• 51
    son bir iki yılda ortalaması roket hızı ile arttığı görülen, futbolcuların hizmetleri için ödenen bedel.

    kulübünde brüt birkaç yüz bin euro maaş alan futbolcuya neden birkaç milyon verilir? bir milyon versen yine gelir diyoruz ya...

    a: futbolcu
    b: futbolcunun menejeri
    c,d,e : kulüp yöneticileri
    g: kulüp
    k: kulüp yönetimini seçen yapı (genel kurul)
    t: takımını içtenlikle seven taraftarlar
    u: organize taraftar grubu

    500 bin alan a futbolcusunu g kulübü 2,5 milyon maaşla transfer eder. kulübünü seven genç ve idealist taraftarlar çok üzülür ve kızar, neden kulübümüz mantıklı biçimde yönetilmiyor diye, haklı olarak.

    futbolcuya aslında 750 bin verilmiştir. net 250 bin kazanan futbolcu 4 yıl boyunca her yıl 750 bin daha kazanacağım diye göbek atmaktadır.

    g kulübünün kasasından 2.5 milyon çıkıp b menejerinin bilmem ne adalarındaki menejerlik şirketinin kasasına girer. menejer futbolcuya 750 bin verir. kalan 1 milyon 750 binin bir bölümünü menejer kendi payı olarak alır. diyelim ki 250 bin. daha sonra menejer c, d ve e kulüp yöneticilerinin yine bilmem ne adasındaki şirketlerinden çeşitli hizmetler alır. diyelim ki her birinden 500 bin değerinde hizmet aldı. üç yönetici de bir futbolcudan bir yıl için 500'er bin kazanmış oldu.

    ama böyle ilişkilerin olduğu yerlerde pis kokular çabuk yayılır. o yüzden kimse kimseye böyle güzel paraları kolayca yedirmez. c, d, e kulüp yöneticilerinin hem altlarındakileri hem üstlerindekileri görmesi gerekir. üsttekilerden bahsetmeyelim çünkü daha tehlikeli sular oralar, büyük beyaz köpekbalıkları cirit atıyor o sularda.

    alttakilerden bahsedebiliriz. bu kulübün yönetimini seçen bir kongresi var, içine girmesi kolay değil. orada oy kullanma hakkı olan kimselere de c, d, e yöneticilerinin çeşitli faydalar sağlaması gerekecek. ama oy kullanma hakkı olanların hepsi c, d, e gibi gözü açık ve açgözlü tipler değil. içlerinde öyle olanları da var, idealist olanları da, umursamaz olanları da... umursamaz ve gözü açıklara, onların olayın mantığından haberdar olduğu ölçüde biraz koklatmak gerekecek, kimisine güzel bir saat, kimisine bedava bir tatil, kimisine bedava yemek. sabit gider gibi bir şey bu. zaten bunu bilerek girdiğin için o kalemi en baştan ayırıyorsun, diyelim ki yüzde 10-15 toplamda. benzer biçimde, takımın bir de taraftar grubu diye bir yapı var, niye varsa artık böyle bir şey, sanki taraftarlar tek başına ya da arkadaşları ile maça gidemiyor mu? neyse, onlara da ihtiyaç var, milyonlarca insan bu takımı tuttuğu için, o yığının başı boş kalmaması gerekir. taraftar grubuna da biraz masraf yapmak gerekecek. diyelim ki yüzde 3-5.

    c, d, e yöneticilerinin her birine 500'den kala kala 150-200 kalacak. ama olsun, 10-15 tane böyle yüksek maaşlı futbolcudan her yıl birkaç yıl boyunca böyle güzel para gelecekse yönetici olmak istemez misin sen de -ki kasadan kendisi için 10 milyon çıkıyor olarak görünen oyuncular da var- ?

    sonuç olarak bireysel olarak ya da arkadaşlarıyla maça giden, evde tv'den maç izleyen ve takımını içtenlikle seven taraftarlar dışında futbol kulüplerinin çevresinde bulunan kim varsa olaya bambaşka bir mantıkla yaklaşıyor. hukukun üstünlüğü diye bir şey olmadığı için de hiçbir zaman hiçbir şey ortaya çıkmıyor.

    bu anlatılanların elbette ki türkiye ile hiçbir ilgisi yok. güney amerika ülkelerinden arjantin ve brezilya'daki kulüplerde yaşanıyor böyle olaylar. gremio, flamengo, botafago gibi kulüplerde.

    düzenleme: yazım yanlışı
  • 52
    takimiz adina son 1-2 sezondur zaten yukseliyordu ama bu sezon itibariyle işin cılkı çıkacak gibi. yönetimden akli basinda birisi cikip da napiyoruz biz dese iyi olacak. yoksa olası bir durumda, menemenci durumuna düşmeyelim. 10milyon euro maas ne demek allah askina. hadi osimhen icin verelim, ona lafim yok ama gelene gecene de bir zahmet akli basinda miktarlar önerelim.
  • 55
    son 2 yılda burada ben bile bas bas bağırdım kombine fiyatlarına yapılan zamlar can yakıyor. arsenal maraton tribünü bizden ucuz, avrupanın en pahalı kombınelerınden bırı bızde bu alım gücünde bizi soymayın dedim. ancak gelinen noktada görüyorum ki böyle takımlar kurulacaksa bu zamlara değermiş.

    futbolcu maaşlarını düşünen arkadaşlara ufak bir hatırlatma yapmak isterim. dolar bazında 2 sene öncesine göre en az %500 kombine geliri artışı + mağazacılık gelirlerinde avrupanın buyuk takımlarını geride bırakma + yıldız futbolcular sonrası gelen sponsorluklar ve ek gelirler derken kadro maliyetide 2 sene öncesine göre %300 artacak tabi ki. buna ne itirazım ne isyanım var. ortalama 2000 usd den 45.000 kombine satıyor bu takım yaklasık 90 m dolar yapar. forma satıslarından en az 30m euro, store gelırlerındende en az 10m euro geliri var kulubun. sportif basarılar hariç sadece taraftarı bile senede 130m dolar finanse ediyor. saneye senelık 10m , osimhene 15m vermek hıc dert değil. asıl mesele forvette halil dervişoğlu, orta sahada taylan cicaldau ızlersek...
  • 56
    ince eleyip sık dokunması gereken olgu. evet bonservis yerine maaşı yüksek vermek mantıklı görünse de ileride o oyuncuyu elden çıkarmak istediğinizde aşırı zorlanıyorsunuz. elden çıkarmak istediğiniz yüksek maaşlı futbolcuya arap ligi ve mls’ten teklif gelmediği takdirde maaşının çok büyük bölümünü siz verip sağa sola kiralıyorsunuz. sonra da inşallah alırlar diye bekliyorsunuz. bu da mantıklı değil. ben yüksek maaş, düşük veya sıfır bonservis yerine bonservis ve düşük maaşı tercih ederim. o zaman o oyuncuyu aşağı yukarı aldığınız bonservise satıyorsunuz, ayrıca maaşı düşük olduğu için talipleri ile anlaşmak daha kolay oluyor. ama bu dediğimi sane veya osimhen’e yapamazsınız mesela. bu adamları getirmek için kesenin ağzını iyice açmanız gerekiyor.
  • 58
    son zamanlarda cılkı çıkan mevzu. kullanmadığımız ve zam isteyen bonservis getirmeyecek bir topçumuz varsa medyaya haberi salıp 3 sene pafta süründürüp kariyerini bitirmemiz gerek. topçular sezonu kapattığında veya berbat oynadığında parasını ödemeye devam ediyoruz. madem iyi oynadım maaş düşük diyor topçular yapalım o zaman maç başı üzerinden ballı sözleşme. bunu kabul etmez kimse. o zaman ben iyi oynadım diyip zam isteme diye de bir olay olamaz.

    sane bonservissiz geldi maaşı tabi ki yüksek olacak. osimhen aktif en iyi 5 santrfordan birisi tabi ki maaşı yüksek olacak. icardi bitiricilik anlamında tarihin en iyilerinden cvsinde dünyanın en iyi kulüpleri olan ve çalkantılı özel hayatı olmasa daha da üst seviyeye çıkacak birisi. tabi ki yüksek maaş alacak. neden futbolcular kendini geliştiriyor çabalıyor o zaman? böyle bir mantık olur mu ya?

    sözleşmeyi sanki tek taraflıymış gibi zanneden topçulara çok fazla müsamaha gösterildi. bu sadece barış özelinde de değil. adamlar gitmek istiyor ve sanki biz bırakmak zorundaymışız ve bu zamana kadar kalmaları bir lütufmuş gibi davranıyorlar. osimhen’in kalmayacağı garantiydi. ipler tamamen koptu, olayın içerisinde ırkçılık dahi vardı. kaç milyona aldık? napoli bize satamasa osimhen çıkacak mıydı maçlara? ya da ne kadar verim alacaklardı? umursamadılar. çünkü sözleşmesi vardı kapı gibi.

    cuesta ve frankowski gibi adamlara saçma maaşlar bağlanmasının etkisi de tabi ki göz ardı edilemez. fakat sözleşme sözleşmedir. imzalar atıldıysa iş bitmiştir. biz müsamaha göstererek, panik yaparak sözleşme yazılı değil de sözlü bir akitmiş gibi davranıyoruz. bize etkisi olmayacak bir topçu umarım zam ister de kadro dışı bırakıp ibreti alem için pafla 3 sene çalıştırırız. işte o zaman insanlar görür sözleşme neymiş ne değilmiş.
App Store'dan indirin Google Play'den alın