resim
Felipe Melo de Carvalho
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:Ön Libero
Yaş:42
Boy:1.83
Uyruk:Brezilya
  • 12689
    felipe melo'yu juventus'tan iki kez kiraladık, 2011 ve 2012 yıllarında. iki sezon kiralık olarak formamızı giydi. 2013'te de bonservisini aldık. iki sezon da bonservisli futbolcumuz olarak formamızı taşıdı. eylül 2015'te de kendisini ınter'e sattık. melo'nun formamızı giydiği 4 yıllık süreçte üç kez şampiyon olduk, bir kez de ikinci olduk. melo-selçuk ikilisinin baskın, dominant figürü melo'ydu, orta sahanın temel taşı kendisiydi. bizim melo'yla şampiyon olduğumuz üç senede orta sahasının merkez taşı emre belözoğlu olan fenerbahçe hep 2. oldu; bir kez de onlar emre liderliğinde ligi bizim üstümüzde bitirdi ve biz melo'yla 2. olduk. bu 4 yıllık süreçte şampiyonlar ligine direkt katılım hakkını elden taraf ise hep galatasaray'dı.

    2011-2015 arası galatasaray ve fenerbahçe özelinde bunlar olurken, beşiktaş 2013 yazında atiba'yı transfer etti. melo bizde, emre fener'de iken; atiba'lı beşiktaş'ın esamesi okunmadı. atiba-oğuzhan ikilisi 2013-2015 arası kupa göremedi. ne zaman (2015) biz melo'yu ınter'e sattık, fenerbahçe de emre'yi başakşehir'e bıraktı; atiba'lı beşiktaş'ın dönemi başladı. atiba 2015 yazında şenol güneş'in "kalsa da olur kalmasa da" dediği bir oyuncuyken, beşiktaş'ın 2016 ve 2017 yıllarındaki şampiyonluklarında en önemli figürlerden biri oldu. çünkü bizde melo yoktu. ne tesadaftür ki, 2016'da ve özellikle 2017'de başakşehir atiba'lı beşiktaş'ı çok zorladı. çünkü emre belözoğlu oradaydı. bizim melo'suz geçirdiğimiz iki yıl atiba'lı beşiktaş'a muhteşem bir fırsat yarattı ve onlar da bu fırsatı iyi değerlendirdi. ne zamana kadar? bizim ağustos 2017'de manchester city'den fernando'yu transfer etmemize kadar. sonraki iki yıl yine bizim şampiyon olmamız şeklinde geçti. beşiktaş'ın serisini sonlandırdık.

    melo özeline dönerek entry'imi bitireyim. beşiktaşlıların bir atiba-melo karşılaştırması oluyor girdiğim arkadaş ortamlarında ve melo nefretlerinden dolayı bu tartışmada atiba'nın çok üstün olduğunu düşünüyorlar. melo'nun kariyerinde juventus ve ınter olduğunu, atiba'nın ise görüp görebildiği en büyük takımın beşiktaş olduğunu söylemeye gerek duymadan; iki futbolcunun da istanbul'da olduğu 2013-2014 ve 2014-2015 sezonlarında beşiktaş'a neler yaptığımızı anlatarak, kendilerini zor da olsa susturuyorum. ama bir konuda doğruyu yapan taraf onlar. atiba'nın beşiktaş'a transfer olduğu yılla bizim melo'nun bonservisini aldığımız yıl aynı (2013). atiba şubat 1983, melo haziran 1983 doğumlu. biz belki de son 10 yıldaki en yanlış kararımıza imza atarak melo'yu 2015 yılında inter'e sattık. bonservisiyle kadromuzda sadece iki yıl tutabildik. atiba ise hala beşiktaş'ta, neredeyse 40 yaşına da geldi. 2015-2022 arası, yani melo sonrası süreçte bizim iki şampiyonluğumuz var. beşiktaş'ın ise üç. biz 2015'te melo'yla devam etseydik, beşiktaş çok büyük ihtimalle 2016 ve 2017 şampiyonluklarını göremezdi. bizim de son 7 sezondaki şampiyonluk sayısımız 2 ile sınırlı kalmazdı. fernando, seri, lemina ve bugün de lucas torreira. hepsinin kariyerlerine saygı duyuyorum hatta torreira yabancı futbolcu transferlerimiz arasında en beğendiğim ve en doğru bulduğum isim (açık ara). ama melo başkaydı. melo'nun en bitik, en hazırlıksız hali dahi 2015 sonrası süreçte bize yeterdi. şampiyonluk sayılarında arayı daha da açardık. bu açıdan baktığımda üzülüyorum. melo'yu çok erken gönderdiğimizi düşünüyorum. tamam, beşiktaş'ın atiba'yı 40 yaşına kadar tutması benzeri bir örneği biz melo ile yaşamak zorunda değildik. ama melo 3-4 sene daha kalabilirdi. 2018'de veya 2019'da melo'yla ayrılmak çok daha doğru ve galatasaray'ın menfaatine bir karar olurdu.
  • 11857
    kendisini instagramdan takip ediyorum, sürekli hikaye atıyor. bugün bir yenisine denk geldim, melo bitmiş tükenmiş diyenlere inat atmıştı sanki. tek eliyle barfiks çekerken diğeriyle de bu işlemi kayda alan bir manyak.

    ayrıca tüm yaşam alanımda sakin, güleryüzlü biri olarak bilinen benim futbol oynarken ki halim olduğu için gelmesini ekstradan istiyorum. futbol bana göre bir mücadele oyunudur, hiçbir şey yapmazsan bile en azından canına dişine tak, rakibin peşinde koş derim takım arkadaşlarıma. işte bu beyefendi de aynı bu profile uyuyor. koşuyor, basıyor, çıldırtıyor, çok temiz ayağa kayıyor ki ben de bayılırım bu harekete rakibi çıldırtır çünkü.

    sözün özü "yak gel, bildiğin ne varsa".
  • 11163
    delidir, manyaktır ama ortada büyük bir şerefsizlik vardır. bütün maç* boyunca kendisi ve takım arkadaşları ırkçı sözlere maruz kalıyor ve maçın bitiş düdüğüyle birlikte rakip takım, soyunma odasına giden yolları da kapayarak palmeiras'ı sahaya hapsedip üzerlerine koşuyor. palmeiras takımı stada 20 kişilik bir özel güvenlik ekibiyle geldiği için bu insan barikatını delip oyuncuları sağ salim çıkarıyorlar.

    eline koluna sağlık melo. yine bir kahpeye haddini bildirmişsin.
  • 8474
    ya siz kafayı yemişsinşz arkadaş, sanki her transfer döneminde harikalar yaratıyoruz parayı çok iyi kullanıyoruz ya iyi para getirirlerse gitsinciler türemiş yine.

    bulmuşuz böyle bir adam, hiçbir şey yapmasa sahadaki duruşu rakibi korkutuyor.

    hayır porto olsak anlarım, melo gitse getircekler bir tane adam. kalitesini geçtim, mental olarak melo gibi burayı ciddiye alır mı o bile şüpheli.

    bıraksın burda futbolu efsane olsun işte. devre arası sneijder'i de yolluyordunuz siz.
  • 12212
    fiziksel savaşın yanında psikolojik savaşı da çok iyi bilen adamdı. türkiye'nin en dokunulmaz adamını bile 30 dakikada maçtan attırabilmişti. benim hatırladığım melo'nun iki kırmızı kartı var. biri 150 milyonluk oğuzhan'ın iftirasıydı. tükürdü diye iftira atıp melo'yu attırdı. hakem tabi sözde tükürük olayında yerde düdüğünü arıyordu. görmediği bir olayda karar verdi. melo çok ama çok itiraz etti. sırf bu bile iddiayı çürütüyordu. çünkü melo bir şey yapsa itiraz etmez cezasına razı olur. keza diğer kırmızı kartında hayvan gibi kayıp arkasına bakmadan içeriye gitti. tabi o maç da beşiktaş'ı tek başına perişan etti. bir gol atıp, bir de gol sildirdi. 1-2 bitecek maçı 0-3 bitirdi. melo sert oynardı ama rakibi caydıracak, yıldıracak sertlikti bu. yoksa ayağa dalma, kafa atma manasında değil. psikolojik harbi iyi bilirdi. bu ülkede bunu en iyi o oynadı. galatasaray'da oynamasına rağmen bu kadar az kırmızı kart görmesi bunu ne kadar iyi yaptığını da gösteriyor. teknik analizi zaten çok yapıldı o yüzden o konulara girmiyorum ama oynadığı 4 sezonda çok iyiydi. 2015'te en zor dönemde bel fıtığı ameliyatı olup koşa koşa imdada yetişmişti. yürekli adamdı.
  • 13028
    o dönemler hayvan gibi orta saha rotasyonu olan brezilya milli takımında yer bulmuştur. alex gibi süt kupasında değil, dünya kupasında falan oynamıştır. bu kadar çok uçuk paraların dönmediği 2009 yılında kendisine 25 milyon euro ödenmiştir ki juventus’a geldiğinde 26 yaşındaydı. genç de bir oyuncu değildi. torreira ile aralarında bariz farklar var oyun stili olarak, zaten ikisini birden orta sahada oynatabilirsiniz sorunsuz bir şekilde.
  • 12384
    8 mayıs 2021 galatasaray beşiktaş maçından önce akla gelen.

    en çok beşiktaş'ı severdi aslanım.

    şu an kadroya almam için tek hakkım olsa onu alırdım.

    bu maçlar için yaşar.

    gs mobil app'te derbi özel videosu var. az önce izledim. nasıl özlediğimi anlatamam.

    diyor ki aralık'a kadar sözleşmem var. 2 yıl daha futbol oynamak istiyorum.

    bir gün fatih terim beni arar, "gel" der, "düşünmeden gelirim" dedi.

    elbet bir gün buluşacağız...
  • 12859
    muhteşem bir orta sahaydi. sahip olduğu bütün teknik özellikler bir yana, çok da konuşulmayan bir ekstrası vardı melonun. kafa topu hakimiyeti müthişti. hem defansta çok iyiydi hem de duran toplarda gol tehditi oluyordu. takımın forvetinden iyi kafa vuran defansif orta saha. şuanda mesela torreiradan çok memnunuz ama duran toplarda 1 kişi eksik oluyoruz hava hakimiyetinde. melo çok farklıydı.
  • 12012
    4.yıldızı taktığımız 2015 sezonu şampiyonluğumuzda iç sahada konyaspor maçı vardı hatırlayanlarınız vardır. aykut kocaman’ın kabız futbolı, kaleye gidemiyoruz bir türlü 11 kişi geride savunuyorlar. staddayım, dedim ki bu sene bitti bu iş herhalde bu kadarmış. moral çok bozuk.

    derken sahneye kim çıkar? topu öyle bir indirdi ki selçuk’un önüne selçuk’a da sadece kafayla topu içeri atmak kaldı. melo denince aklıma gelen en özel anlardan birisidir.. ateşi iyice harlamıştık o gün şampiyon olmak için.
  • 11733
    bence kendisine ihtiyaç duymamız sadece ve sadece yüreğini ortaya koyması değildir. kendisi sadece yüreğini ortaya koyan bir futbolcu değil aksine zamanı gelince inanılmaz derecede takımı rahatlatan ve topu ikinci bölgede dahil çok iyi bir şekilde topu tutabilen bir futbolcudur.
    gelecekte felipe’yi sadece yüreğiyle oynayan bir futbolcu olarak hatırlamak kendisine yapılacak çok büyük haksızlıktır.
    çok büyüksün melo, psikolojik üstünlüksün.
App Store'dan indirin Google Play'den alın