50342
trent alexander arnold'un liverpool ile sözleşme uzatmaması ve devamında taraftarlarca yuhalanması hakkında;
--- alıntı ---
biliyorum, artık ‘eski’ teknik direktörünüzüm ve şu anda bu benim konum değil. aslında bu konuya dair ilk cümleleri salah kurdu ve ona ‘sen golünü atmaya bak’ dediler. insanlara ne düşünmeleri gerektiğini söylemeyeceğim. ancak düşündüğünüz şeyin yanlış olduğunu söyleyebilirim, yapabileceğim tek şey bu olur.
artık yaşlı bir adamım, fikirlerimi saklamıyorum. trent alexander arnold, kazandığımız tüm bu başarıları mümkün kılan isimlerden biriydi. ben değildim, oyuncularımdı. ben gol atmadım, orta açmadım, saha içinde hiçbir şey yapmadım. bu çocuk, 18 yaşında hoffenheim’a frikik golü atmasaydı biz şampiyonlar ligi’ne kalamayacaktık. barcelona’ya karşı belki de yapılabilecek en kurnazca hareketi yaptı, o korneri erken kullandı ve belki de futbol tarihinde bir daha yaşamayacağımız bir şeye imza attı.
size hayal kırıklığına uğramamanızı, kızmamanızı söylemiyorum. size unutmamanızı söylüyorum. unutmayın, bu kulüp unutmayacak. biz unutmamamızla, daima hatırlamamızla bilinen bir kulübüz. hiçbir şeyi unutmayız. iyi şeyleri de, kötü şeyleri de hatırlarız.
ayrılma kararını açıkladıktan sonraki ilk maçta, trent’in oyuna girdiği anı gördüm. arkadan bir yuhalanma duyduğumu zannettim. artık yaşlıyım, belki ağır işitiyorum dedim. sesi açtım, gerçekten yuhalanıyordu. olayı hazmetmem yaklaşık 10 saniyemi aldı ve sonrasında televizyonu kapattım. o an daha büyük bir hayal kırıklığına uğrayamazdım. bu biz değiliz, %100 biz değiliz. kızgın olmayı, üzülmeyi anlarım ama bu çocuk…
ben oradaydım. her gün %100’ünü, her şeyini vermemiş olsa size bunu ben söylerdim. trent, bu forma için, bu arma için her gün her şeyini ortaya koydu. geçirdiği 20 yılın ardından buradan ayrılmaya karar verdi. liverpool forması, onun derisine, vücuduna işlediği bir şeydi. birkaç ay sonra başka bir takımın formasını giyecek ve artık buna nasıl tepki vereceğimize bizim karar vermemiz ve doğru olanı yapmamız lazım.
--- alıntı ---
(bkz: jürgen klopp)
--- alıntı ---
biliyorum, artık ‘eski’ teknik direktörünüzüm ve şu anda bu benim konum değil. aslında bu konuya dair ilk cümleleri salah kurdu ve ona ‘sen golünü atmaya bak’ dediler. insanlara ne düşünmeleri gerektiğini söylemeyeceğim. ancak düşündüğünüz şeyin yanlış olduğunu söyleyebilirim, yapabileceğim tek şey bu olur.
artık yaşlı bir adamım, fikirlerimi saklamıyorum. trent alexander arnold, kazandığımız tüm bu başarıları mümkün kılan isimlerden biriydi. ben değildim, oyuncularımdı. ben gol atmadım, orta açmadım, saha içinde hiçbir şey yapmadım. bu çocuk, 18 yaşında hoffenheim’a frikik golü atmasaydı biz şampiyonlar ligi’ne kalamayacaktık. barcelona’ya karşı belki de yapılabilecek en kurnazca hareketi yaptı, o korneri erken kullandı ve belki de futbol tarihinde bir daha yaşamayacağımız bir şeye imza attı.
size hayal kırıklığına uğramamanızı, kızmamanızı söylemiyorum. size unutmamanızı söylüyorum. unutmayın, bu kulüp unutmayacak. biz unutmamamızla, daima hatırlamamızla bilinen bir kulübüz. hiçbir şeyi unutmayız. iyi şeyleri de, kötü şeyleri de hatırlarız.
ayrılma kararını açıkladıktan sonraki ilk maçta, trent’in oyuna girdiği anı gördüm. arkadan bir yuhalanma duyduğumu zannettim. artık yaşlıyım, belki ağır işitiyorum dedim. sesi açtım, gerçekten yuhalanıyordu. olayı hazmetmem yaklaşık 10 saniyemi aldı ve sonrasında televizyonu kapattım. o an daha büyük bir hayal kırıklığına uğrayamazdım. bu biz değiliz, %100 biz değiliz. kızgın olmayı, üzülmeyi anlarım ama bu çocuk…
ben oradaydım. her gün %100’ünü, her şeyini vermemiş olsa size bunu ben söylerdim. trent, bu forma için, bu arma için her gün her şeyini ortaya koydu. geçirdiği 20 yılın ardından buradan ayrılmaya karar verdi. liverpool forması, onun derisine, vücuduna işlediği bir şeydi. birkaç ay sonra başka bir takımın formasını giyecek ve artık buna nasıl tepki vereceğimize bizim karar vermemiz ve doğru olanı yapmamız lazım.
--- alıntı ---
(bkz: jürgen klopp)
