• 492
    futbolda championship playoff yükselme maçı 200 milyon euro ediyorken bu organizasyon kazananı birkaç milyon euro alabiliyor. tamam birincisi absürt bir örnek ama var böyle bir örnek. euroleague izlenmeyen bir organizasyon da değil. hatta maçlar bana göre nba'dan bile güzel ama bir türlü o hikayeyi yazamıyor.

    1- pazar hala küçük ve dağınık. iş hala birkaç yunan veya türk zenginin oyuncağı konumunda. bu adamlar sadece kupa kazanmak istiyor. o kadar zenginler ki kaybedecekleri bir para yok, basketboldan para kazanmak gibi bir dertleri yok. sponsor ekonomisi vardır. efes gibi şirketler takım kurar. bunun bir benzeri voleybolda da vardır.
    2- bu hakim ülkelerin avrupa'da ekonomik ağırlığı zaten yok. bir alman bir ingiliz karşılığı olmayan şeye parasını basmaz. o yüzden balkan ve akdeniz coğrafyasına sıkışır avrupa basketbolu. oranın bile taraftar kitlesi çoğunlukla zaten futbol taraftarı. bu düzeltilecek bir şey değil ama bu da lokal etkiye yol açıyor.
    3- kapalı lig sistemi. bunun benzeri var elbette. ama üretirsen değerli. bu ne nba kadar profesyonel bir yapı ne de premier lig kadar rekabete yol açıyor. bunu koyuyorsan gelir paylaşımı, maaş tavanı da koyacaksın. kendi ürettiğini katmıyorsan tüketme şansın da yoktur. bu da sürdürülebilir bir yapı yok demektir.
    4- nba bir şovdur, futbol bir din gibidir. euroleague ise eski usul salon sporudur. bu da hikaye ve heyecanı eksik bırakır. bu da para etmez.
    5- kapitalizm bu organizasyona hiç uğramamış gibidir. oligarşiktir, yeniye fırsat vermez, başarıda lobiler önemlidir ve bunlar pek yer değiştirmez. eğlence ekonomisi, pazarlama stratejisi yoktur. para sadece iyi oyuna gelmez. iyi hikaye ve şova gelir.

    şimdi kaldılar araplara. ismini de değiştirin organizasyonun, tam olsun.
  • 493
    milyarderlik oligarkların at koşturduğu organizasyon. ya barcelona ve real madrid gibi milyar euro cirosu olan kulüp olacaksınız ya da para babası birini getirip, getirdiğiniz züppe burayı oyun bahçesi haline getirecek. gerçekten basket kültürü olan takımlar bir elin parmağını geçmez. pao, oly, maccabi, partizan. bu kadar. monaco dediğiniz takım 2 rus milyarderinin birkaç senelik oyuncağı, fb ülker zaten 2006'da kurulan yapay takım. finali bunlar oynuyor artık düşünün. buranın asıl ağa babaları kinder bologna, siena, tau ceramica, cska gibi takımlar geri planda kalınca sporun rekabetçi ve tarihsel ruhunun kaybolduğunu görebiliyorsunuz.
  • 494
    kapalı lig sistemi ve 18 takım sayısı devam ettiği sürece, şampiyon olsan bile zarar etmeye mahkum olduğun organizasyon.
    18 takım katılıyor, sanırım 16 tanesi a lisansına sahip.
    mesela galatasaray veya beşiktaş belki ciddi yatırım yapacak fakat türkiye'de şampiyon olunsa bile ülkerspor gidecek.
    o halde kim ne diye yatırım yapsın ?
    yap performansa dayalı sistem. şampiyon olan turnuvaya katılsın.
    takım sayısını da 18'den 36'ya çıkar. şampiyon takım sadece 1 tur (3 maç) daha fazla oynacak o kadar. zaten ingilizler yok, ne kadar izleyici çeksen o kadar iyi.
    kalite düşecek demeyin, çünkü şu an 3 milyon bütçesi olan takım, euroleague için bütçeyi 7-8 yapar.
    türkiye'den sadece ülkersporluların izlediği organizasyonu hem galatasaray hem beşiktaşlılar da izler. diğer liglerde de aynısı geçerli. izlenme sayısı arttıkça reklam getirisi ve marka değeri de artar.
    fakat belli takımlar konfor alanını bozmak istemiyor anlaşılan.
App Store'dan indirin Google Play'den alın