221
75 milyon euro'ya mal olacaktır.
peki 75 milyon euro çok mu?
kağıt üstünde evet. ama işin rasyonel tarafına bakarsan, bu rakam aslında kulüpler için gayet mantıklı bir yatırım.
öncelikle şunu unutmayalım: enflasyon sadece markette değil, futbol ekonomisinde de var. yayın gelirleri, sponsorluklar, forma satışları, turnuva ödülleri her yıl artarken, transfer bedelleri de doğal olarak şişiyor. yani "bugün 75 çok" diyen, aslında dünü bugünün ölçüsüyle değerlendirmiş oluyor. bu da ciddi bir yanılgı ortaya çıkarıyor.
dahası, osimhen gibi bir oyuncuya verilen bu para hiçbir zaman “kaybolan” bir para değil. hadi diyelim ki iki sezon kaldı. performansı da vasat kaldı diyelim...
yine de 40-50 milyona satabiliyorsun zaten. hatta çok daha üstü mümkün. müthiş bir performans sonrası olası bir premier league transferinde 90-100 milyon bandı hiç uzak değil. bugün chelsea’nin, man utd’ın ya da psg’nin hangi şartlarda hangi oyunculara ne bonservisler verdiğini görünce, osimhen’in bu kalibrede bir yatırım olduğunu anlamak zor değil.
bir de kasadan çıkan 75’in aslında “net” bir kayıp olmadığını hatırlatalım. forma satışıyla, şampiyonlar ligi ya da lig başarılarıyla gelen primlerle, artan stat doluluk oranlarıyla, sosyal medya etkileşimi ve marka değerindeki yükselişle bu yatırım kısa sürede kendini amorti edebilir. kulüp sadece bir oyuncu değil, bir hikaye, bir heyecan, bir ekonomik döngü satın alıyor. osimhen gibi profiller, taraftarı stada çeker, ekran başına kitler, kulüp mağazasını canlandırır.
ve bu işin bir de sportif boyutu var: osimhen gibi bir 9 numaran varsa, sahada bir anda onlarca puan fazla alıyorsun sezon sonunda. belki şampiyonlar ligi bileti kapıyorsun. o bilet zaten 30-40 milyon euro demek. yani osimhen sana gol değil, doğrudan başarı ve beraberinde de para getiriyor.
sonuç olarak: 75 milyon euro günümüz futbol ekonomisinde devasa bir meblağ değil. hele ki bu para, potansiyelini kanıtlamış, genç, atletik, gol garantili ve yüksek satış ihtimali olan bir oyuncuya veriliyorsa… bu bir risk değil, akıllı bir yatırım hamlesidir.
peki 75 milyon euro çok mu?
kağıt üstünde evet. ama işin rasyonel tarafına bakarsan, bu rakam aslında kulüpler için gayet mantıklı bir yatırım.
öncelikle şunu unutmayalım: enflasyon sadece markette değil, futbol ekonomisinde de var. yayın gelirleri, sponsorluklar, forma satışları, turnuva ödülleri her yıl artarken, transfer bedelleri de doğal olarak şişiyor. yani "bugün 75 çok" diyen, aslında dünü bugünün ölçüsüyle değerlendirmiş oluyor. bu da ciddi bir yanılgı ortaya çıkarıyor.
dahası, osimhen gibi bir oyuncuya verilen bu para hiçbir zaman “kaybolan” bir para değil. hadi diyelim ki iki sezon kaldı. performansı da vasat kaldı diyelim...
yine de 40-50 milyona satabiliyorsun zaten. hatta çok daha üstü mümkün. müthiş bir performans sonrası olası bir premier league transferinde 90-100 milyon bandı hiç uzak değil. bugün chelsea’nin, man utd’ın ya da psg’nin hangi şartlarda hangi oyunculara ne bonservisler verdiğini görünce, osimhen’in bu kalibrede bir yatırım olduğunu anlamak zor değil.
bir de kasadan çıkan 75’in aslında “net” bir kayıp olmadığını hatırlatalım. forma satışıyla, şampiyonlar ligi ya da lig başarılarıyla gelen primlerle, artan stat doluluk oranlarıyla, sosyal medya etkileşimi ve marka değerindeki yükselişle bu yatırım kısa sürede kendini amorti edebilir. kulüp sadece bir oyuncu değil, bir hikaye, bir heyecan, bir ekonomik döngü satın alıyor. osimhen gibi profiller, taraftarı stada çeker, ekran başına kitler, kulüp mağazasını canlandırır.
ve bu işin bir de sportif boyutu var: osimhen gibi bir 9 numaran varsa, sahada bir anda onlarca puan fazla alıyorsun sezon sonunda. belki şampiyonlar ligi bileti kapıyorsun. o bilet zaten 30-40 milyon euro demek. yani osimhen sana gol değil, doğrudan başarı ve beraberinde de para getiriyor.
sonuç olarak: 75 milyon euro günümüz futbol ekonomisinde devasa bir meblağ değil. hele ki bu para, potansiyelini kanıtlamış, genç, atletik, gol garantili ve yüksek satış ihtimali olan bir oyuncuya veriliyorsa… bu bir risk değil, akıllı bir yatırım hamlesidir.