120
fenerbahçe'yi medyanın "mazlum, kötü ve çaresiz olduğu" yönündeki kılıflarından bağımsız düşünürsek aslında iyi ve dengeli bir kadroları var. gününde bir stoch-alex ikilisi her an skoru değiştirebilir mesela; ama onları gününde olsalar bile durduracak bir orta saha ve savunma kurgusuna sahibiz bu sezon; şans da yanımızda olursa (ki %80'ini iyi oynayıp kaybettiğimiz derbileri düşününce şans çok önemli) daha maçın başında bir anda fark yapabileceğimiz ortam mevcut. teknik/taktik ne konuşursak konuşalım, çok fazla değişkeni olan maçlar aramızdaki derbiler; dolayısıyla olabildiğince çok değişkeni göz önünde bulundurup ona göre en akılcı oyunu belirlemek konusunda terim ve ekibine güvenmekten başka yapacağımız bir şey yok.
hatırlarsak hagi, popescu gibi oyuncularımız varken onların büyük maçları da sıradan gibi algıladıkları sahadaki soğukkanlı tavırlarından belli oluyordu. bu soğukkanlı duruş elbette onların oyun bilgisi, görgüsü ve kendilerine duydukları güvenden kaynaklanıyordu; şimdi yine benzer olgunlukta futbolculara sahibiz ve en çok güvendiğim şey de bu aslında derbi için...
şimdi manchester'a old trafford, chelsea'ye stamford bridge ve liverpool'a karşı anfield road'da mücadele etmiş, üstelik fenerbahçe'ye de ilk maçta gol atmış elmander mi çekinecek kadıköy'den; ya da arsenal ile defalarca bu derbileri yaşamış yine ilk maçta fener'e gol atmış eboue mi? yıllardır türkiye liginde fenerbahçe'yle karşılaşmış, iyi maçlar çıkarmış selçuk mu? brezilya milli takımıyla juventus ile dev maçlar oynamış melo mu? riera, baroş, necati, muslera gibi oyuncuların final maçları ve derbi tecrübelerini de eklersek yine o yıllardaki gibi kadıköy'de hiç çekinmeden kendi oyununun peşine düşecek kadroya sahibiz. ayrıca özel olarak bu maçta dünyadaki her oyuncuyu çalımlayabilecek ve rakibin ismi, sayısı, gücü ne olursa olsun yüksek tekniğiyle onu sıradanlaştırabilecek potansiyele sahip olduğuna inandığım engin'e ayrıca güveniyorum.
bunun dışında elbette "1-0 olsun bizim olsun" düşüncesi bu şanssız deplasman için iyi bir dilek olsa da çok daha fazlasını yapmamak için bir sebep göremiyorum. fatih terim'in bugün kart sınırındaki oyuncuları oyunda tutma cesaretinden de bunu gerçekleştirecek motivasyonu aşıladığını söyleyebiliriz. maçı kaybedebiliriz de; ama savaşmadan, rakip savunmayı zorlamadan bir maç kaybedeceğimize inanmıyorum. kişisel olarak tek dileğim ise 6-0'ın intikamını alıp fenerbahçelileri sonsuza dek susturmak ki zaten bu birkaç yıl içinde şampiyonlar ligi kupasını müzemize getirdiğimizde ağır biçimde yaşanacak; ama kadıköy'de 6 veya 7 gollü bir mağlubiyetten kesinlikle kaçışları yok; eminim onlar da içlerinde bir yerde hissediyorlar ki bugün değilse bile bir gün bu mutlaka gerçekleşecek!...
hatırlarsak hagi, popescu gibi oyuncularımız varken onların büyük maçları da sıradan gibi algıladıkları sahadaki soğukkanlı tavırlarından belli oluyordu. bu soğukkanlı duruş elbette onların oyun bilgisi, görgüsü ve kendilerine duydukları güvenden kaynaklanıyordu; şimdi yine benzer olgunlukta futbolculara sahibiz ve en çok güvendiğim şey de bu aslında derbi için...
şimdi manchester'a old trafford, chelsea'ye stamford bridge ve liverpool'a karşı anfield road'da mücadele etmiş, üstelik fenerbahçe'ye de ilk maçta gol atmış elmander mi çekinecek kadıköy'den; ya da arsenal ile defalarca bu derbileri yaşamış yine ilk maçta fener'e gol atmış eboue mi? yıllardır türkiye liginde fenerbahçe'yle karşılaşmış, iyi maçlar çıkarmış selçuk mu? brezilya milli takımıyla juventus ile dev maçlar oynamış melo mu? riera, baroş, necati, muslera gibi oyuncuların final maçları ve derbi tecrübelerini de eklersek yine o yıllardaki gibi kadıköy'de hiç çekinmeden kendi oyununun peşine düşecek kadroya sahibiz. ayrıca özel olarak bu maçta dünyadaki her oyuncuyu çalımlayabilecek ve rakibin ismi, sayısı, gücü ne olursa olsun yüksek tekniğiyle onu sıradanlaştırabilecek potansiyele sahip olduğuna inandığım engin'e ayrıca güveniyorum.
bunun dışında elbette "1-0 olsun bizim olsun" düşüncesi bu şanssız deplasman için iyi bir dilek olsa da çok daha fazlasını yapmamak için bir sebep göremiyorum. fatih terim'in bugün kart sınırındaki oyuncuları oyunda tutma cesaretinden de bunu gerçekleştirecek motivasyonu aşıladığını söyleyebiliriz. maçı kaybedebiliriz de; ama savaşmadan, rakip savunmayı zorlamadan bir maç kaybedeceğimize inanmıyorum. kişisel olarak tek dileğim ise 6-0'ın intikamını alıp fenerbahçelileri sonsuza dek susturmak ki zaten bu birkaç yıl içinde şampiyonlar ligi kupasını müzemize getirdiğimizde ağır biçimde yaşanacak; ama kadıköy'de 6 veya 7 gollü bir mağlubiyetten kesinlikle kaçışları yok; eminim onlar da içlerinde bir yerde hissediyorlar ki bugün değilse bile bir gün bu mutlaka gerçekleşecek!...