*

resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:72
Uyruk:Türkiye
  • 30352
    mustafa demirtaş, erling haaland'ı raporluyor. necati ateş oyuncuyu izlemeye gidiyor. maçın 10. dakikasında fatih terim'i arıyor "hocam bu oyuncu uçuyor, hemen almalıyız. burada çok fazla scout var"
    oyuncu ile anlaşılıyor. kulübü 2.5 milyon euro olan bonservis bedelini nakit istiyor. bizimkiler 3 milyon euroyu 3 taksitle ödemeyi teklif ediyor. ancak molde bu teklifi reddediyor ve transfer yatıyor.
    bu görüşme, gomis'in satılmasından sonraki döneme denk geliyor ve takım 6 ay forvetsiz oynuyor.
    devre arasında diagne ile anlaşılıyor. 6 ay eren derdiyok ile idare eden fatih terim, el mahkum transfere onay veriyor.
    geçtiğimiz yaz ismaila coulibaly, müthiş bir beceriksizlik örneğiyle 2 milyon euroya transfer edilemiyor.
    yönetim, 2 milyon euro maliyetle etebo'yu kiralıyor. elinde orta saha oyuncusu olmayan fatih terim, bu transfere de el mahkum onay veriyor.
    bakın bu sadece iki örnek. hocanın listesinde bulunan hauge, moder, jozwiak gibi oyuncular alınmıyor. oyuncuların güncel piyasa değeri 27 milyon euro.
    fatih terim, elindeki kadroyla takımı şampiyon yapabilirdi. ancak bu yönetimi haklı çıkarmaz.
    fatih terim'in istediği her oyuncuyu aldık demek insafsızlıktır.
    fatih terim'in istediği oyuncular alınsaydı, belki de bu oyuncularla hocanın kafasındaki oyunu daha iyi oynayabilirdik. oynayamasaydık hoca yine eleştirilirdi.
    ama en azından, elimizde nakite çevirebileceğimiz birçok genç oyuncu olurdu.
  • 21476
    5 ekim 2019 gençlerbirliği galatasaray maçı sonrası açıklamaları bana göre büyük skandal.

    şikayet etmeye, hele hele ocak ayı vurgusu yapmaya hiç hakkı yok.

    bu gün eksiklere rağmen elindeki kadro ligin en iyisi. oynattığı futbol ise en kötüsü. bir defa orta sahada elinde nzonzi var. yani her şeyi deneyebilirsin. gidip de ligin en temposuz oyuncusu selçuk inan'a bu takımı mahkum edemezsin. ömer bayram var, taylan var, jimmy var, hatta mustafa kapı ve atalay var. bu adamları oynatmayıp selçukla başlarsan 60 dakika onun statikliğini kapatacam diye koşan takımın kalan 30 dakikada yürüyecek hali kalmaz.

    babel olmuyor, mariano olmuyor, nagatomo olmuyor. israr niye? elinde alternatif de mevcut. şener bu mariano'dan tempolu ve üretken bir oyuncu. solda ise hak yemenin cezasını çekiyor. takımdaki en iyi bek linnes kadro dışı. bari babel'in yerine alternatiflere yönel.

    bu takımın taktik çalışması lazım. iki senedir bir tane organize atak yapmıyoruz. forvetlerimiz sulanmayan çiçek gibi soluyor. geçen sene onyekuru, belhanda, sofyan bireysel yeteneklerle rakibi çözüyordu. önceki sezon da gomis ve rodriguez. bu sezon bireysel olarak kimse sivrilmedi. biraz hücum yapsak herkes sivrilecek oysa...

    kusura bakmasın ama sergen yalçın bu takımın başında olsa 1 maç acemilik çeker, sonra şiir gibi top oynatır.

    ocağı bekleyecek bir şey yok. elde açık ara kimseye nasip olmayan bir kadro var. mesele kondisyon da değil. takım top ayağındayken top oynasa, sonra kesilip oyundan düşse anlarım. en hazır olmayan takım bile ışık verir. bizde o ışık yok. sanırsın 11 düz adam sahada. ne verkaç, ne bir şey. bu takıma oyuncu değil teknik direktör lazım. bu teknik direktör ya silkinip kendisi olacak ve futbol oynatacak ya da kusura bakmayacak.

    şu kadroya sahipken kimseye kızamaz.
  • 4669
    kötü hoca. 5 aralık 2012 sporting braga galatasaray maçına ilk yarı 2 oynamıştım. kuponum tek maçtan yattı. gerçi twitter'da epey giydirdim ama burda da eksik kalmayayım. kötü hoca. 2 tl'ye 84 tl alacaktım. kötü hoca. (twitter'da takipçi sayısı: 25. kupon tutsa yarın kız arkadaşını burger kıng'e götürecekti. sinirlenmesi normal. yarın arkadaşı berke'den sigara otlanacak)

    gruptan çıktı ama oynattığı futbol iç açıcı değil. amrabat'a o kadar para verdirdi. rüya takım dedi, gruptan çıkmayı son maçta anca garantileyebildik. hem iyi hoca olsa hem a hem de b grubunu aynı anda lider bitirirdik. man city iki sezondur düşük bütçesiyle yapıyor mesela bunu. adamlara helal olsun. eray işcan dünyanın en iyi kalecisi. (mahalle takımı. bu da normal. sonuçta mahalle takimi)

    çok kibirli yea. insan biraz mütevazı olacak. dünyaları kazansan ne olur. sabancı ölmedi mi? mesut bakkal'a bak misal. o da kaç yıldır süper lig'de görev yapıyor ama adam her gün radyo spor'da aydın cingöz'ün programına katılıyor. insanda biraz utanma olacak. bence kötü hoca. 2. gelişini hatırlamıyor musunuz? yarın yerine ergin ataman gelmeli. (halim abi. halk otobüsünde yer verdiğimiz yaşlılar işte bunlar :( vermeyin)

    halim abi doğru söylemiş. (counsel)

    4-4-2 gibi bir demode sistemde ısrar ediyor. hamit'in bir kere orta yaptığını görmedim. böyle kanat oyuncusu olur mu! orda mertan oynamalı. solda da amrabat oynamalı. sol bekte de amrabat oynamalı. (sözlüğe yeni gelmiş. barceloana sevdalısı. rijkaard zamanını hatırlamıyor çünkü o zaman sys'ye hazırlanıyordu)

    baros meselesini de unuttuk sanmasın. resmen bitirdi çocuğu. ayrıca izmirli, galatasaraylı ve laik yekta'dan ne istiyor bilmiyorum? manevi oğlu emre yerine yekta'yı oynatmayan adam şampiyonlar ligi kupasını alsa da bir şey ifade etmez benim için. bir an önce 4-3-3'e dönsün. (izmirli laik)

    :(
  • 21480
    --- alıntı ---

    takımı bozmayayım diye düşündüm, belki de ben hatalıyım. acemi, oynamamış ama yüreğini koyacak çocukları oynatmalıydım... burada da kendime önemli eksi puan yazıyorum.

    --- alıntı ---

    bu sözlerden sonra belhanda, mariano, babel falan yedek kalacak diye bekliyorsunuz değil mi? valla ben nzonzi ile muslera yedek kalacak diye korkuyorum.
  • 36185
    soru 1: aşağıdakilerden hangisi şöhretli şaklabanların referandum sürecindeki "ben evet diyorum, x sen de diyor musun?" sorusuna karşı dik durmuş, onlardan yana olmamıştır?
    a-aykut kocaman
    b-fatih terim
    c-şenol güneş

    soru 2: aşağıdakilerden hangisi ülkedeki iktidar partisinin sözcüsü konumundaki kanala karşı “trt’nin sorularını cevaplamıyorum” diyebilme cesaretini göstermiştir?
    a-fatih terim
    b-ersun yanal
    c-rıza çalımbay

    soru 3: aşağıdakilerden hangisi fetönün batağına düşmek üzere olan emre belözoğluna "fetullahçılarla ilişkini kes" şeklinde uyarıda bulunduğu için gazetelerde manşet olmuştur?
    a-jorge jesus
    b-fatih terim
    c-mustafa denizli

    soru 4: milli menfaatleri şahsi menfaatlerinin önüne geçen, referandum dönemi video çekip kamuoyunu yönlendirmeye çalışan kıçı kırıklarla ters düştüğü için milli takımda sabote edilmesine rağmen bir şekilde avrupa kupalarında boy göstermemizi sağlayan kişi kimdir?
    a-fatih terim
    b-aleyna tilki
    c-uzi

    şu soruları ülkedeki durumu bilen ama fatih terime karşı herhangi bir önyargısı olmayan bir insana sor, vereceği cevaplardan sonra ilk diyeceği şey, "ya biz bu adamın hakkını yemişiz, ülkedeki yıkılmayan en güvenilir limanmış" der. türk futboluna kattıklarını geçtim, siyasi partinin yeşil sahalarda egemenlik kurmasını kendisi kadar engellemeye çalışan yoktur.

    bir not. çözdüğünüz 4 sorudaki cevapların şıklarının harflerini yan yana koyup, bi okuyun.
    işte o bu adam.

    hocam. büyüksün.
  • 2118
    euro 96 eleme gruplarının belirleneceği kura çekimine giden heyetin içinde, milli takım teknik direktörü ünvanıyla fatih terim de bulunmaktadır. heyet, kura çekiminin yapılacağı yere giderken fatih hoca, dönemin milli takımlar sorumlusu ayhan bermek'e döner ve "yine bizi kenara atmışlardır abi." der. hakikaten de, türkiye heyetine ayrılan masa, kura çekiminin yapılacağı salonun kapısının arkasında kalan bir masadır. türkiye o kura çekiminde, son torbada, yani 5. torbada yer almaktadır. 5. torba takımının heyetine ayrılan yer salon kapısının arkası ve bu durumu bir türlü kabullenemeyen adam fatih terim'dir. heyet masaya oturduğunda fatih terim, ayhan bermek'e bir kez daha döner ve "bir gün en önde oturacağız abi!" der.

    o türkiye milli takımı, 1995yılında oynadığı 15 maçın hiçbirinde mağlubiyet yüzü görmez. bu kez euro 96'nın kura çekimi için, ingiltere'nin birmingham şehrine giden türk heyetine, lennart johansson tarafından en önde bir masa ayırılmıştır. 5. torba takımı, tarihinde ilk kez euro 96'ya katılmaya hak kazanmış, bir önceki kura çekiminde "bir gün en önde oturacağız abi!" diyen hırslı adam da hedefine ulaşmıştır.

    bütün bir fatih terim hikayesinin çok yoğun ve kısa özetini bu hatırada bulmak mümkündür. fatih terim, mahrumiyetler ülkesinde, her mahrumiyetten bir hırs, her hırstan bir idealçıkarabilmiş ve o ideal uğruna; ne denenmesi gerekiyorsa denemekten korkmamış adamdır. ve bu mahrumiyetten hırs çıkarma işini, bugünkülerin düştüğü hataya düşmeden, mazlum edebiyatıyla harmanlanmış bir düşmanlığa bulaşmadan, mağrur bir inançla, "biz yapabiliriz!" diyebilmeyi başararak yapabilmiş adamdır fatih terim.

    ve belki o günkü hırsın işaret fişeği olup başlattığı yolculuk, 18 mayıs 2000 gününün ilk saatlerinde son durağında biter. tamamen boşalmış olan parken stadyumu'nun orta yuvarlağında dört adam, fatih terim, müfit erkasap, bülent ünder ve eser özaltındere; yaptıkları işin büyüklüğünü birbirinin gözlerinden anlamak istercesine birbirlerine bakmaktadırlar. 5. torba ülkesi, salon kapısı arkasındaki masaların ülkesi "avrupa şampiyonu" çıkarmıştır.

    bugün, fatih terim isminin vadettiği tablo da, yine muhtelif bir parken'in orta yuvarlağında, dört adamın, yaptıkları işin büyüklüğünü anlamak istercesine birbirine baktığı tablodur. kim bilir? belki bu sefer hasan şaş, ümit davala, taffarelve fatih terim. yine fatih terim...
  • 22481
    ya herkes sanırsın anasının karnından 100/100 galatasaray sevgisiyle doğuyo.

    doğdun, 0/100.

    geldin 3-4 yaşında dayın, amcan, abin, baban seni doldurdu doldurdu, 10/100.

    bu kadar lan. galatasaray sevgimiz 100 üzerinden hesaplanacaksa, hani babadan miras vs diyoruz ya, en fazla 10/100.

    peki noluyo da o 100 sınırına geliyoruz. kahramanlarımız oluyo canım kardeşim. benimki prekazi'ydi. o attı ben sevindim, o attı ben sevindim, tanju attı, uğur attı, falco attı, feldkamp geldi, torsten attı, hakan attı, tugay attı derken belki 40/100 oldu.

    sonra fatih terim geldi. 1, 2, 3, 4 derken uefa kupası, ayrıldı gitti hemen ardından, süper kupa, bi daha şampiyonluk, bi daha, bi daha. uyurken galatasaray uyanırken galatasaray diyorsak bu adamların sayesinde.

    şimdi benim 100 üzerinden 100lük galatasaray sevgim varsa bunun yarısından çoğu fatih terim sayesinde.

    o daha büyük, bu daha büyük, geçin bu işleri. belki bir çoğumuz/çoğunuz fatih terim olmasa "futbol ne ya, 22 adam bir topun peşinde koşuyor" diyecektik. ne anlatıyorsunuz siz allah aşkına?

    e efendim fatih terim olmasa başkası olurdu. olsaydı kardeşim, başkası olsaydı onu da böyle severdik. hamza olsaydı, tudor olsaydı, hagi olsaydı, bülent olsaydı. olsaydı kardeşim, hepsine şans geldi. demek ki o işler öyle kolay değil.

    fatih terim'in galatasaray sevgisi tartışılıyor. hiç tartışmayın, engin verel zamanında şunu dedi; fatih adanada oynarken milli takımda benim oda arkadaşımdı. kendisi beşiktaşlıydı, beşiktaş'a da gitmek istiyordu ama galatasaray bitirdi transferini.

    evet fatih terim beşiktaş'lıdır. en azından gençliğinde öyleydi. beni ilgilendiriyor mu? hayır. galatasaray sevgisi ilgilendiriyor mu? o da hayır. banene lan galatasarayı ne kadar sevdiğinden. bana galatasarayı ne kadar sevdirmiştir, beni ilgilendiren tek konu budur. gerisi de lafı güzaftır.
  • 34733
    4. döneminde galatasaray ile çıktığı kadıköy deplasmanlarında 2 galibiyet ve 2 beraberlik almıştır. 2 beraberliğin birinde 3 puanı hakem ali palabıyık gasp ile çalmış, diğerinde ise tolga ciğerci son dakikada bomboş pozisyonda golü yapamamıştır.

    tarihin gördüğü en büyük galatasaray efsanesidir. psikolojik üstünlüktür. winner kelimesinin karşılığıdır. özellikle fenerbahçe’ye karşı sezon ve kupa özelinde kaybetmişliği yoktur. sezonda fenerbahçe ile yarışa girerse şampiyon yapar, kupa finaline çıkarsa kupayı alır. bir dönem kupa finallerinde anadolu’yu gezdire gezdire fenerbahçe’ye çakıyordu. kah ankara’da*, kah erzurum’da*, kah kayseri’de*

    ayrıca, tek ihtimali olan insanların hikayesi'nin yazarıdır. galatasaray tarihinde bir daha hiç kimse bu kadar güzel bir hikaye yazamayacak.
  • 20519
    fatih terim hocamızın dördüncü döneminin kısa notlarını açıklamak isterim.

    20 ay
    dördüncü dönemine başlayalı 2 sene olmadı, üç yıl da olmadı. sadece 20 ay geçti.

    geldiğinde kadromuz
    gelmeden hemen önce 2 aralık 2017 beşiktaş galatasaray maçı oynadık. 3-0 yenildik ancak maçın hakkı bana göre 10 size göre 20-0 olabilirdi. maç kadromuza bakalım; muslera-maicon-serdar-denayer-mariano-ndiaye-fernando-garry-feghouli-belhanda-gomis.

    `ilk yıl nasıl şampiyon olduk?`
    2017 aralık ayında geldiğinde kadro dışı kalmış donk ve bir japon sol bek ve gönderilen ndiaye ile kadrosunu güçlendirdi ! takımı şampiyon yaptı. bana göre büyük bir mucize başardı. zira rakibi karşılayamayan hücum ve orta saha oyuncularına sahiptik.

    forvetsiz döneme girmemiz
    hoca şampiyon olduğu yaz ndiaye'yi kiraladı, forvetsiz bir şekilde 2018-2019 sezonuna giriş yaptı. devre arasına kadar yığınla ceza aldı, hakem kararları ile doğrandı.

    birinci yıl sonu = devre arası
    devre arasında sıfırdan yarattığı genç stoper'i almanlara, rodrigez'si ortadoğu'ya çok iyi fiyata satıp iki genç stoper ve birbuçuk golcü aldı. birinci yılının sonunda devre arasından sonra başakşehir ile dünya kadar puan farkı oldu hoca pes etmedi derken ikinci kez (gene bana göre) mucize bir şampiyonluk elde ettik.

    ikinci şampiyonluk sonrası dönem
    iki şampiyonluğu fatih terim hariç herkes üstlendi. dursun özbek bu kadroyu ben kurdum diye hava attı, (kurduğu kadro yukarıda beşiktaş'tan 20 gol yememesi mucize olan kadro), bazı taraftarlarımız bizim sayemizde şampiyon olundu demekte, kulüp üyeleri hasbelkader takım şampiyon oldu demekte, yönetim iki şampiyonluk kazandık demekte. puan kayıplarını hocaya yazılır diye söz öbeği bulanlar iki mucize/garip şampiyonluğu hocaya bir türlü samimi bir şekilde yazamadılar.

    hoca takımın kadrosunun değişeceği sinyalini 2019 ilk aylarında verdi sezonun ilk maçına seri, babel, jimmy gibi üç yeni adamla çıktık, emre sonradan oyuna girdi. ikinci maça emre, yeni geniş omuz 6 numara ve seri ile çıktık. ancak ilk iki maçta da 10 kişi kalıp 5 puan kaybettik. ikinci maçta son dakikada garip bir gol yedik. yeni gelen geniş omuz 6 numara rakibi karşılar mı bilmiyoruz ancak babel, emre, jimmy ve eski kadronun rakibi karşılamadıkları çok açık.

    rakibi karşılamayan takım
    rakibi karşılamayan hücum ve orta saha oyuncularımızın yapısında bir değişiklik yapılamadı. şampiyonluk yanıltmasın hoca hatalı kadroyu değiştirmeye mi çalışacak, ffp kurallarına mı uyacak, takımın maaşının ödenmesi için sıfırdan oyuncular mı yaratacak? donk, rodrigez, ozan'ı yazmayıp ayrıca ciguli ve belhanda gibi halı saha topçularından çıkan şampiyonluk hikayesini görmezden gelip iyi oyun oynamadığımız üzerinden coşmak biraz tuhaf kaçmakta. ocak ayını göremez türevinden yorumların ise aşırı ağır kaçtığını düşünmekteyim.

    `3. yıl ne olur?`
    türkiye ligi eskisi gibi değil. yeni yabancı kuralı ile anadolu takımları da kendi sahalarında çok güzel maçlar çıkarmakta. deplasman sorunumuz bu yıl da aynen devam edebilir. zira bizim takımda rakibi karşılayan okan, suat, engin baytar, melo gibi bir tane adam yok. (yeni gelen geniş omuz 6 numara umarım iyi çıkar) kendisinden iyi oyun beklemek taraftarın hakkı. ancak sabır gerekir. 20 ayı unutup yeni bir kadro sabrı gerekir. 4 yıl peş peşe şampiyonluk güzel oyunlarla geçmedi. kaptan bülent 3 yıl gelen geçeni içeri almaktaydı. orta saha (okan, suat ve emre) dört yıl boyunca harika oynamadılar. okan 3. yılda iyi oynamaya başladı. 4 yıllık süreçte hakan'ın gol oruçları oldu. hagi'nin ıslıklandığı maçlar oldu. güzel oyun için sabredelim. hocamıza sahip çıkalım. hoca yavaş ve rakibi karşılamayan hücum ve orta saha oyuncuları konusunu kısa değil ama orta vadede çözecektir.

    mezarcılar
    eleştiren yazarlar kesinlikle üstüne alınmasın eleştirmeyip fatih terim'i gömen taraftarlarımıza sesleniyorum. hayat güllük gülistanlık değil. kadirbilmez, yeni nesil, şımarık taraftar kardeşlerim. başarının yolu acılardan ve sabretmekten geçmekte. yeri gelir puanlar kaybederiz ama sen ağlama dersin üstüne için için sevinir terim düşmanlığını perdelemek için; - parator, -çalıştırmamış (kimsin lan sen!), - teknik taknik bilmez (harbi geri zekalısın), transferi de yaptırmamış (net ve katıksız geri zekalısın) dersin. ligin en iyi kadrosu bizdeymiş. melo'dan vazgeçtim rakibi karşılayan bir tane engin baytar'ımız yok ama ligin en iyi kadrosu bizde !! 9,5 sezonda sekiz yapıp sizi fenerli olacakken galatasaraylı yapan adama akıl verin ama gömmeyin (sene 1976 ilkokul sınıfındaki çocukların %75 i fenerli idi). rahmetli metin oktay niçin erken vefat etti lütfen bir araştırın. fatih hocamıza sahip çıkalım. adamın şirazesi kaymış, hastalıkları var, ailesin de ölümü var, ahımız var dönemi var, büyük maaş alan halı saha topçusu oyuncuları var, ffp var ve var oğlu var. sadece 24 ay önce günde 5 vakit hocaya sallayan bir taraftar grubunun önüne çıkmak kolay mı? hocanın acilen psikolojik destek alması lazım. ocak ayına değil mezara kadar hocamızlayız. italyan taraftarlar kadar olamıyorsunuz. sabırla ve destekle, acı çekerek hocamıza sahip çıkmalıyız.

    edit: rodrigez devre arasında gittiği konusu düzeltildi.
  • 24868
    1990'larda şampiyon oldu
    2000'lerde şampiyon oldu
    2010'larda şampiyon oldu
    2020 geldi yine şampiyonluk yarışında.

    3 yabancıyla oldu.
    6 yabancıyla oldu.
    14 yabancıyla oldu.

    play-off ile oldu.
    play-off'suz oldu.

    koalisyon varken oldu.
    tek parti hükümetinde oldu.
    parlamenter sistemde oldu.
    başkanlık sisteminde oldu.

    önde başladı oldu.
    geri düştü oldu.

    avrupa'da başarılıyken oldu.
    avrupa'da başarısızken oldu.

    sezon başında geldi oldu.
    sezon ortası geldi oldu.

    ilk sezonunda oldu
    son sezonunda oldu.

    2 sene üst üste oldu.
    3 sene üst üste oldu.
    4 sene üst üste oldu.

    stopersiz oldu.
    orta sahasız oldu.
    forvetsiz oldu.

    tek başkanla oldu.
    iki başkanla oldu.

    bir salgın virüs varken olmadı.
    o da olacak hocam.
    aklımdan çıkmıyorsun dün geceden beri.
    dualarımız seninle.

    en olmaz denileni yapmak, "ulan yine mi be" dedirtmek, canına, canımıza kast edenlerden intikam almak için:

    sana ihtiyacımız var hocam.
  • 20202
    fatih hocam kutlamayı falan bıraktı gitti tribünde engelli bir gencin yanına gitti, öptü, sarıldı. çocuğun mutluluğu, annesinin evladının o halini görüp hocanın elini öpmesi gözlerimi doldurdu yalan yok. egolu falan denilen adam kupayı falan bırakıp bu insanlarla ilgileniyor. seviyorum seni hocam.

    (bkz: 7 ağustos 2019 galatasaray akhisarspor maçı)
  • 25729
    arda turan transferiyle yine milyonluk camia yerine bir avuç budalaya * *sırtını dayamayı tercih etmiş olan baba.

    bir hafta sonra, bir yıl sonra, ya da üç yıl sonra farketmez. bu ayak takımı yine seni yarı yolda bırakıp sırtından bıçaklayınca taraftarın önüne çıkıp da sizin hiç ihanete uğradığınızı hissettiğiniz oldu mu diye sorma...

    niye biliyor musun?

    çünkü yine inanırız...

    kendine saygın yok anladık, bari daha geçen sene bu ayak takımına hava atmak için şampiyon olur olmaz stadında yaz dostum çaldırdığın takıma camiaya bir tık saygın olsaydı...
  • 28042
    eğer 2020 - 2021 sezonu ara transfer dönemi'nde kalan tüm transfer hedeflerimizi gerçekleştirirsek aldırmış olacağı oyuncular ve yaşları;

    1- henry onyekuru (23-geldi)
    2- halil ibrahim dervişoğlu (21-geldi)
    3- mostafa mohamed ahmed (23-geldi)
    4- irfan can kahveci (25)
    5- youssouf ndayishimiye (22)
    6- deandre yedlin (27)

    şeklinde olacak. yaş ortalaması 23.67 olan bir gruptan bahsediyorum.

    2020-2021 sezonu yaz transfer dönemi'nde transfer ettiğimiz oyuncuların o dönemdeki yaşları;

    1- emre kılınç (25)
    2- arda turan (33)
    3- muhammed kerem aktürkoğlu (21)
    4- fatih öztürk (33)
    5- omar elabdellaoui (28)
    6- oghenekaro etebo (24-kiralık)
    7- oğulcan çağlayan (24)

    oyuncuların yaşlarının ortalaması 26.86 civarı.

    yazın ve bu transfer döneminde isteyip alamadığımız kiralık olmayan ve zorunlu opsiyonlu kiralık olan diğer oyunculara bakalım;

    1- jakub moder (21)
    2- kamil jozwiak (22)
    3- ismaila coulibaly (19) (şu an 20 ama istediğimiz dönemde 19'du)
    4- kaan ayhan (25) (şu an 26 ama istediğimiz dönemde 25'ti)
    5- okay yokuşlu (26)
    6- edin visca (30)
    7- berat ayberk özdemir (22)

    bu grubun da yaş ortalaması 23.67 civarı.

    bir de yazın anlaşmak istediğimiz oyunculara bakalım (sadece istediğimiz kesin olanlar);

    1- salih uçan (26)
    2- aytaç kara (27)
    3- ali akman (18)

    bu grubun da yaş ortalaması 23.67 civarı.

    23 oyuncunun toplam yaş ortalaması da 24.64 oluyor. fernando muslera'nın sakatlığından ötürü alınan fatih öztürk ve omar elabdellaoui'nin sakatlığından ötürü alınmak istenen deandre yedlin'i saymazsak 21 oyuncunun yaş ortalaması yaklaşık 24.13 oluyor.

    listede biri fatih öztürk olmak üzere 28 yaş ve üstü sadece 4 oyuncu var. 23 yaş ve altı 10 oyuncu var.

    işte vizyon budur, geleceği düşünmek budur, söylendiği zaman çok dalga geçilen futbolcuların geçmişine değil geleceğine yatırım yapmalıyız sözüyle kastedilen budur.

    bütün bunların üstüne fatih hoca'ya hala genç oyuncu karşıtı denmez umarım.

    not: bahsi geçen 23 oyuncunun tamamını istemiş olduğumuz kesin, kesin ilgilendik diyemediğim kimseyi listeye almadım. mesela ismail çokçalış ile de bence ilgileniyoruz ama kesin olmadığı için listede yok.
  • 32286
    en büyük ayıbı kendisine yapan efsane. aldığımız sonuçlar falan değil mesele. fatih terim'in yaptıkları kendisine yakışmıyor ve bu durum uzun zamandır devam ediyor.

    hocanın teknik taktikle alakalı hiçbir sıkıntısı olduğunu düşünmüyorum. bütün mesele isteyerek ya da istemeyerek maç seçmesi. 19/20 sezonundan beri galatasaray taraftarı iyi oyun izlemek için ya hocanın bir şeylere bilenmesini beklemek zorunda ya da şubat ayının gelmesini beklemek zorunda. biz bir hezimet yaşadık.* evet hezimet. fatih terim'in galatasaray'ı kayserispor'a 3-0 yenildi ve hiçbir reaksiyon veremedi. peki ben size soruyorum: biz cumartesi günü beşiktaş'ı ağırlayacak olsak sizce nasıl oynarız? canavar gibi oynar basar geçeriz. beşiktaş'ı yeneriz yenmesine de 3 gün sonra lig sonuncusuna karşı nasıl oynarız tam bir muamma. galatasaray taraftarı olarak artık takımın bir maç özelinde veya ligin belli dönemlerinde iyi şeyler izletip belli dönemlerde göz kanatmasından çok yorulduk. 19/20 sezonundan beri böyle devam ediyor. ya beyler lazio maçı geçen sezon oynanmadı. bir hafta oldu ya oynanalı. o günden bugüne geldiğimiz nokta inanılır gibi değil.

    hoca açık açık maç seçiyor. lazio maçında kenarda 90 dakika kenarda simeone gibi her dakika maçın içinde olan adamla lig maçlarında daha 2. dakikada yüzünde bıkkın ve kızgın bir ifadeyle maçı izleyen adam aynı kişi değil. anlıyorum, hoca belli bir yaşa geldi. bu ligi çok kazandı ve artık sezonun tamamına yayacak bir motivasyonu yok. ''nasıl olsa toplarım.'' diyor ancak olan bize oluyor. artık maçın değil, ligin ilk yarılarını çöpe atıyoruz direkt. sonra toplamaya çalış dur.

    yine de mesele bunlar da değil. mesele şu: artık galatasaray futbol takımında olan biten şeyler akıl ve mantıkla açıklanamaz düzeye geldi. kim niye oynuyor, kim niye kesik yedi kimse bilmiyor ve anlayamaz da. morutan her maç niye oyundan çıkıyor? feghouli veya babel hala nasıl bu formayı giyebiliyor? yahu birisi taraftarla dalga geçen pembe kafalı bir sirk işçisi, diğeri artık götü göbeği büyütmekten hareket edemez hale gelmiş adamlar. hocanın bunları kadro dışı bırakmamasını bile anlayamazken bir de bu adamları izliyoruz biz. sanki inadına yapıyor. babel'in oyuna girmesi korkunç bir durum galatasaray için. mostafa ile bağlar zaten tamamen kopmuş gibi. yedlin hala forma giyiyor ama en kötüsü ömer bayram hala sol bekte oynuyor galatasaray'da. ömer bayram'ın daha ne kadar yakması lazım bizi sol bekte oynamaması için? muslera'nın hadi kafası yerinde değil sezon başından beri hatalar yapıyor. hocam sen bu adamı kenara çekip ''muslera kendine gel.'' demiyor musun? ya her şeyi geçtim de evimizde oynadığımız maçta rotasyon yapmayıp, sanki 3 maçtır galibiyet alamayan takım biz değilmişiz gibi deplasmanda bu kadar rotasyon ne demek ya? hayatımda görmedim böyle saçma bir karar.

    hoca en iyi yaptığı şeyi yapamıyor bir süredir: florya. florya'da kontrolü kaybetmiş. kendisini baba-dede rolüne çok kaptırdığını düşünüyorum: aman oyuncularla aram iyi olsun, aman sağda solda benden iyi bahsetsinler kafasında olduğunu düşünüyorum. yoksa belli şeylerin hiç değişmemesi, bazı oyuncuların hep aynı sıkıntıları yaşaması ve bunun sonucunda hiçbir radikal karar alınmaması mümkün değil. ya bu feghouli'ye ''kardeş senin bu götün göbeğin hali nedir?'' diyecek bir allah'ın kulu yok mu? babel ıslıklanmış gelmiş babel'i savunuyor. sen babel'in niye ıslıklandığını çok iyi biliyorsun hocam. bunun yanında bazı oyuncuların artık hocanın kararları sorguladığı çok açık. yalan yok ben olsam ben de sorgularım. babel ve feghouli oynadığı sürece her futbolcumuz forma adaletini sorgulayabilir hocanın.

    bir de şu pas futbolu meselesi var. hoca kafayı bozdu bununla. eyvallah bazen bize çok güzel bir şey izletiyor takım ama bazen. burada çok fazla oyunculara bağlılık söz konusu. zaten pas oyunu oynamak çok kolay bir iş değil bir de marcao falan olmayınca iyice sıkıntı. resmen kendi kendimize yeniliyoruz. marcao yokken, halil yokken pas oyunu oynatma hocam. kayseri'yi yenmek için acayip üçgenler falan kurmana gerek yok. seni sen yapan oyunu oynatsan skor gelecek zaten. luyindama ile savunmadan paslı çıkmaya çalışan takımı izlerken artık midemiz bulanma noktasına geldi. eğer takımı çok iyi hazırlamadıysan veya önemli eksikler varsa pasla çıkmayalım ya. kayseri'den baskı yiyoruz ve sonrasında golü de yiyoruz. yıllardır bu değişmedi deplasmanlarda. kayseri, malatya, sivas, erzurum veya başkası. bunları hocaya söylediğime inanamıyorum çünkü hoca gayet de pragmatist bir adamdır. kazanmak için ne gerekiyorsa onu uygulayacak mantığa sahiptir ama bu pas futbolunda takılı kaldı resmen.

    hocam seni çok seviyoruz ama artık kendine yakışmayan şeyleri yaptığın için seni biz uyarmak zorundayız taraftar olarak. iyi futbol izlemek için şubat ayını beklememize ya da italyan takımlarıyla maç yapmamıza gerek yok bence. keza aynı futbolcularla aynı sıkıntıları yaşamak da artık çok sıktı bizi. şu baba-dede rolünden kendini bir çıkar da takım biraz kendine gelsin. babel, feghouli gibi yürüyen cesetleri de izletme artık bize. izletiyorsan da tepki gelince sakın topu taraftara atma. sen çok iyi biliyorsun ki galatasaray taraftarı senin olduğun yerde zaten kolay kolay işini zorlaştırmaz. bunu yapıyorsak bir sebebi vardır. artık bize takvimdeki ayları anlatma. saha içinden bahset. neyi iyi yaptık neyi kötü yaptık ondan bahset. babel'i oyuna alırken niye alıyorsun ondan bahset. ya da ondan bahsetme bile boşver. bize somut bir şeyler anlat. 3 günde bir maç yaptık, yolculuk yaptık gibi şeyleri bize bahane olarak ya da kötü sonuca hazırlık gibi anlatma. en iyi senin anladığın üzere hiçbir şey oynamadığımız maçlardan sonra çıkıp yalan dolan istatistiklerle ''aslında iyi oynadık.'' diye inanmadığın şeylere inanmamızı bekleme. sürekli farklı transfer hedeflerini ve dönemlerini işaret ederek kurtuluş bundaymış gibi anlatma. ''eksik kalan bir şeyi tamamlayayım diyorum.'' diyerek 4. dönemine başlayan adama hiç yakışmıyor bunlar.

    hocam artık kendine gel. biz çok yorulduk 3 gün sonra bize ne izletecek belli olmayan galatasaray futbol takımından. biz çok yorulduk hep aynı sıkıntıları yaşayan galatasaray futbol takımından. biz çok yorulduk senin kenarda olduğun bir galatasaray'ı diken üstünde izlemekten. sana hiç yakışmıyor şu içinde bulunduğun durum. galatasaray futbol takımı 2-3 sezondur yaşadığı sıkıntıları başka hocayla yaşıyor olsaydı herkesin aklında şu olurdu: ''fatih hoca olsa böyle olmaz. bak bakalım 2-0'dan maç verebiliyorlar mı? bak bakalım o feghouli, babel öyle takılabiliyor mu?'' şimdi kenarda sen varsın, ne diyeceğimizi de bilmiyoruz.
  • 18407
    imparatorumuz, efsanemiz fatih terim hocamızın pek bilinmeyen fotoğrafları, videoları...

    https://twitter.com/...525430892384256?s=19

    https://twitter.com/...849699213959170?s=19

    https://twitter.com/...660918964166656?s=19

    https://twitter.com/...168155119083522?s=19

    https://twitter.com/...590489036980224?s=19

    https://twitter.com/...053650055688193?s=19

    https://twitter.com/...153899282104320?s=19

    https://twitter.com/...291913117405186?s=19

    https://twitter.com/...008133884133376?s=19

    https://twitter.com/...035909956886538?s=19

    - 20 mart 2004 galatasaray çaykur rizespor maçı...

    https://twitter.com/...422935687151619?s=19

    https://twitter.com/...111344637431808?s=19

    - galatasaray'da forma giydiği zamanlardan...

    https://twitter.com/...845496206057473?s=19

    https://twitter.com/...199634704740353?s=19

    https://twitter.com/...215212417015811?s=19

    https://twitter.com/...638628322553856?s=19

    https://twitter.com/...714549012553729?s=19

    https://twitter.com/...309030231339008?s=19

    https://twitter.com/...347099099463680?s=19

    - 1987, metin oktay ile birlikte halit kıvanç'a röportaj verirken...

    https://twitter.com/...971488995201026?s=19

    - ankaragücü'nde teknik direktörlük yaptığı dönemlerden...

    https://twitter.com/...650383076909056?s=19

    https://twitter.com/...928100330516483?s=19

    https://twitter.com/...095826156666880?s=19

    https://twitter.com/...095819999465473?s=19

    - 1990'lı yıllar, milli takım'da görev yaptığı dönemlerden...

    https://twitter.com/...228403155501057?s=19

    https://twitter.com/...228185642254337?s=19

    https://twitter.com/...979947758399488?s=19

    https://twitter.com/...671237245325313?s=19

    https://twitter.com/...504520418668544?s=19

    https://twitter.com/...324762738655233?s=19

    https://twitter.com/...008414363119616?s=19

    https://twitter.com/...622357795090432?s=19

    - 1994, ibo show programında...

    https://twitter.com/...631115063398405?s=19
  • 26150
    netflix'te gitgide artan gerçek hayattan uyarlanan ve biografik film-dizi serisine yakında fatih terim için de bir içerik ekleneceğini düşünüyorum. yönetmen gelip bana sorsa filmin ismi ne olsun diye, tüm yaratıcılığımla imparator derim. evet düşünmek çok zamanımı aldı ama öyle napayım, başka bir isim olamaz. imparator. girişte de uefa kupasını kaldırdığı ve sonra coşkulu tezahürat yaptığı videonun arkasında "bir günde kral olmadık" tezahüratı çalacak.

    filmi umarım 2 saate sığdırmaya çalışmazlar da belgesel halinde yaparlar.
    1. bölüm futbolculuğu
    2. bölüm galatasaray'a gelene kadar ki hocalık dönemi
    3. bölüm galatasaray ile 4 sene üst üste şampiyonluk ve uefa kupası serüveni
    4. bölüm italya macerası
    5. bölüm milli takım maceraları
    6. bölüm galatasaray ile 3. buluşması
    7. bölüm nerede kalmıştık tiviti ve sonrası
    8. bölüm çalıştığı kişilerin ve ailesinin gözünden terim
    9. bölüm pişmanlıkları ve içinde kalanlar
    10. bölüm benimle bir rakı sofrasında yaptığı baba oğul sohbeti(şaka bir yana olsa var ya nasıl mutlu olurum)
  • 21651
    kulağımda bir soru, her maç sonunda aynı biçimde yankılanıyor: "ekim ayı geldi, bu takım ne zaman iyi top oynayacak!!!"

    gerçek şu ki galatasaray sezonda dört-beşmaç hariç iyi top oynamayacak. teknik heyet takıma yeterince taktik antrenman yaptırmadığı için, önde basan takımlara karşı kontratak hücumları çalıştırmadığı için, muslera'ya uzun pas atmayı senelerdir öğretemediği için, kadro planlamasındaki ilk kural "bonservisin elindeyse kim olursan ol gel" olduğu için bu takımın -ultra motive olduğu birkaç maç hariç- iyi oynaması mümkün değil, azıcık futboldan anlayan herkes bunu net biçimde görüyor. boşu boşuna beklentiye girip hayal kırıklığına uğramayın.

    mesela 2012-13 sezonunda olsak, yabancı sınırı rakiplerimiz için 6+2 olsa ama bize serbest olsa bu takım sezon boyunca çok iyi oynayabilirdi. hatta yabancı sınırının olmadığı 2016-17 sezonundaki rakiplere karşı bile baya iyi oynayabilirdi. ama sene 2020 oldu, iş bilmez anadolu takımları teker teker elendi, yerine hem fizikman güçlü hem de taş gibi top oynayan takımlar geldi. kadro kaliten ne kadar yüksek olursa olsun, taktiksel açıdan bu kadar eksiksen bugünkü türkiye ligini domine edemezsin, iki adım ileri bir adım geri yapar durursun. anadolu takımlarının süründüğü günler artık çoktan mazi oldu.

    mesela babel'li mariano'lu nzonzi'li seri'li belhanda'lı feghouli'li kadronla, iç sahada 10 kişilik sivasspor'a 2-0'dan puan verme korkusu yaşarsın*. çünkü senin oyun zekası eksik oyuncuların** hücum planlarına yeterince çalıştırılmadıkları için topu ayağına dolarken, sivassporlu oyuncular ezberledikleri biçimde kontratağa çıkıp golü atar. sonra babel şapkadan tavşan çıkarır bir gol daha bulursun, ama sivasspor aynı şekilde gelip aynı şekilde ikinci golü atar. sonra aynı şekilde bir daha gelir, djerlek topu dışarı attığı için gol yemezsin ve maçı kazanırsın. djerlek topu içeri atarsa konyaspor maçındaki gibi* berabere kalırsın. sekizde yedi yapabilecek kadronla üç galibiyet dört beraberlik bir mağlubiyet alırsın.

    çünkü rakiplerin senden zayıf da olsa ne oynadığını bilir, sen tamamen emprovize takılırsın. her transfer döneminde taraftardan süre ve sabır istenir, taraftar her sezon başı "acaba özlediğimiz takıma kavuştuk mu" diye heveslenir ama ortada yine taktiksel açıdan eksik, psikolojik moduna göre iyi de oynayabilen, rezalet de oynayabilen bir takım vardır. bundan dolayı her sene bazı oyuncular günah keçisi olur, ahmet yeterince çabalamamakla, mehmet takım için ruhunu ortaya koymamakla, cevdet elinden gelenin en iyisini yapmamakla suçlanır. onlar gider yerine başka oyuncular gelir, eren gider leblebi gibi gol atan diagne gelir, diagne gider dünya yıldızı falcao gelir ama sorun yine çözülmez. takım sezon sonundaki sıralamada abdullah avcı'yı, şenol güneş'i, aykut kocaman'ı arkasında bırakmayı başararak şampiyon olur. olur olmasına ama sezonda iyi oynadığı maç sayısı da 4-5'i geçmez. avrupa'dan elenmeden önce bir-iki tur atlar, bir miktar kura heyecanı yaşatır. hepsi o kadar.

    bu sebeple kendinize galatasaray ne zaman iyi oynayacak sorusunu sormaktan vazgeçin, izlediğiniz oyundan keyif almaya bakın. şaka yapmıyorum. şu ekonomik kriz ortamında galatasaray için fatih hoca'dan daha iyisini bulmamız mümkün değil, bir mucize eseri böyle bir hoca bulup getirsek bile sabırsız taraftarımız daha üçüncü aydan yeni hocanın kellesini ister, yedinci sekizinci ay civarında da o kelleyi alır. sonra tekrar fatih terim'e gidilir, "kurtar bizi hocam" denir. kaset başa sarar.

    o yüzden iyi oyunu falan boşverin, eğin başınızı usul usul yürüyün. bu köye başka bir yol yapılmayacağı belli.
  • 23688
    kendisini her eleştirenin "düşman" ilan edilmesinden gerçekten gına geldi artık. hasta mısınız kardeşim? burada hepimizin ortak paydası galatasaray. bugün burada arda'nın gelmesinden dolayı terim'i eleştiren insanlar, bu sürecin galatasaray'a zarar verdiğini düşündüğü için karşı çıkıyor. arda'ya bizim ihtiyacımız var mı? yok. taraftar istiyor mu? hayır. yönetim istiyor mu? hayır. sırf birileri kulağına fısıldadı diye arda turan krizi çıkartan, camiayı birbirine düşüren, bölen bir hocamız var ama biz onu eleştirmeyecekmişiz. haşa eleştirilmezmiş. yahu hoca ne zaman galatasaraydan büyük oldu da hocanın dediği olsun da varsın galatasaray zarar görsün der olduk. evet fatih terim sadece galatasaray'ın değil türk futbolunun gelmiş geçmiş en başarılı, en büyük hocası. bana göre gelecekte de daha başarılısının gelme ihtimali çok düşük. ama bu ona galatasaray üzerinden şımarıklıklar yapma hakkı vermez. lider sivas'ın en az 5 katı bir bütçe ile kurduğun takım, sivas'ın 10 puan gerisine düşmüş ama sen takımın sorunlarına odaklanmak yerine sırf arda'ya kıyak yapabilmek için yeni sorunlar ekliyorsan mevcut problemlere ben eleştiririm. galatasaray'ı terimden çok sevmek düşmanlıksa ben "düşman"ım... aslolan galatasaray'dır...
  • 27791
    bu adamı savunma nedenim gerçekten bambaşka. evet bir egosu var, geçmişte başına çokça bela olan, ve taktik açıdan futbol dehası olmadığı ortada (böyle bir iddiası da yok zaten) fakat, ‘hegamonyası’ altında ezilip kompleks yapan fenerbahçelilere, heleki hayatında ne başardıysa hepsini bolca baba parası sayesinde başarmış şımarık yalı çocuklarına yedirmeye gönlüm razı olmuyor.

    yok takım iyi olmazsa kaçarmış, yok para olmayınca suçu yönetime atarmış.. öncelikle söze şöyle başlayayım.. galatasaray uefa kupasını aldığında galatasaray süperlig’te o sezon transfere en çok para harcamış 8. takımdı. bilen bilir, o dönem türk futbolcular maaş alamadığında fatih terim’in cebinden çıkarıp maaş ödediği kriz dönemleri bile yaşandı. fenerbahçe’nin ve beşiktaş’ın o dönemler ödediği paralarla kıyaslandığında galatasaray anadolu takımlarından hallice kalır. bilmeyen ama konuşmayı çok seven ergenler bi zahmet araştırsın o dönemki transfer harcamalarını..

    ikincisi, bu adam yarı sezon forvet olmadan sezonu şampiyon bitirmiş bir adam. (şimdi de kalecisiz versiyonunu yaşıyor) yönetim gol kralını göndermiş, yerine dandik bile olsa transfer yapmamış, adam ağzını açtı mı? son iki yıldır transferlerin %80’i kiralık erasmus öğrencisi gibi gelip geri dönen küme düşme potasındaki takımlardan alınmış forma bulamayan futbolcular, çıkıp da ses etti mi?

    evet visca’yı irfan can’ı istiyormuş. ne var ya bunda? sanki real madrid’ten modric’i istedi de bu kadar kıyamet kopuyor. koskoca galatasaray bu futbolcuları isteyemez mi, buna bir bütçe uyduramaz mı? rakip mesut özil’i isteyecek, bizimki visca’yı isteyince ooo parator bilmem ne.. geçiniz

    ayrıca fatih terim’in bunu açık açık isteme nedenini çok iyi anlıyorum. bugüne kadar hep sustu, falcao’ya da sustu, diagne’ye de, transfer adına ne yapıldıysa hepsine sustu, sonuç? sonucu görüyoruz işte, balık hafızalı bir millet olduğumuzdan, hala burada falcao’ya o paraları verirken düşünecektin diye yazanlar var. kardeşim adamın olayı bu, aslolan galatasaray deyip yapılan hiçbir yanlışı dışarı lanse etmiyor, sen bugün burada falcao diye saçmalayabiliyorsan, o kulübe zarar vermesin diye içerde yaşananları hiç yansıtmadığındandır. ehh al işte şimdi döktü içindekileri. bana soruyorsanız ben bunları istiyorum diyor. şimdi yönetim saçma sapan transferler yapınca, üstünden zaman geçince bunu fatih terim’den bilmeyeceksin işte.. bak, aslında onun istedikleri gayet makul ve itiraz etmeyeceğin futbolcular.. evet makul, son üç senede iki kere şampiyon olmuş, şampiyonlar liginden deli gibi para gelmiş, bir irfan can’ı da alamayacaksa koskoca galatasaray, kimse kusura bakmasın bu fatih terim’in suçu değildir.

    diğer yandan aldığı cezalar, linçler. maç sonrası hakem tacımızı vermiyor dedi diye dalga geçtiler, koskoca beşiktaş camiası yanlış taçtan dolayı haksız şampiyon olduğumuza dair bildiri yayınlamadığı kaldı. hakeme hakkımı helal etmiyorum dedi 5 maç ceza aldı, rizespor başkanı silahım olsa hakemi vururdum dediğinde aldığı ceza 11 gün! bu sezon, hakeme küfür yok, hakaret yok, tehdit yok, yine 4 maç ceza, ne için? şimdi fatih terim çıkıp, futboldaki herhangi birine sicili bozuk dese ne kadar ceza alır acaba merak ediyorum, çünkü koskoca fenerbahçe başkanı değil ceza uyarı bile almadı da.. ama terim algıcı terim kabadayı terim öyle terim şöyle..

    bu adam gerçekten yalnız savaşçı. yahu geçen sene seri, onyekuru ve lemina, pandemi yüzünden uzatılan liglerde son maçlara çıkamadılar, sözleşmeleri bitti diye. bu beceriksiz yönetim şu dönemi bile yönetemedi, kiralık dönen futbolcularını iki ay daha tutamadı. bu kadar beceriksiz bir yönetimle çalışmak da peygamber sabrı ister, ama sorsan fatih terim yönetime suç atıyormuş da başarısızlığı kabullenemezmiş hemen yönetime yıkılırmış..

    gerçekler ortada, uğradığı haksızlıklar ve herşeye rağmen galatasaray için kendini siper ederken bu kadar yalnız kalması bence haksızlık. beceriksiz yönetimin yaptıklarının bedelini fatih terim ödememeli. hiçbir galatasaray’lı, kendi takımlarının bir ferdi olsa yere göğe sığdıramayacakları fatih terim için nefret kusan kanatlı taraftarlarının gazına gelmesin, ve emanetine sahip çıksın.
  • 19588
    --- alıntı ---

    sezona forvetsiz başladı.. sezon ortasında derbi'de 7 maç sonra avrupa kupası maçından önce ki eleştirisi için 3 maç daha verdiler. durduramadılar..

    senelerdir milli takımda çalıştığı serdar'ı sonra da eren'i sildi.. ocak ayında stoper tandemini değiştirdi ki futbolda en önemli kavram istikrardır.. özellikle stoper bölgesinde.. sen devre arasında 6 puan gerideyken değişim yapıyorsun..

    ve geldiğimiz nokta.. vodafone'da ki beşiktaş derbisinden sonra 17 maçtır yenilmeyen bir takım ve son 14 maçta yenilen gol sadece 8...

    başkası olsa şu hamleleri yapamazdı baskıdan korkardı ancak fatih terim inanılmaz bir lider.. 8 puan geride iken alınacak 30 puanımız var vazgeçmeyeceğiz diyor.. kapanır bu fark diyor.. bunu ondan başka kimse yapamazdı..

    sonsuza kadar fatih terim...

    --- alıntı ---
  • 18300
    galatasaray ile olan ilişkisine diğer takım taraftarlarının gıpta ile baktığı teknik direktör.

    öncelikle kendi taraftarlarımız içerisinde kendisine kin besleyen bir grup var. ve bu grup zaman zaman haksız eleştirilerde bulunsa bile, hocayı savunmaya kalkan herkesi, biatçı, terimci, terim sevgisinin galatasaray sevgisi önüne geçmesi gibi saçma sapan argümanlarla suçlayarak algı oluşturuyor. ve kabul edelim ki bu algıda başarılı da oldular. ben şahsen hocayı savunmak istediğimde hafif bir çekiniyorum kendi içimde.

    dünya üzerinde herhangi bir insanın galatasaraylılar tarafından sevilmesinin sebebi zaten başlı başına galatasaray sevgisidir. bugün hagi, hakan şükür, sneijder, melo, elmander, bülent korkmaz seviliyorsa sadece ve sadece galatasaray'a yaptıkları hizmetlerden dolayı seviliyor. fatih terim ise bütün herkesten daha fazla hizmet ettiği için bunlardan daha çok seviliyor. guardiola'yı, heynckess'i sevecek halimiz yok ya.

    fatih terim yaptığı hizmetlerden dolayı haklı olarak galatasaraylılar tarafından en çok güvenilen insanlardan birisidir. aldığı kararları eleştirebilirsiniz, sorgulayabilirsiniz ancak niyetinden şüphe edemezsiniz. o yüzdendir ki yaptığı hatalara verilen tepkileri, tudor olsa şöyle yapardınız, riekerink olsa şöyle yapardınız diye alakasız değerlendirmememiz gerekir. mesela zamanında hagi de teknik direktör iken daha başarısız olmasına rağmen tudor'a verilen, riekerink'e verilen tepkilerin yarısını almamıştır, çünkü kendisinin hizmetleri ve kredisi her zaman diğerlerine göre fazladır. taraftarımız tudor'a, riekerink'e güvenmedi, ki zaten neden güvensin ki? bu adamlar terim'i geçtim zaten de kariyerlerinde şenol güneş'e göre bile neyi daha fazla kanıtlamışlar da kredileri olsun? serdar aziz'i takımdan gönderen başka teknik direktör olursa tabiki tepki görür, fatih hoca olursa da normal olarak tepki görmez. çünkü genel yozlaşmış türk medyasının yürüttüğü algı operasyonuna kapılmayan herkes fatih hocanın galatasaray'ın çıkarlarına olmayacak kararlar almadığını bilir.

    fatih terim'in, diğer takım taraftarlarınca her zaman çirkef birisi olduğu öne sürülür. bunun sebebi nedir mesela? fatih hocanın nasıl bir çirkefliğini görmüşlerdir? rakip oyuncunun boğazını mı sıkmıştır? hakemi mi tartaklamıştır? kafasına gelen demir para yüzünden yerde kırk takla mı atmıştır? rakiplerin hakkını mı gasp etmiştir? hakem odasını mı basmıştır? rakip oyuncuya küfür mü etmiştir? ırkçılık mı yapmıştır? yabancı sınırı mı istemiştir? bahise mi bulaşmıştır? ters düştüğü başkanla mesajlaşmalarını medya soytarılarına mı servis ettirmiştir? galatasaray'ın hakkı yenildiğinde bile bir müddet susup, konuşmayıp işler çığrından çıktığında* *tepki vermiştir her zaman.
    ben size söyleyeyim fatih hoca 7 kere her şeye ve herkese rağmen (ki buna türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanı da dahildir) türkiye ligini domine etmiştir ve diğerlerinin ölene kadar içlerinde ukte kalacak olan ülkenin ilk ve tek avrupa kupası'nı kazanmıştır işte bu yüzden çirkeftir.

    içini sebepsiz yere veya farklılaşma çabası içinde olmak sebebiyle fatih terim nefreti bürümüş olan kişilerin oluşturdukları bu fatih terim biatçılığı algısından çok rahatsızım. bu arkadaşlar şu an çekiniyorlar belki fakat yakında sezonu iyi bitiremememiz durumunda çok büyük ihtimalle istifa çağrılarına başlayacak ve er ya da geç istedikleri sonucu alacaktır. terim'in gitmesinde sorun yok fakat... olası ayrılışından sonra kuvvetle muhtemel takım daha da kötüye gidecek ve bu yangıncı arkadaşlar bir anda futboldan haberi olmayan klasik müzik meraklılarına evrilecek. yani olan izleyenlere, takımına tutkuyla bağlı olanlara olacak. o yüzden sizlerden ricam dokunmayın galatasaray'a...
  • 22551
    ligde 13 haftada 14 gol attık.
    şampiyonlar liginde 5 haftada 1 gol attık.
    türkiye kupasında ise ilk maçta gol atamadık.

    toplamda 19 maçta 15 gol atabildik. buna karşın kalemizde 22 gol yedik.

    sene başında nzonzi, seri, lemina, andone, falcao, babel gibi üst düzey oyuncular alındı. yedek kulübesinde birden fazla alternatif olması için adem, jimmy, emre, şener, taylan, okan gibi futbolcular alındı. geçen sezonun* ocak ayında diagne, mitroglou, luyindama, marcao alındı. o sene muğdat, ömer, ndiaye, onyekuru, emre akbaba, emre taşdemir, semih, nagatomo gibi adamlarda gelmişti.

    fatih hoca sürekli "ffp bizi zorluyor ama katlanacağız" diyor ya, hah işte o yüzden yazdım bu transferleri. el insaf ya vallahi el insaf hocam. daha sana nasıl bir kadro verilsin ki? robben'in gençliği sağdan yardırsın, soldan ribery, serbest statüde messi ve ronaldo, geride takım kaptanı puyol olamıyor maalesef hocam kusuruna bakma yönetimin.

    "galatasaray futbol takımı yine mi kötü? haa tamam o zaman transfer döneminde yine çözmeye çalışırız" zihniyeti hakim. e tamam da bütün suç futbolcularda mı? ilk devrede 17 maçta 20 gol atan ligin gol kralı diagne'yi aldık ama sezon sonu küfrede küfrede gönderdik. dünyaca ünlü futbolcu falcao alındı e ona da küfrediyoruz. sorun futbolcularda değil, futbolcularda da sorun var ama sorunun en büyüğü teknik heyettedir. teknik heyet ise sürekli ffp, ocak diye oyalayıp duruyor bizi.

    eski fatih terim yok artık kabullenelim. eskiden futbolcularına attığı bir bakış bile onları korkutmaya yeterdi, şimdi feghouli bile bir maçtan sonra erken oyundan alındığı için el kol hareketleri yapar hale geldi. işin acıklı kısmı fatih terim, feghouli'ye ayar vereceğine, kulüp içi çalışan birisine posta koyuyor! bir şampiyonlar ligi maçı sonunda "gerekeni yapacağız" dedikten sonra belhanda, feghouli, mariano, nagatomo gibi oyuncuların hepsi oynamaya devam ediyor. elin garibi nzonzi'yi gözüne kestirdi ve oyunu yavaşlatıyor diye kızağa çekti sanki oyunumuz ondan öncede çok hızlıymış gibi... evimizde oynadığımız fenerbahçe derbisine, haftalardır form grafiği yükselen seri yerine, 15 gün sakat kalan ve antrenmalara dahi son günlerde çıkan belhanda'yı tercih etti. linnes'i kadro dışı bıraktı. selçuk inan'ı ısrarla ve inatla hala ilk 11 çıkarıyor. alay etme bizimle artık hocam alay et-me.

    senin hırsın önceden bizi şampiyon yapardı, şimdi ise kendine ceza aldırmaktan başka bir şey yapmıyor. taraftar olarak bizim senden beklentimiz tek başına kupa değildir, kupa+ iyi futboldur. bak iyi futbol oynamadığımız için aldığımızın kupalar unutuluyor. keza aynı şekilde sadece iyi futbolla da gitmez bu iş çünkü kupa da alman lazım. ikisi bir arada olmadığı sürece taraftar asla ama asla haklı olaraktan zevk almaz ve sürekli eleştirir. geçen sene lig şampiyonu olduk ve bu sene şampiyonlar ligine katıldık ama iyi futbol oynamadığımız için şamar oğlanına döndük. e ama kupa aldık? bak iyi futbol oynadığımız sürece pek bir önemi kalmıyor. makas açıldı deniyor, ffp deniyor ama 40 milyon euroluk slavia prag bile nou camp'tan puan alabiliyor. 1.4 milyon euro değeri olan tuzlaspor kalkıp seni yenebiliyor. iyi futbolda şart, vallahi şart. lig şampiyonluğu artık bir ölçüt değil avrupa'ya açılmak lazım. açılmaktan kastım katılmak değil, iyi futbolla adından söz etmektir. 20 küsür maçtan sadece 2 galibiyet çıkarmak bize yakışmaz. biz kendimizi türkiye'nin avrupa'ya açılan kapısı olarak tanıttık. şimdi ise kendi isteğimizle kapıyı kapatıyoruz...

    şu da var ki; minimum 9-10 saat çalışan birisi günün yorgunluğunu atmak için ekranın başına geçiyor, daha fazla yük almak için değil. sahada milyonlar kazanan futbolcular olduğu gibi, kenarda da milyonlar kazanan teknik direktör var. hocanın olayı sadece maneviyat değil yani onu hatırlayın. profesyonel yaşantı da işin içine girdiği için, o paranın hakkını her daim vermek zorunda. verse ne ala, veremese de böyle eleştirilir işte kusura bakmasın.
App Store'dan indirin Google Play'den alın