51
sözlükten yazar arkadaşımız phantom demin şu videoyu hagi başlığına taşıyınca uzun zamandır yazmak istediğim bir konuya ön ayak oldu.
https://x.com/.../1937738956025532434
şu zamanların yani doksanların formaları kadar güzel formalar başka yıllarda çıkmadılar. ne seksenler ne iki binler bu doksanların verdiği hazzı vermiyor. canlı renkler, kulüplerle özdeşleşmiş motifler, bol ve uzun üst ve altlar. ana renklerin baskın olduğu düz formalar. hem kulüp hem milli takım formaları çok özeldi bence o zamanlar. zaten öyle kapitalistleşmiş bir forma sistemi yoktu. yani bu formaları pazardan aldığın an mutlu oluyordun. belli bir satıcı ağı da yoktu. yan sanayi ürün bolluğu çoktu. oyuncunun üstündekiyle pazardan aldığın arasında sadece marka farkı vardı resmen.
şimdi öyle mi? 3 çeşit forma çıkarıyorlar. alt tabaka, orta tabaka, üst tabaka. hepsi birbirinden farklı. oyuncuların üzerindeki formayla taraftarın giydiği apayrı bir şey oluyor. bir de futbolcunun bütün vücut hatlarını belli edecek kadar dar yapılıyor. ben yıllarca top oynadım, şimdi vücudum el verdikçe koşularımı yapıyorum. forma giyerek koşmak daha hoşuma gidiyor yalnız o forma beni dalmayacak. o yüzden terlediğimde yapışmasın diye mutlaka atlet giyerim. yaz kış o formanın içine atlet giyerim. kendimi düşünüyorum şimdi bizim formanın içinde bana afakanlar basıyor anında. leş gibi vıcık vıcık bir görüntü.
oysa doksanlar öyle miydi? efil efil koşarken bile arkanda sallanırdı forma. ara sıra retro formalar yazıp hayallere daldığım doğrudur. özellikle milli takım formaları bir harikaydı.
94 almanya iç saha forması,98 almanya dış saha forması, 98 fransa forması, 94 nijerya forması, 94 romanya iç ve dış saha forması. yani buna daha onlarca eklerim. hepsi kült olmuş formalar aslında. milli takımların efsaneleşmiş formaları o zamanlara ait. şimdilerde o kekremsi tadı bulamıyoruz maalesef.
https://x.com/.../1937738956025532434
şu zamanların yani doksanların formaları kadar güzel formalar başka yıllarda çıkmadılar. ne seksenler ne iki binler bu doksanların verdiği hazzı vermiyor. canlı renkler, kulüplerle özdeşleşmiş motifler, bol ve uzun üst ve altlar. ana renklerin baskın olduğu düz formalar. hem kulüp hem milli takım formaları çok özeldi bence o zamanlar. zaten öyle kapitalistleşmiş bir forma sistemi yoktu. yani bu formaları pazardan aldığın an mutlu oluyordun. belli bir satıcı ağı da yoktu. yan sanayi ürün bolluğu çoktu. oyuncunun üstündekiyle pazardan aldığın arasında sadece marka farkı vardı resmen.
şimdi öyle mi? 3 çeşit forma çıkarıyorlar. alt tabaka, orta tabaka, üst tabaka. hepsi birbirinden farklı. oyuncuların üzerindeki formayla taraftarın giydiği apayrı bir şey oluyor. bir de futbolcunun bütün vücut hatlarını belli edecek kadar dar yapılıyor. ben yıllarca top oynadım, şimdi vücudum el verdikçe koşularımı yapıyorum. forma giyerek koşmak daha hoşuma gidiyor yalnız o forma beni dalmayacak. o yüzden terlediğimde yapışmasın diye mutlaka atlet giyerim. yaz kış o formanın içine atlet giyerim. kendimi düşünüyorum şimdi bizim formanın içinde bana afakanlar basıyor anında. leş gibi vıcık vıcık bir görüntü.
oysa doksanlar öyle miydi? efil efil koşarken bile arkanda sallanırdı forma. ara sıra retro formalar yazıp hayallere daldığım doğrudur. özellikle milli takım formaları bir harikaydı.
94 almanya iç saha forması,98 almanya dış saha forması, 98 fransa forması, 94 nijerya forması, 94 romanya iç ve dış saha forması. yani buna daha onlarca eklerim. hepsi kült olmuş formalar aslında. milli takımların efsaneleşmiş formaları o zamanlara ait. şimdilerde o kekremsi tadı bulamıyoruz maalesef.