• 3426
    türkiye erkekler basketbol liginin ilk yarısını 4. olarak bitiren takımımız. ilk devrenin sonunda takım istatistiklerimiz şu biçimde şekillendi:

    verimlilik puanı ortalaması: 94,3 (lig 5.'si)
    sayı ortalaması: 82,1 (lig 5.'si)
    toplam ribaunt ortalaması: 34,2 (lig 8.'si)
    asist ortalaması: 18,3 (lig 8.'si)
    top çalma ortalaması: 8,1 (lig 3.'sü)
    blok ortalaması: 2,87 (lig 3.'sü)
    !!! serbest atış yüzdesi: %64,58 (lig 16.'sı yani lig sonuncusu) !!! :(
    2'lik yüzdesi: %57,29 (lig 7.'si)
    3'lük yüzdesi: %35,45 (lig 8.'si)

    bazı oyuncu istatistiklerimiz ise şöyle:

    verimlilik puanı ortalaması: whittington (14,8), auguste (14,7), poythress (14), harrison (13,6), webster (10,9)
    sayı ortalaması: poythress (15,8), harrison (12,9), webster (12,2), whittington (12), auguste (11,6)
    toplam ribaunt ortalaması: auguste (6,8), whittington (5,2), poythress (4,8)
    asist ortalaması: jones (4,2), webster (3,9), harrison (2,9)

    şut yüzdeleri (iyiler):

    serbest atış (10 kez ve üzeri sa kullananlar): can (%84,4), whittington (%69,7), harrison (%69,2)
    2'lik (15 kez ve üzeri 2'lik kullananlar): yiğit (%67,4), poythress (%63,8), ege (62,8)
    3'lük (10 kez ve üzeri 3'lük kullananlar): whittington (%50), can (%44,2), harrison (%40,2)

    şut yüzdeleri (kötüler):

    sa (10 kez ve üzeri sa kullananlar): göksenin (%35,3), auguste (%52,2), yiğit (%64,7)
    2'lik (15 kez ve üzeri 2'lik kullananlar): jones (%31,6), can (%37,5), göksenin (%50)
    3'lük (10 kez ve üzeri 3'lük kullananlar): yiğit (%24,4), göksenin (%28,6), webster (%28,9)

    süre ortalamaları (en az 10/15* oynayanlar): harrison (27,3 dk), whittington (26,7 dk), webster (25,4 dk), auguste (23 dk), yiğit (21,7 dk)

    ligde iç sahada mağlup olmayan üç takım var; anadolu efes (7/7), fenerbahçe beko (8/8) ve galatasaray (8/8).

    ----- ----- ----- ----- ----- -----

    eurocup top 16 grubundaki ilk maçına* bu akşam çıkacak olan ekibimiz. ilk tur karşılaşmalarının sonunda takım istatistiklerimiz şu biçimde şekillendi (24 takım arasında):

    sayı: lig 6.'sı
    !!! toplam ribaunt: lig 18.'si !!! :(
    asist: lig 10.'su
    top çalma: lig 8.'si
    blok: lig 13.'sü
    sa yüzdesi: lig 12.'si
    2'lik yüzdesi: lig 4.'sü
    3'lük yüzdesi: lig 9.'su

    bazı oyuncu istatistiklerimiz ise şöyle:

    verimlilik puanı ortalaması: harrison (17,4), auguste (17,2), whittington (16,4), poythress (9,5), webster (7,9)
    sayı ortalaması: harrison (16,6), whittington (12,9), auguste (12,6)
    toplam ribaunt ortalaması: auguste (7,2), whittington (6,6), poythress (6,5)
    asist ortalaması: jones (4), webster (3,6), harrison (3,3)

    süre ortalamaları: harrison (31 dk), whittington (26 dk), auguste (24 dk), poythress (24 dk), jones (23 dk)

    http://www.tblstat.net/td.asp?t=10
    https://www.basketball-reference.com/...al/eurocup/2020.html
    https://www.eurocupbasketball.com/...soncode=U2019#!stats

    ----- ----- ----- ----- ----- -----

    iyi bir hücum takımıyız. her ne kadar oyun içi iniş çıkışlarımız çok fazla olsa da, her ne kadar saha içi yerleşimi konusunda zaman zaman ciddi sıkıntılar yaşıyor olsak da ve her ne kadar iyi bir oyun için organizatörüne sahip olmasak da takımın bu sezonki gidişatı ümit verici. bu "takım şampiyon olacak!" manasına gelmiyor elbette. ne anlama geliyor peki? bütçenin ve kadronun beklentileri karşılayabileceği anlamına geliyor. benim bu takımdan beklediklerim; eurocup'ta çeyrek final, bsl'de yarı final, türkiye kupasında da yarı hatta bir ihtimal final (zor fakat yarı finalde efes'le eşleşilmemesi halinde imkansız değil).

    poythress'in gelişiyle takım fundamental anlamında, teknik çeşitlilik noktasında ciddi aşama kaydetti. moore iyi bir savaşçıydı fakat basketbol fundamental'ı gerçekten çok zayıftı. bu da özellikle clutch anlarda tamamen harrison eksenli bir görüntüye bürünen galatasaray için kitlenme manasına geliyordu. poythress'in bol yönlülüğü oyunu açabilmede, setleri çeşitlendirmede, pick and roll & pop verimliliğinde ve savunma switch'lerinde bize avantaj sağlıyor. ayrıca itiraf etmeliyim, poythress'ten bu kadar fazla savunma azmi beklememiştim, sahip olduğundan fazlasını veriyor şu an.

    göksenin'in şut yüzdeleri facia, kariyer yüzdelerinin çok gerisinde. göksenin hiçbir zaman iyi bir şutör değildi zaten, eyvallah. onu göksenin yapan özelliği 1on1 savunmacısına yaptığı boğucu pres ile hustle özelliğiydi. bu sezon maalesef çok az gördük bunları da. sebebi ne olabilir? görüntü yanıltıcı belki ancak ben göksenin'in kilo problemi olduğunu düşünüyorum. en azından ekrandan bu izlenimi alıyorum. müthiş kalınlaşmış, bilhassa belden aşağısı. anatomik olarak skinny değil zaten, e üstüne bir de fitliği kaybetmesi... ah be kaptan.

    yiğit ilk yarının iyilerindendi adımıza. yiğit her zaman şutuyla bilinen bir guard oldu. bu sezon özelinde oyununu çeşitlendirdi ve bol bol drive da etmeye başladı çembere. yalnız yiğit'in de şut yüzdeleri vasatın altında. %24'lük 3'lük yüzdesine pek takılmıyorum zira en az 5-6 top hatırlıyorum son saniyelerde yiğit'in çembere savurmak zorunda kaldığı. onlar olmasa belki bu yüzde %33'lere falan çıkar(dı). yiğit konusunda beni üzen kısım sa yüzdesi. şutör guard bir oyuncunun -iyi de bir oyuncunun- sa yüzdesi %65 olmamalı, en az %75 olmalı. düzeltecektir ama yiğit bunu, inanıyorum. çalışkan bir sporcu bildiğim kadarıyla.

    harrison faktörü; her iki kulvarda da takımın en çok süre alan oyuncusu konumunda. çok yoruyoruz harrison'ı. zaten dönem dönem harrison'ın vücudu iflas bayrağını çekiyor ve performansı dip yapıyor. ertuğrul erdoğan bu işe bir çözüm üretmeli. ben olsam harrison'ı ligdeki yumuşak maçlarda kadroya almam, dinlendiririm. bi' zahmet diğer oyuncular alıversin bazı maçları.

    arapovic'le jones'a boşu boşuna para veriyoruz, keşke kontratlarından çıkabilsek. herhangi bir hamle beklentim yok, yeter ki maaş yüklerinden kurtulalım.

    süper tatmin edici bir oyun oynamasa da iyi yolda takım. umarım sakatlık belasıyla tanışmadan yola devam edilir.
  • 3428
    https://gss.gs/Evj.jpg

    8 ocak 2020 monaco galatasaray basketbol maçının bitimiyle birlikte güzel bir takım pozu verilmiş. fotoğrafa bakınca kolej takımı havası aldım. harrison takımın ağır ağabeyi, ciddiyeti hiçbir şekilde elden bırakmamış; webster ile whittington neşe bağları; auguste cool jojuq aka ayca_22 avcısı; yerliler ekibin çimentosu kıvamında pozitif (ayberk ortamlara akma niyetini iki ciks elemana yanlayarak açıkça belli etmiş, pozisyonu "beni de alın aranıza" yamaması); poythress ise tam bir sentez*, kıraathane tayfa oturuşuyla rucker park varyetesini tepkimeye sokup ürün olarak ortaya karışık şekilli emmi resmi çizmiş.

    velhasıl, fotonuz güzelmiş karşim.
  • 3429
    ergin ataman gittikten sonra, düşük bütçelerle mücadele etmeye çalışan, kendisinden misli bütçelerle yoluna devam rakiplerine karşı sadece ezilmemeye çalışan güzide şubemiz. sezon içinde alınacak bir fenerbahçe galibiyetini yeterli gören zihniyetle yerinde saymaya bırakıldılar, yine de aslanlar gibi mücadeleye devam ediyorlar parkede. son iki yılda yaşanan ekonomik kriz sebebiyle majör takımlar haricindekilerin gerekli yatırımı yapamaması suni olarak zirvedeymiş gibi gösteriyor basketbol şubemizi. banvit, darüşafaka gibi takımların küçülmeye gitmiş olması, iki sezondur istikrarlı yabancı seçimi, boşluk ayakta tuttu bizi. evinde hiç kaybetmeden eurocup'ı türkiye'ye getiren takımımız şimdi yine aynı kupada var olmaya çalışıyor. üstüne üstlük doğru düzgün bir oyun kurucusu olmadan. burada koç ertuğrul erdoğan'ın payı büyük tabi ki. anadolu efes ve fbeko gibi basketbola göre inanılmaz yatırım yapan iki kulübün varlığı yukarıdakiler, ortadakiler, aşağıdakiler olarak üçe bölmüş vaziyette ligimizi. bu iki takımın tek oyuncusunun kazandığı parayla, biz neredeyse tüm takımı kurduk, bu yönetim açısından büyük vizyonsuzluk ama parkeye emek koyanlar açısından ise büyük başarıdır. basketbol, basketbolden anlayamayan yöneticilerin eline düştüğünde ne yazık ki can çekişmeye başlıyor, galatasaray'ın seksenli yıllarda yakaladığı ivmenin baş rolünde, dönemin basketbol şubesi başkanı faruk süren'in payı büyüktü, imkansız olan transferleri kolayca hallediyordu süren, güç dengesi iyice lehimize bozulmuştu, ta ki ülker belası ortaya çıkıncaya kadar, ligi domine eden kadromuza kurulur kurulmaz salça oldular, iyi adamlarımız oraya gitti, ki bu çözülme yaşanırken faruk süren kulüp başkanı olmuştu. basketbol kökenli bir başkanın, en tepeye geldiğinde, kendi şubesini ihmal etmesi inanılmaz bir çelişkiydi. ünal aysal'ın hamlesine kadar, bu böyle sürüp gitti. ülker, euroleage hakkını fener'e devredince makas iyice açıldı, onların euroleage bileti garanti idi, bizse oraya her gittiğimizde söke söke gittik. şube mutlaka özerk olmalı, başkanı ve oraya yönelecek enerji ayrı düşünülmeli. yoksa elma şekeri gibi, bir fenerbahçe galibiyetiyle kendimizi oyalar gideriz.
  • 3430
    dün meşguliyetim nedeniyle kaçırdığım 8 ocak 2020 monaco galatasaray basketbol maçı'nın uzun özetini izlediğim kadarıyla eurocup seviyesinde yenemeyeceği takım olmayan dengesiz takımımız. kupanın favorilerinden unicaja malaga'ya 20-30 sayılık bir seri yaparak ezdiğimiz maç geldi aklıma mesela. şimdi bir diğer ağır favori olan errick mccollum'lu unics kazan da 2. tur grubumuzda mesela. bir diğer ağır favori, milos teodosic'li virtus bologna harici iç saha mağlubiyeti bulunmayan monaco'yu gerçekten enteresan bir maç sonunda devirmişiz.

    lan takımda adam akıllı pg yok bir de amk.* lazeric jones sakat. çoğu zaman greg whittington top falan getiriyor! allah aşkına bi tane pg alın şu takıma! webster, can, yiğit bunlarla eurocup'ta alayına gider yapıyoruz amk. oyun kuran pg ile biz de eurocup'ı ikilersek kimse şaşırmasın!

    oyun kurucu lazım olan takım.

    edit: sağ olsun aslanaga uyardı, eurocup için transfer penceresi kapanmış. yani lazeric jones iyileşene kadar oyun kurucumuz yok. neyse caner erdeniz'in son saniye üçlüğüyle eurocup şampiyonu olduk bile :(
  • 3432
    lazeric jones sakat, yok.
    yiğit arslan sakatlandı, ~1 ay yok.
    tai webster bugün mr'a giriyor, bir süre (?) olamayabilir.

    orta ve üzeri sıklet maçlarda güvenilebilecek tek guard aaron harrison an itibarıyla, o da ana rolü olan "atıcı"lıktan "kurucu"luğa kaydırılınca hem çok yoruluyor, hem de esas yapması gerekenleri binen ekstra fiziki yük sebebiyle yapamıyor. bu takıma o guard'ı daha jones sakatlandığı hafta dahil etmek lazımdı, çok geç kalındı.
  • 3433
    belli bir mali disiplin içerisinde yönetildiği için oyuncu göndermeden alamayan takım.

    lazeric jones sakatlandıktan sonra oyuncunun kontratı feshedilmek istense de, bunu kalan parası ödenmeden yapamadığı için bu durumdan vazgeçilmiştir.

    eskiden olsa bu tip durumlarda sözleşme tek taraflı feshedirdi ve oyuncu dava açar, fiba nezdinde parasını alırdı.
    jones kontratından çıkmadan galatasaray'ın oyuncu transfer edebilmesi için ekstra bütçe gerekiyor.
    yani ya ek bir sponsorluk ya da birilerinin eline cebine atması lazım...
  • 3434
    14 ocak 2020 anadolu efes olimpia milano maçını izlerken bir anda aklıma düşen takım. efes'teki şu havayı, oyunu gördükçe koskoca galatasaray erkek basketbol takımının yıllardır görmezden gelinmesi, insanı daha da üzüyor. artık efes ve fenerbahçe'ye karşı alınan günlük galibiyetlerle avunmayı bırakıp, bu iki takım karşısında amatör bir takım muamelesi gördüğümüzü kabul etmek ve bir an önce bu durumu tersine çevirmek gerekiyor.

    türkiye'nin en çok taraftara sahip, marka değeri en yüksek kulübüyüz. iyi planlama ile bir yola çıkıldığı ve reklamı yapıldığı takdirde, galatasaray taraftarının bu takıma çok ciddi bir ilgi göstereceğine şüphe yok. 2012'de bu takım euroleague'de düşük bütçelerle mücadele ederken taraftarın ilgisi ve desteği hepimizin hafızasında. fakat yönetim tarafından bir sezon desteklenir diğer sezon üvey evlat muamelesi görürse, taraftar ilgi göstermez, hiçbir zaman da ekonomik olarak kendisini döndürecek seviyeye gelemez. üç dört sezon kulüp yönetimi tarafından üzerine düşülse ve belli bir seviyede tutulsa, basketbol takımına olan ilgi artacağından, doğal olarak sponsor bulmak kolaylaşacak, bunun yanında tribün gelirlerinden tut her gelir kaleminde çok ciddi bir artış olacak. bu aşamadan sonra yönetim yine bir hata yapıp bir iki sezon şubeyi unutsa dahi bu sayede belirli bir seviyede tutunabilecek. allah aşkına haftasonu futbol takımını izlerken, haftaiçi de şu takımın euroleague maçlarını izleseydik harika olmaz mıydı?

    eğer biz bir spor kulübüysek, bu şube kesinlikle desteklenmeli. ekonomik koşullar ne olursa olsun, türkiye'nin bir numaralı kulübü olan galatasaray, uğraşırsa, önem verirse, bu şubeye iyi bir sponsor bulur.

    keşke ergin ataman sene sonu hedefine ulaşarak euroleague'i şampiyon tamamlasa ve ergin hoca'ya iyi bir bütçe ve planlama ile bir teklif götürebilsek.

    düzeltme: bazı arkadaşlar bu sezon takımın iyi gittiğinden bahsettiler. tabii ki katılıyorum ve bu sezon ben de beğeniyorum ancak ben biraz daha genel tablodan bahsetmeye çalıştım. bu seneki iyi gidişat, seneye yukarıda yazdığım iyi bir sponsor ve planlama ile desteklenirse işte o zaman biz de efes, fenerbahçe seviyesine yaklaşırız.
  • 3435
    galatasaray'ın futboldan sonra en çok takip edilen ikici branşı. son iki senedir düşük bütçe ile büyük başarıları yakaladık bence. ancak bu bütçelerle uzun vadede başarılı olmamız söz konusu değil maalesef. bu branştaki en önemli durum sponsor geliri çünkü katıldığımız turnuvalardan elde edilen gelirler çok düşük kalıyor. bence biletler gayet makul olması ve merkezi bir yerde maçlarımızı yapmamıza rağmen salonun dolmaması takımın hedeflerini büyük tutamamasından kaynaklanıyor. inanan taraftarla hedefler bütünleştiğinde neler olabileceğini hem kadın hem de erkek basketbolunda kanıtladığımızı düşünüyorum. yeni yapılacak salonun daha merkezi bir konumdan uzak olması da taraftarları maça gitmekten alı koymaz ancak inançlı ve sağlam hedefler koymadıkça salonun dolacağına inancım çok olmuyor. umarım eurocup'taki hedefler ve sürekli bir şekilde istikrarlı bir planlama yaparız ve layık olduğumuz yerlere geri döneriz.
  • 3436
    zor bir 4-6 hafta geçirecek takım. yiğit arslan, greg whittington ve lazeric jones üçlüsü en az 4 hafta sakatlıkları sebebi ile oynamayacak. marko arapovic de uzun süreli sakatlığından sonra dönmüştü ama onun da ufak tefek sorunları var ve oynayıp oynamayacağı belli değil.

    bu dönemde oynayacağımız maçlar:
    unics kazan(d)
    bahçeşehir koleji(d)
    unics kazan
    beşiktaş(d)
    monaco basket
    afyonkarahisar
    türkiye kupası
    fenerbahçe(d)
    tofaş

    fenerbahçe maçına kadar hiçbir oyuncumuz dönmeyecek muhtemelen. belki yiğit türkiye kupası maçlarına yetişebilir ama zor. bu fikstürde de bahçeşehir harici şu maçı kazanırız diyemiyorum. afyon maçı da kendi sahamızda olduğu için kazanabileceğimiz bir maç ama çok zor olacağı kesin.

    takımın oyun kurucu problemi sene başından beri vardı. jones elinden geleni yapıyordu ama yeterli değildi. ve jones çok uzun süreli sakatlandı. biz transfer yapmadık. topu yönlendirmede de aaron harrison, yiğit ve whittington'ı kullandık. ve şimdi bu üçlüden ikisi yok. zaten hücum etmekte zorlanan ve top paylaşımını çok iyi yapamayan bir takımdık. şimdi harrison harici bu konuda güvenebileceğimiz kimse yok.

    savunmada da en iyi oyuncumuz whittington. ribaund konusunda da ciddi sıkıntı çeken bir takımız ve whittington sahada yokken bu iş daha da zorlaşıyor.

    bu fikstürden nasıl çıkarız bilmiyorum. takviye zaten yapılmayacak, artık onu kabullendik. bu periyotta bir anda kendimizi eurocup'tan elenmiş ve ligde 7.-8. sıraya kadar düşmüş bulabiliriz. umarım en az hasarla çıkarız. takımımıza bu zorlu dönemde başarılar ve kolaylıklar diliyorum. ve umarım bu zorlu dönemde takımımıza destek olur ve onları yalnız bırakmayız.
  • 3437
    izlerken başıma ağrılar giren takım. maçtan maça, çeyrekte çeyreğe değil, dakikası dakikasına tutmayan bir takım daha görmedim. işte bunlar hep oyun lideri, top yönlendirici eksikliğinden.

    ya adam gibi şu takıma yatırım yapın, en azından bir de colo, vesely maliyetine bir takım kurun, ya en azından ismimizin önüne de kabul, iyi bir sponsor bulun ya da kapatın.

    adımızın geçtiği yerde bırak kötülüğü, vasatlığa bile katlanamıyorum. orta sıralara oynayacak, tribünde 500-600 kişinin izleyeceği bir camia olmak kahrediyor.
  • 3438
    bazı oyuncuları harici eurocup seviyesinde bile olmayan oyunculara sahip takımdır.
    (bkz: ayberk olmaz)
    (bkz: emir gökalp)
    (bkz: caner erdeniz)
    (bkz: marko arapovic)
    (bkz: lazeric jones)
    daha göksenin köksal ve ege arar gibi şubenin kanser hücrelerine gelmedim bile. hoş euroleague seviyesinde oyuncuları bile olsa çok kötü bir hocası olduğu için yine bir baltaya sap olamayacak, mustafa cengiz yönetimi tarafından “abdülhamit yalnızlığına” itilmiş basketbol takımımızdır. yazık.
  • 3443
    2019-2020 sezonunda, 2002-2003 sezonundan sonra ilk defa normal sezonda fenerbahçe'ye karşı 2/2 yapmış olan takım.

    (bkz: 27 ekim 2019 galatasaray fenerbahçe basketbol maçı)
    (bkz: 26 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray basketbol maçı)

    enteresan adam ertuğrul erdoğan ve yönetiminde sokak basketbol takımı gerçekten enteresan şekilde maceralarına devam ediyor...
  • 3444
    benim için galatasaray basketbol takımı tarihine geçen oyunculardan kurulu en iyi beş içeren kadrolar şöyledir:

    yerliler

    guard
    orhun ene: türk basketbol tarihinin en önemli point guardlarından olan orhun ene, kariyerinin sonlarına doğru galatasaray forması giymiş olsa da, hem oyuna kattığı değer, hem de göstermiş olduğu liderlikle o dönem ki basketbol severlerin ışığı olmuş bir oyuncuydu.
    basketbol zekası üst seviye olan ene, galatasaray tarihinin en önemli guardlarından...

    guard
    levent topsakal: türk basketbolunun en önemli skorer guardlarından olan levent topsakal, basketbolu efes pilsen, tofaş ve ülker gibi sermaye takımlarının domine ettiği yıllarda galatasaray forması giyiyordu.
    buna rağmen galatasaray formasıyla çok iyi maçlar çıkarmış ve oynadı dönem galatasaray basketbolun önemli figürlerinden biri olmuştur.

    forvet
    yalçın granit: bir galatasaray efsanesi... kulübün kurucusu ali sami yen tarafından galatasaray'a kazandırılan granit, galatasaray basketbolunun ana karakterlerinden biri. hatta türk basketbolu deyince de akla gelen ilk isimlerden...
    efsane "yenilmez armada" takımının en skorer oyuncusuydu ve pek çok kupa kazandı.

    forvet
    lütfi arıboğan: yıllarca galatasaray kaptanlığı yaptı ve önemli başarılar kazandı. takımı ateşleyen, mücadeleci bir yapısı vardı ve oynadığı dönemin en önemli figürlerinden biri olmuştu.

    merkez
    ömer büyükaycan: 90'lı yılların en yetenekli oyuncularından olan ömer büyükaycan o dönemin basketbol severleri için şüphesiz çok değerli bir oyuncuydu.
    kendine has karizması ve saha içi katkılarıyla adını unutulmazlar arasına yazdırdı.

    bonus: hakan yörükoğlu

    ***

    yabancı kadro

    guard
    carlos arroyo: galatasaray tarihine geçen iyi oyun kurucular vardı ancak, muhtemelen en iyisi carlos arroyo'ydu.
    uzun yıllar nba'de forma giyen porto riko'lu, türkiye'de ilk olarak beşiktaş forması giysede, galatasaray'da geçirdiği üç sezon boyunca çok daha derin izler bıraktı.
    eurocup kazandı, finaller oynadı ve euroleague'in en önemli oyuncuları arasına girdi.
    kariyerinin ilk yıllarında skorer ve delici bir guard olarak bilinen arroyo, galatasaray'da bir orkestra şefi gibi takımı oynatıyor, aynı zamanda en zor anlarda sorumluluk alıp kendini öne çıkarmayı biliyordu.

    guard
    paul dawkins: galatasaray kariyerini mj'nin bulls kariyerine benzetmek mümkün. o, inanılmaz bir skorerdi. galatasaray'da geçirdiği dokuz sezonda 31 sayı ortalama tutturmuştu ve üç şampiyonluk yaşamıştı. kendine has şut stili, lider karakteri ve spor sergi salonunda binlerce taraftarı peşinden sürüklemesiyle galatasaray erkek basketbol takımı tarihinin şimdiye dek gördüğü en büyük oyuncuydu.

    forvet
    vladimir micov: galatasaray'da işini en iyi yapan sporculardan biri şüphesiz vladimir micov'du. o, basketbolu çok iyi biliyordu ve gerçek bir profesyoneldi. sayı, asist, ribaund, savunma... neye ihtiyacınız varsa micov oradaydı. karar mekanizması şaşmayan, takıma faydası her zaman üst seviye olan bir oyuncuydu. galatasaray basketbol takımı ilk beşine yazılmayı hak ediyordu.

    forvet
    michael scearce: mr. no.12... fadeaway şutları ve çok yönlü oyunuyla yenilmez armada yıllarında paul dawkins'in ekürisi... daha sonraki yıllarda mj ile pippen'ın dünya çapında kurduğu iş birliğini 80'li yıllarda dawkins ve scearce türkiye'de kurmuştu. geçmişinde de indiana pardue ile bir kolej basketbolu efsanesiydi...

    merkez
    stephane lasme: panathinaikos'da geçirdi başarılı sezonların ardından avrupa basketbolunun en iyi pivotlarından biri olarak galatasaray'a geldi. atinalılar ona "green warrior" diyordu ve bunu daha ilk günlerinde galatasaray formasıyla da hak etti.
    o, terinin son damlasına kadar mücadele eden ve özellikle savunmada yarattığı farkla rakip oyuncular üzerinde ciddi bir caydırıcılık oluşturuyordu.
    eurocup şampiyonluğunda ciddi katkı sahibi olan lasme, galatasaray'da geçirdiği dönemin tamamında taraftarın kalbine girmeyi başardı.

    bonus: jason robert koch
  • 3445
    euroleague ihtimali neredeyse kalmadığından ötürü eurocup'a katılmak yerine yönünü fiba şampiyonlar ligi'ne doğru kırmalı.

    2 yıl kadar önce galatasaray erkek basketbol takımının yerinin fşl olmadığını düşünüyordum, aslında hala aynı düşüncedeyim. fakat uçan kurlara ek olarak işin içine pandemi ekonomisi de girince başka seçenekleri dikkate alma zorunluluğu doğdu. fiba birkaç gün önce ciddi bir hamle yaptı konuyla ilgili ve eurocup'taki iyi takımları bünyesine çekebilmek için vadettiği ekonomik desteği ciddi anlamda uçurdu.

    --- uleb'in eurocup katılımcılarına ödediği paralar ---

    her takıma katılım bedeli 15000 €
    turu geçenlere 20000 €
    çeyrek finale kalanlara 40000 €
    yarı finale kalanlara 50000 €
    2.'ye 100000 €
    şampiyona 300000 €

    --- alıntı ---

    eurocup'ta şampiyon olmanız halinde kazanacağınız para maksimum 425000 €. eurocup'a katılan takım sayısı 24*, düz mantıkla şampiyon olma olasılığınız 1/24.

    --- fiba'nın fşl katılımcılarına ödeyeceği paralar ---

    katılım bedelleri:

    takım kendi liginde 5. veya 6. olmuşsa 250000 €
    takım kendi liginde 4. olmuşa 300000 €
    takım kendi liginde 3. olmuşsa 350000 €
    takım kendi liginde 2. olmuşsa 400000 €
    takım kendi liginde şampiyon olmuşsa 650000 €

    turu geçenlere 20000 €
    çeyrek finale kalanlara 30000 €
    4.'ye 20000 €
    3.'ye 100000 €
    2.'ye 300000 €
    şampiyona 900000 €

    --- alıntı ---

    eurocup - fşl versus'ünde korkunç bir uçurum oldu finansal getiri açısından. bilhassa katılım paylarında müthiş bir artışa gitti fiba. ligimizde beyaz sezon ilan edildi bilindiği üzere, bu yüzden 3. sırada noktalamış olduk organizasyonu. takımın bu sezonki toplam bütçesi 2,3-2,8 milyon € bandındaydı. önümüzdeki sezon toplam bütçemizin düşeceğini, düşmek zorunda olacağını hesaba katarsak fşl seçeneği inanılmaz cazip. sadece katılım payıyla 350000 €'yu kasamıza koymuş olacağız ki bu da neredeyse eurocup'ta şampiyon olmamız halinde elde edeceğimiz gelire yakın bir meblağ. öte yandan yazılana göre fiba da teklifi sunmuş zaten bize. aynı şekilde darüşşafaka'yla, pınar karşıyaka'yla ve tofaş'la da görüşmüşler. önümüzdeki günlerde kararımızı iletecekmişiz.

    uleb belli ki varını yoğunu euroleague'e endeksleyecek. ilaveten şahsi kanaatim bir süre sonra eurocup'ı bitirecekleri yönünde. avrupa basketbolunda euroleague'e katılım imkanınız varsa euroleague'e katılırsınız. hem maddi getiri açısından hem de -ve özellikle- prestij açısından euroleague'le rekabet edecek bir organizasyon yok. ancak euroleague olasılığınız yoksa fiba'nın "yeni ekonomik şartları" o biçim motive edici.

    eurocup'ın elindeki tek koz şampiyon takımın bir sonraki sezon euroleague'e geçiş yapma fırsatı ki o da 1 sezon. 24'te 1. galatasaray basketbolundan sorumlu bir yönetici olsam hiç düşünmeden şu dk fiba'yla imzalardım. yerimiz euroleague ama madem orada olamıyoruz, o halde ekonomiyi düşünüp buna göre karar alalım.

    edit: mali araştırmanın kaynağı basketfaul.com olmakla birlikte içerik muhtelif kaynaklar tarafından doğrulanmıştır.
  • 3446
    fiba şampiyonlar liginden teklif aldığımız emiliano carchia tarafından açıklanmış takımımız. ocgunsson da bu konudan bahsetmişti. biz eurocup'ta kalmayı düşünüyormuşuz. yine de uzun vadeli bir anlaşma ile bizi bünyelerine çekmek istiyorlarmış.

    https://twitter.com/...828541114269702?s=19

    açıkçası sponsor bulacaklarını, bütçeyi koruyabileceklerini, iddialı bir takım kuracaklarını ve bunu düzenli bir şekilde yapabileceklerini bilsem eurocup'ta kalalım derim. ama bunları yapamayacağız. her sene zaten bütçe kademe kademe düşüyor. önümüzdeki sezon ise daha büyük bir düşüş olacağı aşikar. euroleague'e de katılmamız biraz hayal. o zaman neyi düşünüyoruz biz? iki sezondur başarısız olduğumuz kupada daha kötü bir takımla başarılı olabilir miyiz?

    eurocup daha prestijli bir kupa. ama şampiyonlar ligi de prestijini arttırmaya çalışıyor ve bünyesine iyi ekipleri çekmeye başladı. bence bu fırsatı kaçırmamalıyız. umarım takımımızın hayrına bir karar veririz.
  • 3447
    son 25 yılda türkiye ligi'nde sadece 3 kez final oynayabilmiş ve 1 kez şampiyon olabilmiş * takımımız.

    1911'de kurulduktan sonra defalarca istanbul erkekler basketbol ligi'ni ve türkiye erkekler basketbol şampiyonası'nı kazanarak "yenilmez armada" ünvanını alan takımımız 80'li yıllara da 3 lig şampiyonluğu sığdırmış. bu serideki son şampiyonluğumuzu 1989-90 sezonunda aldıktan sonra ise, efes pilsen ve ülkerspor dominantlığı başlamış ve o yıldan bu yana sadece tek bir şampiyonluk elde edebilmişiz.

    tarihimizdeki en büyük başarımıza ise 2015-16 sezonunda eurocup'ı kazanarak ulaştık.

    futbol takımımızın son 25 yıldaki üstünlüğüne (bkz: #2901762) karşılık basketbol takımımız için ciddi bir yeniden yapılandırma gerektiği aşikar.
    evet belki bütçeler basketbolda çok belirleyici olabiliyor, ancak doğru bir planlamayla, doğru antrenör (bkz: ergin ataman) ve doğru oyuncu (bkz: carlos arroyo) ile başarıya ulaşmak da imkansız değil.
  • 3450
    şubat ayında yakaladıkları güzel seri ile taraftarı mutlu etmiş olan takım. arka arkaya alınan fener, tofaş ve daçka maçları cidden keyif vericiydi. dolayısıyla bir sonraki sezon için de umut vermiş ve mütevazi hayaller kurdurmuştu bana. koç erdoğan’ın takım istikrarına olan inancını da düşününce bütçemizi bir nebze arttırır, ilk beşe sadece bu sene bursa’da göz dolduran chris jones’u kanayan yaramız pg pozisyonuna ekler, yedeklere de ligin kalburüstü yerlilerini takviye ederek taraftar desteğiyle yukarıyı epey zorlar, euro cup’ta da ses getiririz gibilerinden düşüncelere sahiptim.

    kadro planlamam da şöyleydi;
    ilk beş: chris jones, aaron, yiğit, greg, zach
    yedekler: can korkmaz, göksenin, ismet akpınar, omar prewitt(bandırma), berkan durmaz, muhsin yaşar, oğuz savaş

    hayaller yine tutmadı tabi covid de sağolsun.

    şu an geldiğimiz noktada ise yabancılarımızın tamamı resmi olmasa da oly ve pao tarafından yağmalanmış, yedek guard can’ı da kaptırmış durumdayız.

    bütçemizin düşeceğini de varsayarak, pg için de kendisinin ismi de şu aralar dolanırken işi her sene olduğu gibi uzatmadan, hazır onlar da güzel bir uyum yakalamışken afyon’dan jordan crawford ve ekürileri kısa forvet gregor hrovat ile pivot talib zanna’ya erkenden çökmemiz gerektiğini düşünüyorum. boşa çıkacak olan birkaç vasat üstü yerli ve yedek takımın liderliğini verebileceğimiz archie goodwin gibi bir skorer ile nispeten keyifli bir takım kurabiliriz sanki.

    pg: jordan crawford, can öğüt
    sg: yiğit, archie, rıdvan öncel
    sf: hrovat, göksenin
    pf: stefan jelovac (antep), metin türen
    c: zanna, oğuz savaş, ege

    yani şöyle bir bakınca vizyon biraz sıkıntılı ithamları olacaktır haklı olarak ama şu sıkıntılı yılı iyi kötü idare ettirebiliriz umarım :)
App Store'dan indirin Google Play'den alın