266
orijinal anlamıyla tam bir kapitalist pazar aktörüdür.
tabi günümüzde ahlaki yozlaşma ve neoliberalizm tokadıyla kirlenmiş kapitalizm hayvani bir fordizme de maruz kaldığı için birine kapitalist demek, küfür etmek gibi anlaşılabiliyor.
ha bilen için ortadadır, kapitalist aktör kendi zamanından, kapitalinden maksimumu almaya çalışırken protestan ahlakına da uygun davranır. çalışması, tanrının şanını artırmak isteyeceğinden ahlaksız ve haksızca davranamaz çünkü onun gözünde bu da tanrının şanına zarar verecektir.
gardi işini düzgün yapan, düzgün yaptığı işi için de pazarda adil ve hak gördüğü parasını alan iyi bir menajer. kendisini sportif direktör yapma arzusu tam "ya şu adam iyi çalışıyor, hadi bunu takımına şef yapalım" deme kafasıdır, yanlıştır. iyi çalışan adam terfiye uygun adam olmayabilir. iyi işi hakça kazançla, yan haklarla, primlerle ödüllendirin, bırakın terfiyi, terfi edilecek rolün gerekliliklerine uygun adam alsın.
gardi komisyon alıyor demek, pazar ruhunu ve dinamiklerini anlayamamaktır. gardi bizimle uzun süre, bağımsız çalışması gereken ahlaklı bir kapitalist pazar aktörü. hakkını ver, bolluktayken hakkından fazlasını da ver. kapitalist pazar aklı gerektirir ancak pazar aktörü insan da dişli değildir; etten, kemikten ve ruhtan oluşur. ruhu işin içerisinde arka plana atıp işi önceleyebilirsin ama iş bittikten sonra memnun kaldıysan ruhu da güzelliklerle okşarsan fazlasını kazanırsın.
kapitalist pazar devasa bir okyanus. gardi de bineceğin gemiye koyabileceğin iyi bir personel. bizde kaptan kötü, ikinci kaptan pasta kesiyor. buna rağmen gardi işi biliyor, yukarısı beceriksiz de olsa işi ilerletecek adamları iyi seçiyor. sürekli denetlemek, sürekli faydalanmak, fayda sağladıkça hoş tutmak ve hoş olmak gerek.
tabi günümüzde ahlaki yozlaşma ve neoliberalizm tokadıyla kirlenmiş kapitalizm hayvani bir fordizme de maruz kaldığı için birine kapitalist demek, küfür etmek gibi anlaşılabiliyor.
ha bilen için ortadadır, kapitalist aktör kendi zamanından, kapitalinden maksimumu almaya çalışırken protestan ahlakına da uygun davranır. çalışması, tanrının şanını artırmak isteyeceğinden ahlaksız ve haksızca davranamaz çünkü onun gözünde bu da tanrının şanına zarar verecektir.
gardi işini düzgün yapan, düzgün yaptığı işi için de pazarda adil ve hak gördüğü parasını alan iyi bir menajer. kendisini sportif direktör yapma arzusu tam "ya şu adam iyi çalışıyor, hadi bunu takımına şef yapalım" deme kafasıdır, yanlıştır. iyi çalışan adam terfiye uygun adam olmayabilir. iyi işi hakça kazançla, yan haklarla, primlerle ödüllendirin, bırakın terfiyi, terfi edilecek rolün gerekliliklerine uygun adam alsın.
gardi komisyon alıyor demek, pazar ruhunu ve dinamiklerini anlayamamaktır. gardi bizimle uzun süre, bağımsız çalışması gereken ahlaklı bir kapitalist pazar aktörü. hakkını ver, bolluktayken hakkından fazlasını da ver. kapitalist pazar aklı gerektirir ancak pazar aktörü insan da dişli değildir; etten, kemikten ve ruhtan oluşur. ruhu işin içerisinde arka plana atıp işi önceleyebilirsin ama iş bittikten sonra memnun kaldıysan ruhu da güzelliklerle okşarsan fazlasını kazanırsın.
kapitalist pazar devasa bir okyanus. gardi de bineceğin gemiye koyabileceğin iyi bir personel. bizde kaptan kötü, ikinci kaptan pasta kesiyor. buna rağmen gardi işi biliyor, yukarısı beceriksiz de olsa işi ilerletecek adamları iyi seçiyor. sürekli denetlemek, sürekli faydalanmak, fayda sağladıkça hoş tutmak ve hoş olmak gerek.
