resim
Orkun Kökçü
Takım:Beşiktaş
Mevki:Merkez Orta Saha
Yaş:24
Boy:1.75
Uyruk:Türkiye
  • 414
    beşiktaş'a transferi sonrasında üzerinde türlü yorumların yapıldığı futbolcu. bir taraf "forma aşkı" olarak değerlendirirken bir grup da "akıl dışı" olarak yorumluyor. iki yorumun da kusurlu ve eksik olduğunu düşünüyorum. öncelikle transfer sürecinde kendisini yönlendiren oldu mu bilmiyorum ama her durumda çok başarılı bir tercih. ben bu gibi durumlara "stratejik romantizm" adını veriyorum. türkiye'de futbol sadece bir spor değil, toplumsal bir ritüel, kolektif bir aidiyet biçimi. bizim duygularımızı yoğun yaşama biçimimiz, kariyer açısından futbolculara benzersiz bir avantaj sağlar. normalde "ne işi var bu takımda" diyebileceğin bir futbolcu "camianın evladı" payesini almışsa yıllarca kadronda yer alacaktır. bizde sabri, beşiktaş'ta necip uysal, belki sayamayacağımız nice futbolcu. orkun, beşiktaş'a transfer olur olmaz taraftardan "beşiktaş'ın çocuğu" payesini aldı. e bunun için sağlam gerekçesi de var: avrupa'da kalburüstü takımlar yerine beşiktaş'ı tercih etti. artık orkun çok ciddi bir kazançla, taraftarla arası bozulmadığı sürece teknik direktör hatta başkan değiştirebilecek kudrette ve iyi oynasın oynamasın kendisi "bırakıyorum" diyene kadar da beşiktaş'ın kadrosunda olacak. müthiş bir konfor... avrupa'nın iyi takımlarında "sıradan bir futbolcu", "takımın bir parçası" olmak yerine türkiye'de takımın "lider"i olmayı seçmekten daha akılcı ne var?. her zaman şunu savunurum: birinci ligde düşmemeye oynayan bir takımın futbolcusu olmaktansa, ikinci ligde şampiyonluğa oynayan bir takımın yıldız futbolcusu olmak çok daha kıymetli, çok daha egosantriktir.

    uefa kupası'nı kazandığımızdan sonraki iki yılı hatırlayın: başta fatih terim olmak üzere neredeyse takımın tamamı "avrupa'da kendini gösterme sevdası" ile avrupa takımlarına transfer oldular. hiçbiri tutunamadı, mutlu olamadı ve geri döndüler. bundan sonraki gidecekleri de farklı bir senaryo beklemiyor. çünkü avrupa'nın soğuk profesyonelizmi, türk karakterinin duygusal yoğunluğuyla örtüşmüyor. burada her ünlü sima ilgi odağıdır, her başarı coşkuyla kutlanır, her futbolcu bir kahramandır. neden avrupa kupası maçlarında real madrid, barcelona, bayern, manchester united v.s futbolcuları, taraftarları türk tribünlerine hayranlık gözlerle bakıyor? bu, yalnızca desibelin yüksek olması ya da rengarenk tribün şovlarıyla ilgili değil; daha derinlerde, futbola yaklaşım biçimiyle ilgili bir fark. türk taraftarı için futbol, yaşamın kendisidir, varoluşsal bir deneyimdir. bu yoğunluk, avrupa'nın rasyonel futbol kültüründe bulunmayan bir şey.

    türkiye, futbolcular için bir cennet, yeter ki taraftar seni sahiplensin. biraz da yeteneklerin varsa ilah mertebesine ulaşırsın. işte orkun da bunun farkında ya da biri(leri) tarafından farkettirildi ve "duygusal tatmin" ile "rasyonel hesabı" birleştirmeyi başardı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın