157
galatasaray taraftarının ne yazık ki görebildiği hali ile dahi oldukça yüksek miktarlara ulaşan yük.
üstteki yazar arkadaşımızın söylediği gibi bugün başarı varken ve türk lirası güçlüyken kulübün dört yandan gelir kalemleri artmışken pek göz önüne alınmadığı bir gerçek. ama 2022 yılından bu yana sportif başarı ile endeksli olmayan gayrimenkul değerlerinin satışından ve sermaye artırımından elde edilecek gelirlerin bilanço hesaplamada kullanılması ile çizilen olumlu tabloda büyük olumsuzlukların mevcut olduğunu inkar etmemek gerekir.
sponsorlar ödeyecek, imaj hakları kap'a açıklanan maaşa dahil değil vs. gibi çeşitli söylemlerin taraftarın geneli itibariyle anlaşıldığını düşünmüyorum. örnek vermek gerekirse 5 milyon euro'luk net maaş alacağı bildirilen bir oyuncunun kulübe kafadan maliyeti 6 milyon euro. bunun üzerine imaj haklarının harici yollarla ödendiğini, kulübün bu zaruriyete katlandığını hesap edersek ortalama hesap 7 milyon euroya çıkıyor. sponsorların da ödediği miktarları dahil edilince 8-9 milyon euro yıllık net kazancı olan futbolcularla baş başa kalıyoruz.
bir işi tek boyutlu düşünmemek gerekir. zaha, ziyech gibi isimlerin kap bildirimlerinde yer alan maaşları geldikleri gün itibariyle oldukça normal denildi. fakat zaha'nın 4.6 milyon euroluk 'net' maaşı vergileriyle birlikte 5.5 milyon, imaj haklarıyla birlikte 7 milyon, sponsorlarıyla birlikte 9 küsur milyon euroya ulaşan bir silsile haline geliyor. siz bu oyuncudan kurtulmak istediğinizde oyuncu kap'ta yazan 4.6 milyon euroyu değil, cebine giren 8 milyon euroyu masaya koyuyor ve ayrılması imkansız bir hal alıyor. daha sonra 'feragat' etti diye kelime oyunu yapmak zorunda kalarak aslında hiçbir feragatin bulunmadığı, aksine sorumluluğumuzun sürdüğü saçma sapan ayrılık açıklamalarıyla iş çığrından çıkartılmamaya çalışılıyor.
aynı hesabı ziyech için yapmak da mümkün. 3 milyon euro net aldığı açıklanan oyuncunun vergisi, imaj hakkı, ek ücretleri ile direkt kulübe maliyeti 5 milyon euro. sponsorları hesaba katınca ziyech'in de cebine en kötü senaryoda yıllık net 5 milyon euro civarında bir ücret giriyor. oyuncu ayrılırken yeni kulübünden alacağı parayı bizden açıklanan 3 ile değil cebine giren 5 ile kıyas ediyor ve yata yata kontratını tamamlama yolunu seve seve tercih ediyor. biz de s.. s.. katlanıyoruz.
mali yükü bir yana dursun, maaş dengesi bir kulübün can damarı gibidir. bugün takımınızda süperstarların aldığı maaşın aslında esas itibariyle diğer oyuncular üzerinde bir kıstas etkisi bulunmaz. çünkü icardi'nin, icardi olduğu için 10 milyon euro kazandığını herkes bilir. fakat siz sallai'ye 2.5 net ücret öderken yunus'u, barış'ı, nelsson'u, jelert'i, kerem demirbay'ı, ahmet kutucu'yu bir milyon euro ve altı ücretlere oynatmaya ancak çalışabilirsiniz. oyuncu oynamak istemediği, işlerin kötü gittiği, atmosferin sıkıntıya düştüğü ilk anda cüzdanını da ciddi şekilde düşünmeye başlayacaktır.
galatasaray takımı mutlu ve bu tarz sıkıntıları sahada yaşamıyorsa okan buruk sayesindedir. fakat kötü gidişatta çığ gibi üstümüze yıkılması en muhtemel senaryolardan biri bu kazanç dengesizliği. kulübün bir istikrarı olmalı, sıkıştığı anda yapacağı transferde bu denli eli zayıf davranıp toplam maliyeti 15 milyon euro'yu bulan kontratları sırf transfer yapmak adına imzalamamalı. bu gidişat sürdürülebilir değil, tek sürdürülebilir olma durumu sürekli gelirlerin bu denli yüksek ve sportif başarının bu denli sonsuz olması hali. bu hal zaten temennimiz ancak tökezlersek büyük düşme riskini alacak kadar başarıya aç mıyız veya başarının tek yöntemi bu denli mali disiplinsizlik midir bunun kararını da herkes kendi fikir yapısına göre verebilecektir.
üstteki yazar arkadaşımızın söylediği gibi bugün başarı varken ve türk lirası güçlüyken kulübün dört yandan gelir kalemleri artmışken pek göz önüne alınmadığı bir gerçek. ama 2022 yılından bu yana sportif başarı ile endeksli olmayan gayrimenkul değerlerinin satışından ve sermaye artırımından elde edilecek gelirlerin bilanço hesaplamada kullanılması ile çizilen olumlu tabloda büyük olumsuzlukların mevcut olduğunu inkar etmemek gerekir.
sponsorlar ödeyecek, imaj hakları kap'a açıklanan maaşa dahil değil vs. gibi çeşitli söylemlerin taraftarın geneli itibariyle anlaşıldığını düşünmüyorum. örnek vermek gerekirse 5 milyon euro'luk net maaş alacağı bildirilen bir oyuncunun kulübe kafadan maliyeti 6 milyon euro. bunun üzerine imaj haklarının harici yollarla ödendiğini, kulübün bu zaruriyete katlandığını hesap edersek ortalama hesap 7 milyon euroya çıkıyor. sponsorların da ödediği miktarları dahil edilince 8-9 milyon euro yıllık net kazancı olan futbolcularla baş başa kalıyoruz.
bir işi tek boyutlu düşünmemek gerekir. zaha, ziyech gibi isimlerin kap bildirimlerinde yer alan maaşları geldikleri gün itibariyle oldukça normal denildi. fakat zaha'nın 4.6 milyon euroluk 'net' maaşı vergileriyle birlikte 5.5 milyon, imaj haklarıyla birlikte 7 milyon, sponsorlarıyla birlikte 9 küsur milyon euroya ulaşan bir silsile haline geliyor. siz bu oyuncudan kurtulmak istediğinizde oyuncu kap'ta yazan 4.6 milyon euroyu değil, cebine giren 8 milyon euroyu masaya koyuyor ve ayrılması imkansız bir hal alıyor. daha sonra 'feragat' etti diye kelime oyunu yapmak zorunda kalarak aslında hiçbir feragatin bulunmadığı, aksine sorumluluğumuzun sürdüğü saçma sapan ayrılık açıklamalarıyla iş çığrından çıkartılmamaya çalışılıyor.
aynı hesabı ziyech için yapmak da mümkün. 3 milyon euro net aldığı açıklanan oyuncunun vergisi, imaj hakkı, ek ücretleri ile direkt kulübe maliyeti 5 milyon euro. sponsorları hesaba katınca ziyech'in de cebine en kötü senaryoda yıllık net 5 milyon euro civarında bir ücret giriyor. oyuncu ayrılırken yeni kulübünden alacağı parayı bizden açıklanan 3 ile değil cebine giren 5 ile kıyas ediyor ve yata yata kontratını tamamlama yolunu seve seve tercih ediyor. biz de s.. s.. katlanıyoruz.
mali yükü bir yana dursun, maaş dengesi bir kulübün can damarı gibidir. bugün takımınızda süperstarların aldığı maaşın aslında esas itibariyle diğer oyuncular üzerinde bir kıstas etkisi bulunmaz. çünkü icardi'nin, icardi olduğu için 10 milyon euro kazandığını herkes bilir. fakat siz sallai'ye 2.5 net ücret öderken yunus'u, barış'ı, nelsson'u, jelert'i, kerem demirbay'ı, ahmet kutucu'yu bir milyon euro ve altı ücretlere oynatmaya ancak çalışabilirsiniz. oyuncu oynamak istemediği, işlerin kötü gittiği, atmosferin sıkıntıya düştüğü ilk anda cüzdanını da ciddi şekilde düşünmeye başlayacaktır.
galatasaray takımı mutlu ve bu tarz sıkıntıları sahada yaşamıyorsa okan buruk sayesindedir. fakat kötü gidişatta çığ gibi üstümüze yıkılması en muhtemel senaryolardan biri bu kazanç dengesizliği. kulübün bir istikrarı olmalı, sıkıştığı anda yapacağı transferde bu denli eli zayıf davranıp toplam maliyeti 15 milyon euro'yu bulan kontratları sırf transfer yapmak adına imzalamamalı. bu gidişat sürdürülebilir değil, tek sürdürülebilir olma durumu sürekli gelirlerin bu denli yüksek ve sportif başarının bu denli sonsuz olması hali. bu hal zaten temennimiz ancak tökezlersek büyük düşme riskini alacak kadar başarıya aç mıyız veya başarının tek yöntemi bu denli mali disiplinsizlik midir bunun kararını da herkes kendi fikir yapısına göre verebilecektir.