taraftarını cenabetlik paranoyasına sokmuş takımdır.

    biri çıkar yok "formamı giydiğim 10 maçı kaybettik, giymeyince kazanırız belki" der, diğeri ordan "izlediğim maçlarda gol atamıyoruz televizyonu kapattım gol attık. bi daha maç izleyeni öpsünler" der, birisi çıkar "izlediğim mekanı değiştirdiğimden beri kötü gidiyoruz eski mekana dönüyorum, hatta o salonu kiralıyıcam garanti olsun" der, yakında "eskiden devre araları sıçardım şimdi bağsur oldum sıçmak zor geliyor ama galatasaray için katlanıcaz" diyen de çıkacak eminim.

    kafamızı allak bullak ettin ulan galatasaray.
  • 2742
    --- alıntı ---

    galatasaray profesyonel futbol a takımı’nın 2010-2011 sezonu devre arasında yapacağı kamp programı belirlenmiştir.

    galatasaray, 3-10 ocak 2011 tarihleri arasında antalya rixos lares hotel’de devre arası kampını gerçekleştirecektir. profesyonel futbol takımımız kamp döneminde 8 ocak 2011 tarihinde alanya’da hannover 96 ile bir hazırlık maçı yapacaktır.

    antalya kampı sırasında basına açık olarak yapılacak antrenmanları sadece akredite olan medya mensupları izleyebilecektir. akreditasyon konusunda ayrıca duyuru yapılacaktır.

    --- alıntı ---
  • 2745
    yetkililerinin şunları yapmasını bekliyorum;

    - transfer yapılmasın, mevcut futbolculardan neill, kewell, cana, arda, baros dışında kalanlar kadroya alınmasın, tez zamanda kapı dışarı edilsin, kadro dışı bırakılsın.

    - çağlar gibi, anıl gibi futbolculara şans verilsin. yukarıda ismi sayılan futbolcuların yanlarına alt yapıdan gelen futbolcuları koysunlar. yemişim tt arena'yı, yıldızları...

    - lig biter bitmez adnan polat ve yönetimi istifa etsin.

    - hagi menajer olsun, tugay alt yapının başına geçsin.
  • 2747
    bir kaç yıl evvel şöyle bir şey dese biri: "2010'da kadronuzda milan baros ve harry kewell olacak; ama siz devre arasına 9. olarak gireceksiniz."
    işte o kişinin aklından şüphe ederdim ya da dünya sıralamasını mı kastediyorsun? diye sorardım.

    imkansız olduğunu düşündüğüm her şeyi yaşatan futbol takımıdır, yaşatmaya devam edecektir.
    umarım yükselişe geçme zamanı gelmiş olan takımdır.
  • 2748
    2010-2011 sezonunun ilk yarı performansına göre iç sahada 9 puanla on yedinci, dış sahada 14 puanla üçüncü. galatasaray'ı dış sahada bir tek trabzonspor'la, bursaspor geçmiş. yediğimiz tuhaf gollerin hepsi de iç sahada. dışarıda kolay kolay anlamsız gol yemiyoruz. bunun nedeni nedir sözlük? iç sahada taraftarın kendi takımını baskı altına alması mıdır? değil midir?

    oyuncu ıslıklamak işe yarıyor muymuş? sahaya koltuk fırlatmak işe yarıyor muymuş?
  • 2750
    ilk yarıyı geride bıraktık. haliyle bunu yazmak için biraz geç kaldım, çünkü 2. yarıdan itibaren başka oyuncular, başka bir futbol anlayışı olacaktır diye düşünüyorum. ama mevcut oyun anlayışıyla ilgili bir şeyler yazmak istedim. şu şartlarda, galatasaray futbol takımı'nın gol atması mucizelere bakar. ki zaten son haftalarda öyle de oluyor.

    galatasaray göbekten hücum geliştirme konusunda son zamanlarda izlediğim en yetersiz takım konumunda şu anda. özellikle 11 aralık 2010 galatasaray gençlerbirliği maçını da yeni açık'ta izleyince bu tezim daha da güçlendi.

    atak gelişimini ve saha dizilişini bir an için gözünüzün önüne getirin. ortada cana-ayhan-barış(ya da hakan) topu aldıklarında %90 ihtimalle kanada açıyorlar topu. buraya kadar bir sıkıntı yok. ancak sıkıntı buradan sonra başlıyor. zira galatasaray kanatları, kenar çizgilere aşırı yakın bir vaziyette pozisyon alıyor. sol kanatta çağlar ve önünde kewell, sağ kanatta sabri ve önünde aydın, taç çizgisine abartısız 1 metre mesafede oynuyorlar. üstelik top çağlar'a veya sabri'ye geldiğinde, içe katetmesi gereken kanat oyuncuları çizgiye daha da yaslanıp, topu o alanda sıkıştırıyorlar.

    şimdi benim kewell'ın futbol zekasına, vuruş tekniğine, top tekniğine lafım yok. galatasaray'da top ayağına geldiğinde premier lig görmüşlüğü bariz belli olan oyuncuların başında geliyor. ancak bir gerçek var; o da zaten ortalama bir sürati olan kewell'ın ilerleyen yaşıyla birlikte eski çabukluğunun da kalmamış olması. eğer bu kadar kanat çizgilerine yaslanarak oynamak istiyorsanız, elinizde keita gibi çizgi oyununu üst düzey oynayan, gerekirse rakip savunmayı sırtına alarak son çizgiye kadar inen, adam eksiltebilen, çok süratli bir isim bulunmalı. diğer kanatta da aydın veya serdar özkan zaten çok girişken oyuncular değil. bir de şu var; oyun kanada yığıldığında, bu oyuncular rakiplerini geçemeyeceklerini anladıklarında, oyunu ortaya çevirebilmek için bir 10 numaraya ihtiyaç duyarlar. boş alan bulan 10 numara pozisyonundaki oyuncu ve önündeki baros tarzı forvet çok etkili olur. ancak mevcut sistemde orta saha oyuncularının bu meziyetleri 0'a yakın olduğu için ya orada fantastik işler aranıp top kaybediliyor, ya da sırf orta açmak için orta açılıyor.

    yarın öbür gün bu takıma arda turan da katılacak. malum olduğu üzere onun da sürati belli seviyede. peki elinde bahsettiğim tarzda süratli kanat oyuncusu yoksa ne yapmalı galatasaray? skibbe dönemini getirin bir an için gözünüzün önüne. arda-lincoln kewell üçlüsünün, kanat gibi değil de, forvetin hemen arkasında oynadığı ve özellikle ankara deplasmanlarında parmak ısırttığı dönemi... demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. galatasaray bir an önce şu çizgi cambazlıklarını bir kenara bırakıp oyunu göbekten oynamayı öğrenebilmeli. bu şekilde kewell'ın da gol bölgesine daha yakın olacağını ve daha sık şut pozisyonları bulabileceğini düşünüyorum. tabi bence galatasaray 10 numarasız oynayamaz, bunu da not düşmekte fayda var.
App Store'dan indirin Google Play'den alın