16202
süper lig'de başarılıdır. sonuçta 2 sezon şampiyon oldu, 3. sezonunda da 6 puan önde götürüyor. ancak unutulmasın ki süper lig tarihinin en zayıf sezonları bunlar. bir takımın 102 puan alması, diğerinin 99 puan alması normal şeyler değil. bu gösteriyor ki ligde rekabet yok, tepedeki takımlar ile diğerlerinin arası hayli açılmış. bizim bu sezon 3. takım ile aramızdaki puan farkı 14. daha 19. haftadan hem de. yayın gelirlerinin düşmesi ile birlikte anadolu takımları oldukça zayıfladı. biz de kadro kalitesi olarak "süper lig özelinde" uç bir noktaya evrildik.
eskiden hemen hemen her anadolu deplasmanı zorken şimdi seri yapıyoruz deplasmanda. bunu iyi bir şeymiş gibi görmek de bize avrupa'da gerçekleri gösteriyor. şampiyonlar ligi'nde çeyrek final gören, var olsa belki de real madrid'i eleyecek olan takım 71 puanla şampiyon oldu ligde. 5. takım ile arasındaki puan farkı 19'du. geçtiğimiz sezon kaçtı biliyor musunuz? 46. böyle bir lig olabilir mi? olsa da kime faydası var?
okan buruk'un avrupa karnesi bana göre başarısız. aslında bana göre değil gözü olan herkese göre başarısız olmalı. devasa bir maaş bütçesine rağmen ilk sezonunda bitik manu'lu, kopenhag'lı gruptan çıkamadık. kopenhag gibi alt seviye bir takımı 2 maçta da yenemedik. münih maçlarıyla övünüp durduk ama 2 maçta 0 puan gerçeğini unuttuk. 3. olup avrupa ligi'nin yolunun tuttuk bu sefer de sparta prag'dan iki maçta 6 gol yiyerek ligimize döndük. zaten hikayenin başlangıcında da molde'yi zar zor elemiştik.
geldik bir sonraki sezona, young boys gibi bu sezonki şampiyonlar ligi'nin en kötü takımına 2 maçta da yenilerek elendik. bu sezon şampiyonlar ligi'ne kalamamak başlı başına bir başarısızlık zaten. avrupa ligi'ne kaldık, en kolay fikstürü çektik. sonuç? son 8'e kalıp kalmayacağımız belli değil. rfs, malmö, dinamo kiev gibi ligin en kötü takımlarına karşı galip gelemedik. çok gol atmışız, pozisyona girmişiz diye övülüyor bir de hoca. yahu bu takımlara da gol at bir zahmet, sen genel averajına bak ne halde. 4 averajın var, attığın kadar yemişsin zaten.
hoca süper lig'de kadronun da yardımıyla iyi işler yaptı ancak avrupa'da bekleneni veremedi. bu da ligimizin ne kadar boş olduğunun bir göstergesi. normalde liginde bu kadar dominant olan takımın avrupa'da en azından "evinde" kiev'i yenmesi beklenir değil mi? ama yenemiyor. demek ki ligdeki başarıların avrupa'da bir geçerliliği yok. daha doğrusu ligdeki oyununun, sisteminin avrupa'da bir karşılığı yok.
eskiden hemen hemen her anadolu deplasmanı zorken şimdi seri yapıyoruz deplasmanda. bunu iyi bir şeymiş gibi görmek de bize avrupa'da gerçekleri gösteriyor. şampiyonlar ligi'nde çeyrek final gören, var olsa belki de real madrid'i eleyecek olan takım 71 puanla şampiyon oldu ligde. 5. takım ile arasındaki puan farkı 19'du. geçtiğimiz sezon kaçtı biliyor musunuz? 46. böyle bir lig olabilir mi? olsa da kime faydası var?
okan buruk'un avrupa karnesi bana göre başarısız. aslında bana göre değil gözü olan herkese göre başarısız olmalı. devasa bir maaş bütçesine rağmen ilk sezonunda bitik manu'lu, kopenhag'lı gruptan çıkamadık. kopenhag gibi alt seviye bir takımı 2 maçta da yenemedik. münih maçlarıyla övünüp durduk ama 2 maçta 0 puan gerçeğini unuttuk. 3. olup avrupa ligi'nin yolunun tuttuk bu sefer de sparta prag'dan iki maçta 6 gol yiyerek ligimize döndük. zaten hikayenin başlangıcında da molde'yi zar zor elemiştik.
geldik bir sonraki sezona, young boys gibi bu sezonki şampiyonlar ligi'nin en kötü takımına 2 maçta da yenilerek elendik. bu sezon şampiyonlar ligi'ne kalamamak başlı başına bir başarısızlık zaten. avrupa ligi'ne kaldık, en kolay fikstürü çektik. sonuç? son 8'e kalıp kalmayacağımız belli değil. rfs, malmö, dinamo kiev gibi ligin en kötü takımlarına karşı galip gelemedik. çok gol atmışız, pozisyona girmişiz diye övülüyor bir de hoca. yahu bu takımlara da gol at bir zahmet, sen genel averajına bak ne halde. 4 averajın var, attığın kadar yemişsin zaten.
hoca süper lig'de kadronun da yardımıyla iyi işler yaptı ancak avrupa'da bekleneni veremedi. bu da ligimizin ne kadar boş olduğunun bir göstergesi. normalde liginde bu kadar dominant olan takımın avrupa'da en azından "evinde" kiev'i yenmesi beklenir değil mi? ama yenemiyor. demek ki ligdeki başarıların avrupa'da bir geçerliliği yok. daha doğrusu ligdeki oyununun, sisteminin avrupa'da bir karşılığı yok.